Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/358 E. 2018/794 K. 18.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/358
KARAR NO : 2018/794

DAVA : BAYİLİK SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İADE VE CEZAİ ŞART
DAVA TARİHİ : 05/05/2010
KARAR TARİHİ : 18/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan Mal iadesi ve Cezai şart Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından İbraz edilen dava dilekçesi ile; Taraflar arasında Akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesi ve bunun için ariyet ve emanet sözleşmesi imzalandığını,bu sözleşme protokoller kapsamında davalı şirketin davacı müvekkilinden satın alacağı petrol ürünleri ve müvekkili şirketin ön göreceği diğer malları kendi nam ve hesabına iştigal etmek suretiyle satacağı bir serhis satış istasyonu işletmeyi taahhüt ettiğini, sözleşme ile davalılara teslim edilen ariyetlerin müvekkiline teslim edilmediğini,ariyet verilen menkullerin halen davalıların yedinde bulunduğunu, davalı ile imzalanan 1005.1996 tarihli ariyet sözleşmesi uyarınca davalıya teslime dilen ve iş bu sözleşmelerin feshi ile iade edilmesi gereken ariyetlerin müvekkiline iade edilmediğini,sözleşmenin 1f ve 2.madde hükümlerine göre söz konusu menkulleri iade etmeleri gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 10.12.2009 tarihinde dolduğunu buna göre 129.000 USD alacaklarının olduğunu belirterek menkul malların davalılardan istirdadına İ.İ.K nun 24.maddesinin nazara alınmasına,şimdilik 1.000 USD tazminatın tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı Vekili Davasında :
Dava dilekçesini tekrar ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Vekili Davaya Cevabında :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı görmeye … Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunun ihtiyati tedbir talebinin haksız ve kötüniyetli olduğunu,dava tarihi itibariyle istirdadı talep edilen dava konusu malzemelerin davacı şirketin yedinde olduğunu,müvekkili şirket tarafından dava konusu malların teslim alınması için davacı şirkete bildirimde bulunduğu halde davacı şirket tarafından bu malları teslim almaktan imtina edildiğini, tazminat talep etme haklarının bulunmadığını, müvekkili şirketin haksız rekabette bulunduğuna ilişkin iddiaların tamamen asılsız ve yanıltıcı olduğunu, davacı şirketin zarara uğradığını ispat edemediğini, talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller:
Taraflarca ibraz edilen deliller incelenmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 10/05/1996 tarihli Akaryakıt İstasyonu İşletme Sözleşmesi,Akaryakıt İstasyonları için Ariyet ve Emanet Sözleşmesi,04/07/1996 Tarihli protokol ve ihtarnameler incelenmiştir.
Mahkememizce (39.Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/132 )21/05/2012 Tarihli karardan önce toplanan deliller incelenmiştir.
Mahkememizce (39.Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/132 ) verilen karar temyiz edilmiş olmakla Yargıtay 19. Hukuk Dairesi başkanlığının 2012/12641Esas- 2013/4322 Karar sayılı ilamı ile;”’taraflar arasında akdedilen 10.05.1996 tarihli Akaryakıt İstasyonları için Ariyet ve Emanet Sözleşmesinin 1/f maddesinde yer alan hüküm davacıya bir hak tanımakta olup, yükümlülük yüklememektedir. Mahkemece bu madde hükmünün yorumunda hataya düşülmüştür. Sözleşmenin feshine ve davacı tarafça çekilen ihtara rağmen ariyetlerin teslim edilmediğı dosya içeriğinden anlaşıldığından sözleşmenin 2. maddesine göre davacının cezai şart talep edebileceği gözetilerek bu yönde bilirkişi incelemesi yaptırılarak ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yanılgılı değerlendirme sonucu karar verilmesi doğru görülmemiştir. ” gerekçesi ile bozulmuş,mahkememizce yasaya ve usule uygun bulunan bozma ilamı uyarınca yargılamaya devam edilerek yapılıp bitirilen açık yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay Bozma ilamı dikkate alınarak Bilirkişi heyeti oluşturularak inceleme yaptırılmıştır.
Mahkememizce 21/10/2015 tarihinde verilen karar temyiz edilmiş olmakla birlikte Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/12322 Esas- 2017/8065 Karar sayılı ilamı ile ”…. Davacının temyizine gelince hükmüne uyulan bozma ilamında davacının cezai şart talep edebileceği açıkça belirtilmiştir. Her ne kadar TTK 22. madde uyarınca tacirler cezai şartın tenkisini talep edemez iselerde yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca hükmolunacak cezai şart şirketin tamamen mahvına neden olacaksa uygun bir miktarda tenkisat yapılması kabul edilmiştir. Bu durumda davalı şirketin ticari faaliyeti ve cezai şart miktarı dikkate alınarak uygun bir miktara hükmedilmek gerekirken kazanılmış haklar gözardı edilerek cezai şartın tamamının tenkis doğru görülmemiştir. ” gerekçesi ile mahkememiz kararı bozulmuş, yasaya ve usule uygun bulunan bozma ilamına uyulmuştur.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak;Her nekadar davalı taraf özetle davanın tümden reddine davacı taraf ise,malların iadesi ile birlikte cezai şarta hükmedilmesine karar verilmesi talebinde bulunmuşlar ise de;taraflar arasında ki ihtilaf
konusunun yasal dayanağının Taraflar arasında düzenlenen 10/05/1996 tarihli Akaryakıt İstasyonu İşletme Sözleşmesi,Akaryakıt İstasyonları için Ariyet ve Emanet Sözleşmesi olduğu,dosya kapsamında toplanan deliller düzenlenen bilirkişi raporu ve Yargıtay Bozma ilamınında ki tespitler doğrultusunda taraflar arasında ki Sözleşmesnin feshine ve davacı tarafından çekilen ihtara rağmen davalı tarafça ariyetlerin teslim edilmediği hususu mahkememizce sabit bulunmuştur.Bu haliyle davacı tarafın Sözleşmenin 2.md uyarınca cezai şart talep etmeye hak kazandığı anlaşılmakla birlikte davalı tarafın iddiaları doğrultusunda 818.Sayılı Kanunun 161.md uygulanmasının değerlendirilmesi gerekmektedir.Düzenlenen Bilirkişi raporu ile davalı tarafın 2010 yılından 2013 yılının sonuna kadar borca batık durumda olduğu,rapor doğrultusunda hesaplanan cezai şart miktarının ödenmesinin talep edilmesi halinde şirketin mahvına sebep olacağı yönünde değerlendirme yapılmış ise de; Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/12322 Esas- 2017/8065 Karar sayılı ilamı ile ‘de belirtildiği üzere Her ne kadar TTK 22. madde uyarınca tacirler cezai şartın tenkisini talep edemez iselerde yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca hükmolunacak cezai şart şirketin tamamen mahvına neden olacaksa uygun bir miktarda tenkisat yapılmasının kabul edilmiş olduğu anlaşılmakla Davalı şirketin ticari faaliyeti ve cezai şart miktarı dikkate alınarak cezai şartın %50 si oranında tenkis yapılarak cezai şart davasının Kısmen Kabulü yönünde aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir.Davacı tarafın cezai şart talep etme hakkının Sözleşme uyarınca bulunduğu anlaşılmakla birlikte bu konuda ki davanın hakimin takdir hakkıyla ilgili olduğu ve hakimin takdir hakkını kullanıp kullanmayacağının davacı tarafından dava açılırken bilinmesi mümkün bulunmadığından cezai şart talebi Kısmen Kabul edilmiş olmakla birlikte davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacı tarafın Malların iadesi davasının temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına;
2-)Davacı tarafın cezai şart talebinin KISMEN KABULÜ ile 64.500.Euronun 26/12/2009 Tarihinden itibaren Fiili ödeme gününe kadar Devlet Bankalarının Euro ile açılmış bulunan bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranından faiz yüklenerek davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 7.157,67.TL nispi karar harcından peşin yatırılan 3.038,30.TL. harcın mahsubu ile bakiye 4.119,37.TL.harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 11.132,62 TL. nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 1.481,40TL.Bozma ilamı öncesi yargılama ve 118,80.TL. Posta giderinden ibaret toplam 1.600,20.TL.yargılama giderinin kabul ve red oran miktarı dikkate alındığında ..TL.sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı ve davalı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacı ve davalı tarafa iadesine,
Mahkememiz dosyasından verilen karar daha önce Yargıtay incelemesinde geçmiş olmakla;ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile TEMYİZ YOLU açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı.18/07/2018

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)