Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/916 E. 2020/136 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/916 Esas
KARAR NO : 2020/136

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/10/2018
KARAR TARİHİ : 26/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı taraf ile ticari faaliyette bulundukları, ticari faaliyetler neticesinde davalının müvekkili şirkete 40.647,30 TL tutarında cari hesap borcu oluştuğunu, cari hesap alacağı için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan takibe borçlunun itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ticari faaliyet merkez adresinin Çankaya/Ankara olduğunu, yetkili icra dairelerin Ankara İcra Daireleri ve yetkili mahkemelerin Ankara Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, takip dayanağının belirsiz olduğunu, müvekkili şirket muhasebe kayıtları ve ticari defterleri incelendiğinde davacı tarafa borçların bulunmadığını, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında endüstriyel mal alım satım ilişkisi sonrası kesilen faturalardan kaynaklanan fatura alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Dava dosyasına celbedilen İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı/takip alacaklısının, davalı/takip borçlusu aleyhine 21/09/2018 tarihinde ilamsız yolla ticari alım satım ilişkisi sonrası kesilen faturalardan kaynaklanan cari hesap ekstresinde de yer alan fatura alacağına dayalı olarak, 40.647,30-TL cari hesap ekstresi ve eksterede yer alan faturalardan kaynaklı alacağı ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek % 15 faiziyle birlikte takip borçlusu davalıdan tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine davalı/borçlunun süresinde olarak borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi neticesinde İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak asıl alacak ve işlemiş faizi alacağına yönelik itirazın iptali ve takibin devamı bakımından işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
Alacağın konusunu teşkil eden temel hukuki ilişkinin ispatlandığı, dava dilekçesi ekinde sunulan faturalar ve cari hesap ekstresi kapsamında alacak-borç ilişkisinin ispatlandığı ve delillerin sunulduğu taraflar arasında ticari ilişkinin mevcudiyetinin tartışmasız olduğunu, Takibe konu edilen alacağın cari hesap alacağı olduğunu, ticari ilişki kapsamında kesilen faturaların ödenmediğini, takibe konu borç esasen para borcu niteliğinde olup TBK 89/1. maddesi uyarınca para borçları götürülecek borçlardan olduğu, (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ nin 2018/452 E. Ve 2019/2342 K.) cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibinin alacaklının yerleşim yeri olan yetkili icra dairesinde başlatıldığını, icra takibinin ve davanın usule uygun şekilde yetkili yerde açıldığı olduğu tespit edilmiş olmakla davalının yetki itirazının yerinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan takip tarihi itibarıyla alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavi…’ den alınan 19/06/2019 tarihli bilirkişi raporu, Davacı tarafın ticari defterlerinin usule ve kanuna uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine kesin delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin incelenmesi sonucu davalı yana gönderilen faturaların davalı kabulünde olduğu yani davalıya tebliğ edildiği ve söz konusu faturalara istinaden ödemeler yapıldığı, faturaya ilişkin yasal itiraz süresinde itiraz edildiğine dair dosyaya herhangi bir evrak sunulmadığı, takip ve dava konusu cari hesap ekstresinde listelenen faturalara konu malların davalı şirkete teslimine ilişkin tanzim edilen sevk irsaliyelerinin üzerindeki teslim alan kısmında isim ve imzaların mevcut olduğu, davacı şirket tarafından faturalara konu malların davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, defterlerini sunan davacının usule uygun tutulduğu tespit olunan ticari defterleri ve kayıtlarında takip tarihi itibarıyla takip miktarı olan 40.647,30-TL asıl alacak bakımdan icra takibine dayanak faturalara ilişkin cari hesap alacağı yönünden alacaklı durumda olduğu tespit edilmiştir.

Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Talimat sayılı dosyasından alınan ve Bilirkişi Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 24.06.2019 tarihli talimat bilirkişi raporunda ise, Davalı tarafın ticari defterlerinin usule ve kanuna uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine kesin delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin incelenmesi sonucu davalı yana gönderilen faturaların davalı kabulünde olduğu yani davalıya tebliğ edildiği ve söz konusu faturalara istinaden ödemeler yapıldığı, faturaya ilişkin yasal itiraz süresinde itiraz edildiğine dair dosyaya herhangi bir evrak sunulmadığı, davacı şirket tarafından faturalara konu malların davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, defterlerini sunan davalının usule uygun tutulduğu tespit olunan ticari defterleri ve kayıtlarında takip tarihi itibarıyla takip miktarı olan 40.647,30-TL asıl alacak bakımdan icra takibine dayanak faturalara ilişkin cari hesap alacağı yönünden takip alacaklısı davacıya borçlu durumda olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin takibe konu asıl alacağına yönelik itirazın iptali isteminde bulunduğu anlaşılmakla, tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, tarafların defterlerinin ayrı ayrı incelenmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler birbiri ile uyumlu olup, mahkememizce yerinde bulunduğundan ve davacının 40.647,30-TL asıl alacak bakımından davanın kabulü ile, davalının İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu itirazının 40.647,30-TL asıl alacak bakımından iptali ile takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar asıl alacağa taleple bağlı kalınarak yıllık % 15’i geçmemek üzere ve değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına, İİK m.67/2 kapsamında 8.129,42-TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının davasının KABULÜNE,
2-)Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 40.647,30 TL asıl alacak bakımından iptali ile takibin bu miktar bakımından devamına,
3-)Hüküm altına alınan 40.647,30-TL asıl alacağa Taleple bağlı kalınarak takip tarihinden itibaren %15,00’i geçmemek üzere ve değişen oranlarda avans fazi uygulanmasına,
4-)Hüküm altına alınan 40.647,30-TL’nin %20’si oranında hesaplanan 8.129,42-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafın, davacıya yönelik kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.776,62 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 490,92 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 2.285,70 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 6.084,15-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı tarafından yapılan toplam 2.550,30 TL yargılama gideri ile 490,92 TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı toplamı 3.077,12 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,

dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 490,92 TL
Karar Harcı : 2.776,62 TL
Noksan Harç : 2.285,70 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.551,50 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Giderleri : 1.050,30 TL