Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1023 E. 2022/346 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1023 Esas
KARAR NO : 2022/346 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/11/2018
KARAR TARİHİ : 08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; olay günü 22/08/2018 tarihinde sürücüsü olay yerini terk etmiş … plaka sayılı araç ile sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması sonucu çift taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda olay yerini terk eden … plaka sayılı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın madde 53/1-b kuralını ihlal ettiğinden kusurlu olduğunu, davacı müvekkilinin ise kazada bir kusurunun bulunmadığını, kazada müvekkilinin kaza nedeniyle yaralanmış … Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındığını, olay nedeniyle davacının yaralandığını, vuku bulan kaza neticesinde … Cumhuriyet Başsavcılığında …Soruşturma sayılı soruşturmanın başlatıldığını, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın davalı …lk Sigorta A.Ş.’ye … numaralı Zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … Sigorta A.Ş.’den karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı … Sigorta A.Ş.’ye 11/10/2018 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketine 15 gün içerisinde cevap verilmediği takrdirde dava yoluna başvurulacağının başvuru dilekçesinde ihtaren bildirildiğini, davalı sigorta şirketinin cevap vermediği, açıklanan nedenlerle, davanın kabulü ile davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan toplam 3.500,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.600,00 TL tazminatın davalı yana başvuru tarihi olan 11/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının başvuru şartının yerine getirmediğinden dava şartı yokluğundan davanın reddi talebi beyanı ile sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve ZMMS poliçe limitiyle sınırlı olup gerçek hasarın ödemeye ilişkin bulunduğunu, geçici iş göremezlik, daimi iş göremezlik tazminatından sigorta şirketlerinin değil SGK’nın sorumlu bulunduğunu, tarafların kusurunun bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunun 97.maddesi gereğince, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvurulmasının zorunlu hale getirildiğini, temerrüdün oluşmadığını, faizin yasal faiz olması gerektiğini, ATK vasıtasıyla kusur ve maluliyet oranlarının hesaplamasını, tüm bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, 22/08/2018 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası nedeniyle, davacının yaralanmasının ve iş gücü kaybına uğramasından dolayı davalı tarafın tazminat ödeme sorumluluğunun bulunup bulunmadığı sürekli ve geçici işgörmezlik oranın ne kadar olduğu, tazminat talep edilip edilemeyeceği ve miktarının ne kadar olduğu, kazada tarafların kusur oranları, davacının malul kalıp kalmadığı veya geçici iş göremezliğinin olup olmadığı varsa bu zarar nedeniyle sigorta şirketinden istenebilir alacağının olup olmadığı ve miktarının ne olduğu, tazminat taleplerine ilişkin faiz türü ve faizin başlangıç tarihinin zararın meydana geldiği tarihten itibaren işletilmesi talebinin yerinde olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Mahkememizce dosyamız tümü ile Adli Tıp Kurumuna gönderilerek; ATK 2. İhtisas Kurulu’ndan, davacının kazadaki yaralanması ile sonraki tarihli muayene sonuçları değerlendirilmek suretiyle, mevcut belgelere göre; … kızı 04/03/1986 doğumlu, …’in 22/08/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Omurgaya ait sorunlar, Lomber omurganın yaralanması, Tablo 1.1 Kategori II’ye göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %8 (yüzde sekiz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Mahkememizce dosyamız tümü ile davacının vaki kazada tazminata esas kusur oranının tespiti için ATK Trafik İhtisas Kurulu’ndan alınan raporda; olay mahallinde yol 7 m genişlikte, asfalt kaplama, bölünmüş tek yönlü, iki şeritli, düz, eğimsiz olup meskun mahal dışıdır. Olay anında vakit gece, aydınlatma mevcut değil, görüş far ışığı altında açık ve zemin kurudur. Araçlara ait fren izine rastlanılmadığı, kaza yerinde azami hız limiti 90 km/s olduğu, kazaya karışan motosiklet ön kesimi ile sola kontrolsüzce yönelerek seyir şeridine girerek önünü kapatan otomobile seyir platformu içerisinde sağ arka yan kesimine çarpması ile kazanın meydana geldiği, kaza sonrası hazırlanan Trafik Kazası Tespit Tutanağı, olay yeri krokisi ve diğer verilerden anlaşıldığı, aynı tutanakta, kazanın meydana gelmesinde, otomobil sürücüsünün 2918 sayılı K.T.K’nun 53/1-b maddesinde belirtilen kuralları ihlal ettiği, motosiklet sürücüsü …’in kusursuz olduğu, adli dosyada mevcut kazaya ilişkin bilgi ve belgeler, kaza sonrası hazırlanan Trafik Kazası Tespit Tutanağı, kaza ile ilgili taraf beyanları ile diğer tekmil veriler birlikte düşünüldüğünde, kazanın “olay” paragrafında ifade edildiği şekilde meydana geldiği, görüş ve kanaatine varan heyetimiz taraflara atfedilen kusur oranı gerekçelerinin şu şekilde olduğu, bu itibarla; dava dışı sürücü, sevk ve idaresindeki otomobil ile olay mahalline geldiğinde, seyir yönüne göre sol taraftaki kulak mahallesi yönüne doğru “sağ taraftan bölünmüş yolu takiben gelen davacı sürücü yönetimindeki motosiklete rağmen” kısa mesafede doğrultu değiştirmiş bu tavrı ile motosikletin seyir yönünü kapatarak sebebiyet verdiği kazada, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmiş olmakla asli kusurlu olduğu, davacı sürücü, sevk ve idaresindeki motosikletle olay mahalline geldiğinde, karşı yönden gelen ve orta refüj bitiminden kontrolsüzce ve kısa mesafede sola yönelerek önünü kapatan dava dışı sürücü yönetimindeki otomobile karşı etkili önlem alamayacağı gibi önünü kapatan otomobile sağ arka yan kesiminden çarparak karıştığı kazada atfı kabil kusuru olmadığı, sonuç olarak dava dışı sürücü …’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, davacı sürücü …’in kusursuz olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Dosya üzerinde mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, Tazminat Hesap Uzmanı Bilirkişi … tarafından hazırlanan tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; hesap yöntemi hususunda; 26.04.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 6704 sayılı torba yasada 01.06.2015 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan Sigorta Poliçesi Genel Şartlarına atıf yapılmakta ve anılan Genel Şartlarda ve ekinde cismani zarar hesaplarının TRH-2010 tablosu ve %1,8 teknik faiz uygulanarak hesaplama yapıldığı, ancak; 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin E. 2019/40, K. 2020/40, T. 05.03.2020 sayılı kararı ile 26.04.2016 tarihli 6704 sayılı kanunun 3. Maddesi ve 2918 sayılı KTK’nun 90. maddesinin 1. cümlesinde yer alan “…. ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan Genel Şartlarda. ibaresinin Anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptal edilmiştir. Hal böyle olunca; davacının maddi zararı TRH-2010 %1,8 teknik faiz yöntemine göre değil, PMF-1931 tablosu ve progressive rant yöntemine göre hesaplanacağı, davacının yaşı, bakiye ömrü ve sosyo-ekonomik durumu hususunda; 04.03.1986 doğumlu olan davacı … 22.08.2018 kaza tarihi itibarı ile (32) yaşında olup, PMF-1931 yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (36) yıl ve (68) yaşına kadar yaşayacağı, müşteki ifade tutanağında davacının kasap olarak çalıştığı, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına ve uygulamalara göre, kadın-erkek ayırımı yapılmaksızın kural olarak aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edildiği, davacının (32) yaşından itibaren, (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif (28) yıldır. Davacının (60-68) yaşları arası zarar gördüğü emeklilik ve pasif devresi (8) yıl olduğu, davacının geçici ve sürekli işgücü kaybı (maluliyet) durumu hususunda; Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 20.08.2020 tarihli raporunda; davacının tüm vücut engellilik oranının %8 olduğu, tıbbi iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin (6) ay olduğu belirtildiği, davacının işlemiş aktif devre (bilinen dönem) kazançları hususunda; davacının SGK Hizmet Dökümünde davacının 2018 yılındaki 39 günlük brüt kazancının 3.077,82 TL olduğu belirtildiği, buna göre; davacının 2018 yılındaki (1) aylık ortalama brüt ücreti – (30/39) x 3.077,82 TL – 2.367,55 TL olduğu, davacın 2018 yılındaki AGİsiz net ücreti ve AGİ dahil net aşağıdaki gibi tespit edildiği, ¸davacının 2019 ve 2020 yıllarındaki ücret bordroları dosyada mevcut olmadığından, bizzarur anılan yıllardaki net ücretler; 2018 yılındaki 1.653,63 TL AGİsiz net ücretin aynı dönemdeki 1.450,91 TL tutarındaki agisiz net asgari ücretin kıyaslanması ile tespit edilecektir.¸
Davacının 2019 ve 2020 yılında elde edebileceği aylık net ücreti asgari ücret ile kıyaslanarak aşağıdaki gibi tespit edilmiştir.¸
22.80.2018 – 22.08.2020 arasındaki (2) yıllık işlemiş devredeki kazançlar
22.08.2018 – 22.02.2019 arasındaki (6) aylık işlemiş devredeki kazançlar
22.02.2019-22.08.2020 arasındaki (1,5) yıllık işlemiş devredeki kazançlar¸
İşleyecek aktif ve pasif devredeki (bilinmeyen dönem) kazançlar hususunda; 22.08.2020’den itibaren işleyecek devre sonuna kadar Yargıtay 9., 10., 17. ve 21. Hukuk Dairelerinin bu konudaki Yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar da nazara alınarak ortalama yıllık kazanç esasına göre değil, her yıl için ayrı-ayrı %10 Artış ve yine her yıl için ayrı ayrı %10 iskontolama esasına göre değerlendirme ve hesaplama yapılacağı, kazalının işleyecek aktif devre başındaki hesaba esas net aylık ücreti 2.618,68 TL ve hesaba esas aylık net işleyecek pasif devre kazancı 2.103,98 TL olduğuna göre davacının; işleyecek aktif devre başında yıllık net kazanç = 2.618,68 TL x 12 Ay = 31.424,16 TL, işleyecek pasif devre başında yıllık net kazanç = 2.103,98 TL x 12 Ay = 25.247,76 TL olduğu, peşin değer hususunda; ¸
Davacının maluliyeti nedeniyle maddi zararı hususunda; davacının geçici iş görmezlik nedeniyle maddi zararı aşağıdaki gibi tespit edildiği, 5 11.649,20TL x %100 malüliyet = 11.649,20 TL olduğu, davacının sürekli iş görmezlik maddi zararın şu şekilde olduğu, İndirim gerektiren hususların değerlendirilmesi hususunda; olayın meydana gelmesinde davacı kusursuz olup, davalının kusur sorumluluğu %100 oranında olduğundan kusur indirimine yer bulunmadığı, SGK tarafından davacıya geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise tamamının tenzili gerektiğ,i bununla birlikte; davacının sakatlık oranı %10′ un altında olması sebebiyle 5510 sayılı yasanın 19. Maddesine göre sürekli iş göremezlik geliri bağlanması mümkün olmadığı, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına dair dosyada belge olmadığından ödeme tenziline yer bulunmadığı, davacının nihai ve gerçek maddi zararı hususunda; davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararı – 11.649,20 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararı – 85.010,54 TL olduğu, poliçe teminatı hususunda; … plakalı araç 16.05.2017-16.05.2018 vadeli ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olduğu, poliçedeki teminat limiti sakatlık ve tedavi giderleri yönünden ayrı-ayrı olmak üzere zeyilnameye bakılmaksızın 360.000,00-TL olduğu, (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 26.04.2018 T., 2015/7731 E. , 2018/4542 K. Sayılı kararında özetle; “…Dava, trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri istemine ilişkindir. Kazaya karışan aracın neden olduğu zararlardan sorumlu olan davalı, tedavi giderlerinde 150.000,00 TL teminat limiti ile davacıya karşı sorumludur. Kazada yaralanan kişi için bakıcı gideri, tedavi giderleri klozundan karşılanmak üzere talep edebilir…” denilerek hüküm kurulduğu), davacının geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 11.649,20-*TL olup, 360,000,00 TL tutarındaki tedavi gideri teminat limitinin altında kaldığı, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 85.010,54 TL olup, 360.000,00 TL tutarındaki sakalık teminat limitinin altında kaldığı, yine temerrüt tarihi ve faiz hususunda; Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “…Madde 99- Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren (8) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” denildiği, davalı sigorta şirketine ihtarnamenin gerekli tüm belgelerle birlikte 11.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname üzerindeki alındı kaşesinden görülmüştür. Buna göre; 11.10.2018 tarihinin (8) iş günü sonrası olan 24.10.2018 tarihi temerrüt başlangıcını teşkil edeceği, faiz nev’i talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğu, sonuç olarak davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 11.649,20 TL olduğu, ancak; SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise yapılan ödemenin tamamının tenzilinin gerekeceği, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 85.010,54 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 24.10.2018 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunua karşı itirazların ve eksikliklerin giderilmesi için dosya üzerinde mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, Tazminat Hesap Uzmanı Bilirkişi … tarafından hazırlanan tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalı taraf itirazlarının değerlendirilmesi hususunda; davalı vekilince sunulan itiraz dilekçesinde özetle; maddi zararların fahiş ve hatalı hesaplanddığı iddia edilerek itiraz edildiği, davalının itirazı soyut olup, hesaplanan maddi zarar tutarlarının neden fahiş olduğu hususunda somutlaştırma yapılmadığından soyut itirazın değerlendirilebilmesi mümkün görülmediği, davalı vekilince sunulan itiraz dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri zararlarının teminat kapsamı dışında olduğu iddia edilerek itiraz edildiği, davalı vekilinin itiraz ettiği hususu ilişkin gerekli ve yeterli açıklama kök raporun 5. Sayfasındaki teminat limiti başlığı altında yapılmış olup, kök raporun anılan kısmında refere edilen Yargıtay içtihadı nazara alındığında bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik zararı tedavi gideri teminatı kapsamında olup, davalı vekilinin itirazları doğrultusunda kök raporda değişiklik gerektiren bir husus bulunmadığı, davacı taraf itirazlarının değerlendirilmesi hususunda; davacı vekilince sunulan itiraz dilekçesinde özetle; 2020 yılı asgari ücret tarifesine göre hesaplama yapılmasının hatalı olduğu iddia edilerek itiraz edildiği, davalının iddia ettiği gibi kök raporda hata yapılmamıştır. Davacı vekilinin hata yapıldığı iddiası gerçek dışıdır. Gerçek şudur; kök rapor 21.12.2020 tarihinde düzenlenmiş ve 2021 yılı asgari ücretleri ise kök rapor takdim edildikten sonra belirlenmiştir. Kök rapor tarihi itibarı ile 2021 yılı asgari ücretleri ilan edilmediğinden hata yapılması da mümkün değildir. Bununla birlikte iş bu ek rapor tarihi itibarı ile 2021 yılı asgari ücretleri bilindiğinden iş bu ek raporda nazara alındığı, inceleme ve değerlendirme hususunda; kusur durumu hususunda; ATK Trafik İhtisas Dairesinin 18.02.2020 tarihli raporunda olayın meydana gelmesinde; davalı tarafa sigortalı olan … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ in’ ın %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracı davacı sürücüsü …’ in kusursuz olduğu belirtildiği, hesap yöntemi hususunda; 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin E. 2019/40, K. 2020/40, T. 05.03.2020 sayılı kararı ile 26.04.2016 tarihli 6704 sayılı kanunun 3. Maddesi ve 2918 sayılı KTK’ nun 90. maddesinin 1. cümlesinde yer alan “…… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan Genel Şartlarda…..” ibaresinin Anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptal edildiği, (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. 2020/2598 E. 2021/34 K. sayılı kararında özetle; “…….Gerçek zarar hesabı özü itibarı ile varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birlik sağlanması açısından yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi de göz önüne alındığında Dairemizce de 2020 yılı Aralık ayı itibarı ile tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH-2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.…..davacının ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH-2010 yaşam tablosuna göre belirlenmesi suretiyle tazminat miktarının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak oluşan sonuca göre karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir” denilerek hüküm kurulduğu,) yukarıda anılan Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. 2020/2598 E. 2021/34 K. sayılı kararı dikkate alınarak; davacının muhtemel bakiye ömrü TRH-2010 yaşam tablosu ile belirlenecek; ancak; davacının maddi zararı %10 artış ve %10 ıskontolu progressive rant yöntemine göre hesaplanacağı, davacının yaşı, bakiye ömrü ve sosyo-ekonomik durumu hususunda; 04.03.1986 doğumlu olan davacı … 22.08.2018 kaza tarihi itibarı ile (32) yaşında olup, TRH-2010 Kadın bakiye ömür tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (47) yıl ve (79) yaşına kadar yaşayacağı, müşteki ifade tutanağında davacının kasap olarak çalıştığı beyan edildiği, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına ve uygulamalara göre, kadın-erkek ayırımı yapılmaksızın kural olarak aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edilmektedir. Davacının (32) yaşından itibaren, (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif (28) yıldır. Davacının (60-79) yaşları arası zarar gördüğü emeklilik ve pasif devresi (19) yıl olduğu, davacının geçici ve sürekli işgücü kaybı (maluliyet) durumu hususunda; Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 20.08.2020 tarihli raporunda; Davacının tüm vücut engellilik oranının %8 olduğu, Tıbbi iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin (6) ay olduğu, davacının işlemiş aktif devre (bilinen dönem) kazançları hususunda; davacının SGK Hizmet Dökümünde davacının 2018 yılındaki 39 günlük brüt kazancının 3.077,82 TL olduğu, Buna göre; davacının 2018 yılındaki (1) aylık ortalama brüt ücreti = (30/39) x 3.077,82 TL = 2.367,55 TL olduğu, davacın 2018 yılındaki AGİsiz net ücreti ve AGİ dahil net aşağıdaki gibi tespit edildiği,
Davacının 2019 ve 2020 yıllarındaki ücret bordroları dosyada mevcut olmadığından, bizzarur anılan yıllardaki net ücretler; 2018 yılındaki 1.653,63 TL AGİsiz net ücretin aynı dönemdeki 1.450,91 TL tutarındaki AGİsiz net asgari ücretin kıyaslanması ile tespit edilecektir.¸
Davacının 2019, 2020 ve 2021 yılında elde edebileceği aylık net ücreti asgari ücret ile kıyaslanarak aşağıdaki gibi tespit edilmiştir.
22.08.2018 – 22.08.2020 arasındaki (2) yıllık işlemiş devredeki kazançlar
22.08.2018 – 22.02.2019 arasındaki (6) aylık işlemiş devredeki kazançlar¸
22.02.2019 – 22.08.2021 arasındaki (2,5) yıllık işlemiş devredeki kazançlar¸
İşleyecek aktif ve pasif devredeki (bilinmeyen dönem) kazançlar hususunda; 22.08.2021-den itibaren işleyecek devre sonuna kadar Yargıtay 9., 10., 17. ve 21. Hukuk Dairelerinin bu konudaki Yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar da nazara alınarak ortalama yıllık kazanç esasına göre değil, her yıl için ayrı-ayrı %10 Artış ve yine her yıl için ayrı ayrı %10 iskontolama esasına göre değerlendirme ve hesaplama yapılacağı, kazalının işleyecek aktif devre başındaki hesaba esas net aylık ücreti 3.183,24 TL ve hesaba esas aylık net işleyecek pasif devre kazancı 2.557,59 TL olduğuna göre davacının;
İşleyecek aktif devre başında yıllık net kazanç = 3.183,24 TL x 12 Ay = 38.198,88 ‬ TL dır.
İşleyecek pasif devre başında yıllık net kazanç = 2.557,59 TL x 12 Ay = 30.691,08‬ TL dır.
Peşin değer; 25 Yıllık İşleyecek Aktif Devrenin Peşin Değeri:
19 Yıllık İşleyecek Pasif Devrenin Peşin Değeri:
Davacının maluliyeti nedeniyle maddi zararı hususunda; davacının geçici iş görmezlik nedeniyle maddi zararı aşağıdaki gibi tespit edildiği, 11.649,20 TL x %100 malûliyet = 11.649,20 TL dır.
Davacının sürekli iş görmezlik maddi zarar aşağıdaki gibi olduğu,
İndirim gerektiren hususların değerlendirilmesi hususunda; olayın meydana gelmesinde davacı kusursuz olup, davalının kusur sorumluluğu %100 oranında olduğundan kusur indirimine yer bulunmadığı, SGK Bandırma Sosyal Güvenlik merkezinin 23.03.2021 tarihli müzekkere cevabında davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtildiğinden rücuya tabi ödemeler hususunda bir indirime yer bulunmadığı, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına dair dosyada belge olmadığından ödeme tenziline yer bulunmadığı, davacının nihai ve gerçek maddi zararı hususunda; Yukarıda açıklandığı üzere indirim gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Buna göre; Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararı = 11.649,20 TL olduğu, Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararı = 129.400,98 TL olduğu, poliçe teminatı, temerrüt tarihi ve faiz hususunda; poliçe teminatı hususunda; … plakalı araç 16.05.2017-16.05.2018 vadeli ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olduğu, poliçedeki teminat limiti sakatlık ve tedavi giderleri yönünden ayrı-ayrı olmak üzere zeyilnameye bakılmaksızın 360.000,00-TL olduğu, (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 26.04.2018 T. , 2015/7731 E. , 2018/4542 K. Sayılı kararında özetle; “……13/08/2016 günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu sürücü…sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca çarpması sonucu … plaka sayılı araç içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını belirterek ….Somut olayda, mahkemece, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu bulunduğundan ve davanın 6111 sayılı Yasanın yürürlük tarihinden sonra açılmış olmasına göre, davanın reddine karar verilmesi doğru olmakla birlikte geçici iş göremezlik talepleri yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiğinden davacının talep ettiği geçici iş göremezlik dönemi için aktüerya raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir….” denilerek hüküm kurulmuştur.)
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 26.04.2018 T. , 2015/7731 E. , 2018/4542 K. Sayılı kararında özetle; “….Dava, trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri istemine ilişkindir. Kazaya karışan aracın neden olduğu zararlardan sorumlu olan davalı, tedavi giderlerinde 150.000,00 TL teminat limiti ile davacıya karşı sorumludur. Kazada yaralanan kişi için bakıcı gideri, tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik zararlarını tedavi giderleri klozundan karşılanmak üzere talep edebilir….” denilerek hüküm kurulduğu, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 11.649,20 TL olup, 360,000,00 TL tutarındaki tedavi gideri teminat limitinin altında kaldığı, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 129.400,98 TL olup, 360.000,00 TL tutarındaki sakalık teminat limitinin altında kaldığı, temerrüt tarihi ve faiz hususunda; Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “….MADDE 99- Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren (8) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” denildiği, davalı sigorta şirketine ihtarnamenin gerekli tüm belgelerle birlikte 11.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname üzerindeki alındı kaşesinden görülmüştür. Buna göre; 11.10.2018 tarihinin (8) iş günü sonrası olan 24.10.2018 tarihi temerrüt başlangıcını teşkil edeceği, faiz nev’i talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğu, sonuç olarak davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 11.649,20 TL olduğu, ancak; SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise yapılan ödemenin tamamının tenzilinin gerekeceği, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 129.400,98 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 24.10.2018 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, İş bu ek raporda hesaplanan sürekli iş göremezlik maddi zararının kök raporda hesaplanan sürükli iş göremezlik maddi zarar tutarından fazla olmasının Yargıtay 17. HD’ nin değişen içtihadı doğrultusunda davacının bakiye ömrünün bakiye ömürlerin daha uzun olduğu TRH-2010 tablosuna göre belirlenmesinden ve 2021 yıl asgari ücretlerinin nazara alınmasından kaynaklandığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı alınmış olan ATK kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi ek raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli işbu bilirkişi raporlarına itibar edilerek; trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkin davada taraflar arasındaki ihtilaf, 22/08/2018 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası nedeniyle, davacının yaralanmasının ve iş gücü kaybına uğramasından dolayı davalı tarafın tazminat ödeme sorumluluğunun bulunup bulunmadığı sürekli ve geçici işgörmezlik oranın ne kadar olduğu, tazminat talep edilip edilemeyeceği ve miktarının ne kadar olduğu, kazada tarafların kusur oranları, davacının malul kalıp kalmadığı veya geçici iş göremezliğinin olup olmadığı varsa bu zarar nedeniyle sigorta şirketinden istenebilir alacağının olup olmadığı ve miktarının ne olduğu, tazminat taleplerine ilişkin faiz türü ve faizin başlangıç tarihinin zararın meydana geldiği tarihten itibaren işletilmesi talebinin yerinde olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır. ATK ve aktüer bilirkişi ek raporlarında da tespit edildiği üzere; ATK Trafik İhtisas Dairesinin 18.02.2020 tarihli raporunda olayın meydana gelmesinde; davalı tarafa sigortalı olan … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ in’ ın %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracı davacı sürücüsü …’ in kusursuz olduğu belirtildiği bu kusur durumu ve davacının muhtemel bakiye ömrü TRH-2010 yaşam tablosu ile belirlenerek, davacının maddi zararı %10 artış ve %10 ıskontolu progressive rant yöntemine göre hesaplanması sonucu, SGK Bandırma Sosyal Güvenlik merkezinin 23.03.2021 tarihli müzekkere cevabında davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtildiğinden rücuya tabi ödemeler hususunda bir indirime yer bulunmadığı, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına dair dosyada belge olmadığından ödeme tenziline yer bulunmadığı, … plakalı araç 16.05.2017-16.05.2018 vadeli ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olduğu, poliçedeki teminat limiti sakatlık ve tedavi giderleri yönünden ayrı-ayrı olmak üzere zeyilnameye bakılmaksızın 360.000,00-TL olduğu, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 11.649,20 TL olup, 360,000,00 TL tutarındaki tedavi gideri teminat limitinin altında kaldığı, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 129.400,98 TL olup, 360.000,00 TL tutarındaki sakalık teminat limitinin altında kaldığı, davalı sigorta şirketine ihtarnamenin gerekli tüm belgelerle birlikte 11.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname üzerindeki alındı kaşesi ile sabit olmakla; 11.10.2018 tarihinin (8) iş günü sonrası olan 24.10.2018 tarihi temerrüt başlangıcını teşkil edeceği, faiz nev’i talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğu, sonuç olarak davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 11.649,20 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 129.400,98 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 24.10.2018 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu anlaşılmakla davacının maddi tazminat davasının kabulü ile, davacının 11.649,20 TL geçici iş göremezlik ile 129.400,98 TL daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 141.050,18 TL tazminat alacağının (davalı sigorta şirketinin) temerrüt tarihi olan 24/10/2018 tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının maddi tazminat davasının kabulü ile,
2-)Davacının 11.649,20 TL geçici iş göremezlik ile 129.400,98 TL daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 141.050,18 TL tazminat alacağının (davalı sigorta şirketinin) temerrüt tarihi olan 24/10/2018 tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 9.635,14 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 35,90 TL harç ve 500,00 TL tamamlama harcı toplamı 535,90 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 9.099,24 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 17.349,77 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan toplam 1.808,70 TL yargılama gideri ile 35,90 TL peşin harç, 500,00 TL tamamlama harcı ve 35,90 TL başvuru harcı toplamı 2.380,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/04/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Tamamlama Harcı: 500,00 TL
Karar Harcı : 9.635,14 TL
Noksan Harç : 9.099,24 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.950,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Giderleri : 708,70 TL