Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/197 E. 2019/483 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/197
KARAR NO : 2019/483

DAVA : Şirketin Feshi
DAVA TARİHİ : 01/03/2018
KARAR TARİHİ : 16/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirketin diğer ortağı olan ve şirketi temsil ve ilzama yetkili müdürü … arasında güven ve işbirliğini zedeleyici olayların geliştiğini, şirketin kurulduğu tarihten bu yana kar sağlayamayıp sadece giderlerini karşılayabildiğini, çoğu kez giderlerin müvekkillerinin şahsi paralarıyla ödendiğini, davalı şirketin müdürü …’ın 2017 yılı Şubat ayından itibaren tüm çağrılara rağmen işyerine gelmediğini ve şirketin vergi borçlarının ve sigorta primlerinin zamanında ödemeyerek borcunun birikmesine neden olduğunu, ayrıca 2017 yılı Şubat ayından itibaren genel kurulun toplanamadığını ve şirketin devamı yönünde hiçbir tedbir almadığını ve şirketin faal olmayıp işyerinin fiilen kapalı olduğunu, TTK 636/3.maddesi uyarınca şirketin haklı nedene dayalı olarak feshi koşullarının gerçekleştiğini belirterek davalı şirketin feshine ve tasfiyesine, olmadığı takdirde ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapılmış ancak herhangi bir savunmada bulunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE /
Davalı şirketin sicil dosyası, vergi kayıtları, SGK kayıtları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor aldırılmıştır.
Davalı şirketin sicil kaydına göre kayıtlı olduğu adresin mahkememizin yargı çevresi içinde bulunduğu, buna göre TTK. 636. maddesi kapsamında mahkememizin bu davaya bakmaya kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut bulunan raporda özetle; ” şirketin öz kaynak tutarının – 139.763,15 TL olması, sermayenin tamamının zarar nedeniyle karşılıksız çıkması, genel kurulun toplanmaması ve şirketin içinde bulunduğu durumdan kurtaracak herhangi bir girişimin olmaması ve şirketin faaliyetinin sona ermiş olması karşısında fesih isteminin haklı ve yerinde olduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının bulunmadığı, nitekim şirketin faal olmadığının anlaşıldığı, şirketin mali müşaviri tarafından bu yönde beyanda bulunulduğu, vergi kayıtları incelendiğinde, her yıl zarar ettiğinin açıkça anlaşıldığı” belirtilmiştir.
Mahkememizce dosyada mevcut bulunan bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Dava, TTK 636/3.maddesinde düzenlenen limited şirketin feshi ve tasfiyesine ilişkindir.
Anılan maddede, ” haklı sebeplerin varlığında her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir …” denilmiştir.
Davalı şirketin davacılardan … ve dava dışı … ve … tarafından 20.000,00 TL sermaye ile 05/02/2015 tarihinde kurulduğu ve 11/02/2015 tarihli sicil gazetesinde kuruluşun ilan edildiği anlaşılmaktadır. Ticaret sicil gazetesinin 26/02/2016 tarihli nüshasında ilan edildiği üzere şirket ortağı …’ın hisselerini diğer ortaklara devrederek ortaklıktan ayrıldığı ve şirket ortağı …’ın 10 yıl için şirket müdürlüğüne atandığı ve şirketi münferit imzasıyla temsil ve ilzama yetkili kılındığı, davacı ortak … ile dava dışı …’ın her bir 3.400,00 TL’lik hisselerini davacı …’a devrettiği, bu hususun 14/06/2016 tarihli sicil gazetesinde ilan edildiği, netice itibariyle 02/03/2018 tarihi ve dava tarihi itibariyle şirket sermayesinin 20.000,00 TL olup, hisselerinin 264 adet paya karşılık 6.600,00 TL’lik %33’lük hissenin davacı …’ya, aynı oranda ve miktarda hissenin dava dışı …’a ve 272 adet paya karşılık 6.800,00 TL’lik %34’lük hissenin de davacı …’a ait olduğu görülmüştür.
Davalı şirketin vergi dairesine 2018 yılı için 23.661,38 TL, 2015-2016 ve 2017 yılları için ise 19.745,64 TL vergi aslı ve 2.572,66 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 22.318,30 TL vergi borcunun bulunduğu, ayrıca SGK’dan gelen yazıdan anlaşıldığı üzere, adı geçen kuruma da borcunun bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı tanığı beyanında, şirket müdürü ve ortağı olan …’ın işyerine gelmediği ve gelen müşterilerle davacı …’nun ilgilendiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
TTK. 636/3. maddesinde düzenlenen haklı nedene dayalı fesih davalarında şirketin devamlı zarar etmesi, kuruluş ve amacının gerçekleşmesine imkan kalmaması yahut ortaklar arasındaki ciddi anlaşmazlıklar veya şirket müdürünün görevlerini gereği gibi yerine getirmemesi, defterlerinin düzgün tutulmaması ve buna benzer nedenlerin haklı sebep olabileceği yargıtay kararlarıyla yerleşik hale gelmiştir.
Somut olayda, davalı şirketin üç ortaklı olduğu, ortaklardan …’ın şirket müdürü olarak tayin edildiği ancak şirket müdürünün işyerine gelmediği hususunun tanık anlatımlarıyla sabit olduğu gibi şirketin ticari defter ve kayıtlarının dahi düzgün tutulmadığı ve şirketin gayrifaal olduğu fiilen işyerinin kapatıldığı, incelenen vergi beyannameleri içeriğine göre kar elde etmediği, zararda bulunduğu anlaşılmaktadır. Hali hazırda gayrifaal olan, şirketin kuruluş ve gayesinin yerine getirilmesi yönünde herhangi bir faaliyette bulunmayan davalı şirketin ortakların bir araya gelemediği ve şirketin %33’er hissesine sahip olan iki ortağının şirketin feshi isteminde bulundukları, işyerinin kapalı olması ve şirketin gayrifaal bulunması dikkate alındığında TTK. 636/3. maddesinde tanımlanan haklı nedenin gerçekleştiği kanaatine varılmış ve davanın kabulü ile şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi ayrıca davacılardan …’ın tasfiye memuru olarak tayinine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
… Ticaret Sicilinin … nosunda kayıtlı … ŞİRKETİ’nin TTK. 636/2. maddesi uyarınca FESHİNE VE TASFİYESİNE,
Davacı …’ın TASFİYE MEMURU OLARAK TAYİNİNE,
Tasfiye memuruna aylık 700,00 TL ücret takdirine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcından peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 8,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.172,50 TL yargılama gideri ile 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı toplamı 1.244,30 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacılar vekili Av. …’un yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.16/05/2019

BAŞKAN …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
KATİP …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Karar Harcı : 44,40 TL
Noksan Harç : 8,50 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.197,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti: 1.000,00 TL
Posta Giderleri : 172,50 TL