Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/877 E. 2020/295 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/877
KARAR NO : 2020/295

DAVA : Konkordato Tasdiki
DAVA TARİHİ : 28/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato Tasdiki davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılar vekili dava dilekçesinde, grup şirketi olan müvekkillerinin ortaklık yapısı, sermaye miktarları, faaliyet konularını belirterek, şirketlerin mali durumu hakkında ve konkordato başvurusunda bulunulmasına dayanak nedenlerin açıklanarak şirketlerin borca batık olmadığı, borçlarının tasfiyesi için vade konkordatosu talep edildiği bu nedenle yasasa tanımlandığı şekilde 3 aylık geçici mühlet verilmesine, konkordato komiseri atanmasına ve kanundaki tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE/
Dava, adi konkordatonun tasdiki davasıdır.
Esas davada; davacılar vekili dava dilekçesinde, grup şirketi olan müvekkillerinin ortaklık yapısı, sermaye miktarları, faaliyet konularını belirterek, şirketlerin mali durumu hakkında ve konkordato başvurusunda bulunulmasına dayanak nedenlerin açıklanarak şirketlerin borca batık olmadığı, borçlarının tasfiyesi için vade konkordatosu talep edildiği bu nedenle yasasa tanımlandığı şekilde 3 aylık geçici mühlet verilmesine, konkordato komiseri atanmasına ve kanundaki tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada; davacılar …, …, …, …, …, … vekili tarafından şahıslar bakımından konkordato talep edilip Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden 16.11.2018 tarihinde açılıp kayıt gören davada mahkeme 31.12.2018 tarihli tensip kararı ile borçlu davacılar …, …, …, …, …, … hakkında 31.12.2018 tarihinden başlamak üzere 3 ay süre ile GEÇİCİ MÜHLET KARARI verilmesine ve 28.03.2019 tarihli karar ile de işbu davanın mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir.
Mahkememizin 29/03/2019 tarihli ara kararı ile birleştirme kararı veren Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş olan 3 aylık geçici sürenin 01.04.2019 tarihinde sona erecek olması ve 3 aylık sürenin dolmasından önce yargılamanın yapılarak geçici mühletin 2 ay uzatılması veya 1 yıl kesin mühlet kararı verilmesi hususlarının değerlendirilebilmesi için birleşen dosya yönünden ayrıca yargılamaya devam edilmesi gerektiğinden ve birleşen dosyaya konu talepler bakımından yargılamanın mahkememiz dosyası üzerinden yürütülmesi halinde karışıklığa neden olacağından birleşen dosyanın tefrikine karar verilmiş ve bu dosya mahkememizin 2019/172 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmüştür.
Adi Konkordato 2004 sayılı İİK. m. 285-309/ı arasında düzenlenmiştir.
Konkordato, borçlunun, kanunda öngörülen çoğunluktaki alacaklıları ile yapacağı ve ancak mahkemenin tasdiki ile borçlu ve alacaklılar bakımından (konkordatoya tabi ve ancak borçlu ile anlaşmaya varmayan alacaklılar dahil) bağlayıcı hale gelen bir cebri icra anlaşmadır. Konkordato kurumu, elinde olmayan sebeplerle işleri iyi gitmeyen ve ekonomik durumu bozulan veya bozulma ihtimali olan dürüst borçluları, iflastan korumak (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara: Adalet Yayınları, 2013 s.1443-1444) ve ödeme güçlüğü çeken borçlulara borçlarını yeniden yapılandırarak, işletmelerini iyileştirmelerine olanak sağlamak için ihdas edilmiştir. Konkordato kurumu ile borçluya, alacaklıların çoğunluğu ile anlaşarak borçlarını ödeme ve böylelikle iflastan kurtulma imkanı sağlanmak istenmiştir. Borçlu yapılacak olan anlaşma doğrultusunda borçlarını ödediğinde tüm borçlarından kurtulur. İsviçre doktrininde, konkordato sürecinde verilen konkordato kesin mühleti borçlunun mali durumunu iyileştirmesinin bir aracı olarak görülmektedir. İsviçre’deki kanun değişikliklerinin bir çoğunda açıkça iyileştirme kavramına yer verilmiştir. Konkordatoda alacaklıların menfaati olmakla birlikte esasen borçlunun menfaati daha ön plandadır. Adi konkordatoda, malvarlığının terki suretiyle konkordatoda olduğu gibi malvarlığının tasfiyesi değil borçlunun mali durumunun iyileşmesi ve işletmenin faaliyetine devam etmesi amaçlanır.(Hakan Pekcanıtez/Güray Erdönmez, 7101 Sayılı Yasa Çerçevesinde KONKORDATO, İstanbul: Vedat Kitapçılık 2018, s.3 ve6)
Konkordatonun tasdiki yargılaması bir dava olmayıp, HMK. m. 382/2-7’de öngörülen çekişmesiz bir yargı işlemidir. (Hakan Pekcanıtez/ Oğuz Atalay/Meral Sungurtekin Özkan/ Muhammed Özekes, İcra ve İflas Hukuku Ders Kitabı, 6. Bası, İstanbul: Onikilevha, 2019 s.498; Kuru, İcra ve İflas El Kitabı, s.1487) Ancak alacaklılar itiraz etmişler ise yargılama sonunda verilen karar çekişmeli yargı kararına dönüşür.(Pekcanıtez/Ataley/Sungurtekin Özkan/Özekes, s.506) Çekişmesiz yargı işlerinde niteliğine uygun düştüğü ölçüde basit yargılama usulü uygulanır ve re’sen araştırma ilkesi geçerlidir.( Baki Kuru, İstinaf Sistemine Göre Yazılımış İcra ve İflas Hukuku Ders Kitabı, 3. Baskı, Ankara: Yetkin Yayınları, 2019, s. 509) Ancak tasdik şartlarının oluşmama riski borçlu üzerinde olduğundan borçlu da şartların oluştuğunu ispat edebilir.(Pekcanıtez/Ataley/ Sungurtekin Özkan/Özekes, s.498)
Adi konkordato, geçici mühlet, kesin mühlet, alacaklılar toplantısının yapılması (konkordato teklifinin kabulü veya reddi) ve tasdik aşamasından oluşmaktadır.
Davacının İİK. m. 286 gereği, dava dilekçesi ekinde, konkordato ön projesini, borçlunun malvarlığının durumunu gösteren belgeleri, alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren listeyi, konkordato ön projesinde yer alan teklife göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı olarak gösteren tabloyu, konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporunu mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Mahkeme, bizzat veya bilirkişi marifetiyle yaptıracağı incelme neticesinde bu belgelerin tam olduğunu tespit ettiğinde m. 287/1 gereği derhal borçluya üç ay geçici mühlet vermesi gerekir. Şartları mevcut olduğunda bu sürenin m. 287/4 gereği altı ay uzatılmasına karar verebilir.
Bu kapsamda mahkememizce dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde dava dilekçesi ekinde İİK m.286/a-e’de öngörülmüş olan belgelerin dava dilekçesine ekli olduğu ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş oldukları anlaşıldığından 15/10/2018 tarihli ara kararı ile davacılara 3 aylık geçici süre verilmesine ve geçici komiser heyeti atanmasına karar verilmiştir.
Geçici mühlet süresinin 15.01.2019 tarihinde sona ereceği anlaşılmış olup, 10.01.2019 tarihli celse itibariyle İİK. 287. maddesinde belirtildiği şekilde konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığına ilişkin nihai raporun geçici komiserlerce tanzim edilemediği, bu husus dosyaya ibraz edilen 02.01.2019 tarihli ara rapor içeriğinden anlaşılmıştır.
İİK. 287/4. maddesinde, geçici mühletin 3 ay olduğu ve bu 3 aylık süre dolmadan borçlunun veya komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühletin en fazla 2 ay daha uzatılabileceği ve uzatmanın borçlu tarafından talep edilmesi halinde komiserin de görüşünün alınması gerektiği ifade edilmiştir.
Konkordato komiserince verilen 02.01.2019 tarihli raporda, borçlu şirketlerin hali hazırda borca batık olmadığı, gelir tablolarına göre ve yapılan son anlaşmalar çerçevesinde, … A.Ş üzerinden önemli faaliyet karı elde edilmesinin mümkün bulunduğu ve şirketlerin geçmişteki potansiyelleri ile mevcut potansiyellerine göre elde edecekleri faaliyet karları ile mevcut borcun ödenmesinin mümkün olmadığı, ancak finansal kiralama konusu iki taşınmazın borçlarının ödenmesi ve mülkiyetlerinin davacıya devri halinde bu taşınmazlardan elde edilecek gelirle borçlarının ödenebileceği, rehinli alacaklılar lehine tesis edilen ipoteklerin tamamının, borçlu şirket ortakları ve yöneticilerine ait taşınmazlar üzerinde bulunduğu, bu nedenle rehinli malların paraya çevrilmesi halinde dahi şirketlerin faaliyetlerinin etkilenmeyeceği, borçlu şirketlerin teklif ettiği vade konkordatosu ile konkordatoya tabi olan alacaklılar bakımından iflas haline nazaran daha fazla bir meblağın alacaklıların eline geçebileceği ve teklif edilen tutar ile şirketlerin kaynaklarının orantılı olduğu, bu nedenle özellikle geçici mühlet döneminde yapılan anlaşmaların akıbetinin ve şirketlerin faaliyet karlarının akıbeti bakımından geçici mühletin 2 ay uzatılmasının yerinde olacağı açıklanmıştır.
Davacılar vekilince de 10.01.2019 tarihli dilekçeyle ve aynı tarihli duruşmada, şirketlerin geçici mühlet içindeki faaliyetleri dikkate alındığında 1 yıl kesin mühlet verilmesi, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde geçici mühletin 2 ay uzatılması talep edilmiştir.
Geçici konkordato komiser heyetince ibraz edilen 02.01.2019 tarihli rapor içeriği dikkate alındığında davacılar yararına verilen geçici mühletin 2 ay uzatılması gerekmiş ve davacılar vekilinin 1 yıl kesin mühlet talebi hali hazırda yerinde görülmeyerek 15.10.2018 tarihinden itibaren başlayan 3 aylık geçici mühletin 10.01.2019 tarihi saat 14:06’dan itibaren 2 ay süreyle uzatılmasına ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir.
Geçici mühlet aşamasında, atanan komiser heyetinin de katkısı ile hazırlanan konkordato projenin başarıya ulaşıp ulaşmayacağı değerlendirilmektedir. Kesin mühletin verilmesine ilişkin kararın, İİK. m. 289/1 kapsamında geçici süre içinde ve İİK. m. 289/2 kapsamında duruşmada verilmesi gerekir. Talep hakkında komiserlerin görüşü ile alacaklıların itirazları da nazara alınmak sureti değerlendirme yapılır. Bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde mahkeme m. 289 gereği “konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğu” kanaatine vardığında borçluya bir yıl kesin mühlet vermesi gerekir. Şartları mevcut olduğunda bu sürenin m. 289/5 gereği altı ay uzatılmasına karar verilebilir.
Geçici uzatma süresi sona ermeden önce geçici konkordato komiser heyetince 14.02.2019 tarihli nihai rapor dosyaya ibraz edilmiştir. İİK. 289/1. maddesi uyarınca kesin mühlet hakkındaki kararın geçici mühletin içinde verilmesi gerektiği, 2 aylık uzatım süresinin 10.03.2019 tarihinde dolacağı gözetilerek bu süre dolmadan önce İİK. 289/2. maddesindeki düzenleme uyarınca duruşma açılmış ve itirazda bulunan alacaklıların dilekçeleri de dikkate alınarak kesin mühlet hakkındaki talep duruşmalı yapılarak değerlendirilmiştir.
Geçici komiser heyeti tarafından sunulan 14.02.2019 tarihli nihai raporda özetle; borçlu … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin ödeme planı uyarınca ödenmesi teklif edilen yıllık ortalama meblağ ve bu şirketin olası faaliyet neticesinde elde edebileceği yıllık kar tutarları karşılaştırıldığında şirketin sadece ticari faaliyeti ile borçlarını ödeyebilmesinin pek olası olmadığı ancak şirket lehine finansal kiralamada bulunan taşınmazın satılması veya diğer grup şirketlerinden/ şirket ortaklarından finansman desteği sağlaması sağlanması halinde konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin yüksek olduğu, borçlu … ŞİRKETİ’nin ödeme planı uyarınca ödenmesi teklif edilen yıllık ortalama meblağ ve bu şirketin olası faaliyet neticesinde elde edebileceği yıllık kar tutarları karşılaştırıldığında şirketin borcunu ödeme potansiyeline sahip bulunduğu son dönem ciro ve ticari anlaşmalarının bu potansiyeli desteklediği konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin yüksek olduğu, borçlu … ŞİRKETİ’nin ödeme planı uyarınca ödenmesi teklif edilen yıllık ortalama meblağ ve bu şirketin olası faaliyet neticesinde elde edebileceği kar tutarı karşılaştırıldığında şirketin sadece ticari faaliyeti ile borçlarını ödeyebilmesinin pek olası olması olmadığı ancak şirket lehine finansal kiralamada bulunan taşınmazın satılması veya diğer grup şirketlerinden/ şirket ortaklarından finansman desteği sağlanması halinde konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin yüksek olduğu belirtilerek borçlu şirketler hakkında kesin mühlet verilmesinin uygun olduğu açıklanmıştır.
Geçici komiser heyeti tarafından sunulan 04.03.2019 tarihli ek nihai raporda özetle; borçlu … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin toplam 26.227.060,38 TL pasifinden 18.267.994,86 TL tutarındaki çekler ve ticari alacakları düşüldüğünde toplam 7.959.065,32 TL borcu bulunduğu, tüm ticari alacakların tahsil edilemeyeceği ve/veya olağan ticari hayat çerçevesinde bilançoda eksik veya yanlış yer alan alacaklar olabileceği dikkate alınarak borçların ödenebilmesi için takribi 10.000.000 TL civarında bir kaynak ihtiyarı bulunduğu, borçlu şirketin zilyedinde bulunan ve bilirkişi raporu uyarınca rayiç değeri 17.836.670,00 TL olan finansal kiralama konusu malın satılması halinde borçlu şirketin tüm borçlarının karşılanması mümkün olduğu gibi diğer borçlu şirketler için de kaynak yaratılabileceği konkordatonun başarılı olma ihtimalinin yüksek olduğu, borçlu … LİMİTED ŞİRKETİ’nin toplam 7.229.954,66 TL borcu olduğunu, bu şirketin ticari alacakları veya ticari faaliyetleri ile bu borcu azaltma imkanı bulunmadığı ancak borçlu şirket zilyedinde bulunan finansal kiralama konusu malın bilirkişi eliyle tespit edilen rayiç değerinin 14.760.000,00 TL olduğu, bu taşınmazın rayiç bedel üzerinden satılması halinde borcun ödenmesinin sağlanacağı gibi diğer borçlu şirketler için de kaynak yaratılabileceği, konkordatonun başarılı olma ihtimalinin yüksek olduğu açıklanmıştır.
Mahkememizce geçici komiser heyetince düzenlenen nihai rapor ve nihai rapora ek olarak verilen rapordaki açıklamalar, alacaklı vekillerinin dilekçeleri birlikte incelendiğinde davacı şirketlerin İİK. 288. maddesi çerçevesinde konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğu kanaatine varıldığından davacı şirketler yararına kesin mühlet verilmesi gerekmiştir.
Konkordato Komiserlerinin Niteliklerine ve Alacaklılar Kurulunun Zorunlu Olarak Oluşturulmasına Dair Yönetmeliğin 21. maddesi uyarınca davacı şirketlerin borçlu olduğu kişilerin sayısı veya borç miktarı dikkate alınarak alacaklılar kurulunun oluşturulmasının zorunlu olmadığı, gerekli görülmesi halinde konunun yeniden ele alınarak karar verilebileceği açık olduğundan şimdilik alacaklılar kurulunun oluşturulmasına yer olmadığına ve yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davacılar yararına 06/03/2019 tarih saat 14:53’den itibaren 1 yıl kesin mühlet verilmesine ilişkin karar verilmiştir.
Alacaklılar toplantısının, konkordato kesin mühleti (bir yıl veya uzatılmış altı ay) içinde olmak kaydı ile iltihaka ve raporun süresinde ibrazına zaman kalacak şekild6e yapılması gerekir. Bunun için komiser heyeti tarafından önce konkordatoya tabi alacakların tespit edilerek, nisaba esas alınacak alacaklı sayısı ve alacak miktarı belirlendikten sonra m. 299-302’de öngörülen prosedüre uygun olarak alacaklılar toplantısı yapılması ve konkordato teklifinin toplantıda alacaklıların kabulüne sunularak kabul veya red edildiğinin tespit edilmesi gerekir.
Komiser heyetinin, alacaklılar toplantısının bitimini takip eden yedi günlük iltihak süresinin (m. 302/7) bitmesini takip eden yedi gün içinde, konkordatoya ilişkin bütün belgeleri (Pekcanıtez/Ataley/Sungurtekin Özkan/Özekes, s.354) konkordato projesinin kabul edilip edilmediğini ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair kendi görüşünü içeren gerekçeli raporu (m. 302/8) ve dosyayı (m304/1) mahkemeye tevdi etmesi gerekir. (Av. Talih Uyar, Yeni Konkordato, Yeni Konkordato Hukukumuzun Temelleri, Ankara 2019, s.119) Konkordato teklifi kabul edilmesine rağmen, komiserin kanaati olumsuz olsa bile hatta konkordato teklifi alacaklılar kurulunda kabul edilmemiş olsa bile komiserin dosyayı, evrakları ve raporunu m. 302/8’de öngörülen süre içinde mahkemeye tevdi etmesi gerekir.(Selçuk Öztek/Ali Cem Budak/Müjgan Tunç Yücel/Serdar Kale/Bilgehan Yeşilova, Editör: Selçuk Öztk, Yeni Konkordato Hukuku 7101 Sayılı Kanula Değişik İcra ve İflas kanunun m. 285-309 Şerhi, Ankara: Adalet Yayınevi, 2018 s.354;Kuru, İcra ve İflas El Kitabı,s. 1486) Fakat komiser heyeti dosyayı ve raporunu mahkemece borçluya verilen süreden (bir yıl veya uzatılmış altı ay) sonra mahkemeye tevdi ettiğinde mahkemenin esasa girmeden konkordatonun tasdiki talebini red etmesi gerekir. (Kuru, İcra ve İflas El Kitabı,s. 1486)
Bu kapsamda komiser heyetince düzenlenen tasdike ilişkin bila tarihli raporun 04/02/2020 tarihinde mahkememize sunulmuş olduğu görülmektedir. Yapılan incelemede komiser heyetinin alacaklılar toplantısını 21/01/2020 tarihinde saat 10:00’da … adresinde yapılacağına ilişkin ilanı İİK m.301 kapsamında ticaret sicil gazetesinin 18/07/2019 tarihinde ve basın ilan kurumunun resmi ilan portalında 11/07/2019 tarihinde ilan ettirdiği, ilana uygun olarak anılan yer ve zamanda alacaklılar toplantısının yapıldığı, toplantı akabinde projenin alacaklıların onayına sunulduğu, buna göre yedi günlük iltihak süresinin 28/01/2020 (bu tarih dahil) dolduğu ve iltihak süresini takip eden yedi günün 04/02/2020 (bu tarih dahil) tarihinde sona erdiği ve bu kapsamda komiser heyetinin raporunu iltihak süresini takip eden yedi günlük süre içinde olmak kaydı ile 04/02/2020 tarihinde mahkemeye sunmuş olduğu görülmektedir.
Konkordatonun tasdiki yargılamasını geçici veya kesin mühlet kararını veren asliye ticaret mahkemesi, konkordato şartlarını içerik olarak incelemek suretiyle konkordato talebinin tasdikine veya reddine karar verir. Bu aşamada mahkemenin yapacağı iş dosyanın kendisine tevdiinden önce yapılması gereken işlerin kanuna uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetlemek ve İİK. m. 305’te öngörülen konkordato tasdik şartlarının mevcut olup olmadığını tespit etmektir.(Mahmut Coşkun, Konkordato ve İflas, 2. Bası, Ankara: Seçkin, 2018, s. 195; Öztek/Budak/Yücel/Kale/Yeşilova, Yeni Konkordato, s.355) Bu şartlar kapsamında; teklif edilen tutarın borçlunun iflasında alacaklıların eline geçecek miktardan fazla olması(m. 305/a), teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (m. 305/b), teklif edilen tutarın m. 302’deki çoğunlukla kabul edilmiş olması (m. 305/c) İİK. m. 206 birinci sıra imtiyazlı alacakların ve komiserin izni ile akdedilmiş borçların kural olarak ödemiş olması veya teminata bağlanmış olması (m. 305/d), yargılama harç ve giderlerinin depo edilmiş olması (m. 305/e) ve kanunda açıkça yazılı olmasa da konkordato teklifinin dürüstlük kuralına uygun olması gerekir.
Konkordatonun tasdiki için m. 305’te öngörülen şartlar kamu düzenine ilişkin olup (Kuru, İcra ve İflas El Kitabı, s. 1490) bu şartların kümülatif olarak mevcut olması gerekir. Mahkeme konkordato şartlarının oluşup oluşmadığını komiserin raporunu esas alarak belirler. Ancak mahkeme komiser raporu ile bağlı değildir. (Pekcanıtez/Erdönmez, Konkordato, s. 131)
Ancak konkordatonun tasdiki veya reddi kararı duruşmada verilmesi gereken bir karar olduğundan (Kuru, İcra ve İflas El Kitabı,s. 1487) mahkemenin duruşma gününe kadar konkordato komiserinin raporunu ve konkordato dosyasını ve eki evrakları inceleyerek konkordato tasdik şartlarının oluşup oluşmadığını saptaması gerekir. Mahkeme her ne kadar komiserin rapor ile bağlı değil ise de konkordatonun tasdiki veya reddi hakkında bir karar verirken komiserin beyanlarını ve kanaatini dikkate alması gerektiğinden eksiklik veya çelişki varsa mahkemenin eksiklik ve çelişkileri duruşmadan önce gidermesi gerekir. Bu nedenle mahkemenin lüzumu halinde komiserden ek rapor alması ve bilirkişi incelemesi yaptırması mümkündür. (Uyar, Yeni Konkordato, s. 120; Pekcanıtez/Ataley/Sungurtekin Özkan/Özekes, s.480; Coşkun, Konkordato,s. 195) Yargıtay uygulaması da bu yöndedir. (19. HD. 25.5.2006 tarih 2006/3031 E. ve 2006/5573 K.) Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.(m. 305/son)(Kuru, İcra ve İflas Ders,s.510)
Mahkeme, duruşmada komiseri ve itiraz eden alacaklıları dinler. (Kuru, İcra ve İflas El Kitabı,s.1489; Uyar, Yeni Konkordato, s.120) Ancak alacaklı sayısı çok ve dinlenmeleri uzun sürecek ise alacaklıların yazılı itirazları ile yetinebilir.(Uyar, Yeni Konkordato, s. 120) Mahkeme, komiseri, alacaklıları ve borçluyu dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her halde kesin mühlet içinde konkordato hakkındaki kararını verir.(m.304/1-c.2) (Kuru, İcra ve İflas Ders,s. 509; Pekcanıtez/Erdönmez, Konkordato, s. 117) Mahkeme kararını kesin mühlet içinde vermek zorundadır.(Öztek/Budak/Yücel/Kale/Yeşilova, Yeni Konkordato, s. 355 ve 358) Yargıtay uygulaması da aynı yöndedir. (23. HD. 26.02.2018 tarih 2015/8667 E. ve 2018/547 K.)
Ancak kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceğinin anlaşılması ve gerekli görülmesi halinde, mahkeme, komiserden gerekçeli bir rapor almak suretiyle, kessin mühleti uzatabilir ve karar vermeyi en fazla altı ay erteleyebilir. (m.304/2) Ancak bu altı ayı hiçbir şekilde uzatamaz.(Pekcanıtez/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes, İcra İflas Ders, s.498; Öztek/Budak/Yücel/ Kale/Yeşilova, Yeni Konkordato, s. 356) Mahkeme kesin mühlet içinde veya m. 304/2 kapsamında altı ay uzatılmasına karar verdiği süresi içinde karar veremediğinde konkordato talebini red etmelidir. (Uyar, Yeni Konkordato, s.119; Öztek/Budak/Yücel/Kale/Yeşilova, Yeni Konkordato, s.356)
Bu kapsamda olmak üzere komiser heyetinin tasdike ilişkin raporunu İİK m. 302 kapsamında süresinde olarak mahkemeye ibrazı akabinde mahkememizce düzenlenen 05/03/2020 tarihli konkordato tasdik duruşması tensip tutanağı ile basit yargılama usulüne göre konkordato tasdik duruşmasının 05/03/2020 tarihinde yapılmasına ve itirazı olanların itirazlarını duruşma gününden en az 3 gün önce yazılı olarak bildirmeleri için duruşma günün İİK m.304/1 yollamasıyla m.288 ve m.166’da öngörülen usulle ilanına karar verilmiş ve karar gereği duruşma günü ilan edilmiştir.
Komiser heyetini oluşturan Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi …, Mali Müşavir … ve Mali Müşavir …’ndan alınan konkordato projesinin tasdikine ilişkin bila tarihli ve 04/02/2020 ibraz tarihli nihai raporu ile;
Davacı …Tic. A.Ş.’nin 31/12/2019 tarihli rayiç değer bilançosuna göre – 15.574.258,47 TL borca batık olduğu, bu davacının konkordatoya tabi 120 alacaklısı olduğu ve alacak toplamının 18.497.031,61 TL olduğu, konkordato teklifi ile borçların tamamının faizsiz olarak ödenmesinin teklif edildiği, 22/01/2020 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında 65 alacaklının konkordatoya tabi 10.010.603,79 TL alacağı denk gelecek şekilde teklifi kabul ettiği, böylelikle konkordato teklifinin İİK m.302/3 kapsamında alacaklılar ve alacak miktarının yarıdan fazlası ile kabul edildiği, şirketin iflası halinde en iyimser şartlarda mal varlığının paraya çevrilmesi halinde davacı şirketin toplam mal varlığının 15.241.881,17 TL edeceği, buna karşılık davacı şirketin 18.497.031,61 TL borcun tamamını ödemeyi teklif etmiş olması karşısında iflastan alacaklıların eline geçecek miktarın teklifin altında kaldığı, böylece teklifte ödenmesi önerilen miktarın iflasta alacaklıların eline geçecek miktardan fazla olduğu, rayiç değer bilançosuna göre davacı şirket aktiflerinin 21.864.206,47 TL olduğu, faaliyet geliri ve beklenen kaynaklar eklendiğinde bu miktarın 39.932.520.22 TL olduğu, bu miktarda devlet alacakları, rehinli alacaklar ve işçi alacakları toplamı olan 5.929.969,96 TL indirildiğinde eldeki kaynaklar ile muhtemel kaynak miktarının 34.002.550,26 TL olduğu, böylece teklif kapsamında yapılacak ödemeler ile kaynaklar arasında orantı bulunduğu, İİK m.305/1-c kapsamında ödenmesi ya da teminat altına alınması gereken işçi alacağı miktarının 120.309,32 TL olduğu, keza ödenmesi gereken yargılama harcının ise 41.988,26 TL olduğu ve böylelikle davacı … Tic. A.Ş.’nin tasdik şartlarını sağladığı yönünde görüş beyan edilmiştir.
Davacı … A.Ş.’nin 31/12/2019 tarihli rayiç değer bilançosuna göre borca batık olmadığı ve 63.876,10 TL özkaynağa sahip olduğu, bu davacının konkordatoya tabi 48 alacaklısı olduğu ve alacak toplamının 6.335.488,16 TL olduğu, konkordato teklifi ile borçların tamamının faizsiz olarak ödenmesinin teklif edildiği, 21/02/2020 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında 21 alacaklının konkordatoya tabi 2.279.223,74 TL alacağı denk gelecek şekilde teklifi kabul ettiği, böylelikle konkordato teklifinin İİK m.302/3 kapsamında alacaklılar ve alacak miktarının yarıdan fazlası ile kabul edilmemiş, böylelikle davacı … A.Ş.’nin tasdik şartlarını sağlayamadığı yönünde görüş beyan edilmiştir.
Davacı … Ltd. Şti.’nin 31/12/2019 tarihli rayiç değer bilançosuna göre borca batık olmadığı ve 1.678.442,37 özkaynağa sahip olduğu, bu davacının konkordatoya tabi 4 alacaklısı olduğu ve alacak toplamının 428.345,90 TL olduğu, konkordato teklifi ile borçların tamamının faizsiz olarak ödenmesinin teklif edildiği, 21/02/2020 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında 4 alacaklıdan herhangi birinin teklifi kabul etmemiş olduğu, böylelikle konkordato teklifinin İİK m.302/3 kapsamında alacaklılar ve alacak miktarının yarıdan fazlası ile kabul edilmemiş, böylelikle davacı … Ltd. Şti.’nin tasdik şartlarını sağlayamadığı yönünde görüş beyan edilmiştir.
Ayrıca tensip tutanağının 5 nolu ara kararı doğrultusunda dosyanın bilirkişilere tevdi ile komiser nihai raporu da incelenmek suretiyle İİK m.305’de yer alan tasdik şartlarının oluşup oluşmadığı ve borçlu şirketlerin ticari defter ve kayıtlarının incelenmek suretiyle şirketlerin rayiç değer bilançosu çıkarılarak borca batık olup olmadığı yönünde bilirkişiler muhasebe/ finans uzmanı Prof. Dr. …, yeminli mali müşavir Prof. Dr. … ve yeminli mali müşavir …’dan alınan 28/02/2020 ibraz tarihli bilirkişi raporu ile; davacı şirket …Tic. AŞ’nin borca batık olduğu, bilançoda gösterilen alacaklılar/ alacaklar ile konkordato başvurusunda bildirdiği alacaklılar/ alacakların birbiri ile uyumlu olduğu, konkordato teklifi ile ödenmesi teklif edilen miktarın ödenmesi halinde alacaklıların eline geçecek miktarın iflasta alacaklıların eline geçecek miktardan fazla olduğu, ödeme teklifin kaynaklarla orantılı olduğu, teminat verilmesi gereken alacaklı olmadığı, ödenmesi gereken harç miktarının 42.122,43 TL olduğu tespit edilmiştir.
05/03/2020 tarihinde icra edilen konkordato tasdik duruşmasında verilen 1 nolu ara kararı ile; davacı borçlu şirketler yararına verilen 1 yıl kesin mühletin 07.03.2020 tarihinde sona ereceği ibraz edilen komiser heyeti raporları ve bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında ek rapor alınma ihtiyacının hasıl olduğu ve bu haliyle kesin mühlet içinde tasdik yargılamasının sona erdirilemeyeceği anlaşıldığından İİK. m.304 uyarınca kesin mühletin ve kesin mühletin sonuçlarının 2 ay süre ile devamına, tasdik duruşmasının 16/04/2020 tarihinde icra edilmesine karar verilmiştir.
Aynı duruşmanın 3 nolu ara kararı ile de; daha önce rapor düzenleyen bilirkişi heyetine uzmanlık konuları ayrı olan 3 teknik bilirkişi eklenmek suretiyle konkordato talep eden borçlu şirketlerin malvarlığı rayiç değerlerine göre borca batık olup olmadıklarının tespiti konusunda rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bu karar doğrultusunda bilirkişiler muhasebe/ finans uzmanı Prof. Dr. …, yeminli mali müşavir Prof. Dr. … ve yeminli mali müşavir …, işletme mühendisi …, deri mühendisi … ve makine mühendisi …’dan alınan 29/06/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; şirket malvarlıkları yönünden yapılan değer tespitleri nazara alınmak suretiyle davacı …Tic. AŞ’nin 14.942.493,19 TL borca batık olduğu hesaplanmasına rağmen finansal kiralama konusu varlıklar dikkate alındığında şirketin borca batık olmadığı ve bu durumda özvarlık malvarlığı değerlerinin 10.676.266,21 TL olduğu, … AŞ’nin 2.656.536,94 TL borca batık durumda olduğu, … Ltd. Şti’nin 5.125.752,40 TL borca batık olduğu ve ancak bu şirketin de finansal kiralama sözleşmesi ile edinmiş olduğu malvarlığı değerleri hesaplandığında borca batık olmadığı, özmalvarlığı değerlerinin 8.075.747,60 TL olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin 31/03/2020 tarihli ara kararı ile de COVID-19 salgını nedeniyle 16/04/2020 tarihinde yapılacak olan duruşmanın 12/06/2020 günü saat 13:30’da icra edilmesine, mahkememizin 03/06/2020 tarihli ara kararı ile de kesin mühletin 30/07/2020 tarihinde sona erecek olduğunun ve duruşmanın 16/07/2020 günü saat 14:30’da icra edilmesine karar verilmiştir.
Duruşmada, davacı taraf ile itiraz edenlerin beyanları alınmıştır. Beyanlar yazılı beyanları tekrar niteliğinde olmuştur.
Ancak davacı şirket vekili tasdik duruşmasının icrasından önce dava dosyasına sunmuş olduğu 14/07/2020 tarihli feragat dilekçesi ile davadan feragat etmiştir. Dava dilekçesi ekindeki vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin feragat bakımından özel yetkili kılındığı görülmektedir.
Altı kişilik bilirkişi heyetinden alınmış olan 29/06/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; … Tic. AŞ’nin ve … Ltd. Şti’nin borca batık olmadığı ve fakat … AŞ’nin borca batık olduğu tespit edilmiş ise de bu şirket yönünden borca batıklığın tespit bakımından komiser heyeti ile alınmış olan son bilirkişi raporu arasında çelişki olduğundan ve bu çelişkinin giderilmesi gerekmesine rağmen konkordato davasının süreye bağlı ve verilen 2 aylık sürenin 30/07/2020 tarihinde bitecek olması nazara alınarak davacılardan …AŞ’nin borca batıklığı nedeniyle iflası yönüyle dosyanın tefrikine karar verilmiş ve tefrik neticesinde bu tefrik edilen dava 2020/386 Esas sayılı dosyasından kayıt görmüştür.
6100 sayılı HMK m.309/2 kapsamında feragat beyanı karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı olmadan hüküm ve sonuç doğurduğundan feragat nedeniyle davanın reddi ile kesin mühletin ve kesin mühlete bağlı verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına ve de konkordato komiser heyetinin görevine son verilmesine karar vermek gerekmiştir.
İİK. m. 292/d hükmü ile iflasa tabi borçlu hakkında kesin mühlet kararı verildikten sonra borca batık olan bir sermaye şirketinin konkordato talebinden feragat etmesi halinde feragat nedeniyle davanın reddine ve fakat borca batıklık nedeniyle şirketin iflasına karar verilmesi gerekir.
Ancak dosya kapsamı, komiser heyetinden alınan nihai rapor ile altı kişilik bilirkişi heyeti raporu ile iki davacının borca batık olmadığı ve fakat davacılardan … AŞ’nin borca batık olduğu tespit edilmiş ise de bu tespitin komiser heyeti raporu ile çelişki arz etmesi ve bu şirketin iflası yönünden davanın tefrikine karar verilmiş olduğundan iflas yönüyle karar verilmesine gerek kalmamıştır.
Tüm bu nedenlerden dosya kapsamı, komiser heyetinden alınan ara ve nihai raporlar, bilirkişi raporları, davacı ve konkordato teklifini kabul eden alacaklılar ile red eden alacıkların yazılı ve sözlü beyanları hep birlikte değerlendirilerek, davacı şirketin borca batık olup olmadığının ayrıca araştırılarak iflas yönünde bir karar verilmesine gerek olmaksızın (tefrik edilen dosya hariç) feragat nedeni ile konkordato talebinin reddine, kesin mühletin kaldırılmasına, komiser heyetinin görevine son verilmesine ve kesin mühlete bağlı tüm tedbirlerin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
… Ticaret Sicil Müdürlüğünün; … nosunda kayıtlı …TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, … nosunda kayıtlı … ANONİM ŞİRKETİ, … nosunda kayıtlı … ŞİRKETİ hakkında verilen KESİN MÜHLETİN KALDIRILMASINA,
Komiser heyetinin GÖREVİNE SON VERİLMESİNE,
Kesin mühlete bağlı tüm TEDBİRLERİN KALDIRILMASINA,
Kesin mühletin kaldırıldığına ilişkin İİK. 288. maddesi kapsamında ilanların yapılmasına ve ilgili kurum ve kuruluşlara bildirilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcından, peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/07/2020

BAŞKAN
¸e-imzalıdır
ÜYE
¸e-imzalıdır
ÜYE
¸e-imzalıdır
KATİP
¸e-imzalıdır