Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1225 E. 2021/165 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1225 Esas
KARAR NO : 2021/165

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2018
KARAR TARİHİ : 12/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıya inşaat malzemesi sattığını ve 01.12.2017 tarihli hesap mutabakatı ile davalının borcunu kabul ettiğini, alacağının tahsili için davalı hakkında … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının yetki itirazının yerinde olmadığını, açıklanan nedenlerle; davalı itirazının iptali ile 169.602,78 TL alacağın takip tarihinden İtibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesİne karar verilmesi..
SAVUNMA/
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde düzenlenen taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında cari hesap ekstresindeki faturalardan kaynaklanan 01/12/2017 tarihli hesap mutabakatındaki yazılı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Dava dosyasına celbedilen … 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı/takip alacaklısının, davalı/takip borçlusu aleyhine 15/01/2018 tarihinde ilamsız yolla ticari ilişkisi sonrası kesilen faturalardan kaynaklanan cari hesap ekstresinde de yer alan ve icra takip dosyası ve dava dosyasında mübrez faturalardan kaynaklı 01/12/2017 tarihli hesap mutabakatındaki yazılı alacağına dayalı olarak 169.602,78 TL asıl alacak 2.038,72 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 171.641,50 TL tutarlı cari hesap ilişkisinden kaynaklı alacağı ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa takip talepnamesinde yazılı oranda işleyecek faiziyle birlikte takip borçlusu/ davalıdan tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine davalı/takip borçlusunun süresinde olarak borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi neticesinde İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak asıl alacak ve işlemiş faizi alacağına yönelik itirazın iptali ve takibin devamı bakımından işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan takip tarihi itibarıyla cari hesap alacağından kaynaklı 01/12/2017 tarihli hesap mutabakatındaki yazılı asıl alacak bakımından alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Öncelikle, dosyaya sunulan hesap mutabakatındaki imzanın kendisine ait olup olmadığının sorulmasına ilişkin olarak davalı şirket yetkilisi …’a ihtaratlı isticvap davetine rağmen duruşmaya gelinmemiş olup, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte, yanlar arasında davalı yanca kullanılmak üzere inşaat malzemeleri satımı konusunda satış sözleşmesi ilişkisi kurulduğu, Türk Ticaret Kanunu’nun 23. maddesi hükmü gereğince, tacirler arasında yapılan ve “ticari taşınır mal satımına” ilişkin bir sözleşme ilişkisinde Davacının, satıcı; davalının ise alıcı olduğu anlaşılmakla; uyuşmazlığı görmeye yetkili mahkeme İİK’nın 50. maddesinin yaptığı atıf gereği HMK’nın yetkiye ilişkin maddeleri uyarınca belirlenmesi gerekeceğinden, alacaklı takibini davalı borçlunun yasal yerleşim yerinde ya da akdin ifa edildiği yer veya yetki sözleşmesi yapılmışsa o yer icra müdürlüklerinde yapabilecektir, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2015/12892 Esas, 2016/6409 Karar sayılı içtihadı ve yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere fatura ilişkisinden kaynaklı borcun para borcu olup 6098 sayılı TBK’nın 89. madde hükmü uyarınca somut olayda hesap mutabakatında davalı şirket yetkilisince ihtaratlı isticvap davetine rağmen duruşmaya gelmemekle mutabakat altındaki imzayı ikrar edilmiş sayıldığından hesap mutabakatında anlaşılan para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, TBK 89/1. maddesi hükmü uyarınca davacı alacaklının muamele merkezinin bulunduğu İstanbul İcra Müdürlüğü takipte yetkili olup mahkememizce TBK’nın 89. ve HMK’nın 10. maddelerine istinaden davalı takip borçlusunun İcra Müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Muhasebe-Finans Uzmanı bilirkişi …tarafından düzenlenen 21/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takip talebi üzerinde takip dayanağı olarak; “ Hesap Mutabakatı ” gösterilmekte olduğu, Taraf şirketlerin kaşe ve imzası ile onaylanmış olan 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı yazısında; Davacı şirket nezdindeki davalı şirket cari hesap bakiyesinin 01.12.2017 tarihi itibariyle 169.602,78 TL Borçlu durumda olduğunun davalı şirkete bildirilmiş olduğu, söz konusu mutabakat yazısının davalı şirket tarafından kaşe ve imzalı olarak 169.602,78 TL Bakiye ile mutabık olunduğunun davacı şirkete bildirilmiş olduğu görülmekte olduğu, davacı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, davacı şirket tarafından tanzim edilen satış faturaları muhatabının davalı şirket olduğu, söz konusu faturalara karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı taraf incelemeye katılmadığı ve ticari defter ve belge ibraz etmediği, 21.01.2020 tarihli müzekkere ile Vergi Dairelerinden celbedilen taraf şirketlere ait BA-BS Formlarının incelenmesinde ; Beyazıt Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 05.02.2020 tarihli yazısı ekinde, Davacı şirkete ait BA-BS Analizi Formları gönderildiği, davalı şirket ile 2017 yılı içerisinde gerçekleşen ticari faaliyete ilişkin davacı şirket tarafından; 2017 yılı BS Formunda toplam (61+16=) 77 adet Fatura bedeli olarak KDV hariç (110.047,00+12.307,00 =) 122.354,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görülmekte olduğu, davacı şirket tarafından 2017 yılı BS Formu ile beyan edilen satışlara karşılık, davalı şirket tarafından 61 adet Fatura bedeli için KDV hariç 112.148,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu BA-BS Analizi Formunda görülmekte olup, 16 adet fatura için Karşılık BA verilmediği anlaşılmakta olduğu, İncelenen 2017 yılı BA-BS Analizi Formunda, taraflar arasındaki ticari faaliyet çerçevesinde; davacı şirket tarafından düzenlenen 2017 yılına ait 61 adet fatura için davalı şirket tarafından BA Formları ile vergi dairesine beyanda bulunulmuş olduğu, diğer 16 adet fatura için ise davalı şirket tarafından BA Formu ile vergi dairesine beyanda bulunulmamış olduğu tespit edilmiş olmakla; davacı şirket tarafından tanzim edilen ve BS Formları ile vergi dairesine bildirilmiş olan 61 adet faturanın davalı şirketin kabulünde olduğu ve davalı ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu anlaşıldığı, davalı yanca incelemeye ticari defter kayıtları sunulmamış olması sebebiyle, davalı tarafından BA Formu ile beyan edilmemiş olan 16 adet faturaya ilişkin kayıtların mevcut olup olmadığı tespit edilemediği ancak dosyaya sunulan davalı şirket kaşe ve imzası ile onaylanmış olan (ve usule uygun ihtaratlı isticvap davetine iştirak edilmeyen) 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı yazısına göre, söz konusu faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşıldığı, davacı şirket tarafından incelemeye sunulan tüm faturalar ve bu faturalara dayanak Sevk İrsaliyeleri tek tek kontrol edilmesi suretiyle, sevk irsaliyeleri üzerinde Teslim Alan kısmında imzaların mevcut olduğu görülmekte olduğu, sevk İrsaliyelerine konu ürünlerin faturalardaki ürünler ile uyumlu olduğunun görüldüğü, faturaların davalıya elden teslim edilmiş olduğu, faturalara karşı davalı tarafından yasal itiraz süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalının faturaların ve faturalara konu ürünlerin teslimine ilişkin herhangi bir itirazı da bulunmadığı, davacı tarafından incelemeye sunulan virman yazısı ile; davacı şirketin müşterisi olan ve davacı ticari defterlerinde kayıtlı olan dava dışı …Tic. Ltd. Şti. cari hesabından 25.675,00 TL tutarının davalı …Ltd. Şti. cari hesabına borç kaydı verilmesinin davalı şirket kaşe ve imzası ile 10.10.2017 tarihinde talep edilmiş olduğunun görüldüğü, buna göre davacı şirketin toplam 169.602,78-TL alacağını; faturalardan 143.927,78 TL tutarı ve … Ltd. Şti. cari hesap virmanından 25.675,00 TL tutarı oluşturduğu, davacı şirketin incelemeye ibraz etmiş olduğu ticari defter kayıtlarının tetkikinde; davalı şirket ile olan ticari faaliyetin 120.01.T42 no.lu hesap kodu altında takip edilmekte olduğu, davalı şirket adına tanzim edilen faturaların bu hesaba borç kaydedilmiş olduğu, bu faturalara karşı davalı tarafından yapılan herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığı, 10.10.2017 tarihinde dava dışı .. Şti. cari hesabından 25.675,00 TL tutarının, davalı şirket cari hesabına borç kaydı verilmiş olduğu, 15.01.2018 takip tarihi itibariyle davalı şirket cari hesabının 169.602,78 TL borçlu durumda olduğu buna göre; davacı şirket kendi ticari defterlerinde, davalı şirketten takip tarihi itibarıyla 169.602,78 TL alacaklı durumda olduğu, taraf şirketler arasındaki ticari ilişki çerçevesinde, davacı şirkete ait incelenen 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre; davacı şirket tarafından tanzim edilen satış faturalarına istinaden davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu, davalı şirket tarafından onaylanmış olan 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı ile; takip ve dava konusu 169.602,78 TL tutarındaki borcun davalı şirketin kabulünde olduğu anlaşıldığı bu nedenle davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan toplam 169.602,78 TL cari hesap alacağını talep edebileceği tespit edildiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, Davacı vekilinin yalnızca takibe konu asıl alacağına yönelik itirazın iptali isteminde bulunduğu ve bu asıl alacak üzerinden harç yatırmış olduğu anlaşılmakla, tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, davacı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun, taraf şirketlerin kaşe ve imzası ile onaylanmış olan 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı yazısı ile; davacı şirket nezdindeki davalı şirket cari hesap bakiyesinin 01.12.2017 tarihi itibarıyla 169.602,78 TL borçlu durumda olduğunun görüldüğü, incelenen davacı şirkete ait 2017 yılı BA-BS Analizi Formunda, taraflar arasındaki ticari faaliyet çerçevesinde; davacı şirket tarafından düzenlenen 2017 yılına ait 61 adet fatura için davalı şirket tarafından BA Formları ile vergi dairesine beyanda bulunulmuş olduğu, diğer 16 adet fatura için ise davalı şirket tarafından BA Formu ile vergi dairesine beyanda bulunulmamış olduğu, davacı şirket tarafından tanzim edilen ve BS Formları ile vergi dairesine bildirilmiş olan 61 adet faturanın davalı şirketin kabulünde olduğu ve davalı ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğunun anlaşıldığı, davalı yanca incelemeye ticari defter kayıtları sunulmamış olması sebebiyle, davalı tarafından BA Formu ile beyan edilmemiş olan 16 adet faturaya ilişkin kayıtların mevcut olup olmadığının tespit edilemediği, ancak dosyaya sunulan davalı şirket kaşe ve imzası ile onaylanmış olan 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı yazısına göre, söz konusu faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun anlaşıldığı, davacı şirket tarafından incelemeye sunulan Faturalar ve bu faturalara dayanak Sevk İrsaliyeleri tek tek kontrol edilmiş olup, Sevk İrsaliyeleri üzerinde Teslim Alan kısmında imzaların mevcut olduğu ve Sevk İrsaliyelerine konu ürünlerin faturalardaki ürünler ile uyumlu olduğu, faturaların davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların davacı tarafından davalıya elden teslim edilmiş olduğu, söz konusu faturalara karşı davalı tarafından yasal itiraz süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, davalı yanca; faturaların ve faturalara konu ürünlerin teslimine ilişkin herhangi bir itirazı bulunmadığı, davacı şirketin müşterisi olan ve davacı ticari defterlerinde kayıtlı olan dava dışı … Tic. Ltd. Şti. cari hesabından 25.675,00 TL tutarının davalı … Şti. cari hesabına borç kaydı verilmesinin davalı şirket kaşe ve imzası ile 10.10.2017 tarihinde talep edilmiş olduğu, buna göre davalının; 143.927,78 TL faturalardan kaynaklı, 25.675 TL cari hesap virmanından kaynaklı olmak üzere takip tarihi itibariyle toplam 169.602,78 TL davacıya borçlu durumda olduğu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan; 169.602,78 TL asıl alacak tutarını talep edebileceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler birbiri ile uyumlu olup, mahkememizce yerinde bulunduğundan ve davacının 169.602,78-TL asıl alacak yönünden davasının kabulü ile, davalının … 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu itirazının 169.602,78-TL asıl alacak bakımından iptali ile takibin bu miktar bakımından devamına, takip tarihinden itibaren takip talepnamesindeki şart ve koşullarla faiz uygulanmasına, İİK m.67/2 kapsamında itirazın haksız olduğu anlaşılmakla 33.920,55-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının davasının KABULÜNE,
2-)… 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından davalının yapmış olduğu itirazın 169.602,78 TL asıl alacak bakımından iptali ile takibin bu miktar bakımından devamına,
3-)Hüküm altına alınan 169.602,78 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talepnamesindeki şart ve koşullarla faiz uygulanmasına,
4-)Hüküm altına alınan 169.602,78 TL asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 33.920,55 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.585,57 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 2.038,19 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 9.547,38 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 20.062,26 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı tarafından yapılan toplam 1.108,00 TL yargılama gideri ile 2.038,19 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı toplamı 3.182,09 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 2.038,19 TL
Karar Harcı : 11.585,57 TL
Noksan Harç : 9.547,38TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.130,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 900,00 TL
Posta Giderleri : 208,00 TL