Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/673 E. 2018/940 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/673
KARAR NO : 2018/940

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 11/02/2015
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasında dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 10/11/1987 tarihli satış sözleşmesi ile mülkiyeti davalı şirkete ait olmak üzere … ili, … ilçesi, … köyünde, 44 pafta, 4066 parselde inşa edilmiş olan tatil evlerinden 16-30 Haziran (6 numaralı devre) dönemini seçerek devre tatil satın aldığını, uzun yıllar bu devre tatil hakkından yararlandığını, müvekkilinin davalı … İşletmeleri A.Ş.’nin hissedarı olarak görüldüğünü, müvekkilinin davalı şirketin genel kurul toplantılarına çağrıldığını, sermaye artırımlarına katıldığını, tatil köyündeki tesislerin bakım ve yenileştirme giderlerinden payına düşeni ödediğini, 27/03/2006 tarihinde yapılan 2005 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararla “üyelerin devre tatillerini büyük oranda kullanmadıkları ve kullanım oranının her yıl daha da düştüğü” belirtilerek “bundan böyle devre tatil sisteminden faydalanmak istemeyen ortakların bunu yazılı olarak bildirmeleri halinde şirket ortağı olarak kalmaya devam edeceği, bu durumda tesisin satışından elde edilecek bedelden payına düşenin kendisine ödenerek ortaklığının sona erdirileceği, kullanıma devam etmek isteyen ortakların ise zorunlu katılım payını ödemekle yükümlü olacağı” hususlarının bildirildiğini, müvekkilinin davalı şirkete gönderdiği yazı ile “devre tatil hakkını kullanmaya devam edeceğini” bildirdiğini, müvekkilinin, davalı mülk sahibi şirketin ortağı olmasına rağmen bu konuda alınan kararla ilgili bir genel kurul toplantısına davet edilmeden ve kendisine hiçbir bilgilendirme yapılmadan 2007 yılından bu yana tatil köyünün işletmesinin diğer davalı … Tic. A.Ş.’ye bırakıldığını, her yıl için rezervasyon ve kullanım bedelleri ile zorunlu katılım payı bedelleri konusundaki bilgilendirme yazılarının bu şirket tarafından müvekkiline gönderildiğini, tatil köyünün işletmesini sürdüren diğer davalı … Tic. A.Ş.’nin zorunlu katılım payı isteklerinin müvekkilini bağlayıcı bir yönünün bulunmadığını, sözleşmenin yürürlükte olduğu 1987-2007 yılları arasında devre tatil hakkını kullanmayanlar için zorunlu katılım payı istenmemiş olması dikkate alınarak 2008 yılından itibaren istenmekte olmasının yürürlükte olan sözleşme şartlarına uygun olmaması ve sonradan ortaklara ek külfet yüklenmesi nedeniyle 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un değişik “Sözleşmedeki Haksız Şartlar” başlıklı 6. maddesine aykırı olduğunu, ödenmeyen zorunlu katılım payı tutarlarına aylık % 4 gibi yüksek bir faiz oranı uygulanacağının belirtilmiş olmasının da “haksız şart” niteliğinde olduğunu, müvekkilinin son 7 yıldır devre tatil hakkını kullanmadığı halde 2014 yılı dahil zorunlu katılım paylarını bu şirket hesabına yatırmak zorunda kaldığını, yıllar içinde zorunlu katılım paylarının son derece fahiş bir biçimde artırıldığını, ödenemeyecek rakamlara geldiğini, yıllar içinde tatil hakkını kullanmadığı halde müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı zorunlu katılım paylarının toplamının 3.300,60.-TL olduğunu, müvekkilinin mülkiyet sahibi olan davalı … Köyleri İşletmeleri A.Ş.’nin ortağı olduğunu, her yıl işletme nedeniyle kardan pay alması gerektiğini, zorunlu katılım payı adı altında yüksek miktarda bedeller ödenmesinin haksız ve adaletsiz bir uygulama olduğunu, ayrıca belli bir tarihe kadar kullanım için rezervasyon yapmayan ortakların devre tatil haklarının o dönem için başka kişilere kiraya verilerek gelir elde edildiğini, bu durum göz önüne alındığında işletmeci … Tic. A.Ş.’nin devre tatil hakkını kullanmayan ortaklardan haksız kazanç elde ettiğini belirterek, zorunlu katılım payı isteği “haksız şart” niteliğinde olduğundan iptaline, bu isteğin kabul edilmemesi halinde ise davalı şirketlerin devre tatil hakkını kullanmayanlardan zorunlu katılım payı istemeleri ile ilgili 2008-2015 yılları arasındaki kararlarının iptaline, müvekkilinin 2008 yılından bugüne kadar 7 yıl boyunca devre tatil hakkını kullanmadığı halde kendisinden tahsil edilmiş olan toplam 2.490,60.-TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline ve zorunlu katkı payının ödenmesi kararının iptali ile ilgili isteklerin kabul edilmemesi halinde 2015 yılı için istenen 810,00.-TL zorunlu katılım payının emsal Yargıtay kararlan dikkate alınarak yıllık 100,00-TL olarak tespitine ve ödenmeyen zorunlu katılım payı tutarları için aylık % 4 oranında faiz işletilmesi ile ilgili kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE /
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekili Av. … UYAP’tan göndermiş olduğu 24.09.2018 havale tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği anlaşılmıştır.
HMK 307. maddesi gereğince, feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
HMK 309. maddesi gereğince de, feragat karşı tarafın kabulüne bağlı değildir.
HMK 310. maddesi gereğince de, feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilmesi mümkündür.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde, davadan feragat yetkisinin de olduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar vekiline, davacı tarafın feragati nedeniyle davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
Peşin harç yatırılmadığından karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 02/10/2018

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP …

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : –
Karar Harcı : 35,90 TL
Bakiye Harç : 35,90 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1222,40 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 100,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 250,00 TL
Posta, Tebligat ve Sair Giderleri : 674,85 TL
Toplam : 924,85 TL