Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/291 E. 2021/314 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/291 Esas
KARAR NO : 2021/314

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait … plakalı aracın 25.10.2017 tarihinde trafikte seyir halinde iken davalı yana ait … plakalı araç ile kazaya karıştığını, bu kaza sonrası araçta maddi hasar meydana geldiğini, bu kazanın davalı yanın asli kusurlu manevrası sonucu meydana geldiğini, kaza sonrasında inceleme sonucu müvekkiline ait araçta 18.000,00 TL değer kaybının oluştuğunu, müvekkili şirket tarafından kusurlu aracın sigorta şirketine başvuru yapıldığını ve poliçe limitleri dahilinde 8.000,00 TL ödeme tenzil edilerek bakiye 10.000,00 TL’nin araç maliki ve sürücüsü olan … tarafından müvekkili şirkete tazmin edilmesi gerektiğini, işbu kazadaki hasar bedelinin müvekkili şirkete ödenmemesi üzerine … 35.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalıya yapılan tebligatın usule uygun yapılmadığının anlaşılması karşısında (davalıya doğrudan TK 21/2 m. uyarınca tebligat yapılması yerinde olmadığından, davalı tarafça ön inceleme duruşmasında 10/01/2020 tarihinde davadan haberdar olunduğunun belirtilmesi ve süresinde sunulan 24/01/2020 tarihli dilekçenin cevap dilekçesi olarak kabulü ile davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin müvekkiline uygun şekilde tebliğ edilmediğini, işbu davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, davanın yetkisiz yerde açıldığını, davaya konu kazanın meydana gelmesinde müvekkilin %100 kusurlu olmadığını, davacıya ait aracın sürücüsü kaza anında 1,11 MG/DL alkollü olduğunu, davacının da tali kusurunun olduğunu, tüm bu nedenlerle görevsiz mahkemede açılan davanın görev yönünden usulden reddini, yetkisiz mahkemede açılan bu davanın yetki yönünden reddini, haksız ve kötü niyetli açılan davanın esastan tümden reddini, davacının iddiaları haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. Maddesi kapsamıında icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Dava dosyasına Uyap’tan celbedilen … 35.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı diğer takip dosyasının incelenmesinde; İcra dosyasından takip borçlusu aleyhine, 28/09/2018 tarihinde 10.000,00 TL değer kaybı asıl alacak ile 833,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.833,42 TL tutarında değer kaybı alacağına dayalı ilamsız ödeme emri gönderildiği ve takip borçlusu tarafından borca itiraz dilekçesinin süresi içerisinde sunulduğu, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde itirazın iptali ve takibin devamı bakımından işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
İhtilaf, davacı/takip alacaklısının, davalıdan takip tarihi itibarıyla takip dosyası bakımından ve değer kaybından kaynaklı alacaklı olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış icra takibi bulunması dava şartı olup HMK’nın 138 ve 140. maddeleri gereğince dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerekmektedir.
İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edilmediği halde, mahkemenin yetkisine itiraz edildiği görülmekle, itirazın iptali davalarının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde yapılacağına ilişkin bir yasal düzenleme bulunmaması nedeniyle, İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi, itirazın iptali davası yönünden yetkili hale getirmeyeceğinden, genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir. (T.C. İZMİR BAM 11. HUKUK DAİRESİ’ nin 24.04.2018 tarih ve 2018/741 Esas – 2018/501 Karar sayılı ilamı)
Yetki ile İlgili Mevzuatta:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) ilgili maddelerinde:
Genel kural
MADDE 5- (1) Mahkemelerin yetkisi, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, bu Kanundaki hükümlere tabidir.
Genel yetkili mahkeme
MADDE 6- (1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
Haksız fiilden doğan davalarda yetki
MADDE 16- (1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalıya geçer.
Bu açıklamalar ışığında, somut olay değerlendirildiğinde, davalının İcra Müdürlüğü’nün yetkisine yapılmış bir itiraz bulunmadığı halde, uyuşmazlık haksız fiil hükümlerinden kaynaklandığından, yetkili mahkemenin belirlenmesinde HMK’nın 6. maddesinin yanında (genel yetkili mahkeme davalının dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olan İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri) ile HMK’nın 16. maddesine göre de değerlendirme yapılması ve HMK’nın 16. maddesine göre haksız fiilin gerçekleştiği yer olan Kocaeli İcra Daireleri ve Mahkemelerinin de yetkili olduğu görülmekle davacının bu iki yerde dava açma hakkının bulunduğu; fakat davalıya yapılan tebligatın usule uygun yapılmadığının anlaşılması karşısında (davalıya doğrudan TK 21/2 m. uyarınca tebligat yapılması yerinde olmadığından, davalı tarafça ön inceleme duruşmasında 10/01/2020 tarihinde davadan haberdar olunduğunun belirtilmesi ve süresinde sunulan 24/01/2020 tarihli dilekçenin cevap dilekçesi olarak kabulü ile süresi içinde yetki itirazı yapıldığının kabulü zorunluluğu doğmuş olup, davalı tarafça yapılan yetki itirazının yerinde olduğu görülmekle, Davalı tarafın süresi içerisinde ileri sürdüğü yetki itirazının kabulü ile, davacının kanunen belirlenen seçimlik hakkını doğru kullanmadığı yani yetkili mahkemelerden hiçbirinde dava açmadığı, bu nedenle seçim hakkının davalıya geçtiğinin kabulüyle, davalının 24/01/2020 tarihli cevap dilekçesi ile seçtiği yer olan davalının yerleşim yeri olan Pendik İlçesinin İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri yargı çevresinde yer aldığından İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğuna, mahkememizin yetkisiz olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davanın yetki yönünden usulden REDDİNE,
2-)Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNDE,
3-)Karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın yetkili İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMELERİNE gönderilmesine,
4-)Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemece karara bağlanmasına,
5-)Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için başvurulmadığı takdirde harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda ek karar yazılmasına,
6-)Süresi içerisinde dosyanın gönderilmesi için mahkememize başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır