Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/780 E. 2021/470 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/780 Esas
KARAR NO : 2021/470 Karar

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2018
KARAR TARİHİ : 30/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile … Bölgesi arasında 16/05/2016 tarihinde atık su arıtma tesisi yapım sözleşmesi imzalandığını, bu işin davalı sigorta şirketi nezdinde tüm risklere karşı … numaralı All Risk poliçesi ile … tarihleri arası 8.500.000,00 TL sigorta bedeli ile sigorta güvencesine alındığını ancak 27/04/2017 tarihinde inşaat şantiyesinde yer altına döşeli bulunan 1700 metre alçak gerilim kablosunun faili meçhul kişilerce sökülüp çalındığını, rizikonun davalı sigorta şirketine ihbarı neticesinde ekspertiz çalışmaları yapıldığını ancak davalı şirketin 13/06/2017 tarihli yazısı ile rizikonun işin bitmesi ve bakım devresi başladıktan sonra meydana gelmiş olması nedeniyle oluşan hasarın sigorta kapsamı dışında kaldığının bildirildiğini, oysa rizikonun geçici kabul tarihinden önce meydana geldiğini, vaki riziko nedeniyle oluşan hasar bedelinin (yenileme maliyeti, kablo bedeli ve işçilik dahil) 199.774,08 TL olduğunu, bu nedenle 199.774,08 TL’nin 13/06/2017 ret tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen sigorta sözleşmesi nedeniyle tanzim edilmiş olan … numaralı …Risk poliçesi ile … tarihleri arası meydana gelen rizikolara karşı 8.500.000,00 TL sigorta bedeli ile güvence sağlanmış ise de hırsızlık rizikoları nedeniyle meydana gelen zararlar bakımından %10 ve minimum 5.000,00 USD olmak kaydıyla tenzih edilecek muafiyet bedeli öngörüldüğünü, 27/04/2017 tarihinde riziko adresinde trafo binasından arıtma tesislerine dağılan ve hali hazır döşenmiş ve enerji verilmiş bulunan kabloların çalınması üzerine ihbarda bulunulduğundan … nolu hasar dosyasının açılarak eksper atamasının yapıldığını, mahallinde yapılan inceleme neticesinde arıtma tesislerinde ana trafo odası kilidinin kırılarak içerisine girilip enerjinin pano üzerinde kapatıldığını, kolluk kuvvetleri tarafından pano üzerinden parmak izi alındığını, ana trafo odasından tesise dağılan montajı yapılmış elektrik kablolarının çalınmış olduğu tespit edilmiş ise de sigorta poliçesindeki “İnşaat Sigorta Bakım Devresi Klozu” ile sağlanan güvencenin inşaatın tamamlanıp geçici kabulün yapılarak işin teslim edilip iş sahibince kullanılmaya başlanması aşamasındaki risklerin teminat kapsamında kaldığını, yine “Teminat Dışı Kalan Haller” düzenlemesi ile hırsızlık ve hırsızlığa teşebbüsten kaynaklanan hasar bedellerinin kapsam dışında bırakıldığını, somut olay itibariyle de riziko bakım devresinde meydana gelmiş olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminatın tahsili davasıdır.
Vaki riziko hırsızlık fiili kapsamında suç teşkil ettiğinden soruşturmanın … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası üzerinden devam etmekle birlikte rizikonun meydana geldiği tarafların kabulündedir.
İhtilaf, rizikonun hangi aşamada meydana geldiğini tespit ile meydana geldiği aşama itibariyle rizikonun sigorta kapsamında kalıp kalmadığı ve kalmakta ise davacının tenzih muafiyet bedeli de nazara alınmak suretiyle davacının gerçek zararının tespiti ile davalıdan tahsili noktalarından kaynaklanmaktadır. Ancak rizikonun meydana geldiği devrenin tespiti tüm hak edişlerin incelenmesi ile mümkün olduğundan vaki riziko nedeniyle meydana gelen hasar miktarının sigorta poliçesindeki tenzihi muafiyet bedelinin de hesaplanması hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hal olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
Bu kapsamda … Sigorta AŞ Genel Müd. Yard. emekli…, elektrik mühendisi bilirkişi … ve mali müşavir bilirkişi …’dan alınan 24/12/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; hasarın 27/04/2017 tarihinde meydana geldiği, sigorta poliçesi ile inşaatın tamamlanmasından sonra meydana gelen rizikolar bakımından bakım devresinde ise hırsızlık rizikosu bakımından sigorta güvencesi sağlanmadığından ihtilafın rizikonun inşaatın tamamlanmasından önce mi yoksa sonra mı meydana geldiğinin tespitine bağlı olarak çözümlenmesinin gerektiği, dosyada yer alan 20/04/2017 tarihli alosbi elektrik endeks protokolündeki arıtma tesisinin elektrik izinlerinin alındığı bildiriminin test çalışmasına ilişkin mi yoksa inşaat bittikten sonraki çalışmanın belgesi olduğunun ispat edilmesi gerektiği, 02/06/2017 tarihli … Ltd. Şti ekspertiz raporundaki “Trafo binasından arıtma tesislerine dağılan, hali hazırsa döşenmiş olan çalınan elektrik kablolarının…” ifadesinin … Sigorat AŞ’nin ileri sürdüğü ön arıtma tesisinin devreye alındığı ve bu nedenle poliçe teminatının bittiği yönündeki iddiaları yeterince desteklemediği, hasar bedelinin KDV hariç 165.189,90 TL olduğu, tenzihi muafiyet kapsamında %10 indirim yapıldığında KDV hariç hasar miktarının 148,670,91 TL olduğu, %18 KDV eklendiğinde hasarın toplam 175.431,67 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalı sigorta şirketinin bu rapora itirazları ve rapor ekinde sunduğu belgeler doğrultusunda aynı bilirkişi heyetinden alınmış olan bila tarihli ve 23/10/2020 ibraz tarihli bilirkişi ek raporu ile; 20/04/2017 tarihli ekspertiz raporunda yer alan “İnşaatın tamamlanmış olduğu ve bakım devresinin başlamış olduğuna” dair kanaatin alosbi elektrik endeks tespit protokolündeki 20/04/2017 tarihinde arıtma tesisinin elektrik izinlerinin alındığı ön arıtma tesisinin devreye alındığı, ön arıtma tesisinin devreye alınmış olması nedeniyle ilgili poliçe bakım devresinin başlamış olduğu inşaatın tamamlanma süreci bakımından ispat edilmesi gerektiği, oysa sunulan belgeler itibariyle meydana gelen hasarın kapsam dışı kalması konusunda yeterli bir kanaat oluşmadığı tespit edilmiştir.
İnşaatın geçirdiği aşamaların hak ediş raporları ile belirlenmesi gerektiğinden ve mevcut bilirkişi heyeti arasında inşaat mühendisi bilirkişi olmaması nedeniyle mevcut bilirkişi heyetine inşaat yüksek mühendisi …’da eklenmek suretiyle alınmış olan 18/06/2021 tarihinde ibraz edilmiş olan bilirkişi heyet raporu ile; hırsızlık olayının meydana geldiği dönemin inşaat dönemi mi yoksa bakım devriyesi dönemi mi olup olmadığı konusunda yapılan değerlendirmeler neticesinde davacı ile iş sahibi arasında 16/05/2016 tarihli inşaat sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye göre sözleşme bedelinin 8.500.000,00 TL olduğu, ihale tarihinin 02/05/2016 tarihli olduğu, yer tesliminin 20/05/2016 tarihinde yapıldığı, işin süresinin 365 gün, işletme süresinin ise 365 gün olarak belirlenmiş olması nedeniyle iş bitim tarihinin 20/05/2018 olarak belirlendiği, 27/04/2017 tarihinde şantiyede trafo binasından arıtma tesislerine dağılan ve riziko anında döşenmiş olan 1700 metre enerji kablosunun kesilmek suretiyle zarar meydana geldiği, dava dilekçesi ekinde delil olarak sunulmuş olan 16 adet hak ediş raporu ve yapılan işlerle ilgili listeler incelendiğinde ilk hak edişin 01/07/2016 tarihinde, 16 numaralı son hak edişin ise 14/11/2017 tarihinde hazırlanmış olduğu, bu nedenle arıtma tesisi inşaat çalışmalarının 14/11/2017 tarihine kadar devam ettiği, geçici kabulün ise 01/12/2017 tarihinde yapılmış olduğu, bu kapsamda 27/04/2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayının inşaat çalışmalarının devam ettiği dönemde meydana geldiği anlaşıldığından meydana gelen 175.431,67 TL (KDV dahil) hasar bedelinin sigorta kapsamında kaldığı tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile alınmış olan bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan davanın kısmen kabulü ile, 175.431,67 TL’nin 13/06/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
175.431,67 TL’nin 13/06/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.983,74 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 3.411,65 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 8.572,09‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 20.616,01 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 3.133,50 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 2.751,68 TL yargılama gideri ile 3.411,65 TL peşin harç ve 35,90 TL başvuru harcı toplamı 6.199,23 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/06/2021

Katip

Hakim

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 3.411,65 TL
Karar Harcı : 11.983,74 TL
Noksan Harç : 8.572,09 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 4.195,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 3.000,00 TL
Posta Giderleri : 133,50 TL