Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/797 E. 2021/550 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/797 Esas
KARAR NO : 2021/550

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2018
KARAR TARİHİ : 10/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı yana vermiş olduğu ürünler karşılığında takibe konu fatura bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, alacağın tahsili için … İcra Müd. … E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının yetkiye itirazı üzerine takibin … 29. İcra Müd. … E. sayılı dosyasına kayıt yapıldığını, davalı itirazı üzerine takibin durduğunu, fatura içeriğinde belirtilen ürünlerin kargo kanalı ile davalıya ait işyerine teslim edildiğini, açıklanan nedenlerle; davalı itirazının iptali ile asıl alacak üzerinden %20 oranında borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin siyah çay üretimi ve toptan satışı ile iştigal ettiğini, müvekkilinin davacıdan gübre satın aldığını, davacı tarafından satılan gübrenin ayıplı olduğunu, Davacının “…” yi Amerika Birleşik Devletlerinde geliştirdiklerini ayrıca ilave %8 azot takviyesini Japonya’ dan temin ettiklerini ve bu suretle verimliliği arttıracağını, çayda kimyasal gübreden daha fazla verim alınacağını vaat ederek müvekkiline satış yaptığını, satılan ürünlerin vaat edilen nitelikleri taşımadığı, azot oranının ve verimlilik beklentisinin vaat edilenin altında kaldığının taraflarca tespit edildiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından … 57. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle davacıya ayıp bildiriminde bulunulduğu ve sözleşmeden dönüldüğü ifade edilerek müvekkilinin elinde bulunan malların iade alınmasının ihtar edildiğini, davacı tarafından herhangi bir cevap verilmemiş olduğunu, müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67 maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, … 29.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasından fatura alacağına dayalı olarak 37.700,00 TL’ye ilişkin davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ve %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilip edilmeyeceği, malın ayıplı olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce celbedilen … 29. İcra Müdürlüğü”nün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; icra dosyasından 37.700,00 TL fatura bedeli ile 1691,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 39.391,85 TL’lik alacağa yönelik ilamsız ödeme emri gönderilmesi üzerine takip borçlusunun yetkiye, borca ve ferilerine itirazı üzerine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce deliller toplanılmış dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, Muhasebe-Finans uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen 15.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; huzurdaki itirazın iptali davasında, davacı şirket tarafından 19.12.2017 tarihinde davalı şirket aleyhine başlatılan … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; 37.700,00 TL fatura bedeli, 1.691,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 39.391,85 TL üzerinden icra takibinde bulunulduğu, takip talebi üzerinde takip dayanağı olarak; “23.06.2017 tanzim ve 30.06.2017 vade tarihli fatura bedeli (irsaliye no:…) ” gösterildiğini, takip talebine konu 23.06.2017 tarihli 37.700,00 TL tutarlı faturanın davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu görüldüğü, söz konusu faturaya karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı şirket tarafından keşide edilen … 57. Noterliği …tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı şirkete; …satışı yapılarak taraflarına teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğu, ayıplı ürünlerin teslim alınması gerektiği ihtar edildiği, söz konusu ihtarnameye karşı herhangi bir cevap ihtarnamesine dosya kapsamında rastlanılmadığı, mahkememizin 11.07.2019 tarihli müzekkeresi ile Vergi Dairesinden taraf şirketlere ait BA-BS formları talep edilmesi üzerine, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 31.07.2019 tarihli yazısı ile; 17.12.2004 tarihinden itibaren faal mükellef olan … Ltd. Şti.’nin unvan değiştirerek … Gıda Mobilya San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunun anlaşıldığı bildirilmiş olup, yazı ekinde davacı şirkete ait BA-BS formları gönderildiği, … Ltd. Şti. unvanı ile davacı şirkete ait incelenen 2017 yılı BS Formunda; davalı şirket adına 1 adet fatura bedeli olarak 37.700,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görüldüğü, … Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 20.09.2019 tarihli yazısı ekinde; davalı şirkete ait BA-BS formları gönderildiği, davalı şirkete ait incelenen 2017 yılı BA formunda; davacı şirket adına 1 adet fatura bedeli olarak 37.700,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görüldüğü, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarihli 37.700,00 TL tutarlı faturanın; davacı şirket tarafından ilgili dönemde BS formu ile vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu ve davalı şirket tarafından ilgili dönemde BA Formu ile vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu görülmekte olup, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturanın davalı şirket kabulünde olduğu ve ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu anlaşıldığı, davalı şirket tarafından incelemeye sunulan ticari defter kayıtlarının tetkikinde; davacı şirket ile olan ticari faaliyetin 320.3.2061 no.lu hesap kodu altında takip edilmekte olduğu, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarih 37.700,00 TL tutarlı faturanın bu hesaba alacak kaydedilmiş olduğu, bu faturaya karşı davalı tarafından yapılan herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı, 19.12.2017 takip tarihi itibarıyla davacı şirket cari hesabının 37.700,00-TL alacaklı durumda olduğu tespit edildiği, davalı şirket kendi ticari defterlerinde, davacı şirkete takip tarihi itibariyle 37.700,00-TL borçlu durumda olduğunu, davacı şirket takip talebinde asıl alacak ile birlikte işlemiş faiz de talep etmiş olmakla birlikte, dava değerinin 37.700,00 TL üzerinden açılmış olduğu görülmekte olup, davalı şirket ticari defter kayıtları üzerinde yapılan mali inceleme neticesinde; davacının takip tarihi itibarıyla 37.700,00 TL fatura alacağını davalıdan talep edebileceği sonucuna ulaşıldığını, takip ve dava konusu fatura içeriğindeki ürünlerin ayıplı olduğu hususundaki davalı şirket beyanları mahkemenin takdirinde olduğu, dava ve icra dosyası ile davalı şirkete ait ticari defter kayıtlarının tetkiki sonucunda, davalı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarihli 37.700,00-TL tutarlı faturanın, davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, söz konusu faturaya karşı yasal itiraz süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre; davalının takip tarihi itibarıyla davacıya 37.700,00-TL borçlu durumda olduğu, takip talebine ve davaya konu faturanın, taraf şirketlerin 2017 yılı BA-BS formları ile vergi dairesine bildirimde bulunulmuş olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dava konusu ile ilgili mevzuat hükümleri incelendiğinde;
Satım sözleşmesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 207. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK’nun 207/1.maddesinde düzenlenen satım sözleşmesiyle; alıcı satış bedeli olarak bir miktar para vermeyi borçlanır, satıcı ise satıma konu malı alıcıya teslim ederek mülkiyeti ona geçirme borcu altındadır. Satıcının belirtilen bu borçları yanında, ayıba karşı tekeffül ve zapta karşı tekeffül borçları da bulunmaktadır.
Ayıba karşı tekeffül borcu, satıcının mülkiyeti geçirme borcunun tamamlayıcısıdır. Çünkü satımda alıcının amacı, istediği maksat için kullanabileceği, yararlı bir malın mülkiyetine sahip olmaktır. Satıcı, malın değerini veya yararını azaltan eksikliklerin bulunmadığını ayrıca garanti etmese bile; bu borç kanunen mevcuttur. Bu nedenle satıcının bu borcunu kanuni bir borç olarak nitelendirmek mümkündür (Tandoğan, H.:Borçlar Hukuku (Özel Borç İlişkileri), 4.Bası, Cilt I/1, Ankara 1985, s.163; Yavuz, C.: Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, İstanbul 1996, s.91).
Ayıba karşı tekeffül borcunun, TBK.’nun 219 ila 226 maddeleri arasında belirtilen koşullarının gerçekleşmesiyle, alıcı TBK.’nun 227 vd. maddeleri kapsamında kendisine tanınan seçimlik haklarını satıcıya karşı kullanabilecektir Uyuşmazlık, satıcının ayıba karşı tekeffülü hükümlerine dayanmaktadır. Taraflar tacir olduğundan somut olayda 6102 sayılı Kanunun 23 ve 6098 sayılı BK’nun 223 vd.maddelerinin irdelenip değerlendirilmesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nun 23/3 maddesine göre; “Emtianın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkca belli ise alıcı 2 gün içinde keyfiyeti satıcıya bildirmeye mecburdur. Açıkça belli değilse alıcı emtiayı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde muayene etmeye veya ettirmeye ve bu muayene neticesinde emtianın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını muhafaza için keyfiyeti bu müddet içinde satıcıya bildirmeye mecburdur. Diğer hallerde BK’nun 223.maddesinin 1.ve 2. fıkraları tatbik olunur.”
6098 sayılı BK’nun 225.maddesinde ise; ” Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler karşısında 6102 sayılı TTK’nun 23/3 maddesinde öngörülen ayıp ihbar sürelerinden muaf tutulmak ancak ayıp konusunda alıcının iğfal edilmiş olması koşuluna bağlıdır. İğfal durumu kanıtlanmadıkça yasada öngörülen sürelerde ayıp ihbarında bulunulmadığı takdirde 6098 sayılı BK’nun 223/2 maddesi uyarınca; satılan, mevcut haliyle kabul edilmiş sayılır.
Tüm dosya kapsamı ile alınan Muhasebe-Finans uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen 15.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan tespit ve değerlendirmeler mahkememizce yerinde bulunduğundan hükme esas alınmış olup, huzurdaki itirazın iptali davasında, davacı şirket tarafından 19.12.2017 tarihinde davalı şirket aleyhine başlatılan … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; 37.700,00 TL fatura bedeli, 1.691,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 39.391,85 TL üzerinden icra takibinde bulunulduğu, takip talebi üzerinde takip dayanağı olarak; “23.06.2017 tanzim ve 30.06.2017 vade tarihli fatura bedeli (irsaliye no:48) ” gösterildiği, takip talebine konu 23.06.2017 tarihli 37.700,00 TL tutarlı faturanın davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu görüldüğü, söz konusu faturaya karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı şirket tarafından keşide edilen … 57. Noterliği … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı şirkete; …satışı yapılarak taraflarına teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğu, ayıplı ürünlerin teslim alınması gerektiği ihtar edildiği, söz konusu ihtarnameye karşı herhangi bir cevap ihtarnamesine dosya kapsamında rastlanılmadığı, mahkememizin 11.07.2019 tarihli müzekkeresi ile Vergi Dairesinden taraf şirketlere ait BA-BS formları talep edilmesi üzerine, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 31.07.2019 tarihli yazısı ile; 17.12.2004 tarihinden itibaren faal mükellef olan …Şti.’nin 22/05/2017 tarihinde unvan değiştirerek … Tic. Ltd. Şti. olduğunun anlaşıldığı bildirilmiş olup, yazı ekinde davacı şirkete ait BA-BS formları gönderildiği, … Tic. Ltd. Şti. unvanı ile davacı şirkete ait incelenen 2017 yılı BS Formunda; davalı şirket adına 1 adet fatura bedeli olarak 37.700,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görüldüğü, … Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 20.09.2019 tarihli müzekkere cevabı ekinde; davalı şirkete ait BA-BS formları gönderildiği, davalı şirkete ait incelenen 2017 yılı BA formunda; davacı şirket adına 1 adet fatura bedeli olarak 37.700,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görüldüğü, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarihli 37.700,00 TL tutarlı faturanın; davacı şirket tarafından ilgili dönemde BS formu ile vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu ve davalı şirket tarafından ilgili dönemde BA Formu ile vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu görülmekte olup, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturanın davalı şirket kabulünde olduğu ve ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu anlaşıldığı, davalı şirket tarafından incelemeye sunulan ticari defter kayıtlarının tetkikinde; davacı şirket ile olan ticari faaliyetin 320.3.2061 no.lu hesap kodu altında takip edilmekte olduğu, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarih 37.700,00 TL tutarlı faturanın bu hesaba alacak kaydedilmiş olduğu, bu faturaya karşı davalı tarafından yapılan herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı, 19.12.2017 takip tarihi itibarıyla davacı şirket cari hesabının 37.700,00-TL alacaklı durumda olduğu tespit edildiği, davalı şirket kendi ticari defterlerinde, davacı şirkete takip tarihi itibarıyla 37.700,00-TL borçlu durumda olduğunu, davacı şirket takip talebinde asıl alacak ile birlikte işlemiş faiz de talep etmiş olmakla birlikte, dava değerinin 37.700,00 TL üzerinden açılmış olduğu görülmekte olup, davalı şirket ticari defter kayıtları üzerinde yapılan mali inceleme neticesinde; davacının takip tarihi itibarıyla 37.700,00 TL fatura alacağını davalıdan talep edebileceği sonucuna ulaşıldığı, takip ve dava konusu fatura içeriğindeki ürünlerin ayıplı olduğu hususundaki davalı şirket beyanları hakkında ise davacının ürünün ayıplı olduğunu TTK ‘nın 23/3 maddesi gereğince davacıya süresinde ihbar ettiğini ya da ayıp konusunda davalı tarafça iğfal edildiğini ispatlayamadığı, ayıp ihbarı konusunda tanık dinlenemeyeceği, ayrıca mahkememizce … Ziraat Odası Genel Sekreteri …ile yapılan telefon görüşmesinde % 99,9 oranında budanan çaylıklarda hem mart nisan aylarında gübre uygulandığı, aynı yılın eylül ve ekim aylarında gübrenin katılaşacağını üzerinde analiz yapılmasının mümkün olmayacağı dolayısıyla dava tarihi itibarıyla herhangi bir katkısı olmayacağından ziraat mühendisi bir bilirkişiden rapor alınması gerek görülmediğinden, gübrenin tesliminden 4-5 sene geçtikten sonra gübre üzerinde herhangi bir inceleme yapılmasının usul ekonomisine de uygun düşmeyeceğinden, dosya kapsamında usule uygun şekilde süresinde yapılmış ayıp ihbarının da bulunmayışı, süresinde ayıp ihbarının yapıldığına dair tanık dinlenmesi de mümkün olmadığından, dava ve icra dosyası ile davalı şirkete ait ticari defter kayıtlarının tetkiki sonucunda, davalı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, davacı şirket tarafından tanzim edilen 23.06.2017 tarihli 37.700,00-TL tutarlı faturanın, davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, söz konusu faturaya karşı yasal itiraz süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre; davalının takip tarihi itibarıyla davacıya 37.700,00-TL borçlu durumda olduğu, takip talebine ve davaya konu faturanın, taraf şirketlerin 2017 yılı BA-BS formları ile vergi dairesine bildirimde bulunulmuş olduğu kanaatine varılmış olmakla, davacı tarafın talebinin yerinde olduğu anlaşılmış olmakla, davalı şirketin vergi dairesine ilgili dönemlerde verdiği BA formlarında davacıdan olan alışlarına ilişkin takibe dayanak faturaları beyan ettiği, bu nedenle ayrıca teslim/tebliğ şerhi aramaya mahal olmaksızın davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu, zira Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 08/04/2016 tarih, 2015/12329 E. 2016/6138 K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere icra takibine konu edilen faturalar davalı defterlerine kaydedilmiş veya somut olayda olduğu gibi vergi dairesinin müdürlüğüne davalı tarafından faturalar bildirilmiş ise faturalar kapsamındaki malların teslim edilmiş olduğunun kabulü gerektiğinden, süresi içinde ayıp ihbarı yapıldığında dair dosya kapsamında herhangi bir evrak olmayışı nedeniyle; davacının davasının kabulüne, davalı tarafın … 29. İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyasına icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 37.700,00-tl asıl alacak bakımından iptaline ve takibin bu miktar bakımından devamına, hüküm altına alınan 37.700,00-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan hüküm altına alınan toplam 37.700,00-TL’ nin %20’si oranında 7.540,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının davasının KABULÜNE,
2-)Davalı tarafın … 29. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasına icra dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN 37.700,00-TL asıl alacak bakımından İPTALİNE ve takibin bu miktar bakımından devamına,
3-)Hüküm altına alınan 37.700,00-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
4-)Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan hüküm altına alınan toplam 37.700,00-TL’ nin %20’si oranında 7.540,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.575,29 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 446,87 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 2.128,42 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.655,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı tarafından yapılan toplam 1.047,50 TL yargılama gideri ile 446,87 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı toplamı 1.530,27 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraf vekillerine tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansının tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 446,87 TL
Karar Harcı : 2.575,29 TL
Noksan Harç : 2.128,42 TL
Davacı Gider Avansı Yatırılan Avans : 1095,00 TL
Davalı Gider Avansı Yatırılan Avans : 00,00 TL
Yargılama Gideri Detayları Bilirkişi Ücreti : 900,00 TL Posta Giderleri : 147,50 TL