Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/627 E. 2019/632 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/612 Esas
KARAR NO : 2019/617 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 10/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalı şirket arasında 13/02/2007 tarihinde … Şubesinin, 17/03/2014 tarihinde de … Şubesinin TTK m.102. ve devamında belirtilen şartlarda geçerli olan acentalık sözleşmesinin akdedildiğini, davacı …’ın ticari ortaklığa teminat olmak üzere davalı lehine boş bir adet kambiyo senedini kefil gibi düzenleyerek teminat olarak verdiğini, senette borçlu olarak …’ın olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiye göre davacının işlettiği acentanın tüm personel özlük hakları, SGK maliyetleri, akaryakıt, gayrimenkul kira bedeli, aidat, stopaj bedelleri, basılı evrak, kırtasiye ve poşet giderleri, işyeri elektrik su ve ısınma giderleri acentalık sözleşmesinde belirtilen sigortaların maliyetlerinin vb. davalı tarafından karşılanacağına dair hüküm altına alındığını ancak davalının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlükleri yerine getimediğini, kendi menfaatleri doğrultusunda sistemli olarak acentayı zarara uğrattığını, davacının davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi noterlik ihtarnamesi ile feshettiğini, bunun davalıya tebliğ edildiğini, tarafların ticari kayıtlarında fesih tarihi itibariyle davacıların davalıya borcu bulunmadığını, bu nedenlerle aradaki ticari ilişkiden kaynaklanan herhangi bir borcun bulunmadığının tespitine, davacı müvekkillerince davalıya verilen teminat senedinin iadesi ile iptaline, davalıya verilen senet hakkında davalı tarafça paraya çevrilme işlemi uygulanmamak üzere ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; acentelik sözleşmesinin 41. maddesinde taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklarda İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini, taraflar arasında aktedilen acentelik sözleşmeleri gereği müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtları kesin delil niteliğini haiz olduğunu, davacı …’ın müvekkili şirkete toplam 79.493,74 TL borcunun bulunduğunu, bu alacağının kaynağının taraflar arasında yapılan acentalık sözleşmesi ve eklerinden ve acentanın kasa açığından kaynaklandığını, verilen senedin teminat senedi olmadığını, davacının bunun teminat senedi olduğunu yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini beyan etmekle , davanın reddinine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m.72/3 kapsamında icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davasıdır.
Mahkememiz dosyasına celp edilen … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı … AŞ’nin davacılar … ve … aleyhine 19/08/2016 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yolla 02/05/2016 tanzim, 02/06/2016 vade ve 30.000,00 USD miktarlı bonoya dayalı olarak 87.000,00 TL asıl alacak, 1.115,51 TL işlemiş faiz, 261,00 TL komisyon olmak üzere toplam 88.376,51 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacılardan tahsilini talep ettiği görülmektedir.
Takip dayanağı bononun incelenmesinde; 02/05/2016 tanzim, 02/06/2016 tediye, 30.000,00 USD miktarlı, keşidecisi …, avali … ve lehtarının … AŞ olduğu görülmektedir.
İhtilaf, takip dayanağı senetten dolayı davacıların borçlu olup olmadıkları, varsa miktarı konusundan kaynaklanmakta olup ispat yükü davacılardadır.
Davacı ile davalı arasında akdedilen 22/02/2007 tarihli Acentelik Sözleşmesi ile davalı tarafından davacıya acentelik verildiği görülmektedir.
Takip dayanağı 02/05/2016 tanzim, 02/06/2016 tediye, 30.000,00 USD miktarlı, keşidecisi …, avali … ve lehtarının … AŞ olan bononun acentelik sözleşmesinin teminatı olarak verildiği tarafların kabulündedir.
… Nöbetçi 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan talimat neticesinde bilirkişi …’ten alınan 17/10/2018 tarihli bilirkişi raporu ile; davacı …’ın 2007 – 2014 yılı ticari defterlerinin incelendiği ancak kimilerinde kapanış tasdiklerinin olmadığı, taraflar arasındaki borç alacak ilişkisi kapsamında 2017 yılı sonu itibariyle davacının davalıya 13.326,27 TL borcu olduğunun tespit edildiği görülmektedir.
Dosya kapsamı, davacı defterlerinin kendi aleyhine kesin delil olması ve bilirkişi raporu ile davacı defterleri itibariyle davacının davalıya takip tarihi itibariyle 13.326,27 TL borçlu olduğunun tespit edilmiş olması nedeniyle menfi tespit davasının reddine, alacak davasının reddine ve 02/05/2015 tanzim 02/06/2016 tediye ve 30.000,00 USD miktarlı, keşidecisi …, avali … ve lehtarı … ve … AŞ olan bononun acentelik ilişkisinden kaynaklanan ticari ilişkinin teminat olarak verildiği ve bu ilişkiden kaynaklanan bakiye borç olduğu tespit edildiğinden bononun iptali talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı … ile davalı … AŞ arasındaki acentelik ilişkisinden kaynaklanan ticari ilişki bakımından davacı …’ın davalıya 13.326,27 TL borcu olduğu anlaşıldığından menfi tespit talebinin REDDİNE,
Davacının davalıdan subut bulan herhangi bir alacağı olmadığından alacak talebinin REDDİNE,
02/05/2015 tanzim 02/06/2016 tediye ve 30.000,00 USD miktarlı, keşidecisi …, avali … ve lehtarı … AŞ olan bononun acentelik ilişkisinden kaynaklanan ticari ilişkinin teminat olarak verildiği ve bu ilişkiden kaynaklanan bakiye borç olduğu tespit edildiğinden bononun iptali talebinin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 700,18 TL harçtan mahsubu ile bakiye 655,78 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.860,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacılar tarafından yatırılan bakiye gider avansının ve teminatın kararın kesinleşmesi halinde davacılara iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/07/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 700,18 TL
Karar Harcı : 44,40 TL
Bakiye Harç : 655,78 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.225,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 600,000 TL
Posta Giderleri : 292,15 TL