Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/709 E. 2021/351 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/709 Esas
KARAR NO : 2021/351

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/07/2017
KARAR TARİHİ : 20/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … Ltd. Şti. ile davalı şirket arasında 01.07.2014 düzenleme tarihli, 5 yıl süreli “Dağıtım Sözleşmesi (Perekande)” kabul ve imza olunduğunu, … San. Ltd. Şti. ile davalı şirket arasında 20.12.2013 düzenleme tarihli, 5 yıl süreli “Dağıtım Sözleşmesi (…) kabul ve imza olunduğunu, müvekkili olduğu şirletler ile davalı şirketin ürettiği, ithal ettiği veya ticaretini yaptığını gıda ürünlerinin ev dışı tüketim satış noktalarına dağıtımı üzerine kurulu bulunan ticari ilişkinin sözleşmelerden çok öncesinden (yaklaşık 30 yıl) beri süren bir bayilik-dağıtıcılık ilişkisi olduğunu, bu ilişki ile müvekkili olduğu şirketler ile davalı şirketin ürettiği gıda ürünlerini …, … ve … ili ve ilçelerini kapsar biçimde sahibi olduğu araçlar ve çalıştırdığı personelleri aracılığı ile satım ve dağıtımını yapmakta olduğunu, davalı şirketin hiçbir hukuki, yasal, sözlşemeye dayalı, yazılı bir bildirimde bulunmadan ahde vefa hukuki ilkesine aykırı biçimde ve gerekçe ileri sürmeden 15.08.2016-17.08.2016 tarihlerinde müvekkili olduğu şirketlerin davalı şirkete, davalı şirketten fatura kaşılığı dağıtımını sağlamak üzere aldığı gıda ürünlerine ait ödeme gün ve vadeleri gelmemiş fatura borçları dahi yokken davalı şirkete önceden müvekkili olduğu şirketlerce verilen banka teminat mektuplarını davalı şirketin nakde dönüştürmek suretiyle aralarındaki sözleşmeleri fiilen ve hukuken sonlandırdığını, fesih akabinde davalı şirketin …’de kurulu bulunan … San. Ltd. Şti ile dağıtım sözleşmesi akdettiğini, müvekkili olduğu şirketler ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin yıllık ciro miktarının 25 Milyon TL civarında olduğunu, nakde dönüştürülen banka teminat mektubu bedelleri toplamının 2.050.000,00 TL olduğunu, davalı şirketin davacı şirketleri madden büyük zarara uğrattığını, müvekkili olduğu şirketlerin, davalı şirketin aralarındaki dağıtım sözleşmelerini sonlandırması sonucunda büyük bir manevi zarara, itibar ve prestij kaybına maruz bırakıldığını, … Ltd. Şti. yönünden; müvekkili … Ltd. Şti’nin uğramış olduğu mağduriyeti, bankalar ve piyasalar nezdinde uğratıldıkları prestij ve saygınlık kaybı ve diğer tüm manevi kayıplarını gidermek amacıyla … Ltd. Şti için 450.000,00 TL manevi tazminatın, sözleşmenin sonlanacağı tarihe kadar elde edeceği karı elde edememesi sonucu uğradığı kar kaybı, davalı şirketin bayiliğini sürdüreceklerine güvenerek yaptıkları tüm araç alımı, bilgisayar ve programları yatırımı, işçilere ödemek zorunda bırakıldıkları kıdem, ihbar tazminatı ve diğer yasal hakları, ödedikleri ve ödemek zorunda bırakıldıkları depo kiraları ve diğer uğratıldıkları maddi zarara karşılık 80.000,00 TL maddi tazminatın, bakiye alacak tutarı olan 42.905,51 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretleri ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkili … Şti.’ye ödenmesine, …Ltd. Şti. yönünden; müvekkili … Ltd. Şti.’nin uğramış olduğu mağduriyeti, bankalar ve piyasalar nezdinde uğratıldıkları prestij ve saygınlık kaybı ve diğer tüm manevi kayıplarını gidermek amacıyla … Ltd. Şti. için 50.000,00 TL manevi tazminatın, sözleşmenin sonlanacağı tarihe kadar elde edeceği karı elde edememesi sonucu uğradığı kar kaybı, davalı şirketin bayiliğini sürdüreceklerine güvenerek yaptıkları tüm araç alımı, bilgisayar ve programları yatırımı, işçilere ödemek zorunda bırakıldıkları kıdem, ihbar tazminatı ve diğer yasal hakları, ödedikleri ve ödemek zorunda bırakıldıkları depo kiraları ve diğer uğratıldıkları maddi zarara karşılık 20.000,00 TL maddi tazminatın ve dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretleri ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkili … Ltd. Şti.’ye ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmeler ve ticari ilişkinin davacı şirketlerin kendi kusurları nedeniyle sonlandırıldığını, davacıların finansal yapısındaki bozuklukar nedeniyle taraflar arasındaki ticari ilişkinin sürekli sorunlu ilerlediğini, davacıların ticari ilişkinin başladığı tarihten itibaren sürekli olarak kredi limit aşımı yaparak çalıştığını, ciddi boyutlarda ödeme problemleri yaşandığını ve siparişlerini sürekli geciktirdiklerini, davacılarla davai şirketin karşılıklı anlaşarak işin sonlandırılmasına karar verildiğini, davacıların bakiyelerinin sıfırlanması için depolarında bulunan ürünlerin iade alınmasi teklif edildiğini, ürünlerin davacılar tarafından depodan kaçırılarak bilinmeyen bir lokasyona taşındığını ve bundan sonra şirket yetikililerine ulaşmak mümkün olmadığını, müvekkili olduğu şirketin daha fazla mağdur olmaması amacıyla bakiye alacağının tahsili için Dağıtım Sözleşmelerinin 12. Maddesi uyarınca şirket uhdesinde bulunan teminat mektuplarını nakde çevirdiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin 12. ve 17. Maddeleri uyarınca müvekkili olduğu şirketin sözleşmeleri dilediği zaman ve tek taraflı olarak feshetme hakkının bulunduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiyi feshe kadar getiren sürecin davacı şirket yetkilierinin bilgileri dahilinde ilerlerdiğini, müekkilinin davacıların elinde bulunan 120.000,00 TL değerindeki solution grubu ürününün diğer dağıtıcılara satılması konusunda destek olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tek yetkili satıcı ilişkisi olmadığını, kendine özgü atipik bir sözleşme ilişkisi olduğunu, davacıların taleplerinin ve davalarının reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılardan … Şti’nin 2013 yılı dahil bu yıldan itibaren; davacı … Şirketinin 2014 yılı dahil bu yıldan itibaren 2013-2014 ila 2017 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtlarının Mahkemece resen seçilecek mali müşavir bir bilirkişi vasıtasıyla incelettirilerek defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, davalı ile aralarındaki sözleşme kapsamında oluşan cari hesap ilişkisinin incelenmek suretiyle dava dilekçesine konu edilen zarar talebi yönünden de (maddi zarar) inceleme yapılarak rapor alınmasına karar verilmiş … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla tanzim ettirilen mali bilirkişi Prof. …’ın 18.09.2019 tarihli raporda özetle;
“…Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle davacıya ait ticari defterlerin incelenmesinden ulaştığımız bulgulara göre;
1. Davacı … Şirketinin davalıdan 102.663,55 TL cari hesap bakiyesi alacağı bulunduğu;
2. Davacı … Şirketinin davalıya toplam 59.760,68 TL borcu bulunduğu,
3. Davacıların davalı ile olan alacak ve borçlarının mahsubu neticesinde davacının davalıdan bakiye 102.663,55 TL – 59.760,68 TL = 42.902,87 TL alacaklı olacağı,
4. Davacının çalıştırmış olduğu personellerin işten çıkarılması suretiyle davalıdan kıdem tazminatı talep ettiği; ancak kıdem tazminatının işverenin borcu olduğu, sözleşmenin feshiyle ortaya çıkan bir zarar olmadığı, davacının kıdem tazminatını davalıdan talep edemeyeceğinin düşünüldüğü; Mahkeme aksi kanaatte ise bunun raporumuz ekindeki tabloda sunulduğu,
5. Davacının sözleşmenin haksız feshedildiği gerekçesiyle araç-gereç bedelini talep ettiği, taraflar arasındaki sözleşmenin öteden beri devam eden sözleşme olduğu, feshedilen sözleşme sebebiyle yeni bir yatırımın yapıldığına ilişkin bilgi olmadığı, araç-gereçlerin de zaten büyük bir kısmının amorti edildiği, bazı araç-gereçlerin satış imkanının bulunduğu, Mahkemenin sözleşmenin haksız feshedildiği kanaatine varması durumunda araç gereç bedellerinden talep edilecek tutarın gıda konusunda uzman bilirkişi ile makine mühendisi bilirkişiye tespit ettirilmesi gerektiğinin düşünüldüğü,
6. Davacının kazanç kaybı konusunda raporumuz içinde her iki davacı şirket için ortalama günlük kazanç hesaplamasının (dosyadaki vergi beyannamelerinden) yapıldığı, davacının kazanç kaybı tutarının hesaplanabilmesi için davacının aynı bölgede benzer faaliyeti yapması için gerekli makul sürenin tespitine ihtiyaç olduğu… ” yönünde görüş ve kanaat belirttiği anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller, tüm dosya kapsamı, davacı şirketlerin talimat yoluyla incelenen defterlerine ilişkin rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının birlikte incelenmek suretiyle taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından feshinin haklı olup olmadığı, başka bir deyişle bu feshin haksız bulunup bulunmadığı hususunun tespiti ile bu doğrultuda ayrıca taraf defterleri arasındaki farkın olup olmadığı varsa dayanağının ne olduğunun belirlenerek davacı talebi doğrultusunda davalı taraftan istenebilir cari hesap alacağı ve maddi tazminat alacağının olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğu (maddi tazminat istemine ilişkin olarak kar kaybı, işçilere ödenen kıdem tazminatı, araç gereç bedeli istediği dikkate alınarak) konusunda rapor tanzim edilmesi için dosya bir YMM,bir Ziraat Mühendisi ve Borçlar Hukukunda uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti 17/08/2020 tarihli raporda özetle ;
“….Davalı … ile davacılardan …arasında akdedilen 01.07.2014 tarihli “Dağıtım Sözleşmesi (Perakende)” başlıklı sözleşmenin 12. maddesinde ödeme şartları düzenlenmiş olduğu, hükmün“……Ödememe veya eksik ya da geç ödeme hallerinde … bu sözleşmeyi feshedip feshetmemekte serbesttir….”şeklinde olduğu, yine Sözleşmenin Fesih başlıklı 17. maddesinin, “1-Taraflardan herhangi biri, sözleşme süresi boyunca herhangi bir zamanda en az 1 (bir) ay önceden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle sözleşmeyi tek taraflı olarak ve herhangi bir sebep göstermek zorunda olmaksızın feshetmek hakkına sahip olacaktır. 2-DAĞITICI, bu sözleşmedeki yükümlülüklerden herhangi birini ihlal ettiği takdirde ve sözkonusu ihlal, giderilmesi mümkün bir ihlal olup da ..’nin ihlali bildiren ve ihlalin giderilmesi talebini içeren yazılı ihbarından itibaren 5 (beş) gün içinde düzeltilmezse, … bu sözleşmeyi derhal ve tek taraflı olarak feshetmek hakkına sahip olacaktır.3-DAĞITICI’nın (yeniden yapılanma ya da birleşme amacıyla yapılanlar hariç) zorunlu ya da ihtiyari iflas halinde ya da DAĞITICI’nın aciz hale düşmesi, alacaklılarıyla konkordatoya girmesi, malın tamamı ya da esaslı bir kısmının idaresinin resmi bir görevliye verilmesi durumlarında … işbu sözleşmeyi derhal tek taraflı olarak sona erdirmek hakkına sahip olacaktır.4-Bu maddenin 12. maddesinde belirtilen fesih sebepleri saklıdır.” hükümlerini havi olduğu,
Davalı … ile davacılardan … ile yapılan 20.12.2013 tarihli Dağıtım Sözleşmesi (…) başlıklı sözleşmede de 12. Madde ödeme şartları ve 17. maddede de fesih hususunun düzenlenmiş olduğu, ilgili hükümlere bakıldığında … ile yapılan sözleşmeyle aynı içerikte olduğunun görüldüğü,
Sözleşme hükümleri değerlendirilecek olduğunda, davalının davacıların sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirme sürecindeki aksaklıklara ilişkin Sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen “sözleşmedeki yükümlülüklerden herhangi birini ihlal ettiği takdirde ve sözkonusu ihlal, giderilmesi mümkün bir ihlal olup da …’nin ihlali bildiren ve ihlalin giderilmesi talebini içeren yazılı ihbarından itibaren 5 (beş) gün içinde düzeltilmezse, … bu sözleşmeyi derhal ve tek taraflı olarak feshetmek hakkına sahip olacaktır.” şeklinde bir uygulama içinde bulunmadığı; sözleşmede bu konuda herhangi bir şekil şartı öngörülmese de ticari hayatın akışında bu tür ihbarların noter kanalıyla yapıldığının bilindiği, diğer yandan sözleşmede “ihlalin giderilmesi mümkün bir ihlal” olması gerekliliğinden söz edildiği, eğer ihlalin –ödemelerdeki gecikmeler/ödeme sorunlarının- giderilmesi mümkün olmayan bir ihlal olarak görülmesi durumunda davalının hükümdeki süreci işletmeden de sözleşme ilişkisine son verebileceğinin kabulünün gerekeceği; davacıların ödeme süreçlerindeki gecikmeleri, limit aşımında bulunmaları hususunun süreklilik arz ettiğinden bahisle, artık giderilmesi mümkün olmayan bir ihlal olarak kabulü konusundaki nihai yorum ve takdirin sayın Mahkemeye ait olduğu,
Bayilik sözleşmesinde bayilik verenin bayi nezdindeki haklı beklentilerinden birinin de bayinin finansal durumunun iyi olması ve bu finansal durumunu devam ettirmesi olduğu, bu doğrultuda finansal durumun sözleşmeden beklenen amacın ve sözleşmeden doğan (ödeme, teminat vs. gibi) yükümlülüklerinin yerine getirilmesine elverişli olması gerektiği,
Dosyada mübrez maillerden ve belgelerden heyetimiz hesap uzmanınca anlaşıldığı ve tespit edildiği kadarıyla davacıların ekonomik sorunlarla karşılaştığının görüldüğü; ödemelerde gecikmeler yaşandığı, bu durumun bir kerelik olan bir durum olmadığı, yaşanan gecikmelerin geniş bir zamana yayıldığı dikkate alınacak olduğunda, ödemelerdeki gecikmelerin adeta taraflar arasında yerleşik bir uygulama haline geldiği veya gecikmelerin davalı nezdinde ağır bir ihlal olarak görülmediği bir an için düşünülebilecekse de süreç içinde tekrarlanan bu durumların davalı nezdinde artık çekilmez/katlanılmaz bir durum oluşturduğu ve bu itibarla haklı feshe temel teşkil eden olgular olma noktasında nihai takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere bir değerlendirme yapılabileceği,
Sayın mahkeme tarafından sözleşmenin haksız yere feshi konusunda karar verilmesi halinde davacıların uğramış olduğu kıdem ve ihbar tazminatı … Şti. için 1.294,95 TL, …San. Ltd. Şti. için 42.602,45 TL olmakla beraber toplamda 43.897,40 TL olduğu,
Sayın mahkemenin haksız fesih kanaatine varması durumunda dahi davacıların araç gereç bedellerini davalıdan talep edemeyeceği sonucuna varıldığı,
Mahkemece davalının davacılar ile olan sözleşmesini haksız yere feshettiği karar verilmesi halinde, heyetimiz hesap uzmanı sayın … tarafından yapılan hesaplamaya göre, davacı …Ltd. Şti’nin kazanç kaybının (1.258,72 TL/gün x 855 gün =) 1.076.205,60 TL, davacı … Ltd. Şti.’nin kazanç kaybının (649,77 TL/gün x 1048 gün =) 680.644,56 TL olabileceği, ne var ki nihai takdirin sayın Mahkemede olduğu ve bu meyanda sayın Mahkemenin, (raporumuzun III. İnceleme ve Değerlendirme başlıklı bölümünde f) bendinde örnek kabilinden yer verdiğimiz ) Y.19.HD.’nin E. 2016/9687, K. 2016/15781, T. 14.12.2016 sayılı ve E. 2018/2046, K. 2019/5241, T. 20.11.2019 sayılı kararlarında tespit edilen 6 ayla sınırlı kazanç kaybı yönündeki tespitlerin somut olay bakımından hangi ölçüde dikkate alınacağı hususunda nihai takdirin de sayın Mahkemede olduğu,
Davalı … A.Ş.’nin defter kayıtlarının incelenmesi sonucu Davalı şirketin Davacı Şirketlere;
Davacı …Şti’ne 1.726,39 TL,
Davacı …Şti’ne 38.884,36 TL,
olmak üzere toplam 40.610,75TLolduğu,
Söz konusu tutarların tamamının 19.04.2017 tarihinde … 7.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından 1.726,39 TL ve … 7.İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyasından 38.884,36 TL olmak üzere tamamen ödendiği herhangi bir cari hesap borcunun bulunmadığı… ” yönünde görüş ve kanaat belirttikleri görülmüştür.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, davalı ile davacılar arasında akdedilen sözleşmelerin feshi nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile cari/açık hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasında uzun süre ticari ilişki bulunduğu, son olarak … ile 20.12.2013 tarihinde dağıtım sözleşmesi , … ile 01.07.2014 tarihinde “Dağıtım Sözleşmesi (Perakende)” akdedildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık ,davacılar ile davalı arasında akdedilen sözleşmelerin davalı tarafından süresinden önce haklı bir neden bulunmaksızın feshedilip feshedilmediği ve sözleşmenin feshi nedeniyle oluşan zararların talep edilip edilemeyeceği ayrıca davacı …’nın cari/açık hesaptan kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmıştır.
… Şirketi ile davacılardan … Ltd. Şti arasında akdedilen 01.07.2014 tarihli sözleşme ile davacı … Ltd. Şti. İle akdedilen 20/12/2013 tarihli sözleşmenin 12. Maddesinde ödeme şartlarına, 17. Maddesinde ise fesih koşullarına ilişkin hükümlere yer verildiği,
Her iki sözleşmenin 12. Maddesinde “… ödememe veya eksik ya da geç ödeme hallerinde … bu sözleşmeyi feshedip feshetmemekte serbesttir…” sözleşmelerin 17. maddesinde ise ; “…Taraflardan herhangi biri, sözleşme süresi boyunca herhangi bir zamanda en az 1 (bir) ay önceden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle sözleşmeyi tek taraflı olarak ve herhangi bir sebep göstermek zorunda olmaksızın feshetmek hakkına sahip olacaktır. DAĞITICI, bu sözleşmedeki yükümlülüklerden herhangi birini ihlal ettiği takdirde ve sözkonusu ihlal, giderilmesi mümkün bir ihlal olup da …’nin ihlali bildiren ve ihlalin giderilmesi talebini içeren yazılı ihbarından itibaren 5 (beş) gün içinde düzeltilmezse, … bu sözleşmeyi derhal ve tek taraflı olarak feshetmek hakkına sahip olacaktır. Bu maddenin 12. maddesinde belirtilen fesih sebepleri saklıdır…” hususlarına yer verildiği , davacıların sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmekte geciktikleri ,ödeme yapmakta zorlandıkları, ödemelerin bir kısmının teminat mektubunun nakde çevrilmesi suretiyle yapıldığının ve bu duruma davacıların da muvafakat verdiklerinin anlaşıldığı, sözleşmelerin 17. Maddesi kapsamında davacılara 5 günlük süre tanınmasının sonucu değiştirmeyeceğinin açıkça anlaşılması karşısında davalı şirketin sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu ve davacıların bu sebeple maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiği kanaatine varılmış, dosya kapsamı ve bilirkişi raporlarından anlaşıldığı üzere davacıların açık hesaptan kaynaklanan alacaklarının tamamının 19.04.2017 tarihinde … 7.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından 1.726,39 TL ve … 7.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından 38.884,36 TL olmak üzere ödendiği, davacıların dava tarihi itibariyle açık hesaptan kaynaklanan ve talep edebilecekleri herhangi bir alacaklarının kalmadığı anlaşılmakla davacıların davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının ayrı ayrı REDDİNE,
2-Peşin yatırılan 10.979,22 TL harçtan tahsil edilmesi gereken (59,30×2=118,60 ) 118,60 TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 10.860,62 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan posta ve tebligat ücreti 148,10-TL yargılama giderinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 15.626,02-TL vekalet ücretinin davacı …Şirketi’nden tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı … Limited Şirketi’nden tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı … San. Ltd. Şti.nden tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı … San. Ltd. Ştinden tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.20/05/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip