Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/624 E. 2019/1085 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/624 Esas
KARAR NO : 2019/1085 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/02/2017 tarihinde müvekkilinin sürücüsü olduğu plakasız şarjlı motosiklet ile sürücüsü …olan … plakalı aracın çift taraflı kaza meydana gelmesi neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve müvekkilinin bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın kaza tarihinde davalı … nezdinde sigortalı olduğunu, bu nedenle bedensel zararının tespiti ile geçici iş göremezlikten dolayı 1.000,00 TL ve sürekli iş göremezlikten dolayı 2.500,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazada kusurlu olan aracın davacının yolcu olarak bulundugu araç olduğunu, davacının zarara müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracın neden olduğunu yazılı ve kesin delillerle ispat etmek zorunda olduğunu, epikriz raporunda davacının herhangi bir maluliyetinin olmadığının görüldüğünü, davayı kabul anlamına gelmemekle davacının elektrikli bisiklette arkadaşıyla birlikte olduğundan hatır taşıması söz konusu olacağından dolayı hatır indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçedeki limitler ile sınırlı olduğunu, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığından avans faizi talebinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK m.54’de düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı, 28/02/2017 tarihinde kendisinin sürücüsü olduğu plakasız şarjlı motosiklet ile sürücüsü … olan … plakalı araç ile çift taraflı kaza meydana gelmesi neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve bu nedenle bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … tarafından KZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle bedensel zararının tespiti ile geçici iş göremezlikten dolayı 1.000,00 TL, sürekli iş göremezlikten dolayı 2.500,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Bedensel zarardan kaynaklanan tazminatının tahsili davalarında zarar görenin tazminat alacağı, somut aktif dönem kazancı herhangi bir arttırım ve indirim yapılmaksızın, soyut aktif ve pasif dönem kazancı ise Yargıtay’ın 1994 Ocak ayından itibaren kabul ettiği uygulama doğrultusunda “her yıl arttır her yıl eksilt = progresif rant tekniği”‘ne göre hesaplanıp (HKG 01/11/1995 tarih, 1995/9-679 E. ve 1995/898 K.) hak sahipleri arasında paylaştırılarak bulunmaktadır. Ancak 2918 sayılı yasanın 90. maddesinin 14/04/2016 – 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değişik düzenlemesi ile davalı … şirketinin trafik sigortasından kaynaklanan sorumluluğunun 2918 sayılı kanun ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan ve 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenmesi öngörüldüğünden 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelen trafik kazalarından kaynaklı tazminat davalarında tazminat miktarının “devrebaşı ödemeli belirli süreli rant formülüne” göre hesaplanması gerekmektedir. Ancak progresif rant tekniği ile yapılan hesaplama neticesinde ortaya çıkan sonuç ile devrebaşı ödemeli belirli süreli rant formülüne göre yapılan hesaplama ile ortaya çıkan sonuç arasında (somut olaya göre farklılık göstermekle birlikte) %20 oranında zarar gören aleyhine fark ortaya çıkmaktadır. Ancak hakim 6098 sayılı TBK’nın 60. maddesi gereği sebeplerin yarışması ilkesi doğrultusunda ayrıksı bir düzenleme veya bağlayıcı bir talep olmadığı takdirde zarar gören lehine olacak şekilde uygulama yapmakla yükümlüdür. Bu kapsamda 2918 sayılı yasanın 90. maddesinin 14/04/2016 – 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değişik düzenlemesi ile sigorta şirketinin sorumluluğu kısıtlanmış ise de işleten ve sürücünün sorumluluğunu kısıtlayan bir durum söz konusu değildir. Bu durum karşısında sigorta şirketinin sorumluluğunun sigorta genel şartlarına göre işleten ve sürücünün sorumluluğunun ise 2918 sayılı yasa ve bu yasada hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Kusur bilirkişisi ATK Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nden emekli kusur bilirkişisi…’dan alınan 01/02/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; vaki kazada … plakalı araç sürücüsü …’in %75 oranında, plakasız şarjlı motosiklet sürücüsü …’in ise %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan tarih 29/06/2018 – 11684 sayılı rapor ile; davacının %2.1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olduğu ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 ay sürebileceği tespit edilmiştir.
… SGK tarafandan gönderilen 31/07/2017 tarih ve 9.430.522 sayılı cevabi yazısından vaki kazadan dolayı davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi…’den alınan 08/10/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; sigorta şirketinin sorumluluğunu üstlendiği …plakalı araç sürücüsünün %75 kusuru ve davacının %25 kusur oranı, davacının iş gücü kayıp oranının %2.1 olarak, muhtemel bakiye ömrün TRH-2010 tablosuna göre, ispat edilmiş başka bir kazanç olmadığı için asgari ücret, somut aktif dönem kazancı herhangi bir arttırım veya indirim yapılmaksızın, soyut aktif ve pasif dönem kazancı ise kaza 01/06/2015’de yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları’nın yürürlüğe girmesinden sonra meydana geldiği için “devrebaşı ödemeli belirli süreli rant” formülüne göre 1.8 teknik faiz uygulanarak, davadan önce ödeme veya SGK’nın rücuya tabi ödemesi olmadığından bu yönleri ile herhangi bir indirim yapılmayarak ve fakat davacının müterafik kusuru oranında indirim yapılmak suretiyle sigorta poliçesinde öngörülen limitler dahilinde davacının daimi iş göremezlikten kaynaklanan zararının 13.024,07 TL olduğu ve davalı … şirketinin 29/06/2017 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir.
Dosya içerisinde örneği bulunan … nolu KZMMS poliçesi ile… plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun 02/07/2016 – 2017 tarihleri arası sakatlık halinde kişi başı 310.000,00 TL limit ile sigorta güvencesine alındığı görülmektedir.
Davacı vekili 01/12/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile daimi iş göremezlikten kaynaklı alacağın 10.524,07 TL arttırmak suretiyle 13.024,07 TL’nin kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği görülmektedir.
Dosya kapsamı ile alınan kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan ve de aktüer bilirkişi tarafından tespit edilen 13.024,07 TL davalı … şirketinin sorumluluğunda kaldığından daimi iş göremezlik bakımından davanın kabulü ile bu miktarın 29/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Ancak davacı her ne kadar geçici iş göremezlik tazminatından kaynaklanan zararının tahsilini de istemiş ise de 14/05/2015 tarih – 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Karayolulları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5-b maddesinin; “Sağlık Giderleri Teminatı: Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” şeklindeki hükmünün ikinci cümlesi ile geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminatlar sigorta güvencesi dışında bırakıldığından davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan talebi bakımından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davacının daimi iş göremezlikten kaynaklanan 13.024,07 TL’nin 29/06/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 889,67 TL nispi karar harcının, 31,40 TL peşin harç ve 35,95 TL ıslah harcı toplamı 67,35 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 822,32 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.384,65 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.285,91 TL yargılama gideri ile 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı ve 35,95 TL ıslah harcı toplamı 1.384,66 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/12/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 31,40 TL
Karar Harcı : 889,67 TL
Islah Harcı : 35,95 TL
Noksan Harç : 822,32 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.695,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.200,00 TL
Posta Giderleri : 184,65 TL