Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/583 E. 2018/1197 K. 03.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/583 Esas
KARAR NO : 2018/1197 Karar

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 03/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Müflis Bankadan toplamda 25.553.39 TL alacaklı olduğunu, İflas İdaresine sunulan 04.12.2017 tarihli dilekçe ile müvekkilinin alacağının kaydedilmesinin talep edildiğini, müvekkilinin aynı zamanda Konut Kredisi kullanımından dolayı Müflis Bankaya borçlu olması nedeniyle 16.02.2018 tarihli dilekçe ile takas/mahsup talebinde bulunulduğunu, söz konusu talep dikkate alınmayarak, kabul ya da red kararı verilmeden müvekkilinin alacağının 4.875.00 TL’lik kısmının 4.sıraya, 20.678.39 TL’lik kısmının 3/3. sıraya kaydedildiğini bildirir Sıra cetvelinin tebliğ edildiğini, İflas İdaresi ile yapılan harici görüşmelerde 15.05.2018 tarih 586 sayılı İflas İdaresi kararı uyarınca Sıra cetvelinin düzenlenmesi esnasında takas mahsup taleplerinin dikkate alınmadığının öğrenildiğini, takas mahsup talebi dikkate alınmadan hazırlanan sıra cetvelinin hatalı olduğunu, İİK. 200 md. ile İflasın hukuki neticeleri arasında takas ile ilgili düzenlemelere yer verildiğini, müvekkilinin takas mahsup talebinin kabul edilmesinde hukuki bir engel bulunmadığını, takasın borcu sona erdiren nedenler arasında olduğunu, beyanın karşı tarafa ulaşması ile birlikte sonuç doğuracağını, bir başka deyişle takas mahsup talebinin İflas idaresine ulaşması ile birlikte yapılması gerekenin takas işlemi sonucunda müvekkilinin Müflis Bankadan herhangi bir alacağı kalmayacağını, bu durumda müvekkilinin bankadan herhangi bir alacağı kalmayacak olmasına rağmen sıra cetvelinde alacaklı olarak gösterilmesi nedeniyle sıra cetvelinin hatalı olduğunu, müvekkilinin davalı Müflis Bankadan 25.553.39 TL alacaklı olmasına rağmen söz konusu alacağının borçtan düşülmeyerek sıra cetvelinde dikkate alınmasının müvekkilinin kuvvetle muhtemel alacağının tamamen tahsil edilmesinin önüne geçilmesi anlamında olduğunu, bu hususun MK.2 maddesine aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin Müflis Bankadan olan 25.553.39 TL’lik alacağına 15.07.2016 tarihinden beri kavuşamadığını, söz konusu bedele 15.07.2016 tarihinden itibaren faiz de işletilmediğini, bu nedenle müvekkilinin daha fazla mağdur olmasına engel olunması bakımından müvekkilinin Müflis bankadan olan alacağının kredi borcunun ana parasından mahsup edilerek kredinin yeniden yapılandırılarak taksitlerinin yeniden belirlenmesi gerektiğini, arz ve izah edilen nedenlerle 16.02.2018 tarihli takas/ mahsup talebinin kabulü ile müvekkilinin daha fazla mağdur olmasına engel olma bakımından müvekkilinin Müflis Bankadan olan alacağının kredi borcunun ana parasından mahsup edilerek kalan bakiye kredi borcunun yapılandırılarak taksitlerin yeniden belirlenmesine karar verilmesini talep dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 107. maddesinin son fıkrası hükmü çerçevesinde … Bankası A.Ş.’nin faaliyet izninin kaldırılmasına karar verildiğini, bunun üzerine Mahkememizin 2017/41 E. sayılı dosyasında … tarafından açılan iflas davasında 5411 Sayılı Yasanın 106. maddesi uyarınca bankanın iflasına, iflasın 16.11.2017 tarihinde açılmasına ve iflas tasfiyesinin fon tarafından yerine getirilmesine karar verildiğini ve iflas tasfiyesinin … tarafından önerilen ve icra hakimliğince atanan iflas idaresi tarafından yürütüldüğünü, iflas idaresinde tanzim edilen sıra cetvelinin ilan edildiğini ayrıca … 1. İflas Müdürlüğünün 2017/14 iflas sayılı dosyasından da incelenebileceğini, davacının müflis bankadan alacaklı olduğu gerekçesiyle … 1. İflas Müdürlüğünün 2017/14 iflas sayılı dosyasına 8 kayıt numarasıyla alacak kayıt talebinde bulunduğunu, İİK. 206 maddesine göre teminatlı olup da rehinle karşılanmamış olan veya teminatsız bulunan alacakların masa mallarının satış tutarından sıra verilmek üzere kaydedildiğini, kanun koyucunun 3. sıraya kaydedilecek imtiyazlı alacakları da kendi içerisinde sıraya koyduğunu, bu kapsamda Bankanın iflası halinde kaydedilecek imtiyazlı alacakların, Vergi alacağı ve SGK kurum alacakları, …’nun Sigorta Mevzuatı sahiplerine yapmış olduğu ödelere ilişkin alacağı, mevduat sahiplerinin mevduat alacağı, 4. sıraya ise imtiyazlı olmayan diğer bütün alacakların kaydedildiğini, işbu hükümler dikkate alınarak 8. nolu alacak kayıt talebinin, Müflis Bankanın Manisa Şubesi nezdinde bulunan 85-2198011-1 nolu ticari hesabındaki 20.678.39 TL ve 85-2198011-3 nolu POST hesabındaki 4.875.00 TL alacak için, Müflis Banka kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda davacının kaydını talep ettiği toplam 25.553.39 TL’nin tamamının kabulü ile 4.875.00 TL’nin 4.sıraya 20.678.39 TL’lik kısmının ise 3/3 sıraya kaydına karar verildiğini, karar sonrasında davacının aynı zamanda Bireysel Konut Kredisinden dolayı Müflis Bankaya borçlu olması nedeniyle takas/mahsup talebinde bulunduğunu, …’nin 17.05.2018 tarih 2018/272 Sayılı kararı ile “..Masa Menfaati gözetilerek tasfiye işlemlerinin akamete uğramamasını teminen Müflis Bankaya hem alacaklı hem de borçlu olanların takas/mahsup işlemlerinin talep tarihinde icra edilememesi ve takas beyanının banka kayıtlarına not edilmesine karar verilmiştir.” şeklindeki kararı ile davacı talebinin icra edilemediğini, yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığını, fazlaya ilişkin her türlü talep, dava ve şikayet haklarının saklı kalmak kaydıyla, dava İİK m.235 gereğince hak düşürücü süre içerisinden açılmamış ise davanın öncelikle usulden reddine, dava süresi içerisinde açılmış ise izah edilen nedenlerle davanın esastan reddine, müvekkil Müflis Banka’nın harçtan muaf olduğuna, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m.235’e dayalı olarak açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı taraf, müflis … Bankası A.Ş’den mevduat hesabı nedeniyle 25.553,39 TL alacaklı olduğunu ve ayrıca Bireysel Konut Kredisi nedeniyle de bankaya borçlu olduğunu, bu nedenle takas/ mahsup talebi ile masaya başvurduğunu, ancak takas/ mahsup taleplerinin dikkate alınmayarak 4.875,00 TL’lik kısım 4. sıraya, 20.678,39 TL’lik kısım 3/3 sıraya kaydedilerek kendilerine bildirildiğini, yapılan harici görüşmelerde takas/ mahsup taleplerinin 15/05/2018 tarih ve 586 sayılı İflas İdaresi kararı uyarınca sıra cetvelinin düzenlenmesi esnasında dikkate alınacağının öğrenildiğini, bu nedenle takas/ mahsup talebinin kabulü ile bakiye kredi taksitlerinin yeniden belirlenmesi talebi ile huzurdaki bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
… Bankası A.Ş’nin BDDK’nın ve Fon Kurulunun 29/05/2015 tarihli kararları doğrultusunda fona devredildiği, 22/07/2016 tarihli BDDK kararı ile, 5411 sayılı yasanın 107. maddesi uyarınca faaliyet izninin kaldırıldığı ve bu kararın 23/07/2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlandığı, daha sonra Fon Kurulunun 22/12/2016 tarihli kararıyla 5411 Sayılı Yasanın 106/3 maddesi uyarınca bankanın doğrudan iflasının mahkemeden talep edilmesine karar verildiği ve Mahkememizin 2017/41 Esasında kayıtlı olan dosya üzerinden 16/11/2017 tarihli 2017/942 K. sayılı kararla … Bankası A.Ş’nin iflasına kadar verildiği anlaşılmıştır.
5411 sayılı yasa hükümleri çerçevesinde iflasına karar verilen bankanın iflas tasfiyesinin … tarafından gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
5411 sayılı yasanın 106/5. maddesinde ”Fon bu kanunun uygulanması ile sınırlı olmak üzere 2004 sayılı icra iflas kanununun 166 ıncı, 218 inci ,219 uncu, 223 üncü, 234 üncü, 236 ıncı, 249 uncu, 251 inci, 254 üncü maddelerindeki yetki ve görevler hariç olmak üzere iflas dairesi, alacaklılar toplantısı iflas idaresi görev ve yetkilerine sahip olarak bankayı tasfiye eder.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Bunun dışında bankacılık yasası uyarınca iflasına karar verilen bankaların, iflas ve tasfiyesine ilişkin usul ve esasları düzenleyen yönetmelik bulunmaktadır. Faaliyet İzni Kaldırılan Bankalardaki Sigortalı Mevduat ve Sigortalı Katılım Fonunun Ödenmesi İle Bu Bankaların İflas ve Tasfiyesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 4. bölümünün, ”iflas yoluyla tasfiye” başlığını taşıdığı ve 13. maddesinde, fonun iflas talebinin düzenlendiği, yönetmeliğin 14. maddesinde ise, 5411 sayılı yasasın 106/5 maddesindeki düzenlemeye paralel bir düzenleme yapıldığı görülmektedir. Anılan yönetmeliğin 14/1 maddesinde ” 5411 sayılı kanunun 106. maddesi ile fona verilen 09/06/1932 tarihli 2004 sayılı icra iflas kanunun 166’ıncı, 218’inci, 219’uncu, 223’üncü, 234’üncü, 236’ıncı, 249’uncu, 251’inci ve 254’üncü maddeleri dışında kalan iflas dairesi, alacaklılar toplantısı ve iflas idaresi görev ve yetkileri, Fon adına Tasfiye Daire Başkanlığınca yerine getirilir. Tasfiye Daire Başkanlığının iflas idare memurlarının seçilmesinden sonraki görev ve yetkisi, iflas dairesi ve alacaklılar toplantısı yetki ve göreviyle sınırlıdır.
2) Fon Kurulu, Fonun alacaklılar toplantısı yetkisi kapsamında Tasfiye Daire Başkanlığının önerisi ile iflas idare memurlarının kısmen veya tamamen görevden almaya ve bunların yerine seçilecek adayları belirlemeye yetkilidir.” denilmiştir.
Aynı yönetmeliğin 16/1 maddesinde ”Banka hakkında iflas kararı verilmesi halinde, ilgili mahkemenin iflas kararını bildirmesini takiben Fon, 5411 sayılı yasanın 106. maddesi uyarınca 2004 sayılı kanun hükümleri gereğince işlem yapmak ve koordinasyonu sağlamak amacıyla tasfiye işlemlerine başlandığı hususunu İflas Müdürlüğüne bildirir. İflas Müdürlüğünden bu kapsamda yapılacak işlemler hakkında bilgi verilmesini talep eder.
2) Bankanın iflas tasfiyesinin başladığı 2004 sayılı kanun uyarınca iflas müdürlüğü tarafından yapılacak ilandan ayrık olarak Tasfiye Daire Başkanlığı tarafından ulusal çapta yayın yapan, en yüksek tirajlı beş gazetenin ikisinde ilan edilir. İlanda, iflas tasfiye işlemlerinin başladığı ve tasfiyenin 5411 sayılı kanun ve 2004 sayılı kanun hükümleri uyarınca fon tarafından yapılacağı hususları da yer alır.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Ayrıca yönetmeliğin 19. maddesinde tasfiye şeklinin belirlenmesi, 20. maddede, iflas idaresinin seçimi ve alacaklılar toplantısı, 21. maddede iflas idaresinin görevleri belirtilmiştir.
5411 Sayılı Yasanın 106/5. ve Yönetmeliğin 14/1. maddesinde Fonun, icra iflas kanunun 166, 218, 219, 223, 234, 236, 249, 251 ve 254. maddelerindeki yetki ve görevler hariç olmak üzere iflas idaresi görev ve yetkilerine haiz olarak bankayı tasfiye edeceğinin belirtildiği görülmektedir. İİK. 166. maddesinin iflas kararının tebliği ve ilanı, 218. maddesinin basit tasfiye, 219. maddesinin ise adi tasfiyenin şekli ve ilanına ilişkin bulunduğu, İİK. 223. maddesinde iflas idaresi ve iflas dairesinin görevlerinin ve ne şekilde karar alacağının düzenlendiği, 234. maddesinin sıra cetvelinin iflas dairesine verileceği ve sıra cetvelinin ilanına ilişkin olduğu, 236. maddesinin geç kalan müracaatları düzenlendiği, 249. maddesinin pay cetvelinin iflas dairesine bırakılması yönündeki düzenlemeyi içerdiği, 251. maddesinin aciz vesikasının, 254. maddesinde ise iflasın kapanmasının düzenlendiği görülmektedir. Buna göre, Fon tarafından atanan iflas idaresinin bu maddelerde belirtilen işlemleri bizzat yapmayacağı anılan işlemlerin gerçekleştirilmesini iflas dairesinden isteyeceği ve somut olayda olduğu gibi anılan maddedeki tüm işlemlerin … 1. İflas Müdürlüğü tarafından yerine getirileceği anlaşılmaktadır. Bu durumunda neticeye bir etkisinin olmadığı zira alacaklılar toplantısı dahil tüm işlemlerin Fon adına iflas idaresi tarafından yapılacağı açıktır.
Mahkememizin 2017/41 E. sayılı dosyasında 16/11/2017 tarihinde 5411 sayılı yasanın 106. maddesi uyarınca … Bankası A.Ş’nin iflasına karar verilmiş ve iflas tasfiyesinin yürütüleceği Fona bildirimde bulunulmuştur.
… Fon Kurulunun 17/11/2017 tarihli 2017/289 sayılı kararı ile, ”5411 sayılı yasanın 106. maddesi ile bankaların iflas ve tasfiyesine ilişkin yönetmeliğin 20. maddesi gereğince iflas tasfiyesinin yürütülmesi bakımından iflas idare memuru adaylarının isimlerinin yazılarak isimlerinin belirlendiği, İİK. 218. maddesi uyarınca bankanın iflas tasfiyesinin adi şekilde yapılmasına ve gerekli koordinasyonun sağlanmasıyla ilgili Hukuk İşleri Daire Başkanlığının yetkili kılınmasına, birinci alacaklılar toplantısı yerine kaim olmak üzere karar verildiğinin” belirtildiği görülmüştür. Bu kapsamda, fon tarafından belirlenen iflas idare memuru adayları … 1. İflas Müdürlüğüne gönderilmiş ve anılan İflas Müdürlüğü tarafından … 15. İcra Hukuk Hakimliğine sunulmuş, anılan mahkemece 2017/7-6 D.İş sayılı 24/11/2017 tarihli kararla gösterilen adaylardan …, … ve …’nu iflas idare memuru olarak seçilmelerine karar verilmiştir. Daha sonra iflas idare memuru …’nun görevi kabul etmemesi nedeniyle … 8. İcra Hukuk Mahkemesinin .. D.İş sayılı 27/03/2018 tarihli kararıyla istifa eden iflas idare memuru yerine yine Fon tarafından bildirilen Av. …’ün iflas idare memuru olarak tayin edildiği anlaşılmıştır.
Müflis … Bankası A.Ş’nin iflas tasfiyesinin 5411 sayılı yasanın 106/5 ve buna dayalı olarak çıkarılan yönetmelik çerçevesinde Fon tarafından yürütüldüğü açıktır. Fonun İflas idaresi görev ve yetkilerini haiz olarak iflas tasfiyesini yürüttüğü anlaşıldığına göre bu sıfatla fon tarafından atanan iflas idare memurları tarafından düzenlenen sıra cetvelinin de …’nin bankacılık kanunu uyarınca tek yanlı olarak aldığı idari nitelikte bir işlem olduğu kabul edilmelidir. Her ne kadar bankacılık yasasında ve tasfiyeye ilişkin yönetmelikte, icra iflas kanununda iflas idaresinin haiz olduğu yetkilerin Fona ait olduğu anlaşılsa da , icra iflas kanunundan kaynaklanan yetkilerin fon tarafından kullanılmasının neticeye bir etkisinin olamayacağı, iflas idare memurlarının tamamının Fon tarafından önerilen adaylar arasından seçildiği, dolayısıyla iflas idaresinin Fon adına tasfiyeyi yürüttüğü görülmektedir. Fon, tüzel kişiliği haiz bir kamu kurumu olup, icra iflas kanunundaki bir kısım hükümlere göre ve esasında bankacılık yasası ve iflas eden bankaların tasfiyesine ilişkin yönetmelik çerçevesinde oluşturduğu sıra cetvelinin idari işlem niteliğinde bulunduğu sonucuna varılmalıdır. İflas tasfiyesi fon tarafından yürütüldüğünden davalı müflis bankanın iflas idaresinin esasında fon adına hareket ettiği ve gerçek hasmın Fon olduğu kabul edilmelidir. Buna göre davacının alacak kaydı için masaya başvurduğu ve bu alacağın Fon tarafından atanan iflas idare memurlarınca alınan kararla kısmen reddedildiği anlaşılmakla, idari nitelikte bulunan bu karara karşı davacının iddia ettiği şekilde müflis bankadan alacaklı olup olmadığı ve reddedilen miktar kadar alacağının sıra cetvelinde yer alıp almayacağı konusunda inceleme yapılarak karar verilmesi görevinin idari yargı görev alanında bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Nitekim Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2014/7272 E. , 2015/3936 K. sayılı 26/052015 tarihli, 2015/7876 E. 2016/650 K. 10/02/2016 tarihli ve 2015/4757 E. 2016/1217 K. 29/02/2016 tarihli kararları da bu doğrultudadır.
HMK 114. maddesinde, dava şartları sayılmış ve mahkemenin görevli olması hususu da dava şartı olduğu ifade edilmiştir. HMK 115. maddesinde dava şartlarının, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerektiği açıklanmıştır. Anılan düzenlemeler çerçevesinde işbu davaya bakma görevinin adli yargıya ait olmayıp idari yargının görev alanında bulunduğu anlaşılmakla davanın dava şartı – görev yönünden usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın görev-yargı yolu-dava şartı yokluğundan REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcı peşin alınmış olmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/12/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Karar Harcı : 35,90 TL
Bakiye Harç : 0,00 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.125,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 600,00 TL
Posta Giderleri : 98,00 TL