Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/912
KARAR NO : 2020/374
DAVA : Konkordato Tasdiki
DAVA TARİHİ : 05/10/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Konkordato Tasdiki davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı…vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin reklam sektöründe faaliyet gösterdiğini, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar nedeniyle borçlarını vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunduğunu, sadece vade konkordatosu talep edildiğini, SGK’ya hiçbir borcunun olmadığını, vergi borçlarının da yapılandırma kapsamında takside bağlandığını, projede yer alan teklife göre alacaklıların alacaklarının rahatça ödenebilecek durumda olduğunu, şirketin karlılığa ulaşmak suretiyle borcunu ödeyeceğini, küçük işletme niteliğinde bulunduğundan finansal analiz raporu sunmaktan muaf olduğunu belirterek İİK. 287. maddesi uyarınca 3 aylık süreyle geçici mühlet verilmesini ve geçici konkordato komiseri atanmasına, şirketin malvarlığının korunabilmesi için gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava İİK. 286 ve devamı hükümlerinden kaynaklanan konkordatonun tasdiki talebine ilişkindir.
Adi Konkordato 2004 sayılı İİK. m. 285-309/ı arasında düzenlenmiştir.
Konkordato, borçlunun, kanunda öngörülen çoğunluktaki alacaklılar ile yapacağı ve ancak mahkemenin tasdiki ile borçlu ve alacaklılar bakımından (konkordatoya tabi ve ancak borçlu ile anlaşmaya varmayan alacaklılar dahil) bağlayıcı hale gelen bir cebri icra anlaşmadır. Konkordato kurumu, elinde olmayan sebeplerle işleri iyi gitmeyen ve ekonomik durumu bozulan veya bozulma ihtimali olan dürüst borçluları, iflastan korumak (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara: Adalet Yayınları, 2013 s.1443-1444) ve ödeme güçlüğü çeken borçlulara borçlarını yeniden yapılandırarak, işletmelerini iyileştirmelerine olanak sağlamak için ihdas edilmiştir. Konkordato kurumu ile borçluya, alacaklıların çoğunluğu ile anlaşarak borçlarını ödeme ve böylelikle iflastan kurtulma imkanı sağlanmak istenmiştir. Borçlu yapılacak olan anlaşma doğrultusunda borçlarını ödediğinde tüm borçlarından kurtulmuş olur. İsviçre doktrininde, konkordato sürecinde verilen konkordato kesin mühleti borçlunun mali durumunu iyileştirmesinin bir aracı olarak görülmektedir. İsviçre’deki kanun değişikliklerinin bir çoğunda açıkça iyileştirme kavramına yer verilmiştir. Konkordatoda alacaklıların menfaati olmakla birlikte esasen borçlunun menfaati daha ön plandadır. Adi konkordatoda, malvarlığının terki suretiyle konkordatoda olduğu gibi malvarlığının tasfiyesi değil borçlunun mali durumunun iyileşmesi ve işletmenin faaliyetine devam etmesi amaçlanır.(Hakan Pekcanıtez/Güray Erdönmez, 7101 Sayılı Yasa Çerçevesinde KONKORDATO, İstanbul: Vedat Kitapçılık 2018, s.3 ve6)
Adi konkordato, geçici mühlet, kesin mühlet, konkordatoya tabi (nisaba esas) alacaklı ve alacaklıların tespiti, alacaklılar toplantısının yapılması ve tasdik raporunun mahkemeye ibrazı ile başlayan tasdik aşamalarından oluşmaktadır.
Geçici mühlet aşamasında; geçici mühlet kararı verilebilmesi için davacının İİK. m. 286 gereği, dava dilekçesi ekinde, konkordato ön projesini, borçlunun malvarlığının durumunu gösteren belgeleri, alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren listeyi, konkordato ön projesinde yer alan teklife göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı olarak gösteren tabloyu, konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporunu mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Mahkemece, bizzat veya bilirkişi marifetiyle yapacağı inceleme neticesinde bu belgelerin tam olduğunun tespit edilmesi halinde İİK. m. 287/1 gereği borçluya derhal üç ay geçici mühlet verilmesi gerekir. Şartları mevcut olduğunda İİK. m. 287/4 gereği 3 aylık geçici sürenin 2 ay uzatılmasına karar verebilir.
Dosyada İİK. 286. maddesinde yer alan belgelerin eksiksiz sunulduğu anlaşılmakla mahkememizce 24/10/2018 tarihi itibariyle davacı…lehine üç ay süre ile geçici mühlet kararı verilmiş ve geçici komiser görevlendirilmiştir. Devamında geçici mühlet süresi dolmadan 10.01.2019 tarihinden itibaren geçici mühletin 2 ay uzatılmasına karar verildiği, akabinde 22.02.2019 tarihi itibari ile ise yasal şartların oluştuğu takdiri ile bir yıllık kesin mühlet kararı verildiği, davacı…vekilinin 03.02.2020 havale tarihli dilekçesi ile, çekişmeli alacaklarla ilgili olarak yapılmış olan bilirkişi incelemesi neticesinde 27/01/2020 tarihinde bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğunu ve bilirkişi raporunun akabinde çekişmeli alacakların nisaba dahil edilip edilmeyeceği, dahil edilecek ise hangi oranda dahil edileceği hususunda 28/01/2020 tarihinde karar verildiğini, davacı…yararına verilen 1 yıllık kesin mühlet süresinin 22/02/2020 tarihinde dolacağını, 28/01/2020 tarihli ara kararına uygun olarak konkordato komiserince yapılacak alacaklılar toplantısı için 1 yıllık kesin mühletin sona ereceği 22/02/2020 tarihine kadar yeterli zaman bulunmadığını, bu durumun müvekkilinden kaynaklanmadığını ve İİK. 289/5 maddesi gereğince güçlük arz eden bir durum olduğunu belirterek kesin mühletin 6 ay süre ile uzatılmasının talep edildiğini, komiser tarafından sunulun görüşte de alacaklılar toplantısının öncesi işlemlerin tamamlanması ve akabinde alacaklılar toplantısının gerçekleştirilerek nihai raporun hazırlanabilmesi için kesin mühletin 6 ay uzatılmasının talep edildiği anlaşıldığından, davacı … yararına 22/02/2019 tarihinde verilen 1 yıllık kesin mühletin, 21/02/2020 tarihinden itibaren 5 ay uzatılmasına karar verildiği ve komiserlerin görevlerine devam ettiği, 7226 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin b bendinde yer alan ”9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla,bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır.Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır.” şeklindeki düzenleme kapsamında kesin mühlet sürecinde, 30.04.2020 tarihli 31114 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 29.04.2020 tarihli Cumhurbaşkanı Kararıyla durma süresinin 15.06.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) uzatıldığı, 7226 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin b bendi ve yukarıda zikredilen Cumhurbaşkanı kararı gereğince 22.03.2020 tarihi ile davacı…borçlu yararına verilen 1 yıl kesin mühletin 5 ay uzatım süresinin 21.07.2020 tarihinde dolacağı ancak 7226 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin b bendi gereğince bu sürenin 22.03.2020 (dahil) tarihinden 15.06.2020 (dahil) tarihine kadar durdurulduğu, buna göre, durma tarihi olan 22.03.2020 ile durma süresinin son günü olan 15.06.2020 tarihleri (bu tarihler dahil) arasında geçen 86 günlük sürenin mühletin sona ereceği 21.07.2020 tarihinden itibaren eklenmesi gerektiğinden 21.07.2020 tarihinden itibaren 86 günlük sürenin eklenmesi neticesinde 15.10.2020 tarihinde kesin mühletin sona ereceği anlaşılmıştır.
Konkordato komiserince İİK. 302. maddesi uyarınca alacaklılar toplantısının yapıldığı, toplantıyı takip eden 7 günlük iltihak süresinin geçmesinden sonra yine yasa gereği en geç 7 günlük süre içinde nihai raporun dosyaya ibraz edildiği, Konkordato Komiserinin iltihak süresi sonunda sunduğu 23.07.2020 tarihli nihai gerekçeli raporda özetle; borçlu şirketin Ocak 2021 tarihinden başlamak üzere 48 ay süresince aylık eşit taksitler halinde 3.590.281,84 TL borcun ödenmesi için ödeme planı sunduğu, alacaklılara ait adi alacaklardan kaynaklanan konkordatoya tabi borcun toplam 33 alacaklı ve bu alacaklıların toplam 2.920.570,06 TL alacak tutarından oluştuğu, şirketin rehinli borcunun bulunmadığı, alacaklılar toplantısına katılarak oy kullanan 3, yedi günlük iltihak süresi içerisinde başvurarak oy kullanan 14 olmak üzere toplam 17 alacaklının konkordato projesine kabul yönünde oy kullandığı, kabul oyu kullanılan alacak tutarının 1.288.483,63 TL olduğu, alacaklı sayısı itibariyle kabul oyu oranının %51,52, alacak tutarı itibariyle kabul oyu oranın %44,12 olduğu, kullanılan kabul oyları itibariyle konkordato projesinin kabulü için yeterli çoğunluğun sağlanamadığı, şirketin rayiç değer bilançoları üzerinden borca batık olduğu görüşüne yer verildiği tespit edilmiş, bunun üzerine dosyanın mali müşavir bir bilirkişiye yeniden tevdine ve davacı…şirketin güncel rayiç değerlere göre borca batık durumda olup olmadığı ve davacı…itirazlarına konu çek tutarları da değerlendirilerek tasdik şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda rapor tanzim edilmesi istenilmiş, mali müşavir bilirkişi 06.08.2020 tarihli raporunda özetle; davacı…şirketin rapor tarihi itibariyle borca batık durumda olduğu, itiraz dilekçesinde belirtilen ve mükerrer oy kullandığı iddia edilen … Ltd. Şti’nin 100.000,00 TL bedelli çek tutarı yönünden davacının talebi doğrultusunda komiser tarafından toplam miktardan düşülerek kalan nisap üzerinden oy kullandırıldığı ve mahkemece 28.01.2020 tarihli ara kararda bu konunun kesin olarak karara bağlandığı, mükerrer oy kullanılmasının söz konusu olmadığı, yine davacı…yakınları tarafından ödendiği ileri sürülen 05.11.2018 tarihli 100.000,00 TL bedelli, 25.11.2018 tarihli 100.000,00 TL bedelli ve 31.11.2018 tarihli 78.712,00 TL bedelli çeklerin ödemelerine ilişkin herhangi, bir belgeye rastlanılmadığı, davacı…tarafından alacak bildirimleri sırasında herhangi itirazda bulunulmadığı, bu sebeple itirazın yerinde olmadığı, davacının konkordatoya tabi adi alacaklıların ödenmesine dair teklifin İİK. 302. Maddesinin a ve b fıkralarına göre alacaklı sayısı yönünden %51,52 çoğunluk sağlanmasına rağmen kaydedilmiş olan alacak tutarının yarısını aşan çoğunluğun sağlanamamış olması sebebiyle (%44,12) davacı…şirketin teklifinin tasdik şartlarını taşımadığı yönünde görüş ve kanaat belirtildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu, davacının nisap ve tasdik koşullarına ilişkin itirazlarının bir kez daha değerlendirilmesi için konkordato komiserinden tasdik koşulları hususunda ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş, İİK. 304/1 maddesi yollamasıyla İİK. 288. maddesi uyarınca duruşma gününün ilan edilerek konkordato komiseri adına duruşma gününün bildirir davetiye tebliğ edilmiş ve 24.09.2020 tarihli duruşmada tasdik yargılamasına başlanılmıştır.
Konkordato komiserinin tasdik şartlarına ilişkin 10.09.2020 tarihli nihai ek raporunda, konkordato teklifinin alacak miktarı ve alacaklı sayısı yönünden yeterli (İİK. 302/a) çoğunluk sağlanamadığından tasdik şartlarının oluşmadığı yönünde tespite yer verildiği görülmüştür.
İcra ve İflas Kanunu’nun m.292/f.1 hükmü iflasa tâbi borçlu hakkında verilen geçici veya kesin mühletin hangi şartlarda kaldırılarak iflasının açılacağını dört bent halinde düzenlemektedir. Buna göre:
“a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa ya da borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse” borçlunun iflasına re’sen karar verilebilecektir.
Konkordato komiserinin ayrıntılı raporlarında belirttiği üzere tasdik şartlarının sağlanamadığı, konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşıldığı ve davacı…şirketin borca batık durumda olduğu anlaşılmaktadır.
Bu haliyle davacı…şirket yönünden konkordatonun başarı şansının bulunmadığı, borçlunun mal varlığının korunması açısından iflasın açılmasında bu yönüyle yarar bulunduğu konkordato komiseri raporları ve bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır.
Yapılan açıklamalar karşısında, davacı … (ticaret sicil no:…) tarafından ileri sürülen konkordato talebinin reddine ve mahkememizce 24.10.2018 günü saat 10:30’dan geçerli olmak üzere verilen geçici mühletin, 10.01.2019 tarihi saat 14:47’den itibaren verilmiş olan ek geçici mühletin, 22.02.2019 tarihi saat 14:45’ten itibaren verilen kesin mühletin, 21.01.2020 tarihinde verilen 5 ay uzatma kararının ve tüm tedbirlerin 24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle tümden kaldırılmasına,24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle konkordato komiserinin görevine son verilmesine; hak edilen ücretin komisere görev süresi ile orantılı olarak ödenmesine, konkordato komiserinin görevine son verildiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığına bildirilmesine, davacı …’nin (ticaret sicil no:693600) İFLASINA, 24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle, …’nin iflasın açılmasına, kararın derhal … Nöbetçi İflas Müdürlüğüne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine, iflas kararının, iflas müdürlüğü tarafından İİK m.166 hükmü çerçevesinde ilan olunmasına, davacı…şirket tarafından depo edilen iflas avansının İstanbul İflas Müdürlüğüne gönderilmesine, davacının konkordato talebinin red olunduğunun, geçici ve kesin mühletlerin tümünün kaldırıldığının, konkordato komiserinin görevine son verildiğinin daha önce ilan yapılan ticaret sicil gazetesi ile Basın İlan Kurumu resmi ilan portalında ilan olunmasına ve daha önce bildirimde bulunulan ilgili yerlere derhal bildirimde bulunulmasına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-a) Davacının konkordatonun tasdiki talebinin reddine,
Davacı … (ticaret sicil no:…) hakkında mahkememizce 24.10.2018 günü saat 10:30’dan geçerli olmak üzere verilen geçici mühletin, 10.01.2019 tarihi saat 14:47’den itibaren verilmiş olan ek geçici mühletin, 22.02.2019 tarihi saat 14:45’ten itibaren verilen kesin mühletin, 21.01.2020 tarihinde verilen 5 ay uzatma kararının ve tüm tedbirlerin 24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle tümden kaldırılmasına,
24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle konkordato komiserinin görevine son verilmesine; hak edilen ücretin komisere görev süresi ile orantılı olarak ödenmesine,
Konkordato komiserinin görevine son verildiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığına bildirilmesine,
b) Davacı …’nin (ticaret sicil no:693600) İFLASINA,
24/09/2020 günü saat 16:46 itibariyle, …’nin iflasın açılmasına,
Kararın derhal … Nöbetçi İflas Müdürlüğüne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
İflas kararının, iflas müdürlüğü tarafından İİK m.166 hükmü çerçevesinde ilan olunmasına,
Davacı…şirket tarafından depo edilen iflas avansının İstanbul İflas Müdürlüğüne gönderilmesine,
c)Davacının konkordato talebinin red olunduğunun, geçici ve kesin mühletlerin tümünün kaldırıldığının, konkordato komiserinin görevine son verildiğinin daha önce ilan yapılan ticaret sicil gazetesi ile Basın İlan Kurumu resmi ilan portalında ilan olunmasına ve daha önce bildirimde bulunulan ilgili yerlere derhal bildirimde bulunulmasına,
2-Bu dava nedeniyle alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’den mahsubu ile kalan 18,50 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı…tarafından harcanan giderlerin davacı…üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının iadesine,
Dair, davacı…vekilinin ve hazır bulunan alacaklı vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren on gün içinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/09/2020
BAŞKAN …
ÜYE …
ÜYE …
KATİP …