Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/210 E. 2020/7 K. 10.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/210
KARAR NO : 2020/7

DAVA : Konkordatonun Tasdiki
DAVA TARİHİ : 12/07/2018
KARAR TARİHİ : 10/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Konkordato Tasdiki davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 22/08/2001 tarihinde kurulmuş olup, kuruluşunun 27/08/2001 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, 12.800.000,00 TL sermayeli tek ortaklı bir şirket olduğunu, şirketin, bina ve bina dışı yapıların elektrik tesisatı, kablolu televizyon ve internet ağı tesisatı ile konut tipi antenler vb. kurulumu ile her türlü elektrik elektronik sanayi makinaları kontrol sistemlerinin imalatını gerçekleştirmek amacını taşıdığını, yapılan hizmetler neticesinde müşterilerinden çek alarak bu çekler karşılığında bankalardan kredi kullanmak suretiyle faaliyetini sürdürürken inşaat sektöründeki firmaların nakit sıkıntı yaşamaları, bankalardan aldıkları kredileri ödeyememeleri üzerine bankaların inşaat sektöründeki firmalara kredi vermediğini ve şirketin de müşterilerden aldığı yüksek meblağlı ve uzun vadeli çekler karşılığında kredi talebinde bulunmasına rağmen bu talebinin olumsuz sonuçlandığını, bu durumun şirketin mali durumunu doğrudan etkilediğini belirterek ayrıntılı bir şekilde mali krizin içine düşme nedenlerinin açıklandığı ve zarar halinde bulunan şirketin borçlarını ödeyemez hale geldiğini ve rayiç değer ara bilançosuna göre TTK 376/3 maddesinde belirtildiği gibi aktiflerin, şirket pasiflerinden daha az olması, başka bir deyişle borca batıklığın söz konusu olmamakla birlikte net çalışma sermayesi eksiğinin bulunması nedeniyle ilave tedbirler olmadan bu sıkıntının aşılamayacağının anlaşıldığını, şirketin konkordatoya tabi alacaklıları ile 5 yıl vadeye anlaşarak konkordatonun tasdiki tarihinden itibaren ilk yıl ödemesiz, kalanını da taksitlerle garameten ödemek istediğini, buna göre projenin vade konkordatosu niteliğinde bulunduğunu belirterek İİK 287.maddesi uyarınca 3 aylık geçici mühlet verilmesine, geçici konkordato komiseri atanmasına, yasal gerekli önlemlerin alınmasına karar verilmesini talep etmiş ve dilekçesi ekinde İİK 286.maddesinde belirtilen belgeleri ibraz ettiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE /
Davacının, İİK 285. maddesi ve devamı maddeleri çerçevesinde konkordatonun tasdikine ilişkin bu davada 17/07/2018 tarihli kararla, bu tarihten başlamak üzere 3 aylık geçici mühlet verilmiş ve geçici konkordato komiser heyeti tayin edilerek komiser heyetine yasada tanımlanan görevlerin ifası verilmiş, karar İİK 287.maddesi çerçevesinde tanımlandığı şekilde ilan edilmiş ve gerekli kurumlara bildirilmiştir.
İİK 287.maddesi uyarınca geçici mühlet kararıyla birlikte atanan geçici komiser heyeti gerekli incelemelerini yapmak suretiyle konkordatonun başarıya ulaşıp ulaşamayacağı konusunda düzenledikleri raporda, konkordato projesinin başarıya ulaşma ihtimalinin olmadığı ve rayiç değer bilançosuna göre davacı şirketin 28.886.655,03 TL miktarında borca batık olduğunun açıklanması karşısında mahkememizce … E- …K sayılı 27/09/2018 tarihli kararla, davacı yararına 17/07/2018 tarihinden itibaren verilen 3 ay geçici mühletin kaldırılmasına, geçici komiser heyetinin görevine son verilmesine ve davacı şirketin rayiç değer bilançosuna göre borca batık olması sebebiyle 27/09/2018 tarihi itibariyle iflasına karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 21/03/2019 tarihli kararıyla “…. Mahkemece, davacı tarafa 21.09.2018 tarihli konkordato komiseri nihai raporu ile diğer bilirkişi raporları tebliğ edilip, rapora karşı beyan ve itirazda bulunma hakkı verilmeyerek davacı tarafın savunma hakkı kısıtlanmıştır.Bu durumda, mahkemece alınan komiserler heyeti raporuna karşı beyan ve itirazlarını bildirmesi için davacıya süre verilmesi gerekirken doğrudan kararda yazılı gerekçeler ile davacının savunma hakkının kısıtlanarak davacıya istediği süre verilmeden davanın esası hakkında karar verilmesi HMK’nın 27. Maddesine açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Bu konuda ki davacının istinaf başvurunun kabulü ile, HMK 353.1.a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, komiser heyeti raporuna karşı beyanda bulunması için davacı vekiline uygun süre verildikten sonra sunulacak beyan ve itirazlar çerçevesinde karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine ve mahkememizin kararın HMK 353/1a.4 maddesi uyarınca kaldırılmasına…” denildiği ve kararın kesin olması nedeniyle mahkememizce dosyanın yeniden esasa kaydedilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Davacı vekiline, geçici komiser heyetince sunulan nihai rapor tebliğ edilmiştir. Davacı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulduğundan, geçici komiser heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmiştir ve bu sırada davacı vekilince konkordato ön projesinin revize edildiği görüldüğünden, revize projede komiser heyetine ulaştırılmış ve bu doğrultuda ek rapor alınmıştır. Geçici komiser heyetince 20/06/2019 tarihli raporun oy çokluğuyla düzenlendiği ve ayrık görüşün de ibraz edildiği anlaşılmıştır. Geçici komiser heyeti çoğunluk görüşünde, ”borçlu şirketin hali hazırda geçici mühlet içinde bulunmadığı, komiser heyetinin açık talimatına karşı geçmiş dönem borç ödemesi gerçekleştirdiği ve bazı belgeleri sunmadığı, konkordatonun başarı ihtimali bakımından 18/09/2018 tarihli nihai raporun koşulları itibariyle borçlu şirketin lehine olumlu yönde bir değişiklik bulunmadığı, sunulan revize projenin gerçekçi olmadığı ve konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı” belirtilmiş, ayrık raporda ise, ”revize projenin değerlendirilmesi yapılmış ve davacı şirket tarafından sunulan revize projede, konkordato kaynaklarının, faaliyetin devamlılığından elde edilecek gelir, ticari alacakların tahsili, sermaye artırımı ve gayrimenkul satışından elde edilecek gelir olarak öngörüldüğü ve davacı şirketin gayrimenkulleri ile borç miktarının 30/06/2018 ile 31/05/2019 tarihleri arasında ciddi düzeyde azalması, rehinli alacaklıların az miktarda olmasından dolayı faiz giderinin az olması, gayrimenkul satış gelirinin kaynaklar içinde önemli bir yer tutması, aynı zamanda gayrimenkullerin kirasından elde edilecek gelirlerinde olduğu da gözetildiğinde, revize projenin başarı ihtimalinin bulunduğu” ifade edilmiştir.
Mahkememizce, davacı tarafından ön projenin revize edilmesi ve revize projede öngörülen konkordato kaynaklarının içinde gayrimenkul satışı ve sermaye artırımının da yer alması ve ayrıca revize projedeki proforma gelir tablolarının değerlendirilmesi neticesinde revize projenin başarı ihtimali olduğunu belirten ve ayrık rapor sunan geçici komiserin görüşü doğrultusunda konkordato projesinin başarı ihtimali olabileceği kanaatine varılarak, davacı şirket yararına 17/07/2018 tarihinde verilen 3 ay geçici mühletin 27/09/2018 tarihi itibariyle kaldırıldığı, ancak yasal 3 aylık sürenin 17/10/2018 tarihinde dolacağı dikkate alınarak kalan 20 günlük süre için davacı yararına 04/07/2019 tarihinden itibaren 20 günlük geçici mühlet verilmiş ve geçici komiser heyeti atanmıştır. Geçici komiser heyetince, ara raporlar dosyaya ibraz edilmiş ancak konkordatonun başarı ihtimalinin değerlendirilmesine esas nihai raporun düzenlenemeyecek olması nedeniyle davacı yararına verilen 20 günlük geçici mühlet, 19/07/2019 tarihinden itibaren 2 ay uzatılmıştır.
Geçici komiser heyetince 05/09/2019 tarihli nihai rapor ibraz edilmiştir. Anılan raporda, “davacı şirketin borca batık olduğu, revize ön projede öngörüldüğü şekilde 1.000.000,00 TL nakit sermaye artırım kararı alındığı, şirket sahibinin senet düzenlediği, senetlerin vade tarihlerinin ve tahsilatlarının takip edilerek mahkemeye bilgi verileceği, davacının kardeş şirketi olan CTA’nın üstlendiği işlerin davacıya devredileceği ve bu devirlerin yapılmaması durumunda da mahkemeye bildirimde bulunulacağı, konkordato kaynaklarının ve teklifinin değerlendirilmesine ilişkin kısımda detaylı şekilde ifade edilen nedenlerle şirketin revize ön projesinde belirttiği kaynakları sağlamasının zorda olsa ihtimal dahilinde bulunduğu, mevcut durumda şirketin faaliyetlerine devam etmesinin, şirketin iflasına göre alacaklıların alacaklarını tahsil etmesi bakımından daha avantajlı olacağı ve davacı şirkete kesin mühlet verilmesinin uygun bulunduğu” açıklanmıştır.
İİK 289. maddesi gereğince, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilmesi gerektiği, konkordato komiser heyetince ibraz edilen 05/09/2019 tarihli raporda, gerekçeleri açıklanmak suretiyle davacının revize ön projesinin başarı ihtimalinin bulunduğu belirtildiğinden mahkememizce dosya kapsamı da nazara alınarak, davacı şirket yararına İİK 289. maddesi gereğince 19/09/2019 tarihinden itibaren bir yıl kesin mühlet verilmiştir. Yasa gereği kesin mühletin verildiği hususu ilgili kurum ve kuruluşlara bildirim yapılmış, ayrıca İİK 166. maddesindeki usulle ilan edilmiştir.
Kesin mühlet içinde bulunan şirketin faaliyetleri ve revize ön projenin başarı ihtimalinin devam edip etmediği konusunda komiser heyetince ara raporlar sunulmuş, en son 22/11/2019 tarihli raporun ibraz edildiği anlaşılmıştır. Bu raporda, “şirketin rayiç değerlere göre öz varlığının eksi 16.289.624,36 TL olup, borca batık bulunduğu, faaliyetlerin devamlılığı, sermaye artışı ve gayrimenkul satışı yoluyla sağlanması öngörülen kaynağa ulaşma imkanının kalmadığını, bu haliyle konkordato projesinin başarı ihtimalinin ortadan kalktığı” açıklanmıştır.
Komiser heyetince ibraz edilen 22/11/2019 tarihli rapor davacı şirkete tebliğ edilmiş ve rapora karşı beyanları alınmıştır.
İİK 292. maddesinde, kesin mühletin verilmesinden sonra, konkordatonun başarıya ulaşılamayacağının anlaşılması halinde kesin mühletin kaldırılması ve borçlunun iflasına karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kesin mühletin kaldırılması için duruşma açılması zorunlu olduğundan bu gerek yerine getirilmiş ve davacı vekilinin beyanları alınmıştır.
Komiser heyetince düzenlenen 22/11/2019 tarihli raporda, konkordato teklifinin başarıya ulaşma imkanının kalmadığı ve şirketin borca batık olduğu açıklanmış olmakla, İİK 292. maddesi uyarınca davacı yararına verilen kesin mühletin kaldırılması gerektiği kanaatine varılarak bu doğrultuda 26/12/2019 tarihinde karar verilmiştir, ayrıca komiser heyetinin görevine son verilerek, gerekli bildirim ve ilanlar yapılmıştır.
Davacı şirketin borca batık olması nedeniyle iflasına karar verilmesinin zorunlu olduğu, ancak iflas avansının eksik olması nedeniyle bu eksikliğin giderilmesi bakımından davacı vekiline süre verildiği, karar gereğinin yerine getirilerek iflas avansının yatırıldığı anlaşılmakla, borca batık olan davacı şirketin İİK 292. maddesi gereğince iflasına da karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının KONKORDATO TASDİK TALEBİNİN REDDİNE,
Davacı yararına verilen kesin mühletin 26.12.2019 itibariyle kaldırıldığına,
Komiser heyetinin görevine son verildiğine,
Kesin mühlete bağlı olan tüm yasal sınırlamaların ve tedbirlerin kaldırıldığına,
…Ticaret Sicil Müdürlüğünün … nosunda kayıtlı Merkez Mahallesi …Cad. No…. …Kağıthane İSTANBUL adresinde mukim … İNŞAAT TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin İİK. 292. Maddesi uyarınca İFLASINA,
İflasın 10.01.2020 saat 14:07 itibariyle AÇILMASINA,
İflas kararının derhal iflas müdürlüğüne BİLDİRİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, hazır bulunan taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/01/2020

BAŞKAN
¸e-imzalıdır
ÜYE
¸e-imzalıdır
ÜYE
¸e-imzalıdır
KATİP
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Karar Harcı : 54,40 TL
Noksan Harç : 18,50 TL