Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/901 E. 2022/52 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/901 Esas
KARAR NO : 2022/52

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı borçlu şirket arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan ve 43 adet faturaya dayanan 33.180,92 TL alacağın tahsili için … 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı Üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazının haksız, asılsız ve gerçek dışı olduğunu, ticari defterler ve evrakların incelenmesi halinde müvekkilinin davalı borçludan 33.180,92TL alacaklı olduğunun ortaya çıkacağını, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 7. maddesinde “sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi yetkili satıcının Toprak nezdindeki v-cari hesabı tasfiye edilerek alacak ve borçları nakden ve defaten tahsil edilir. Hesap tasfiye işlemlerinde esas olan Toprak kayıtları olup hesaplar Toprak defter ve kayıtlarına itibar edilerek tasfiye edilir.” hükmü ile yine bayilik sözleşmesinin 8-C maddesindeki “cari hesap mukavele işlemlerinde dahi Toprak defter ve kayıtları esas alınır” hükmü gereğince, taraflar arasında doğacak hukuki ihtilaflarda müvekkili şirketin ticari defterlerindeki kayıtlar, evrak ve belgelerin esas alınacağının kabul edildiğini beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkili firma ile davacı yan arasında ticari ilişki mevcut olup, bu kapsamda taraflar arasında seramik alım satımı olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiği süre boyunca davacı yanın diğer tüm bayileri ile olan anlaşmasında olduğu gibi, müvekkili firma alınacak ürüne karşılık ürün tesliminden önce davacı yana ödeme yaptığını, kıymetli evraklarını satıcı firmaya teslim ettiğini, satıcı firma yapılan ödemenin yarı bedeli karşılığında ürün gönderdiğini, özetle alıcı konumunda olan firmanın satıcı konumda olan (davacı) firmadan her zaman alacağı kaldığını, taraflar arasındaki ticaret bu şekilde devam ederken, davacı yanın kamuoyuna da yansıdığı üzere ekonomik sıkıntıya düştüğünü, birçok firma ve kişinin ödemesini yapamadığını, ürün gönderemediğini, taraflar arasındaki ticari ilişki davacı yandan kaynaklı sorunlar nedeniyle sonlandığını, davacı yanın ticaret yapma tarzı itibarıyla müvekkilinden alacaklı olmasının söz konusu olmadığını, taraflar arasında TTK md 89’un aradığı şekilde yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı yanın 43 adet satış faturası ile kastedilen faturaların ne olduğu, hangi döneme ait olduğu belli olmadığını ve faturaların davalıya tebliğ edilmediğini, tebliğ edilmiş tüm faturaların bedellerinin ödendiğini, davacı firma arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, bu sebeple cari hesap sözleşmesi hükümleri ve/veya ticari teamül gereği vadesi gelmiş bir borcun varlığından söz edilemeyeceğini, davacı yanın iddia ve beyanlarını kabul anlamına gelmemek üzere, davacı yanın alacaklı olduğu kabul edilse dahi alacağa faiz işletilebilmesi için müvekkili firmanın temerrüde düşürülmesi gerektiğini, davacı yanca borcun dayanağı olarak belirtilen cari hesap ekstresi dosya içeriği ile de sabit olduğu üzere takipten önce tebliğ edilmediğini, bu itibarla işlemiş faize faize ve faiz oranına yönelik itirazlarının haklı ve hukuka uygun olduğunu beyan ederek, davanın reddine, davacı aleyhine 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, … 3.İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyasından fatura alacağına dayalı olarak 33.180,92-TL’ye ilişkin davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ve %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi isteminin yerinde olup olmadığı, davalının davacı tarafa cari hesap ilişkisinden kaynaklı borcunun bulunup bulunmadığı taraflar arasında cari hesap ilişkisi/sözleşmesi bulunup bulunmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Deliller toplanmış, … 3.İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası celp edilmiş, taraflarca ibraz edilen deliller ile toplanılması talep edilen deliller celp edilip incelenmiştir.
… 3.İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı incelenmesinde; icra dosyasından 27.230,96 TL cari hesap ve 5.949,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.180,92 TL cari hesap ilişkisinden doğan alacağın tahsiline yönelik olduğu, takip borçlusu davalının süresi içerisinde yetki ve borca itirazı sonucu takibin durduğu ve davacı vekili tarafından işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşıldı.
Mahkememizce deliller toplanıp dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, mahkememiz ara kararı gereğince … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak alınan 06/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; şirketler hesaplarının karşılaştırmalı inceleme sonucunda … Şirketinin mal ve hizmet satışından kaynaklı , … Limited Şirketi ticari mal alışından kaynaklı, defter ve belge inceleme neticesinde davalı … Şirketi’nin davacı …Şirketine 13.547,96 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Tarafların talimat bilirkişi kök raporuna itirazları üzerine mahkememizce ek rapor alınması için mahkememizce yeniden talimat yazılarak alınan 09/03/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; … Şirketi tekdüzen muhasebe ilkelerine göre yasal defterlerini uygun biçimde kayıtlarının yapıldığı, yasal defterlerin tasdikinin notere zamanında yapıldığı kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce deliller toplanıp dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından hazırlanan 23/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ibraz olunan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, görülmekle sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre, 26.07.2016 takip tarihi itibarıyla davacının 27.230,96TL davalıdan asıl alacağı olduğu, davacının ibraz olunan ticari defter kayıtları ile talimat raporunda yer alan davalının ticari defter kayıtları karşılaştırmalı olarak incelendiğinde; Taraf ticari defterlerinin faturalar ve ödemeler yönünden birbiri ile mutabık olduğu, davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu bu nedenle faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu, taraf ticari defterlindeki farkı oluşturan ve talimat raporunda davalının ticari defter kayıtlarında “verilen depozito” hesabında kayıtlı 13.864,00TL davacının belirlenen asıl alacağından düşülmüş ise de söz konusu tutar davacının takibe konu alacağının dayanağı olan faturalar içerisinde yer alan palet bedellerinden mütevellit olduğu, söz konusu paletler davacıya fiziken iade edilmeksizin ve palet bedelleri davacıya fatura düzenlenmeksizin davacının hesabından düşürülmesi gerek muhasebe tekniği açısından gerek, vergi hukuku açısından gerekse de ticari hayatın teamülleri gereği uygun olmadığı, bu nedenle davacının takibe konu alacağının (her iki taraf defterlerinde kayıtlı olan miktar) 27.230,96TL olduğu, takibe 27.230,96TL asıl alacak üzerinden devam olunabileceği, takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi halinde; merkez bankası verilerinden, 29.07.2016 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %10,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden yıllık %10,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi kök raporuna itirazları üzerine Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından hazırlanan 25/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı vekili her ne kadar kendilerine tebliğ edilmiş bir fatura olmadığını beyan etmiş ise de, taraf defterlerindeki farkı oluşturan palet bedelleri ve diğer emtia bedeli alacağın dayanağı olan faturaların tümü davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu talimatla alınan bilirkişi raporundaki tespitlerden anlaşılmakla, bu husus talimat raporunun 3. ve 4. sahifelerinde 126 kodlu Verilen Depozitolar hesabı kayıtlarında ortaya konmuştur. Davalı, davacının faturalarındaki emtiayı 153 Ticari Mallar hesabına, paletleri ise 126 – Verilen Depozito ve teminatlar hesabına kaydetmiştir. Davalının defterlerine kayıtlı olan davacı faturalarında Emtia bedeli ve Palet bedeli faturalarda ayrı ayrı gösterilmiş davalıda bunları itiraz etmeksizin defterlerinde kaydetmiştir. Tek fark davacı fatura bedelinin tümünü davalının cari hesabına kaydetmiş ile davalı palet bedellerini ayrı bir hesapta takip etmiştir. Davalı, Davacı şirketin satış politikası gereği tüm bayilerinden palet depozitosu kesmekte ancak her satış sonrası paletler fiziken toplandığını, alıcı nezdinde bırakılmadığını, beyan etmiş ise davacı faturala yekunu içerisinde paletlere ilişkin tutarlar da vardır paletler faturalarda bedelsiz değildir. Paletlerin davalıya teslimi faturalar ve davalı kayıtları ile sabit olmakla beraber paletlerin iade edildiği hususu ispata muhtaçtır. Davalı vekili, kök rapora itiraz dilekçesinde, “Taraflar arasında bayilik sözleşmesi olması nedeniyle uzun zamanlı ve hacimli bir alım satım olmasına rağmen, müvekkili firmanın defterlerinde paletlerin iadesine dair hiçbir fatura bulunmadığını,” beyan etmiş olmakla paletlerin müvekkilinde kaldığını zımnen ikrar etmiştir. Yeniden kullanılabilen, palet, damacana, konteyner gibi nakliye ve ambalaj malzemelerinin bedellerinin faturalandırılması iadesi durumunda bedelinin cari hesaptan düşürülmesi uygulamaları ticari hayatın içinde olağan uygulamalardır. Paletlerin iade edilip edilmediği hususunun ispat külfeti davalıya aittir. Çünkü teslim alınan paletlere ilişkin kayıtlar davalının ticari defterlerinde mevcuttur. Ticari defterlerdeki aleyhe olan kayıtların her zaman delil sayılabileceği ilkesi çerçevesinde aşağıda da (talimat raporundan) görülebileceği üzere Her ne kadar talimat raporunda, davalının ticari defter kayıtlarında verilen depozito hesabında kayıtlı 13.864,00TL davacının belirlenen asıl alacağından düşülmüş ise de; söz konusu tutar davacının takibe konu alacağının dayanağı olan faturalar içerisinde yer alan palet bedellerinden mütevellittir. Bu nedenle söz konusu paletler davacıya fiziken iade edilmeksizin ve palet bedelleri davacıya fatura düzenlenmeksizin davacının hesabından düşürülmesi gerek muhasebe tekniği açısından gerek, vergi hukuku açısından gerekse de ticari hayatın teamülleri gereği uygun değildir.
Bu nedenle davacının takibe konu alacağının 27.230,96TL olduğu sonucuna varılmıştır.
16.12.2019 Tarihli Talimat Raporu
Mahkemece aldırılan 16.12.2019 tarihli talimat raporunun;
“2- Defter ve Belgeler Analizi” başlıklı kısmında;
a- … şti nin yaptığı ticari mal alışı toplam : +440.730,96
b- … a.ş. yaptığı ticari mal satışı toplam : +440.736,96
c- … şti verdiği çekler : -545.000,00
d- … a.ş. aldığı çekler : -545.000,00
Fark Devri: -104.263,04
e- … a.ş banka aracılığı ile havalesi, çek : +131.500.00
Fark Devri : +27.239,96
Verilen depozitolar : : -13.689,00
Toplam Fark : 13.547,96
şeklinde tespitlere yer verilmiş olup, Raporun “3 SONUÇ” başlıklı kısmında, “Şirketler hesaplarının karşılaştırmalı inceleme sonucunda … Şirketnin mal ve hizmet satışından kaynaklı, …tic.limited şirketi ticari mal alışından kaynaklı , defter ve belge inceleme neticesinde …şirketi … Şirketine 13.547,96 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Takdir Sayın mahkemeye ait olmak üzere saygı ile arz ederim, iş bu tutanak 8 sahifeden ibaret olup tarafımdan imza altına alınmıştır.06.12.2019” şeklinde görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile …’dan alınan bilirkişi kök ve ek raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, işbu bilirkişi raporlarındaki tespit ve değerlendirmeler yerinde bulunmuş olmakla … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 18/04/2019 tarih 2018/988 Esas, 2019/578 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ; somut olayda dava konusu fatura her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup bu durumda faturaya konu malın davalı yana tesliminin ispat edilmiş olduğunun kabulü gerekmiş, yine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 27/10/2010 tarihli onama kararında da belirtildiği üzere seramik malzemelerin naklini kolaylaştırmak ve hasarı önlemek için seramiklerin davacı şirket tarafından paletler üzerinde gönderildiği ve işbu paletlerin davacı yana iadesine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığı gibi bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalı vekilince taraflar arasında bayilik sözleşmesi olması nedeniyle uzun zamanlı ve hacimli bir alım satım olmasına rağmen müvekkili firmanın defterlerinde paletlerin iadesine dair hiçbir fatura bulunmadığını beyan etmiş olmakla davacı tarafından seramiklerin paletler üzerinde gönderildiği sabit olmakla paletlerin müvekkilinde kaldığının zımnen ikrar edildiği, zira palet, damacana ve konteyner gibi nakliye ve ambalaj malzemelerinin bedellerinin faturalandırılması iadesi durumunda bedelin cari hesaptan düşürülmesi uygulamaları ticari hayatın olağan uygulamaları olup, teslim alınan paletlere ilişkin davalının ticari defterlerinde mevcut olduğu tespit edilmiş olmakla paletlerin iade edilip edilmediği hususunun ispatı davalı yana aittir. Mahkememizce bu hususta davacı tarafından davalı yana gönderilen seramik ürünlerin muhafazası için iade edilip edilmediği iade edilmiş ise söz konusu paletlerin iadesi sırasında taşıma işinin kim tarafından yapıldığı, dava dışı nakliye firması tarafından taşıma işi gerçekleştirilmiş ise taşıma işini gerçekleştiren firmanın ünvan ve adres bilgisinin mahkememize bildirilmesinin istenmesine karşın davalı tarafından tarafların iştigal konusunun palet alım satımı olmadığı dolayısıyla gerçekte bir palet alım satımı olmadığından müvekkili aleyhine palet alım satımı ile ilgili herhangi bir borç yüklenemeyeceği belirtilmiş ise de gerekçeli kararda ayrıntıları açıklandığı üzere bu itiraz yerinde görülmesi mümkün olmamıştır. Her ne kadar talimat raporunda, davalının ticari defter kayıtlarında verilen depozito hesabında kayıtlı 13.864,00-TL davacının belirlenen asıl alacağından düşülmüş ise de; söz konusu tutar davacının takibe konu alacağının dayanağı olan faturalar içerisinde yer alan palet bedellerinden oluştuğundan, söz konusu paletler davacıya fiziken iade edilmeksizin ve palet bedelleri davacıya fatura düzenlenmeksizin davacının hesabından düşürülmesi gerek muhasebe tekniği açısından ve vergi hukuku açısından gerekse de ticari hayatın teamülleri gereği uygun olmadığından talimat raporundaki bu hususa itibar edilmemiş olup … tarafından hazırlanan bilirkişi kök ve ek raporuna itibar edilmiştir. Davacının ibraz olunan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, görülmekle sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre, 26.07.2016 takip tarihi itibarıyla davacının 27.230,96TL davalıdan asıl alacağı olduğu, davacının ibraz olunan ticari defter kayıtları ile talimat raporunda yer alan davalının ticari defter kayıtları karşılaştırmalı olarak incelendiğinde, davacının takibe konu alacağının (her iki taraf defterlerinde kayıtlı olan miktar) 27.230,96TL olduğu, takibe 27.230,96TL asıl alacak üzerinden devam olunabileceği, takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığından, davacının davasının kısmen kabulüne, davalı tarafın, … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu 27.230,96-TL’lik asıl alacağa yönelik itirazının iptaline ve takibin bu miktar bakımından devamına, takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar hükmedilen 27.230,96-TL asıl alacağa yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, fazlaya ilişkin 5.949,96-TL’lik işlemiş faiz isteminin reddine, İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile hükmedilen toplam tutar 27.230,96-TL’nin %20’si oranındaki 5.446,19-TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının davasının KISMEN KABULÜNE
2-)Davalı tarafın, … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu 27.230,96-TL’lik asıl alacağa yönelik itirazının İPTALİNE ve Takibin bu miktar bakımından devamına,
3-)Takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar hükmedilen 27.230,96-TL asıl alacağa yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine,
4-)Fazlaya ilişkin 5.949,96-TL’lik işlemiş faiz isteminin reddine,
5-)İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile hükmedilen toplam tutar 27.230,96-TL’nin %20’si oranındaki 5.446,19-TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine
6-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.860,15 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 566,65 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 1.293,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Davacı tarafından yapılan toplam 2.210,70 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.814,28 TL yargılama gideri ile 566,65 TL peşin harç, 35,90 TL TL başvuru harcı toplamı 3.032,34 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
10-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf başvuru ve karar harçları ile istinaf gider avansının tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 28/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 566,65 TL
Karar Harcı : 1.860,15 TL
Noksan Harç : 1.293,50 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 3.280,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 750,00TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.000,00TL
Posta Giderleri : 210,70 TL