Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1185 E. 2021/216 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1185 Esas
KARAR NO : 2021/216

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2018
KARAR TARİHİ : 26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin maliki olduğu binanın her katma 16 adet … internet hizmeti almak için … kurumunda çalışan … ve … ile irtibata geçildiğini, müvekkili şirkete beher … kutusu başına 99TL’sı aylık bedel İle teklifte bulunulduğunu, akabinde ilgili kişiler tarafından ilgili bayi davacı şirkete yönlendirildiğini, gerekli ekipmanları takmak üzere adrese gelen bayi yetkilisi tarafından müvekkili şirket yetkilisi …’a söylenen bedelden daha yüksek bedel olan 139TL’si bedel üzerinden takılacağı belirtilmesi üzerine müvekkili şirket yetkilisi tarafından taktırmaktan vazgeçilerek işlem yapılmaksızın ilgili bayinin geri gönderildiğini, aradan bir süre geçmesi müteakibinde … müşteri hizmetleri tarafından aranarak müvekkili şirketin 1534,40 TL’si borcu olduğunu, bu borcun en yakın … bayisine ödenmesi gerektiği bildirildiğini, davalı tarafça mezkur borcun kaynağının … içinde yer alan telefon hatlarından kaynaklandığının söylenmesi üzerine müvekkili şirket yetkilisi şirket adına … ve .. (davalılar) ile herhangi bir sözleşme yapmadığını ve davalı firmalardan hizmet alınmadığının belirtildiğini, davalı tarafça sözleşmenin olmadığı teyit edilerek gerekli düzeltmenin yapılarak sorunun düzeltileceği bildirilerek görüşme sona erdirildiğini, ancak bir süre sonra söz konusu alacak talebinin tekrarlandığını, müvekkili şirket yetkilisinin telefonuna 1534,40 TL’si borç ile 32.10 TL’si borç için davalılar tarafından mesajları atılmaya başlandığını, bunun üzerine müvekkili şirket yetkilisi tarafından müşteri hizmetleri aranmış durum tekrar bildirilmiş ve müşteri hizmetlerince sorunun tekrar çözüleceği bildirildiğini, buna rağmen davalı şirketin hukuk bürosu tarafından aranılarak borcun ödenmediği, taktirde şirket hakkında takip başlatılacağı tehdidinde bulunulduğunu, bu esnada şirket adına ikinci bir fatura daha düzenlendiğini, müvekkili şirket yetkilisinin 04.12.2010 tarihinde … Müşteri Hizmetlerinden aranarak bu borcun ödenmediği taktirde bu kez şirketin ve kendisinin diğer hatlarının iletişime kapatılacağı bildirildiğini ve ertesi gün 3 hattın iletişimi kısıtlandığını, bu durum karşısında müvekkili şirket tarafından ihtarname keşide edilerek ihtirazı kayıtla 4001,14 TL’sinin davalı …Ş’ye 82,90 TL’nin diğer davalı … A.Ş’ye ödenmek zorunda kalındığını, …’in müvekkili şirket hatlarını kısıtlamak suretiyle olmayan bir borcun bedelini cebir kullanarak tahsil etmek suretiyle hatların kısıtlandığını duyan banka ve müşteriler nezdinde ticari itibar kaybettiğinden manevi zarara uğradığını. Beyan ederek; Davalılar tarafından ileriye dönük fatura kesmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, Davalılardan … tarafından tahsil edilen 4.001,14TL bedelin …’den, … tarafından tahsil edilen 82,9TL bedelin …’dan, maddi zararın bir kısmım oluşturan 275,16 TL ihtarname bedelinin her iki davalıdan müteselsilen tahsiline, banka ve müşteriler nezdinde ticari itibar kaybı nedeniyle 5,000,00 TL manevi tazminatın zarar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; … internet hizmetine ilişkin yazılı belgelerin kurulum sağlandıktan sonra imzalanmakta olduğunu, huzurdaki davada uyuşmazlığın tarafların birbirine uygun irade beyanlarının olup olmadığı, başka bir deyişle taraflar arasında bir sözleşmenin kurulup kurulmadığı hususunda toplandığını, bilindiği üzere sözleşmeler kural olarak şekle tabi olmayıp, tarafların karşılıklı ve birbirine uygun beyanları ile kurulduğunu, davacı tarafın da kabulünde olduğu üzere davacı 16 adet … internet hizmeti için müvekkili ile iletişime geçtiğini, davacının başvurusu üzerine davacıya gönderilen 12.10.2018 tarihli SMS’lerde başvuru talebinin alındığı ve kurulum için adrese gelineceği belirtildiğini, müvekkili şirketler ile 16 adet … internet hizmeti için anlaşması üzerine kurulum yapılmak ve akabinde sözleşme imzalanması için 16.10.2018 tarihinde davacı şirket adresine gidildiğini, her bir kurulumun yapılması ve data hattının aktive edilmesini müteakip davacıya SMS ile bilgilendirme yapıldığını, ancak davacı söz konusu bilgilendirme SMS’lerinde her bir … paketinin aylık 139 TL olduğunu görünce bu bedeli kabul etmediğini, sözleşmeyi imzalamayacağını belirttiğini, dolayısı ile sözleşme yapma önerisi davacıdan geldiğini ve müvekkili şirket tarafından öneri kabul edildiğini, davacının adresinde kurulum yapılması ve hatların aktive edilmesi sözleşmenin ifa aşamasına ilişkin olup, davacı tarafından ilgili evrakların imzalanmamasının sözleşmenin geçerliliğine etkisi bulunmadığını, zira kanunda söz konusu sözleşmeye ilişkin herhangi bir şekil şartı öngörülmediğini, davacının başvurusu ve müvekkilinin davacı şirket adresinde kuruluma geldiğini, müvekkilinin kurulumu gerçekleştirilmiş olmasının sözleşmenin kurulması için yeterli mahiyette olduğunu, basiretli tacir olan davacının, ticari faaliyeti kapsamında müvekkillerinden internet hizmet almak için başvuran davacının sonradan ücrete itiraz ederek sözleşmenin varlığını inkar etmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkillerinin faaliyet konuları ve sundukları hizmetler ile ilgili olarak gerek bayiler gerekse online ve görsel medyada birçok tanıtım ve bilgilendirme yapılmakta olduğunu, başka bir deyişle üçüncü kişilerin müvekkillerinin hizmetlerine ilişkin fiyat ve diğer detaylara kolaylıkla ulaşabildiklerini, davacının kurulum aşamasında aylık bedelin 139 olduğunu bilmediğini iddia etmesi hukuken kabul edilemeyeceğini, Aylık internet hizmet tutarı olarak 99TL’ye anlaşıldığını iddia eden davacının genel ispat kuralları çerçevesinde iddiası ispat etmesi gerektiğini, davacının, manevi tazminat talep edilebilmesi için ilk olarak, “bir kimsenin şahsiyet hakkına hukuka aykırı bir tecavüz olması” başka bir deyişle bir haksız fiilin varlığı gerektiğini, müvekkili şirketin haksız fiil teşkil eden doğrudan doğruya veya dolaylı olarak bu yönde bir eylemi veya işlemi söz konusu olmadığını, manevi tazminat talep edilmenin bir diğer koşulu, “bir manevi zararın” doğması olduğunu, olayda müvekkilinden kaynaklanan ve davacının acı, elem ve ıstırabına neden olan hiç bir eylem olmadığı gibi manevi zararın varlığını gösteren bir ispat aracı söz konusu olmadığını, davacı hatlarının kısıtlanması nedeniyle ticari itibarının zarar gördüğünü iddia etmekte ise de sözleşmesel ilişkiden doğan borcun ödenmemesi nedeniyle 05.12.2018 tarihinde davacıya ait bir kısım hatlar kısıtlandığını, ancak aynı günde yapılan ödeme üzerine kısıtlama kaldırıldığını, manevi zarar talep edilebilmesi için kişilik haklarına hukuka aykırı tecavüz ile manevi zarar arasında “nedensellik bağlantısının” olması gerekmediğini, müvekkili tarafından gerçekleştirilen hukuka aykırı bir fiil olmadığı gibi oluştuğu iddia edilen manevi zarar ile müvekkili arasında hiçbir nedensellik bağlantısı mevcut olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu beyan ederek; Davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, davacıdan haksız olarak tahsil edilen fatura bedellerinin iadesi ve ihtarname bedeli alacağının tahsili ile davalılardan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının, davalılar tarafından düzenlenen davaya konu faturalar karşılığı yaptığı ödemelerin miktarı konusunda taraflar arasında bir çekişme bulunmaktadır. Davacının, Davalı …Ş’ye 4.001,14-TL ve Diğer Davalı … A.Ş’ye 82,90-TL olmak üzere toplam 4.084,04-TL dava konusu faturalara istinaden ihtirazi kayıtla ödeme yaptığı tarafların kabulündedir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, taraflar arasında sözleşme ilişkisin kurulup kurulmadığı, davacı şiketin davalı şirketler tarafından sunulan hizmeti kullanıp kullanmadığı, hizmet alıp almadığı, kurulumun gerçekleşip gerçekleşmediği, verildiği iddia edilen hizmet nedeniyle fatura düzenlenip düzenlenemeyeceğini, davacının, davalılardan ihtirazi kayıtla yapmış olduğu ödemelerin iadesi ile manevi tazminat talep hakkının olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, SMMM bilirkişi … ve Bilgisayar Mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen 02/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile taraflara ait ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, e-defter beratlarının sürelerinde alındığı, envanter defterlerinin süresinde noter tasdiklerinin yapıldığı görülmekle, sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, taraf ticari defterlerine göre davacının, davalılardan … A.Ş’ye 4.001,14-TL ve … A.Ş’ye 82,90-TL olmak üzere toplam 4.084,04-TL dava konusu faturalara istinaden ödediği, davacının yaptığı ödemelerin miktarı konusunda taraflar arasında bir çekişme olmadığı, dosyaya sunulu bilgi ve belgelere göre varsa davacının kullandığı dataya ilişkin bir bilgi ve belge de sunulu olmadığı, davacı tarafından davalıların verdiği hizmetten yararlanıldığı hususu ispata muhtaç olduğu ve dosyaya sunulu davacının imzasını içeren yazılı bir sözleşme olmadığı göz önüne alınarak davalıların faturalarının davacı aleyhine borç doğurmadığı, davacının 13.12.2018 dava tarihi itibarıyla davalı …Ş’den 4.001,14-TL ve Diğer davalı … A.Ş’den 82,90-TL olmak üzere toplam 4,084,04-TL alacaklı olduğu sonucuna varıldığı, davacın … 43. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname (makbuzu dosyaya sunulu) 275,16-TL ihtarname masrafı alacağı olduğu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi halinde; merkez bankası verilerinden, 13.12.2018 dava tarihi itibari ile avans faizi oranının %19,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına dava tarihinden yıllık %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler mahkememizce yerinde bulunduğundan, Dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile taraflara ait ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, e-defter beratlarının sürelerinde alındığı, envanter defterlerinin süresinde noter tasdiklerinin yapıldığı görülmekle, sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, taraf ticari defterlerine göre davacının, davalılardan … A.Ş’ye 4.001,14-TL ve … A.Ş’ye 82,90-TL olmak üzere toplam 4.084,04-TL dava konusu faturalara istinaden ödediği, davacının yaptığı ödemelerin miktarı konusunda taraflar arasında bir çekişme olmadığı, dosyaya sunulu bilgi ve belgelere göre varsa davacının kullandığı dataya ilişkin bir bilgi ve belge de sunulu olmadığı, davacı tarafından davalıların verdiği hizmetten yararlanıldığı hususu ispata muhtaç olduğu ve dosyaya sunulu davacının imzasını içeren yazılı bir sözleşme olmadığı göz önüne alınarak davalıların faturalarının davacı aleyhine borç doğurmadığının kabulü ile davacının 13.12.2018 dava tarihi itibarıyla davalı …Ş’den 4.001,14-TL ve … A.Ş’den 82,90-TL olmak üzere toplam 4,084,04-TL alacaklı olduğu sonucuna varıldığı, davacın … 43. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname 275,16-TL ihtarname masrafı alacağının masraf makbuzunun dosyada yer aldığı görülmekle, Her iki davalı yönünden davacı tarafından yapılan noter ihtarname gideri 275,16-TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine ve davacının manevi tazminat talebi yönünden ise; tüzel kişi tacir olan davacının, davalı … tarafından sağlanacak hatların faturalarının ödenmemesinin sonucunu söz konusu hatların basiretli tacir olarak kısıtlanacağını bilmesi ve tedbiren diğer telekomikasyon firmalarından aynı gün içinde şirket hattı sağlaması mümkün olduğundan yine ihtirazi kayıtla fatura ödemelerinin yapılması suretiyle ödemelerinin iadesinin de huzurdaki davada olduğu gibi sağlanabildiğinden davacının müşterileri nezdinde ticari itibarının sarsıldığı iddiası kapsamında manevi zararının oluştuğuna dair dosya kapsamında kanaat oluşmadığından davacının … A.Ş.’ye yönelik manevi tazminat isteminin koşulları bulunmadığından reddine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının … A.Ş.’ye yönelik davasının KISMEN KABULÜNE,
a)… A.Ş.’ye ödenen 4.001,14 TL’nin … A.Ş’den alınarak davacıya iadesine,
b)… A.Ş.’ye yönelik manevi tazminat isteminin reddine,
2-)Davacının … A.Ş.’ye yönelik istemin kabulü ile 82,90 TL’nin davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
3-)Her iki davalı yönünden davacı tarafından yapılan noter ihtarname gideri 275,16 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Maddi tazminat yönünden;
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 278,98 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 158,97 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 120,01 TL harcın (davalı … A.Ş. 59,30 TL harçtan sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin (davalı … A.Ş. 82,90 TL vekalet ücretinden sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan toplam 2.334,00 TL yargılama gideri 158,97 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı ve 275,16 TL noter gideri toplamı 2.804,03 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Manevi tazminat yönünden;
8-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL maktu karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-)Davalı …Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …Ş.’ye verilmesine,
dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince davacı vekiline tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için davacı tarafın istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere, davalılar yönünden miktar itibarıyla kesin nitelikte verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 158,97 TL
Karar Harcı : 278,98 TL
Noksan Harç : 120,01 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.470,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.200,00 TL
Posta Giderleri : 134,00 TL
Noter Gideri : 275,16 TL