Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/89 E. 2019/468 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/89 Esas
KARAR NO : 2019/468 Karar

DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/01/2018
KARAR TARİHİ : 15/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin çalışanı aracılığıyla …’deki muhtelif müşterilerden 7 adet çek ve 3 adet bono aldığını, alınan çek ve bonoların şirket merkezine gönderilmek üzere kargoya verildiğini, 21/04/2017 tarihinde kargo aracında bulunan çek ve bonoların çalındığını, çalınan çek ve bonoların iptali için … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile dava açtıklarını ve ödeme yasağı kararı alındığını, çalınan … seri numaralı, 6.500,00 TL bedelli ve … seri numaralı 31.600,00 TL bedelli çeklerin … 32. İcra Müdürlüğü’nün… E. ve … 30. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyaları ile icra takibine konulduğunu, … 2. ATM tarafından icraya konulan çekler hakkında istirdat davası açılmasına ve diğer çeklerin de iptaline karar verildiğini, bu nedenle icra takiplerinin tedbiren durdurulması ve dosyaya yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini, rıza dışında elden çıkan çeklerin davalı hamilden istirdatına, çekler tahsil edilmişse tüm fer’ileri ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6102 sayılı yasanın 792. maddesi kapsamında rıza dışı elden çıkan çeklerin davalı hamilden istirdatı davasıdır.
Dava dosyasına celp edilen … 30. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı/alacaklı … Ltd. Şti’nin borçlular … Ltd. Şti, … Ltd. Şti., …, …, … aleyhine 10/10/2017 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yolla … Bankası … Şubesi’ne ait … seri numaralı 30/09/2017 – 6.500,00 TL miktarlı çeke dayalı olarak, 6.500,00 TL asıl alacak, 17.36 TL işlemiş faiz, 650,00 TL çek tazminatı, 19,50 TL binde3 komisyon olmak üzere toplam 7.186,86 TL takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9.75 avans faizi ile birlikte tahsilini talep etttiği, takibin kesinleştiği ve 11/10/2017 tarihinde 7.000,00 TL tahsilatın yapıldığı ve 7.000,00 TL’nin alacaklı … Ltd. Şti’ye reddedildiği görülmüştür.
Takip dayanağı … seri numaralı çek örneğinin incelenmesinde; muhattabın … Bankası … Şubesi olduğu, keşidecinin …, lehtarın …, … – 30/09/2017 – 6.500,00 TL miktarlı olduğu, ciro zincirinin sırası ile …, … Ltd. Şti., … Ltd. Şti., … … Ltd. Şti., … ve … olduğu ve çekin 06/10/2017 tarihinde bankaya ibraz edildiği ancak … 2. ATM’nin … Esas sayılı dosyasından verilen ödeme yasağı kararı nedeniyle çek bedelinin ödenmemiş olduğu ve çeklerdeki ciro zincirinin şekli anlamda düzenli olduğu görülmektedir.
Dava dosyasına celp edilen … 32. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı/alacaklı … Ltd. Şti’nin borçlular … Ltd. Şti, … Ltd. Şti., … Ltd. Şti. ve … aleyhine 14/12/2017 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yolla … Bankası … Şubesi’ne ait … seri numaralı 31/10/2017 – 31.600,00 TL miktarlı çeke dayalı olarak, 31.600,00 TL asıl alacak, 354,53 TL işlemiş faiz, 3.160,00 TL çek tazminatı, 94,80 TL binde3 komisyon olmak üzere toplam 35.209,33 TL takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9.75 avans faizi ile birlikte tahsilini talep etttiği, takibin kesinleştiği ve halen derdest olduğu görülmüştür.
Takip dayanağı … seri numaralı çek örneğinin incelenmesinde; muhattabın … Bankası … Şubesi olduğu, keşidecinin …, lehtarın … Ltd. Şti, … – 31/10/2017 – 31.600,00 TL miktarlı olduğu, ciro zincirinin sırası ile … Ltd. Şti, … Ltd. Şti., … Ltd. Şti., … Ltd. Şti., … olduğu ve çekin 31/10/2017 tarihinde bankaya ibraz edildiği ancak … 2. ATM’nin … Esas sayılı dosyasından verilen ödeme yasağı kararı nedeniyle çek bedelinin ödenmemiş olduğu ve çeklerdeki ciro zincirinin şekli anlamda düzenli olduğu görülmektedir.
Dosya içerisinde örneği bulunan ve 18/04/2017 tarih – … seri numaralı tahsilat makbuzu örneğinden davacının 0038440 seri numaralı, 30/09/2017 – 6.500,00 TL miktarlı çeki …’dan ve 18/04/2017 tarih – … seri numaralı tahsilat makbuzu örneğinden davacının … seri numaralı, 31/10/2017 – 31.600,00 TL miktarlı çeki …’dan tahsil ettiği ve dolayısıyla bu çeklere meşru hamil olduğu görülmektedir.
… CBS’nin … soruşturma sayılı dosyası üzerinden verilen cevapta; otodan hırsızlık suretiyle …’ya … plakalı araçla kargo getirdiği esnada araçta bulunan kargoların çalındığını ve kargoları çalan şahsın … plakalı araçla uzaklaştığına ilişkin görüntülerin bulunduğu ve savcılıkça faili meçhul olayla ilgili daimi arama kararı çıkarıldığı görülmektedir.
Mali müşavir bilirkişi …’dan alınan 03/01/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının incelenen defterleri itibariyle davacı ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, ayrıca davacı ile çekte ciranta sıfatıyla imzası bulunan … Ltd. Şti. … Ltd. Şti ve … Ltd. Şti arasında da herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, çeklerin … ve …’dan cari hesaba mahsuben teslim alındıkları, çeklerin hırsızlık sonucu rıza dışı elden çıktığı, … 2. ATM’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden tedbiren ödeme yasağı kararı verildiği, çeki eline geçiren davalı hamilin çek ile ilgili olarak gereken ve araştırma ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve yeterince istihbarat yapmadığı nedeniyle iktisapta ağır kusuru bulunduğu yönünde kanaat belirtildiği görülmektedir.
İhtilaf, davacının istirdatı talep edilen çekin hamili olup olmadığı ve çeki iktisap eden davalının iktisapta kötü niyetli olduğu veya ağır kusurlu olduğunun tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Rıza dışı elden çıkan bir çekin istirdadı için, 6102 sayılı TTK.nun 792. maddesinin “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklindeki hükmü gereği davacının, istirdadını talep ettiği çekin hamili olduğunu ispat etmek yanında iktisap edenin çeki iktisapta kötüniyetli olduğunu veya ağır kusuru olduğunu ispat etmesi gerekir. Aksinin kabulü kıymetli evrakın mücerretlik ilkesini ortadan kaldırır.(bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
TTK’nın 792. madde metninde ve gerekçesinde çekin kötüniyetle iktisabı veya iktisapta ağır kusurdan ne anlaşılması gerektiği yönünde bir açıklamaya yer verilmediğinden bu kavramlarının manasının doktrin ve yargı içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
Borçlar hukuku anlamında kusur, bir kimsenin hukuk düzeni tarafından uygun bulunmayan davranış biçimidir. hukuk düzeni davranışın bu şekilde olmasını tasvip etmediğinden kişiyi davranışından dolayı kusurlu görmektedir. Kast, failin, fiili ve zararlı sonucunu bilerek fiili işlemesi ve sonucunu meydana gelmesini istemesidir. Burada failin hukuk düzenini ağır bir şekilde ihlali söz konusudur. İhmal ise failin, fiili, fiilin zarara yol açan sonucunu öngörmeden ve sonucun gerçekleşmesini istemeden işlemesidir. Failin bu durumda kusurlu sayılmasının sebebi bu olumsuz sonucun doğmaması için dikkatsiz, tedbirsiz ve özensiz davranması ve mesleğin gerektirdiği özeni ortaya koymamasıdır. (bkz. Prof. Dr. Kılıçoğlu, A. (2006) Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara: Turhan Kitapevi, s. 218-220) Olası kast, kast kavramına dahildir. Herkesin göstermesi gereken dikkat ve özenin ihmal edilmesi ise ağır kusurdur. Ancak ağır kusur kast değildir.(Prof. Dr. Samim Ünan (2016) Türk Ticaret Kanunu Şerhi Altıncı Kitap Sigorta Hukuku Cilt I Genel Hükümler (Madde 1401-1452), s. 297) Bu çerçevede kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
6102 sayılı TTK m.686/2’deki (eTTK’nın 598/2.) “poliçe hamilin elinden herhangi bir surette çıkmış bulunursa…”ibaresi, poliçenin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak senedi çalan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin sahte ciro ile devretmesi halinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan; eş söyleyişle, kötüniyetli ve ağır kusurlu bulunmayan (yeni) hamil korunur. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
6102 sayılı TTK’nın 790. maddesi gereğince, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Ayrıca, 6102 sayılı TTK’nın 801. maddesi gereğince, çeki ödeyecek muhatap banka için dahi ciro imzalarının geçerliliğinin araştırılması zorunluluk değilken hamilin bu yönde bir yükümlülüğünün bulunduğu ileri sürülemez.(bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.)
Bu açıklamalar ışığında dosya kapsamı ile somut olaya bakıldığında, çekte lehdar olan davacının cirosunun sahte olması (bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.), dava konusu çekin davacıya ait iş yerinden çalınmış olması ve bu suretle davacının elinden rızası hilafına çıkması tek başına, hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu olduğunu göstermez. (bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Bu çerçevede dosya kapsamı ile davacının çeklerin çalınmasından önce meşru hamil olduğu sabit ise de her iki çekteki ciro silsilesinin şekli anlamla düzenli olması ve davacı tarafından davalının işbu çekleri iktisapta kötü niyetli olduğu veya iktisapta ağır kusuru bulunduğu ispat edilemediğinden, bilirkişinin dayanaktan yoksun ve hukuki yorum niteliğindeki kanaatine de itibar edilmeyerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 650,66 TL harçtan mahsubu ile bakiye 606,26 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı vekille temsil edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/05/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/Masraf Dökümü
Peşin Harç : 650,66 TL
Karar Harcı : 44,40 TL
Bakiye Harç : 606,26 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 695,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 600,00 TL
Posta Giderleri : 84,00 TL