Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1234 E. 2021/48 K. 29.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1234
KARAR NO : 2021/48

DAVA : İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 179))
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirket tasfiye memuru dava dilekçesinde özetle; iflasa tabi gerçek kişilerden olduğunu, alacakları ve malvarlığının bütün borçlarını karşılayamayacak durumda olup ödeme güçlüğü içinde olduğunu, adına daha önce faaliyet gösteren şirketinin iflas ettiğine dair tasfiye sonu ile ilgili belgeleri sunduğunu, ayrıca iflas ettiğini, ödemesi gereken borçlan ödemekte sıkıntı çektiğini ve ödeyemez durumda olduğunu, hakkında başlatılan icra takipleri ile ilgili dosya numaralarını ekte sunduğunu, izah edilen sebeplerden ötürü … LİMİTED ŞİRKETİ’nin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar iflas avansı yatırılmamış ise de, iflasın kamu düzenini ilgilendirdiği gerçeği karşısında HMK’nın 325. maddesi uyarınca işlem yapılmasına karar verilmiş,davacı şirketin mevcut kayıtları; mahkemece ulaşılabilen vergi, trafik, sanayi ve ticaret odaları, ticaret sicil kayıtları gibi belgeler, varlık kalemlerinin rayiç değerlerine ilişkin uzman bilirkişi görüşleri ve somut olay bakımından özellik arz edebilecek diğer verilerin toplanmasından sonra, konusunda uzman bir bilirkişilerden borca batıklık konusunda rapor tanzim edilmesi istenilmiş mahkememizce resen seçilen bilirkişi heyeti 10.12.2019 tarihli kök raporda özetle; mali yönden yapılan incelemede, şirketin borca batık durumda bulunmadığı beyan edilmiş bulunmakla birlikte, İİK m. 179 uygulaması bakımından işletmenin borca batık olup olmadığı hususunda değerlendirme yapılırken kaydi değerlerin değil, rayiç değerlerin esas alınması gerektiğini, ancak mevcut durumda mali yönden yapılan tespitte şirketin borca batık durumda bulunmadığı tespiti dikkate alındığında IIK m. 179 bakımından iflas koşulunun meydana gelmediğinin anlaşıldığını, davacı yanın somut olayda, bazı takiplerden söz etmiş olması ve bu takiplerin sayıca fazlalığı ilk bakışta davacı şirketin aciz halde bulunduğuna işaret eder nitelikte ise de sağlıklı değerlendirme açısından bu takip dosyalarının incelenerek, takibe konu alacakların hangi hukuki ilişkiden doğmuş olduğu, bu ilişkinin flktif olup olmadığı, takibe karşı, davacı şirketin takip hukuku kurallarına göre savunma mekanizmalarını etkin şekilde kullanıp kullanmadığının tespiti cihetine gidilerek değerlendirme yapılmasının daha isabetli olacağı mütalaa edilmekle birlikte takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı şirketin bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini gösteren mal beyanını iflas talebine eklemek zorunda olduğu, ancak bu yönde yükümlülüğü yerine getirmediği görülmekle IİK m. 178 bakımından iflas koşullarının şu aşamada gerçekleşmediği yönünde görüş ve kanaat belirttiği görülmüştür.
Mahkememizce, davanın borca batıklık nedeniyle İİK. 179. Maddesi kapsamında doğrudan iflas davası olduğu dikkate alınarak şirketin rayiç değer bilançosunun çıkarılması suretiyle özellikle şirket merkezinde mahallinde inceleme yapılarak gerçek malvarlığı bilançosunun çıkarılmasına buna göre şirketin borca batık olup olmadığının belirlenmesi için önceki bilirkişilerden ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş bilirkişi heyeti 03.03.2020 tarihli ek raporda özetle; şirketin faal olmaması, malvarlığının bulunup bulunmadığının anlaşılamaması, malvarlığı mevcut İse nerede olduğunun tespit edilememesi, malvarlığı mevcut değilse bu malvarlığının kaçırılmış ya da gizlenmiş olabilmesi ihtimali karşısında davacı şirketin özvarlığımn rayiç değerinin tespiti imkanının fiziken bulunmadığı anlaşılmakla, davacının borca batıklığının rayiç değerlere göre tespit edilmesinin mümkün olmadığı yönünde görüş ve kanaat belirttiğinden bu kez güncel borca batıklık bilançosunun tespiti için dosya yeminli mali müşavir-bağımsız denetçi bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi 11.11.2020 tarihli raporunda özetle; davacı şirketin 31.12.2015 tarihli kaydi bilançosu, bilirkişi heyeti raporları, vergi dairesi yazısı dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde davacı şirketin rayiç değerleri ile toplam varlıklarının (aktif toplamı) 1.097,56 TL, toplam borcunun (-)6.478,71 TL olduğu, rayiç özkaynakların (-) 5.381,15 TL olduğu, davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık olduğu yönünde görüş belirtmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, İİK’nın 179. madde hükümlerine dayalı doğrudan iflas istemine ilişkindir.
Dava, borca batık durumda bulunan şirketin resen borca batık durumda olduğunun belirtilerek iflasın ihbarı niteliğinde bulunan iflas davası istemine ilişkindir. Konuyu düzenleyen 2004 sayılı İİK nın 178-179 ve 6102 sayılı TTK’nın 376.maddelerinde sermaye şirketlerinin herhangi bir icra veya iflas takibine maruz kalmadan temsilcileri tarafından borca batık durumda oldukları mahkemeye yapılacak bir başvuru ile iflasını isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
İİK’nın 178. ve 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Aciz hali borçlunun ödeme araçlarından yoksunluğu nedeniyle, derhal ödemesi gereken para borçlarını ödemek konusundaki iktidarsızlığıdır, borca batıklıkta ise, borçlunun malvarlığındaki aktif değerler toplamının, pasif değerler toplamını karşılayamaması durumudur. Borçlunun aciz hali ne kadar ağır olursa olsun (İİK.nun 178/III deki durum olmadıkça) kendi iflasını isteyen borçlu aciz halinde bulunduğunu ispat etmek zorundadır. İflas talebi üzerine mahkemede bilirkişi incelemesi yaparak iflas talebinin yerinde olup olmadığını belirler. Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. TTK’nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançonda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık, TTK’nın 324. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerini belirlemek ve İİK’nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tespiti gerekir. Bu tespitin yapılmasında, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer delillerin toplanması, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir.” (Bkz. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/1607-1904 E. K. sayılı ilamı)
İİK. 181. Maddesinde de, İİK. 159, 160, 164,165,166. Maddelerinin bu fasıl hükümlerine göre vukua gelen iflaslara da tatbik olunacağı ifade edilmiştir.
Anılan düzenlemeler çerçevesinde İİK. 166. Maddesi kapsamında ticari sicil gazetesi ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetede ilan yapılarak dosya içine sağlanmıştır.
Davacı şirketin sicile kayıtlı olduğu adresin Sultangazi /stanbul olduğu görülmekle bu davaya bakmakta mahkememizin kesin yetkili olduğu tespit edilmiştir.
İİK. 179. Maddesine dayalı doğrudan iflasa dayalı bu davada davacı şirketin gerçek malvarlığı bilançosunun çıkarılması ve borca batıklığının tespiti bakımından uzman bilirkişiler vasıtasıyla inceleme yapılarak rapor alınmış ve 11.11.2020 tarihli raporda davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık olduğu ve doğrudan iflas halinin mevcut olduğu ifade edilmiştir.
Dosyada mevcut bulunan ve mahkememizce itibar edilen raporda belirtildiği üzere davacı şirketin rayiç değerleri ile toplam varlıklarının (aktif toplamı) 1.097,56 TL, toplam borcunun (-)6.478,71 TL olduğu, rayiç özkaynakların (-) 5.381,15 TL olduğu, davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık olduğu ve İİK. 179. Maddesi uyarınca şirketin borca batık olduğunun tespit edilmesi halinde doğrudan iflasına karar verileceği açık olduğundan davacı şirketin iflasına karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça iflas avansı yatırılmamış ise de, davanın niteliği gereği ve kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek iflas avansının şimdilik suçüstü ödeneğinden karşılanması suretiyle tasfiyesinin gerçekleştirilmesi gerektiği kabul edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, İİK 158 maddesi gereği … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı TASFİYE HALİNDE … LİMİTED ŞİRKETİ’nin İFLASINA,
İflasın 28.01.2021 tarihi saat 15:05 itibariyle açılmasına,
İflas kararının İİK. 166. maddesinde belirtilen usulle ilanına,
Kararın derhal … İflas Müdürlüğüne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken harç 59,30-TL olduğundan peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat ücreti 117,00-TL bilirkişi masrafı 3.200,00-TL, basın ilan kurumu masrafı 849,60 TL, mahsup edilen harçlar toplamı 35,90 TL olmak üzere toplam 4.202,50-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı şirket tasfiye memuru …’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/01/2021

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP