Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/506 E. 2021/321 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/506 Esas
KARAR NO : 2021/321 Karar

DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 12/01/2016
KARAR TARİHİ : 21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kimlik bilgileri kullanılarak müvekkilinin gıyabında 2007 yılında … Ltd. Şti isimli bir şirket kurulduğunu, ticaret sicil kayıtlarına göre müvekkilinin söz konusu şirketin % 90 hisse sahipli ortağı ve şirket yetkilisi olduğunu, ancak müvekkilinin 2004 yılından beri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü bünyesinde farklı taşeron firmaların temizlik işcisi olarak çalıştığını, müvekkilinin kimlik bilgilerinin bir şekilde ele geçirilip kullanıldığını, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası üzerinden soruşturmanın devam ettiğini, şirketin kurulması aşamasında İTO ilgililerinin gerekli özeni göstermeyerek, olayların vuku bulmasına sebebiyet verdiklerini, Limited şirketlerinin kuruluş usullerinin Ticaret Sicil Tüzüğünde açıkça belirtildiğini, bu prosedürün tamamen sahte evraklar üzerinden işletildiğini, ilgililerin gerekli özeni göstermesi halinde TC kimlik numarası bulunmayan nüfus cüzdanının sahte olduğunun hemen fark edilebileceğini, sicilin tutulmasından doğan zararlardan Devlet ve ilgili odanın müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek … tarafından yanlış tutulan ticaret sicil kaydının düzeltilmesini, müvekkilinin uğramış olduğu zarara binaen müvekkili lehine 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın meydana geldiği dönemde yürürlükte bulunan TTK m.34 ve Ticaret Sicil Tüzüğü m.28 hükümleri çerçevesinde işlem yaptıklarını, müvekkili müdürlüğün ilgili mevzuattan kaynaklanan görevlerini eksiksiz olarak yerine getirirek tescile ilişkin evrakı incelediğini, şirket kuruluşunda noter imzası ve mührü de bulunan şirket ana sözleşmesini ve yine davacı adına düzenlenen noter onaylı imza beyannamesine dayalı tescil işlemlerini yaptığını, müvekkilinin imza uzmanı gibi imzaları inceleme yetki ve görevi bulunmamakta ve işlem güvenliği açısından bu incelemenin Noterlik Kanunu gereği noter tarafından yapılması gerektiğini, dava konusu olayda kimlik ve imza kontrolü noter tarafından yapılan evraklar üzerinden tescil işlemi yapan sicil müdürlüğün kimlik ve imzalara ilişkin denetim yapmakla yükümlü olmadığını, dolayısıyla dava konusu olayda müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ihtilafın 4059 sayılı Kanun çerçevesinde yapılan bir uygulamaya istinaden doğmadığını, Ticaret Sicil memurunun kararına itiraz davası ile müsteşarlığın bir ilgisinin bulunmadığını, dava konusuna ilişkin herhangi bir bilgi ya da belgenin müsteşarlık uhdesinde bulunmadığını, davacı vekilinin dilekçesinde “Devlet” ifadesini kullandığının görüldüğünü, mevzuatı yanlış değerlendirerek Mali Hazinesi’ne yönelteceği husumeti Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı’na yönelttiğini, husumetin müsteşarlığa yöneltilmesinin usulü ve hukuki olmadığını, bu nedenle davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, şirket ana sözleşmesindeki kurucu imzasının sahteliğinin tespiti ile sicil kaydının düzeltilmesi talebidir.
Davacı … sicil numarasında kayıtlı … Ltd. Şti.’nin … 28. Noterliği’nin … tarih … yevmiye sayılı evrakı üzerinden düzenlenen ana sözleşmede kurucu sıfatıyla kendisi adına atılan imzanın kendisine ait olmadığını, imza sahteliğinin tespiti ile ticaret sicil kaydının düzeltilmesini talep ve dava etmiştir.
Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan yazı ile … Ltd. Şti.’nin ana sözleşmesi ile davacının başka yerlerde bulunan imza örnekleri ve huzurda alınan imza örnekleri alınmak suretiyle …’ten alınan 08/11/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; davacı adına atıldığı iddia olunan 02/11/2007 tarihli şirket ana sözleşmesindeki imza ile davacının 05/01/1998 tarihli sürücü belgesi müracaat formu aslındaki imzası, 24/06/2018 tarihli sandık kurulu seçmen listesi aslındaki imzası ve davacının mahkeme huzurunda alınan tatbiki imzası beyaz ışık ve değişik açılardan verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü (scanner) tarayıcı, bilgisayar analiz programları grafolojik, grafometrik ve kaligrafik esaslar dahilinde yapılan mukayeseli inceleme neticesinde şirket ana sözleşmesindeki imza ile davacıya ait imzaların benzerlik göstermediği ve şirket ana sözleşmesindeki imzanın davacı …’ın eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir.
Dava dilekçesi ekinde yer alan Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu (Boğaziçi Küçük Ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı) tarafından düzenlenen … tarih … sayılı rapor ile davaya konu şirket hakkında inceleme yapıldığı ve yapılan inceleme neticesinde bu şirket bünyesinde organize olarak sahte belge düzenlendiği ve bu nedenle şirket ortakları … ve … ile üçüncü kişiler …, …, … hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 359 ve 367 maddeleri gereği soruşturma yapılmak üzere Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu anlaşıldığından … CBS’ye yazılan yazıya verilen cevapta CBS’nin … tarihli … Soruşturma ve … Karar nolu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ile davacı …’ın “müşteki şüpheli” sıfatıyla soruşturmada yer aldığı, dava zamanaşımının dolmuş olması nedeniyle tüm şüpheliler bakımından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, alınmış olan bilirkişi raporu, celp edilmiş olan savcılık soruşturma dosyası üzerinden verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar hep birlikte değerlendirildiğinde … sicil numarasında kayıtlı davaya konu …Tic. Ltd. Şti.’nin … 28. Noterliği’nin … tarih … yevmiye sayılı evrakı üzerinden düzenlenen ana sözleşmede kurucu sıfatıyla kendisi adına atılan imzanın davacıya ait olmadığı anlaşıldığından ve 6100 Sayılı TTK m. 573 düzenlemesi ile tek ortaklı limited şirket kurulmasına da izin verilmiş olması nedeniyle davanın kabulü ile … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nosunda kayıtlı …Tic. Ltd. Şti.’nin … 28. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye no üzerinden imza tasdiki yapılan limited şirket ana sözleşmesinde davacı … adına atılan imzanın sahte olması nedeniyle bu kişiye ait olmadığının tespitine, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde bu şirkete ilişkin olarak tutulan sicil kayıtlarından davacı … isminin terkini suretiyle sicil kayıtlarının düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir.
Bu aşamada davacının dava dilekçesi ile 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi zararının davalı … ve T.C. Hazine Müsteşarlığı’ndan tahsilini talep etmiş ise de kısa kararda bu konuda herhangi bir hüküm kurulmadığı ve akabinde davacının bu konuda karar verilmek üzere talepte bulunduğu anlaşıldığından usulü açıdan 6100 sayılı HMK m.305/a kapsamında olmak kaydıyla, TTK m.25/2 düzenlemesi ile ticaret sicilin tutulmasından doğan bütün zararlardan devlet ve ilgili oda müteselsilen sorumlu tutulmuş ise de dosya kapsamı ile davacının herhangi bir maddi zararı ispat edilmediği gibi davalıların manevi sorumluluğunu gerektiren bir kusurları olduğu da ispat edilememiş olduğundan davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nosunda kayıtlı … Ltd. Şti.’nin … 28. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye no üzerinden imza tasdiki yapılan limited şirket ana sözleşmesinde davacı … adına atılan imzanın sahte olması nedeniyle bu kişiye ait olmadığının TESPİTİNE,
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde bu şirkete ilişkin olarak tutulan sicil kayıtlarından davacı … isminin terkini suretiyle SİCİL KAYITLARININ DÜZELTİLMESİNE,
Davalı … Sicil Memurluğu yasal hasım olmakla bu davalıdan harç ve vekalet ücreti alınmasına yer olmadığına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcından peşin yatırılan 25,20 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 34,10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine,
Manevi tazminat yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 59,30 TL maktu karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine,
Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye avansın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/04/2021

Katip …

Hakim …

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 25,20 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Noksan Harç : 34,10 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.507,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 800,00 TL
Posta Ve Diğer Giderler : 437,25 TL