Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/448 E. 2021/935 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/448 Esas
KARAR NO : 2021/935 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in 29/04/2017 tarihinde …’un sürücüsü, …’un işleteni olduğu … plakalı araçta yolcu olarak seyahat ettiği esnada aracın tek yanlı trafik kazası yapması neticesinde davacının bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle HMK m.107 anlamında bedensel zarar miktarının tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL geçici iş göremezlik, 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve 1.000,00 TL bakıcı gideri olarak toplam 3.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini ve davalı işletenlerden de 30.000,00 TL manevi tazminatın araç işleteni ve sürücüden temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilin talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; … plakalı … otobüsünün sigortalısı olduğunu, davalının şirkete başvuru yaptığını, açılan … nolu hasar dosyasından 05/04/2018 tarihinde davacı vekilinin hesabına 10.219,00 TL davacı …’in hesabına 57.906,00 TL ödeme yapıldığını, ödeme sonrasında davanın açılmış olmasının davacının iyi niyetli olmadığını gösterdiğini, olaya ilişkin kusur raporu alınmasını, maluliyete ilişkin raporun Adli Tıp Kurumundan alınması gerektiğini, davacının kendi güvenliği için gerekli önlemleri almayarak müterafik kusurlu olduğunu, müvekkili şirketin tedavi gideri ve geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığını, mahkemece tazminata hükmedilecek olması halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı …’un … plakalı … otobüsünün sürücüsü olduğunu, sürücünün sorumluluğuna ilişkin KTK’da hüküm bulunmadığını, sürücünün olayda kusurunun olmadığını, kasisten geçerken hızı 28 km/saat olduğunu, yol üzerine yapılan kasisin çevre ve yol şartlarına uygun olarak yapılmadığını, bu kasisin … Belediyesi tarafından yapıldığını ve sorumluluğun da belediyede olduğunu, davalı …’un … plakalı … otobüsünün işleteni olduğunu, işletenin sorumluluğunun zarar gören veya 3.kişinin ağır kusuru nedeniyle illiyet bağının kesildiğini, davanın aracın kasko sigortacısı olan … Sigorta A.Ş.’ye ihbarını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili …’in 29/04/2017 tarihinde …’un sürücüsü, …’un işleteni olduğu … plakalı araçta yolcu olarak seyahat ettiği esnada aracın tek yanlı trafik kazası yapması neticesinde davacının bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle HMK m.107 anlamında bedensel zarar miktarının tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL geçici iş göremezlik, 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve 1.000,00 TL bakıcı gideri olarak toplam 3.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini ve davalı işletenlerden de 30.000,00 TL manevi tazminatın araç işleteni ve sürücüden temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilin talep ve dava etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davcının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinden emekli, trafik kazaları, kusur, hasar ve araç değer tespiti uzmanı bilirkişi İsmet Akıl’dan alınan 28/11/2018 tarihli kusur bilirkişi raporu ile; 29/04/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü …’un %100 oranında kusurlu olduğunu, vaki kazanın meydana gelmesinde davacı …’e herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği tespit edilmiştir. Bu rapora yönelik itirazlar doğrultusunda ATK Trafik İhtisas dairesinden alınan 28/03/2019 tarih-13528 sayılı kusur bilirkişi raporu ile; yine 29/04/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü …’un %100 oranında asli kusurlu olduğu, vaki kazanın meydana gelmesinde davacı …’e herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği tespit edilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 13/12/2019 tarih ve 408 sayılı maluliyet raporu ile; davacının 28/04/2017 tarihinde maruz kaldığı yaralanma nedeniyle 9 aya kadar uzayabilecek iyileşme süresi içinde %100 oranında, bu süreden sonra ise %8 oranında maluliyetinin söz konusu olacağı tespit edilmiş olup bu tespit 01/06/2015-20/02/2019 tarihinde yürürlükte olan ve … sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik kapsamında yapılan bir tespit olduğundan mahkememizce de bu rapor yerinde bulunmuştur.
Aktüer bilirkişi …den alınan 10/09/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; davalı sürücünün %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, keza davacının iyileşme süresinin 9 ay sürekli iş gücü kayıp oranının %8 olduğu nazara alınmak ve 28/04/2017-2018 tarihleri arası olan 9 aylık süre için bakıcı desteğine ihtiyacı olacağı nazara alınmak ve davacının bakiye ömrü TRH-2010 tablosuna göre hesaplanması suretiyle davacının özel güvenlik olarak çalışıyor olması nedeniyle 15/09/2018 tarihli ekonomik durum bilgi formunun davacının aylık gelirinin 2.000,00 TL olarak belirlenmiş olması nedeniyle bu kazancı asgari ücrete oranlanması neticesinde kazancı tespit edildikten sonra aktif somut dönem zararı herhangi bir arttırım veya indirim yapılmadan, soyut dönem zararı ise genel şart kapsamında teknik faiz uygulanmak suretiyle yapılan hesaplama neticesinde davacının yapılan ödemeler kapsamında daimi iş göremezlik zararının olmadığı ve ancak 9 aylık iyileşme süresine karşılık gelen geçici iş göremezlik tazminatının 20.410,25 TL olduğu, keza bu süreye karşılık gelen yardımcı bakıcı tazminatının 15.443,24 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin 21/03/2018 tarihinde temerrüde düştüğü, keza davacının yaralanmasına sebep taşıtın ise … otobüsü olarak ticari faaliyette bulunduğu tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi tarafından kök raporla tazminat hesabının sigorta şirketinin sorumluluğunu belirleyen sigorta poliçesi ve eki niteliğindeki genel şartlara göre hesaplanmış olması ve fakat bu davada davalı işleten ve sürücünün de taraf gösterilmiş olması karşısında bu şahısların sorumluluğunun genel hükümlere tabi olması karşısında 30/09/2020 tarihli duruşmada kurulan ara kararı ile ikili hesap yapılması suretiyle rapor alınmasına karar verilmiş olması neticesinde aktüer bilirkişiden alınan 30/10/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; davalı işleten ve sürücünün sorumluluğu bakımından progresif rant yöntemine göre yapılan hesapta davacının bakiye iş göremezlik tazminatının 6.744,65 TL geçici iş göremezlik tazminatının 20.410,25 TL ve yardımcı bakıcı giderinin ise 15.443,24 TL olduğu tespit edilmiştir.
Bu aşamada Anayasa mahkemesinin 17/07/2020 tarih 2019/40 Esas ve 2020/40 Karar sayılı kararı ile 2918 sayılı KTK’nın davamızda uygulanacak olan bazı hükümlerinin iptali ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 03/12/2020 tarih ve 2019/6271 Esas 2020/8104 Karar sayılı kararı ile iptal kararı nedeniyle sigorta şirketinin trafik sigortasından kaynaklanan sorumluluğunun da 6098 sayılı TBK m.49 vd. Maddelerine göre tespit edilmesi kabul edildiğinden daha önce alınmış olan raporlarında üzerinden epey zaman geçmiş olması nedeniyle aynı aktüer bilirkişiden alınan 18/08/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; her üç davalı bakımından geçerli olmak kaydıyla progresif rant yöntemine göre yapılan hesaplama neticesinde davacının asgari ücret esas alındığında %8 sürekli iş göremezlik nedeniyle bakiye zararının 6.744,65 TL geçici iş göremezlik zararının ise 20.410,25 TL olduğu ancak özel güvenlik görevlisi kazancı esas alındığında ise davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan bakiye zararının 46.381,80 TL, 9 aylık geçici iş göremezlik zararının ise 20.410,25 TL, 9 aylık yardımcı bakıcı zararının ise 15.443,24 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekilinin 18/08/2020 tarihli raporda maddi hata yapıldığı yönündeki itirazları üzerine aynı bilirkişiden alınan 25/11/2021 tarihli bilirkişi raporu ile;itiraz edilen maddi hatalar doğrultusunda gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra asgari ücret esas alındığında %8 sürekli iş göremezlik nedeniyle bakiye zararının 18.347,49 TL geçici iş göremezlik zararının ise 16.925,55 TL olduğu ancak özel güvenlik görevlisi kazancı esas alındığında ise davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan bakiye zararının 39.722,58 TL, 9 aylık geçici iş göremezlik zararının ise 16.925,55 TL, 9 aylık yardımcı bakıcı zararının ise 12.822,23TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili tarafından 29/11/2021 tarihinde sunulan bedel arttırım dilekçesi ile bilirkişi tarafından özel güvenlik görevlisi geliri nazara alınmak suretiyle tespit edilen 69.470,36 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsili talep edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı alınmış olan kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları hüküm kurmaya yeterli ve denetime açık olduklarından maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 16.925,55 TL geçici iş göremezlik, 39.722,58TL daimi iş göremezlik ve 12.882,23 TL yardımcı bakıcı gideri olmak kaydıyla toplam 69.470,36 TL tazminatın tüm davalılardan müteselsilen tahsili ile (davalı sigorta şirketi bakımından ilk ödemenin yapıldığı 05/04/2018, diğer davalılar bakımından kaza tarihi olan 29/04/2017 tarihinden itibaren davacı ile davalılar arasında yolcu taşıma sözleşmesi olduğundan avans faizi işletilmek suretiyle) davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı her ne kadar vaki olay nedeniyle 30.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini istemiş ise de manevi tazminatın davacının zenginleşmesine ve de davalının fakirleşmesine neden olmayacak düzeyde olması gerektiğinden ancak davalı işletenin yolcu taşıma işini meslek edinmiş olması nedeniyle taşıma sözleşmesine konu edimi ifada daha dikkatli olması gerektiğinden özen yükümünü ihlali halinde sorumluluğunun doğal olarak daha ağır olacağı ve ancak cismani zarara sebep haksız fiilin taksirle işlenmiş olması da nazara alınmak suretiyle manevi tazminat davasının ise kısmen kabulü ile; 20.000,00 TL manevi tazminatın 29/04/2017 tarihinden itibaren davalı işleten … ve sürücü …’dan 29/04/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ İLE;
16.925,55 TL geçici iş göremezlik, 39.722,58TL daimi iş göremezlik ve 12.882,23 TL yardımcı bakıcı gideri olmak kaydıyla toplam 69.470,36 TL tazminatın tüm davalılardan müteselsilen tahsili ile (davalı sigorta şirketi bakımından ilk ödemenin yapıldığı 05/04/2018, diğer davalılar bakımından 29/04/2017 tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle) davacıya VERİLMESİNE,
MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ İSE KISMEN KABULÜ İLE;
20.000,00 TL manevi tazminatın 29/04/2017 tarihinden itibaren davalı işleten … ve sürücü …’dan 29/04/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya VERİLMESİNE,
Maddi tazminat yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.745,52 TL nispi karar harcının, 112,72 TL peşin harç ve 273,62 TL ıslah harcı toplamı 386,34 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 4.359,18 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.831,15 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 3.035,00 TL yargılama gideri ile 112,72 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı ve 273,62 TL ıslah harcı toplamı 3.457,24‬ TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Manevi tazminat yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.366,20 TL nispi karar harcının davalılar … ve …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalılar … ve … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar … ve …’a verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.22/12/2021

Katip

Hakim

Maddi Tazminat
Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 112,72 TL
Karar Harcı : 4.745,52 TL
Islah Harcı : 273,62 TL
Noksan Harç : 4.359,18 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 3.235,00 TL
Davalı … A.Ş. Gider Avansı
Yatırılan Avans : 819,00 TL
Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 500,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.700,00 TL
Posta Ve Diğer Giderler : 475,50 TL
Manevi Tazminat
Harç/ Masraf Dökümü
Karar Harcı : 1.366,20 TL
Noksan Harç : 1.366,20 TL