Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/93 E. 2019/1036 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/93 Esas
KARAR NO : 2019/1036 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/01/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/05/2017 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu ve sürücüsü… olan … plakalı araç ile sürücüsü… olan …plakalı aracın çift taraflı kaza yapması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve müvekkilinin bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, bu nedenle HMK m.107 kapsamında bedensel zararının tespiti ile geçici iş göremezlikten dolayı 100,00 TL, sürekli iş göremezlikten dolayı 100,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK m.54’de düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı, 15/05/2017 tarihinde içinde yolcu olarak bulunduğu ve sürücüsü… olan… plakalı araç ile sürücüsü …olan …plakalı aracın çift taraflı kaza yapması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve bu nedenle bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından KZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle HMK m.107 kapsamında bedensel zararının tespiti ile geçici iş göremezlikten dolayı 100,00 TL, sürekli iş göremezlikten dolayı 100,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Bedensel zarardan kaynaklanan tazminatının tahsili davalarında zarar görenin tazminat alacağı, somut aktif dönem kazancı herhangi bir arttırım ve indirim yapılmaksızın, soyut aktif ve pasif dönem kazancı ise Yargıtay’ın 1994 Ocak ayından itibaren kabul ettiği uygulama doğrultusunda “her yıl arttır her yıl eksilt = progresif rant tekniği”‘ne göre hesaplanıp (HKG 01/11/1995 tarih, 1995/9-679 E. ve 1995/898 K.) hak sahipleri arasında paylaştırılarak bulunmaktadır. Ancak 2918 sayılı yasanın 90. maddesinin 14/04/2016 – 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değişik düzenlemesi ile davalı sigorta şirketinin trafik sigortasından kaynaklanan sorumluluğunun 2918 sayılı kanun ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan ve 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenmesi öngörüldüğünden 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelen trafik kazalarından kaynaklı tazminat davalarında tazminat miktarının “devrebaşı ödemeli belirli süreli rant formülüne” göre hesaplanması gerekmektedir. Ancak progresif rant tekniği ile yapılan hesaplama neticesinde ortaya çıkan sonuç ile devrebaşı ödemeli belirli süreli rant formülüne göre yapılan hesaplama ile ortaya çıkan sonuç arasında (somut olaya göre farklılık göstermekle birlikte) %20 oranında zarar gören aleyhine fark ortaya çıkmaktadır. Ancak hakim 6098 sayılı TBK’nın 60. maddesi gereği sebeplerin yarışması ilkesi doğrultusunda ayrıksı bir düzenleme veya bağlayıcı bir talep olmadığı takdirde zarar gören lehine olacak şekilde uygulama yapmakla yükümlüdür. Bu kapsamda 2918 sayılı yasanın 90. maddesinin 14/04/2016 – 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değişik düzenlemesi ile sigorta şirketinin sorumluluğu kısıtlanmış ise de işleten ve sürücünün sorumluluğunu kısıtlayan bir durum söz konusu değildir. Bu durum karşısında sigorta şirketinin sorumluluğunun sigorta genel şartlarına göre işleten ve sürücünün sorumluluğunun ise 2918 sayılı yasa ve bu yasada hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Kusur bilirkişisi ATK Başkanlığı Trafik İht. D.’den emekli kusur bilirkişisi…’dan alınan 25/11/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; vaki kazada … plakalı araç sürücüsü Kadir Aygün’ün %100 oranında tamamen kusurlu olduğu,…plakalı otobüs sürücüsü …’in ise kusursuz olduğu ve davacı mağdur yolcu …’ın ise müterafik kusurunun olmadığı tespit edilmiştir.
İstanbul ATK… İhtisas Kurulu’ndan alınan tarih 14/12/2018 – … sayılı rapor ile; davacının %8 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olduğu ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 ay sürebileceği tespit edilmiştir.
… SGK tarafandan gönderilen 09/02/2018 tarih ve… sayılı cevabi yazısından vaki kazadan dolayı davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi Y. Müh….’tan alınan 14/03/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; sigorta şirketinin sorumluluğunu üstlendiği …plakalı araç sürücüsünün %100 kusuru, iş gücü kayıp oranının %8, iyileşme süresinin 6 ay, ispat edilmiş başka bir kazanç olmadığı için asgari ücret, muhtemel bakiye ömür … tablosu, somut aktif dönem kazancı herhangi bir indirim yapılmaksızın soyut aktif ve pasif dönem kazancı ise “devrebaşı ödemeli belirli süreli rant” formülüne göre 1.8 teknik faiz uygulanarak, davadan önce ödeme veya SGK’nın rücuya tabi ödemesi ve davacının müterafik kusuru olmadığından bu yönleri ile herhangi bir indirim yapılmaksızın sigorta poliçesinde öngörülen limitler dahilinde davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararının 8.424,36 TL, daimi iş göremezlikten kaynaklanan zararının ise 60.673,94 TL olduğu ve davalı sigorta şirketinin 29/01/2019 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin, davacının…Siyaset Bilimi Ve Kamu Yönetimi 3. sınıf öğrencisi olması nedeniyle aktüer bilirkişi raporuna itirazda bulunması ve 20/06/2018 tarihli beyan dilekçesi ekinde sunduğu öğrenci belgesinden davacının öğrenci olduğu anlaşıldığından davacı tarafın itirazları doğrultusunda aynı bilirkişiden alınan 26/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporu ile; kök rapordaki esaslar korunmak kaydıyla davacının soyut akif dönem zararı 19/06/2018 tarihli TÜİK Kazanç Bilgi Sorgulama raporunda iş ve yönetimle ilgili profesyonel meslek mensuplarının 2014/Kasım dönemi aylık brüt geliri esas alınmak ve bu kazancın asgari ücrete oranlaması yapılmak suretiyle davacının gelecekte kazanması muhtemel kazancı esas alınarak yapılan hesaplamada davacının davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararının 8.424,36 TL, daimi iş göremezlikten kaynaklanan zararının ise 166.207,90 TL olduğu ve davalı sigorta şirketinin 29/01/2019 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir.
Dosya içerisinde örneği bulunan… nolu KZMMS poliçesi ile … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun 30/06/2016 – 2017 tarihleri arası sakatlık halinde kişi başı 310.000,00 TL limit ile sigorta güvencesine alındığı görülmektedir.
Davacı vekili 18/07/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile geçici iş göremezlikten kaynaklı 8.424,36 TL’nin, daimi iş göremezlikten kaynaklı 166.207,90 TL’nin tahsilini talep ettiği görülmektedir.
Dosya kapsamı ile alınan kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan ve de aktüer bilirkişi tarafından tespit edilen 166.207,90 TL davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda kaldığından daimi iş göremezlik bakımından davanın kabulü ile bu miktarın 29/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Ancak davacı her ne kadar geçici iş göremezlik tazminatından kaynaklanan zararının tahsilini de istemiş ise de 14/05/2015 tarih – 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Karayolulları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5-b maddesinin; “Sağlık Giderleri Teminatı: Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” şeklindeki hükmünün ikinci cümlesi ile geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminatlar sigorta güvencesi dışına çıkarıldığından davalı sigorta şirketi geçici iş göremezlik tazminatı nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olmadığından bu talep bakımından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Davacının daimi iş göremezlikten kaynaklanan 166.207,90 TL tazminat alacağının 29/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.353,66 TL nispi karar harcının, 35,90 TL peşin harç ve 605,00 TL ıslah harcı toplamı 640,90 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 10.712,76 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 15.922,47 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.437,75 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.368,39 TL yargılama gideri ile 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı ve 605,00 TL ıslah harcı toplamı 2.045,19 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/12/2019

Katip
e-imza

Hakim
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Karar Harcı : 11.353,66 TL
Islah Harcı : 605,00 TL
Noksan Harç : 10.712,76 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.535,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.200,00 TL
Posta Giderleri : 237,75 TL