Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/200 E. 2023/24 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/200
KARAR NO : 2023/24

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2019
KARAR TARİHİ : 20/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1) Davacı Tarafın İddialarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari alış veriş gerçekleştiğini, dolar cinsinden faturalar kesilip davalıya gönderildiğini, taraflar arasında imza edilmiş 26.09.2017 tarihli mutabakat mektubu mevcut olmakla, esasen alacağın davalı tarafından da kabul edildiğini, yine 28.02.2017 tarihli e-mail yazışması dosyaya sunulmakla, davalı şirket sorumlusu … tarafından mutabık olduklarının belirtildiğini, dolaysıyla alacağın davalı tarafından kabul edildiğini, davalı ile yapılan şifahi görüşmeler sonucu borç ödenmeyince … 19.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu haksız ve mesnetsiz şekilde borca itiraz edince takibin durduğunu beyan ederek; davanın kabulü ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2) Davalı Tarafın Savunmalarının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın cari hesap alacağı olduğunu iddia ederek icra takibi başlattığını, süresi içerisinde müvekkili şirket tarafından takibe haklı olarak itiraz edildiğini, müvekkili şirketin davacı şirkete her hangi bir borcu bulunmadığını, zira müvekkil şirket ile davacı arasında ticari ilişkiden dolayı davacı tarafından fatura kesilip gönderildiği ve tutarın müvekkili şirket tarafından kabul edildiği iddia edildiğini, ancak söz konusu faturaların müvekkili şirket tarafından kabul edildiğine dair hutuka uygun bir delilin mevcut olmadığını, zira davacı şirketin göndermiş olduğu BA-BS mutabakat formunda “mutabakatınız aşağıda belirtilen faksa bildirmenizi” olarak yazılmış olmasına rağmen müvekkili tarafından kabul edildiğine dair her hangi bir faks cevabı dosyaya sunulmadığını, müvekkili şirketin kabul ettiğinin belirtilen faks numarasına cevap gönderilmesi mutabakatın şartı haline getirildiğine göre bu koşulun gerçekleşmemiş olması durumunda müvekkili şirketin söz konusu tutarı onaylamadığının açık olduğunu beyan ederek; davanın reddine, kötü niyetli açılan bu takipten ötürü davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
1-… 19. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosya aslı,
2-… Gelir İdaresi Başkanlığından gelen Tekstil Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi ile … Vergi Dairesinin … vergi kimlik numaralı mükellefi … arasındaki ticari ilişki kapsamında yalnızca taraflar arasında olan BA-BS formları,
3-… Gelir İdaresi Başkanlığından gelen Dairemiz … vergi kimlik numaralı mükellefi …’nin 2017 yılına ait form BA BS formları,
4-… Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen …’nin en son sicil kayıtları,
5-Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından gelen …’nin unvanlı iş yerinde 2016-2017 yıllarında Gönül BODURLAR isimli bir personelin çalıştığına dair belgeler,
6-Bilirkişi raporu,
7-Tüm dosya kapsamı.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALAR, ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKÎ SEBEPLER:
Davacının davası itirazın iptali davasıdır.
Davaya dayanak icra takip dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Celp edilen takip dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 19.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında cari alacağa dayanan ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu tarafından takibe yasal süresi içinde itiraz edildiği ve itiraz üzerine ilgili icra dairesince takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf, takibe dayanak olarak davalı adına tanzim edilen cari alacağa ve alacağa dayanak olarak, davalı adına tanzim edilmiş faturalara dayanmıştır.
Taraflara ticari defterlerini dosyaya ibraz etmek üzere kesin süre verilmişse de davalı tarafından ticari defterler sunulmadığı gibi, ticari defterlerin bulunduğu açık adresi dahi bildirmemiştir.
Davacının ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişisi marifetiyle inceleme yapılmıştır.,
Bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 13.09.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı lehine delil vasfını haiz olduğu, davacının takibe dayanak faturaları bağlı olduğu vergi müdürlüğüne bildirdiği, davacının ticari defterlerine göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 5.022,67 USD asıl alacak, 156,29 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.178,96 USD ( alacaklı olduğu, bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporuna belirtilmese de, davacı tarafından tanzim edilen faturaların davalı tarafından bağlı olduğu Fatih Vergi Müdürlüğüne BA BS formlarında beyan edildiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delil niteliğindedir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de, ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bu durumda her iki tarafın ticari defterlerinin de incelenmesi zorunludur. Ancak karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defteri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden, verilen kesin süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği takdirde mahkeme karşı taraf defterindeki kayıtların doğru olduğunu kabul edebilir. Bu açıklamalar ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde, mahkememizce taraflara ticari defterlerini sunmaları için süre verilmiş olup davacı defterleri üzerinden yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen asıl alacağın varlığı kanıtlanmıştır. Davalı, defterlerini sunmayarak, davacının ticari defter kayıtlarının HMK 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığını tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan, sunulmayan ticari defterlerinde davacının alacaklı olduğuna dair kayıtları mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda davacının incelenen defter kayıtlarının davacı lehine değil oluşturduğunun kabulü gerekir. ( Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/526 Esas 2021/1517 Karar )
İşlemiş faiz ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olarak ise, davalının takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne dair dosyaya bir belge sunulmadığı, taraflar arasında vade farkının kararlaştırıldığında dair de bir sözleşme sunulmadığı değerlendirilmekle, davacının işlemiş fai,z alacağına ilişkin talebinin reddi, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan icra inkar tazminatı talebinin kabulü gerektiği vicdan ve kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının KISMEN KABULÜNE
Davalının … 19.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında vaki itirazının KISMEN İPTALİNE
Takibe 5.022,67 ABD doları üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden devlet bankalarınca USD cinsinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek faiz oranı (%6’yı geçmemek kaydı ile) yürütülmesine
İİK m.67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile kabul edilen 5.022,67 USD’lik asıl alacağın icra takip tarihindeki TCMB efektif satış kuru TL kur karşılığı (1 USD: 3,7026-TL) üzerinden hesaplanan %20’si oranında hesaplanan 3.719,38 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hükmolunan miktarın dava tarihindeki TCMB reel efektif satış kuru Türk Lirası karşılığı (5.022,67 USD x 5,8018 TL = 29.140,53 TL) üzerinden hesaplanan 1.990,58 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 238,59 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 1.751,99 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava tarihindeki TCMB reel efektif satış kuru Türk Lirası karşılığı (5.022,67 USD x 5,8018 TL = 29.140,53 TL) üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktarın dava tarihindeki TCMB reel efektif satış kuru Türk Lirası karşılığı (312,61 USD x 5,8018 TL = 1.813,70 TL) üzerinden hesaplanan 1.813,70 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.137,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.070,38 TL yargılama gideri ile 238,59 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı toplamı 1.353,37‬ TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/01/2023

KATİP …
¸e-imzalıdır

HAKİM …
¸e-imzalıdır

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 238,59 TL
Karar Harcı : 1.990,58 TL
Noksan Harç : 1.751,99 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.991,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 800,00 TL
Posta Giderleri : 337,00 TL