Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/310 E. 2019/1072 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/310
KARAR NO : 2019/1072

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 06/04/2018
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 10/05/2016 tarihli faturaya dayalı Fuar Katılım Bedeli alacağına ilişkin borcunu ödemediğini, işbu faturaya dayalı borcun ödenmemesi nedeniyle davalı şirkete ihtarname gönderildiğini, davalı şirketin ihtarnameye konu olan borcu ödememekte ısrarcı olmasına karşılık haciz talepli olarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin söz konusu icra takibine itiraz ettiğini ve icra takip işlemi durduğunu, davalı şirketin yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı sair her türlü dava talep ve şikayet haklarının saklı kalması kaydıyla davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile icra takibinin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/ Davalı şirket mahkememize hitaben cevap dilekçesi ibraz etmemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, alan kiralama sözleşmesi kapsamında fuar katılım ve organizasyon bedelinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında, 05-10 Mayıs 2016 tarihinde yapılacak fuara katılıma ilişkin düzenlenen alan kiralama formu sözleşmesi ve ekleri, fatura, 02.06.2016 tarihli Beyoğlu…Noterliği ihtarnamesi incelenmiş, davalıya ticari defterlerini sunması için HMK 219 ve 220 maddeleri gereğince kesin süre verilerek tebligat gönderilmiş, takip tarihi itibari ile gerçek alacak miktarı konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiştir.
İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası incelendiğinde davacı tarafından “10/05/2016 tarihli Seri A Sıra No: … Fatura – Fuar Katılım Bedeli alacağımızdır *Beyoğlu …Noterliğinin 02/06/2016 tarih …yevmiye numaralı ihtarnamesi” açıklamalı 12.980,00TL asıl alacak, 362,20TL işlemiş faiz ve 202,97 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 13.545,17TL alacak için takibe geçildiği, davalının yetkiye, borca ve faize itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davacı tarafça davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptalinin istendiği, davalı tarafça yapılan itirazında borca yönelik itirazda bulunduğu ve de takibe yapılan itirazın süresinde yapıldığı ve açılan itirazın iptali davasının İİK 67.maddede öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Fuarcılık Konusunda Uzman Bilirkişi …ve Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 18/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava ve icra dosyası ile davacı şirkete ait ticari defter kayıtlarının tetkiki sonucunda takdir mahkemeye ait olmak üzere; davacı şirket ile davalı … Ltd. Şti. arasında imzalanan Alan Kiralama Formu Sözleşmesi’nin mevcut olduğu, davacı şirket tarafından verilen hizmete ilişkin sözleşme ile belirlenmiş olan KDV dahil 12.980,00 TL tutarında fatura tanzim edilerek davalı şirkete iletilmiş olduğu, davacı tarafından incelemeye ibraz edilen ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalıdan 12.980,00 TL alacaklı durumda olduğu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten 12.980,00 TL asıl alacak, 362,20 TL işlemiş faiz, 202,97 TL ihtarname masrafı olmak üzere 13.545,17 TL tutarını talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 208. madde; Yazı veya imza inkarı madde kenar başlığı ile,
“(1) Taraflardan biri, kendisi tarafından düzenlendiği iddia edilen bir belgedeki yazı veya imzayı inkar etmek isterse, sahtelik iddiasında bulunmalıdır; aksi halde belge, aleyhine delil olarak kullanılır.
(2) Bir belgenin sahteliği iddia edildiğinde, belgenin mahkemeye verildiği tarih yazılıp mühürlenerek, saklanması için mahkemece gerekli tedbirler alınır.
(3) Bir belgenin sahteliğini iddia eden kimse, bunu aynı mahkemede ön sorun şeklinde ileri sürebileceği gibi, bu konuda ayrı bir dava da açabilir.
(4) Resmi bir senetteki yazı veya imzayı inkar eden tarafın bu iddiası, ancak ilgili evraka resmiyet kazandıran kişiyi de taraf göstererek açacağı ayrı bir davada incelenip karara bağlanabilir. Asıl davaya bakan hakim, gerekirse bu konuda imza veya yazıyı inkar eden tarafa, dava açması için iki haftalık kesin bir süre verir.” hükmünü içermektedir.
Davalı borca itiraz etmiş olmakla birlikte imza itirazı olmadığı ve dava sırasında da sözleşmedeki imzaya itiraz etmediği anlaşılmakla sözleşmenin taraflar arasında akdedildiği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda taraflar tacir olduklarından sözleşmedeki (madde 17.9) yetki sözleşmesinin de geçerli olduğu ve davalının icra dairesinin yetkisine ilişkin yaptığı itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında fuar katılım sözleşmesi akdedildiği anlaşılmıştır.Fuarın 05-10 mayıs tarihlerinde gerçekleştiği raporda belirtilmiştir.Davalının da buna bir itirazı olmamıştır.Taraflar arasında akdedilen sözleşmede fuar katılım bedeli belirlendiği gibi faturada buna uygun olarak düzenlendiği anlaşılmıştır.

Her ne kadar 02.06.2016 tarihlki ihtarnamede fatura aslı davalıya gönderilerek, ihtarname metninde faturaya daha önce davalı tarafça itiraz edildiğinden bahsedilmiş ise de davalı tarafça faturaya itiraz edildiği ve de akabinde yeniden gönderilen faturaya itiraz edilip edilmediği ile faturanın davalı kayıtlarına işlenip işlenmediği anlaşılamamıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 28.03.2012 tarih ve 2011/11-862 Esas, 2012/51 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 219. maddesine göre her iki taraf kendi ellerindeki vesikaları (belgeleri) mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Bir davada ispat yükü kendisine ait olan tarafın, başka delillerle birlikte karşı tarafın ticari defterlerine de dayandığı, diğer anlatımla, delillerini karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği, dolayısıyla da, uyuşmazlığa 6100 sayılı HMK’nın 222/5. maddesindeki özel hükmün uygulanamayacağı durumlarda; karşı tarafın kendi defterlerini mahkemeye ibraz etmesi ya da bundan kaçınmasına bağlanması gereken hukuksal sonuçlar, HMK’nın 220. maddesindeki konuya ilişkin genel düzenlemelere tabidir. HMK’nın 220. maddesi, bir tarafın, mahkemece kendisine verilen süre içerisinde ilgili belgeyi ibraz etmemesi halinde, mahkemenin, o tarafın maksadını gözeterek, diğer tarafın o belgeye ilişkin açıklamasını kabul edebileceğini öngörmektedir.Önemle vurgulanmalıdır ki; bu hüküm, taraflardan birinin delillerini salt karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde, ticari defterlerin mahkemeye sunulması bakımından da uygulanır. Diğer anlatımla, belirtilen bu durumda ticari defterler de, HMK’nın 220. maddesi anlamında “vesika” niteliğindedir. Öte yandan, ticari defterlerin ispat kuvvetini düzenleyen 6762 sayılı TTK’nın 82. maddesindeki (HMK’nın m. 222.) hüküm, “I -Kati delil” şeklindeki kenar başlığı ile birlikte değerlendirildiğinde ve aynı Kanun’un 1474. maddesi uyarınca kenar başlıklarının metne dahil bulunduğu da gözetildiğinde; ticari işlerden dolayı tacirler arasında çıkan uyuşmazlıklarda ticari defterlerin (maddede gösterilen koşulların mevcut olması kaydıyla), kesin delil niteliğinde bulunduğunu öngörmektedir. 6102 sayılı TTK’nın 64. (6762 sayılı TTK’nın 69. vd.) maddesi uyarınca da defterlerini yöntemince tasdik ettirmeyen tacirin bu gibi defterleri lehine delil olamaz. Ancak kanuna uygun olarak veya olmayarak tutulmuş olan ticari defterlerin münderecatı, sahibi ve halefleri aleyhinde delil sayılır (HMK m. 222/4).(… Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi … esas, … karar sayılı 15/11/2018 tarihli kararı)
Davacı taraf delillerinde ticari defterlere de dayanmış olup, mahkememizce HMK 219 ve 220 maddesi ihtaratlı ve kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunması konusunda (yargılama aşamasında istifa eden vekiline) gönderilen davetiye tebliğine rağmen davalı taraf ticari defterleri sunulmadığından bu durumda HMK 220 maddesi gereğince davacının usulüne uygun tutulmuş olan ticari defterlerindeki kayıtların doğru olduğunun kabul edilmesi gerektiği ( benzer yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13366 esas, 2018/4806 karar sayılı ve 26.06.2018 tarihli kararı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/802 esas, 2018/4589 karar sayılı ve 08.10.2018 tarihli kararı, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/2696 esas, 2018/3431 karar sayılı 26.09.2018 tarihli kararları), davacı ticari defterlerine göre de davacının alacağının bulunduğunun anlaşılması ve mahkememizce denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun görülen bilirkişi raporuna itibar edilerek ve de taraflar arasındaki sözleşmede nazara alınarak davacı tarafça hizmetin verildiği anlaşılmış ve davalı tarafça ödeme iddiası da olmadığından davanın kabulü ile davalının İstanbul … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına, hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren (%10,50) değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına ve de hüküm altına alınan miktar belirli ve likit olduğundan %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının KABULÜNE,
Davalı İstanbul … İcra Dairesi…Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE,
Takibin aynen DEVAMINA,
Hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren (%10,50) değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Hüküm altına alınan 13.545,17 TL nin %20 si oranında hesaplanan 2.709,03 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 925,27 TL nispi karar harcının, 35,90 TL peşin harç ve 231,31 TL tamamlama harcından mahsubu ile noksan kalan 658,06 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.330,50 TL yargılama gideri ile 35,90 TL peşin harç, 231,31 TL tamamlama harcı, 35,90 TL başvuru harcı toplamı 1.633,61 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/12/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Tamamlama Harcı : 231,31 TL
Karar Harcı : 925,06 TL
Noksan Harç : 658,06 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.395,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 20,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.200,00 TL
Posta Giderleri : 130,50 TL