Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/49 E. 2021/337 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/49
KARAR NO : 2021/337

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 08/04/2015
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı bankanın … şubesinden son 10 yıl içinde farklı tarihlerde krediler kullandığını, krediler nedneiyle davacıdan komisyon, masraf, istihbarat, ekspertiz, ipotek tesis, ipotek fek, kredi yapılandırma masrafı, hesap işletim ücreti ve benzer nitelikte kesintiler yapıldığını, taraflar arasında önceden hazırlanmış standart bir sözleşme düzenlendiğini, sözleşme koşullarının davacı ile müzakere edilmediğini, davalı bankanın yaptığı tahsilatların haksız olduğunu belirterek davanın kabulü ile, davacının kullanmış olduğu son on yılla ilgili kredilere ait haksız olarak tahsil edilmiş olan kesintilerin fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile, 7.921,63 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA/ Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı bankanından konut kredisi kullandığını, davacının kendisinden tahsil edilen 7.921,63 TL kredi dosya masrafının iadesini faizi ile birlikte talep ettiğini, davacının davalı bankadan kullanmış olduğu kredinin taksitli ticari kredi olduğunu, bu nedenle görev bakımından Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu davanın usul bakımından reddi gerektiğini, davacıdan tahsil edilen masrafların hukuka uygun olduğunu, öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davacı tarafından imzalanan kredi sözleşmesinin 9.4 Maddesinde kredi nedeniyle tahsil edilecek masrafların yazılı olduğunu ve davacının ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davacıdan tahsil edilen masrafların davalı banka tarafından verilen hizmet karşılığı olduğunu, ahde vefa ilkesi gereği davacının serbest iradesi ile ödemeyi kabul ettiği masrafların sonradan iadesini talep etmesinin iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, davalı bankanın tacir olduğunu bu nedenle TTK’nın 20. Maddesi gereği ücret isteyebileceğini, yapılan tahsilatların 5411 sayılı kanunun 144. Maddesi, Merkez Bankasının 2006/1 sayılı tebliğin 4. Maddesi, sözleşme hükümleri ile yasal düzenlemelere uygun olduğunu, davacının faiz talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile öncelikle zamanaşımı defisi dikkate alınarak zamanaşımı nedeni ile reddine ve usulü itirazlarının kabulüne, usulü itirazları yerinde görülmediği takdirde haksız ve yerinde görülmediği takdirde haksız ve yersiz olarak açılan davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, … 4.Tüketici Mahkemesi’ ne açılmış ve … Esas numarası ile kayıt olmuştur. … 4.Tüketici Mahkemesi … Esas, … karar numaralı 04.02.2016 tarihli görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine ve de davacı vekili talebi ile dosya İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’ na gönderilmekle, mahkememize tevzi edilen dava dosyasının Mahkememizde iş bu esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
… yazı cevapları, dekontlar, genel kredi sözleşmesi, bireysel kredi ödeme planı sureti, tapu senedi sureti, değerleme raporu sureti, ipotek belgesi sureti, 22.12.2014 tarihli erken kapama talimatı sureti, sigorta başvuru sureti ve sigorta poliçe sureti, … Bankası A.Ş., … Bankası A.Ş., … Bankası A.Ş., … Bankası A.Ş., … Bankası T.A.O., … T.A.Ş yazı cevapları dosya içerisine alınmış, bankacı bilirkişiden rapor ve ek raporlar alınmış ve deliller toplanmıştır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 15.08.2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; inceleme tespit ve değerlendirmelerde 100.000,00 TL olarak kullandırılan krediden % 1.4 oran üzerinden 1.399,92 TL komisyon ücreti tahsil edildiği, 2.739,74 TL sigorta bedeli tahsil edildiği, 775.00 TL ipotek tesis bedeli, 650,00 TL ekspertiz ücreti, 135,99 TL hesap işletim ücreti olmak üzere toplamda 5.700,65 TL tahsil edildiği, ticari kredi kullandırımlarında sigorta zorunluluğu bulunmadığından 2.739,74 TL’nin iade edilmesi gerektiği, diğer tahsil edilen tutarların sözleşme şartlarına uygun olarak tahsil edildiği, diğer bankalarca alınan komisyon ücretlerinin; … Bankası % 1, … % 2.5, …Bankası % 2, … Bankası % 2 oranlarında komisyon ücreti tahsil ettiği, ortalama % 1.875 denk geldiği, davalı banka erken kapaya konu edilen kredinin 91.508,22 TL üzerinden % 4.95 oranı ile 4.531,01 TL erken kapama ücreti tahsil edildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin tam metinli olarak ibraz edilmediğinden erken kapama ile ilgili olarak sözleşmede hüküm bulunup bulunmadığı tespiti yapılamadığı, takdiri mahkemede olmak üzere, Yargıtay içtihatları doğrultusunda davalı bankanın erken kapama ücreti alacağına karar verilmesi halinde kalan anapara tutarı olan 91.508,22 x %2 = 1.830,16 TL erken kapama ücreti alabileceği dolayısıyla (4.531,01 TL – 1.830,16 TL) = 2.700,85 TL fazla tahsilat yapıldığı mahkeme takdirlerinde mütalaa olunduğu, sonuç olarak 2.739,74 TL sigorta bedeli ile 2.700,85 TL’nin davacıya iade edilmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tarafların hazırlanan rapora itiraz etmeleri üzerine Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 28/08/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; sözleşmenin 12.3 maddesine istinaden davacıdan % 1,4 oranı üzerinden (TCMB yapılan bildirimde %1,4 oranı üzerinden 100.000,00 TL kredi için) 1.399,92 TL komisyon tahsil edildiği ve tahsil edilen komisyonun diğer banka uygulamalarından yüksek olmadığı, davacı, davalı tarafından iade edilen sigorta ücretinden 453,00 TL eksik iade edildiği iddia edilen 453.00 TL’lık farka nasıl ulaşıldığının dosya kapsamı belgelerden anlaşılmadığı, 650,00 TL ekspertiz ücreti ve 525,00 TL ipotek fek ücretlerinin diğer banka uygulamaları ile karşılaştırıldığında makul olduğu, 135,99 TL hesap işletim ücretinin diğer banka uygulamaları ile sözleşmenin 12.3 maddesine göre makul olduğu, erken kapama ücretine ilişkin olarak taraflar arasında imzalanan sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığı, erken kapama ücreti ile ilgili olarak 91.508,22 TL üzerinden % 4.95 oranı üzerinden BSMV dahil 4.757,56 TL olarak tahsil edilen erken kapama Komisyon ücretinin diğer banka uygulamaları ile oluşan ortalamalar dikkate alındığında TCMB’ye yapılan bildirimden daha düşük oranda kaldığı, erken kapama ile ilgili tahsil edilebilecek komisyon ücretlerine ilişkin Yargıtay içtihatlarında benimsenen oranın %2 olduğu, buna göre 91.508,22 TL x % 2 = 1.830,16 TL erken kapama komisyonu alınabileceği, dolayısıyla (4.531,01 TL+226,55 TL=)4.757,56 TL – (1.830,16 TL + 36,60 TL=)1.866,76 TL = 2.890,80 TL fazla tahsilatın yapıldığı belirtilmiştir.
Kök ve ek rapor arasındaki çelişki nazara alınarak ve de Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 02/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında Sözleşme Öncesi Bilgi Formu imzalanıp imzalnamadığına ilişkin dosyaya somut herhangi bir belge sunulmadığı, taraflarca imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde ise erken kapama ücreti ile ilgili miktar ve oran ile ilgili de her hangi bir belirleme olmadığı, diğer bir ifadeyle Yargıtay kararları doğrultusunda davalı banka tarafından davacı müşteriden faiz/kar payı dışında alınacak ücret, komisyon, masraf vb. tahsilatların hangi oran ve miktarda alınacağına dair bir açıklık yer almadığı, ancak TCMB 2006/1 tebliğ hükümlerine ilişkin düzenleme kapsamında davalı banka tarafından kredi işlemlerinde sağlanacak faiz dışındaki diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların, TCMB’ye bildirdiğine ilişkin olarak TCMB yapılan 05.01.2017 tarihli bildirimde erken kapama ücreti olarak azami %5 + BSMV ücret alınacağına ilişkin bildirmde bulunulduğu ve bununla ilgili yazı ve eki tablonun 08.07.2019 tarihli beyan dilekçesi ekinde dosyaya ibraz edildiği, takdiri Mahkemeye ait olmak üzere; taraflar arasındaki ihtilafa konu davacı tarafından davalı bankadan kullanılan taksitli ticari kredinin erken kapatılması nedeniyle davalı banka tarafından davacıdan kredinin erken kapatıldığı 01.02.2017 tarihinde sözleşmede yer almamasına karşılık TCMB yapılan bildirmdeki % 5 + BSMV altında % 4,95 + % 5 BSMV oranı üzerinden hesaplanarak müşteri hesabından tahsil edilen 4.757,56 TL’lik erken kredi kapama komisyonun tahsil edilmesinde herhangi bir fahiş durum olmadığı yönündeki davalı bankanın iddiasının yerinde olduğunun mahkemece de benimsenmesi halinde davacı talebinin yerinde olmadığı, diğer yandan mahkemece davalı banka tarafından davacıdan 22.12.2014 tarihindeki erken kapama ücreti olarak davacıdan tahsil edilen 4.757,56 TL’lik tutarın TBK 20 vd maddeleri gereğince genel işlem koşullarına aykırı olduğu ve sektör banka uygulamalarının üstünde olduğu yönünde kanaate varılması halinde ise tarafınca hesaplanandan 1.711,71 TL fazla erken kapama ücretinin davacıya dava tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda işleyecek ticari avans faizi ile birlikte iade edilmesi gerektiği, erken kapama ücreti dışındaki davacı taleplerinin dosyaya alınan kök ve ek raporlarda ve tarafınca hazırlanan iş bu rapordaki değerlendirmeler çerçevesinde davalı banka tarafından yapılan ücret, komisyon ve masraf tahsilatlarının taraflar arasında imzalanan sözleşmeye, bankacılık uygulama ve teamüllerine uygun olduğu, tarafların diğer taleplerinin takdirinin mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki 18.07.2014 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında, davalı tarafından ipotek fek yazıları, kredi limit tahsis ücreti, hesap işletim ücretleri, sigorta poliçe prim tutarından eksik iade, kredi ekspertiz ücreti, kredi komisyon ücreti ve erken kapama komisyonu adı altında yapılan 7.921,63 TL kesintilerin haksız olup olmadığı ile davacıya iadesinin gerekip gerekmediği hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekili zamanaşımı definde bulunmuş ise de; sözleşme, ödeme ve dava tarihleri nazara alındığında zamanaşımı definin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu gerekçeli ve denetime açık olan 02.12.2020 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı itibari ile; taraflar arasında 18.07.2014 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve bu sözleşmeye istinaden davacıya 23.07.2014 tarihinde ipotek karşılığı kredi tahsis edilerek kullandırıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 18.07.2014 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve sözleşmenin 12.3 maddesinde “Müşteri, işbu Sözleşme uyarınca kullandığı veya kullanacağı krediler nedeniyle komisyon, fon, ücret, kaynak kullanımını destekleme fonu gibi sair teferruat ve ayrıca yasalarca yetkilendirilmiş mercilerce tayin edilen miktar ve oranlarda gider vergisi, sair vergi, resim ve harçları nakden veya hesaben ödemeyi taahhüt eder.” hükmünün yer aldığı anlaşılmaktadır.
Davacı yanın imza itirazı söz konusu değildir.Sözleşme birbirine bütün halinde 8 sayfadan oluşmaktadır.Davaya konu kredi ticari kredi olup, davacı da bu kapsamda tüketici sayılmadığı ve ayrıca kefil de olmayıp asıl borçlu olduğu nazara alınarak yazının davacıya ait olup olmamasının yargılamaya yenilik getirmeyeceği zira yazı altındaki imzaya itirazı olmadığı ve de dilekçeler aşamasının tamamlanmasından ve süresinden sonra el yazısının kendi el yazısı olmadığı yönündeki itirazı değerlendirilmemiştir.
Ayrıca, genel işlem koşulu niteliğindeki sözleşme maddesinin geçersiz sayılması için, hükmün dürüstlük kuralına aykırı olması gerekir.Somut olayda, bankanın, yapılan işlemler nedeniyle masraf alacağına dair sözleşme hükümlerinin haksız işlem şartı olduğundan söz edilemez.(Benzer yönde T.C. İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ 2018/2175 esas, 2020/968 karar sayılı 24/09/2020 tarihli ve 2017/894 esas, 2017/870 karar ve 14/12/2017 tarihli kararları)
18.07.2014 tarihli genel kredi sözleşmesi 12.3. Maddesindeki hüküm gereğince davacının, komisyon, fon, ücret, kaynak kullanımını destekleme fonu gibi sair teferruatları ödemeyi kabul ettiği, davacıdan tahsil edilen ücret kesintilerinin T.C Merkez Bankasına bildirilen tutarlara uygun olduğu, bankanın gördüğü hizmetler karşılığında uygun ücret isteme hakkına sahip olduğu ve yine tarafların kabulü ile sigorta poliçesinin de düzenlendiği ve ayrıca davacının erken ödeme ücretine ilişkin talimat ve kabulü olduğu da anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 135,29 TL harçtan mahsubu ile bakiye 75,99 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/04/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 135,29 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 75,99 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.545,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.300,00 TL
Posta Giderleri : 209,50 TL