Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/47 E. 2020/367 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/47
KARAR NO : 2020/367

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 16/01/2017
KARAR TARİHİ : 22/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ilçesinde 1825 ada 10 parsel sayılı taşınmazda akaryakıt istasyonu işlettiğini, davalı şirket ile 15.02.2001 tarihinde İstasyon Bayilik Sözleşmesi ve buna bağlı olarak 07.12.2000 tarihinde 12 yıl süreli kira sözleşmesi imzaladığını, bayilik sözleşmesi 6.5 maddesince 10.08.2009 tanzim tarihli 100.000 TL bedelli …bank … Şubesine ait kesin teminat mektubu ve diğer ipotek teminatlarını davalıya teminat olarak verdiğini, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve buna bağlı ek sözleşmelerin Rekabet Kurulu’nun dikey anlaşmaları sonlandırmasına ilişkin kararı gereğince 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, davalıya … 2. Noterliğinden … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname gönderdiğini, ihtarnamede sözleşmelerin 18.09.2010′ da sona ereceğini, sözleşmeler kapsamında davalıya verilen 100.000,00TL nakit teminat mektubunun iadesinin talep ettiğini, davacının davalıya ait ticari ve defter kayıtlarında 124.224,19 TL alacaklı olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme sona erdikten sonra 11.10.2010 tarihinde davalı tarafından gönderilen cari hesap ekstresi ve davacı kayıtları çerçevesinde davacının davalıdan 24.224,19 TL alacağının olduğunu, 22.11.2010 tarihinde davalı elinde bulundurduğu 100.000,00 TL değerindeki teminat mektubunu iade etmeyerek sözleşmeye aykırı olarak haksız şekilde nakde çevirdiğini ve mektup bedeli olan 100.000,00 TL’yi tahsil ettiğini, davalının ticari kayıtlarında mektup bedeli olan 100.000,00 TL’yi davacının alacağı olarak kaydettiğini, neticede davacının 24.224,19 TL cari hesaptan ve 100.000,00 TL teminat mektubunun nakte çevrilmesi nedeniyle 124.224,19 TL alacaklı duruma geldiğini, davalının ticari kayıt ve defterlerinde davacının dava konusu alacağın kayıtlı olduğunu, davalıya … 4. Noterliğinin … tarihli ve … sayılı temerrüt ihtarnamesi gönderdiğini, ihtarnamede 24.244,00 TL cari hesap alacağı ve haksız yere nakte çevrilen 100.000,00 TL bedelli teminat mektubunun ödenmesini talep ettiğini, davalının ödeme yapmayarak ihtarnamenin tebliğ edildiği 22.12.2010 tarihinde temerrüde düştüğünü, davacının 124.244,00 TL asıl alacak ve 13.400,00 TL temerrüt faizi tahsili için … 1. İcra Müdürlüğü’nde … E. sayılı ilamsız icra takibi başlattığını, davalının haksız ve mesnetsiz olarak hiçbir borcunun bulunmadığını söyleyerek tüm borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini, tüm bu nedenlerden dolayı … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devam edilmesini, davalı yanın icra takibine itirazında “hiçbir borcunun bulunmadığı” gerekçesiyle haksız itiraz nedeniyle %40 oranında icra inkar tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/ Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … A.Ş.’nin … Şirketi ile tüm aktif ve pasifini devir almak suretiyle birleştiğini,… A.Ş.’nin halen petrol ürünlerinin ithalatı ve bazı bayiler ve satış noktaları vasıtasıyla bu ürünlerin toptan ve perakende olarak pazarlama işi ile uğraştığını, davanın usul yönünden dava dilekçesinde davacının adresi ve vergi numarası bulunmadığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, yine usul yönünden itirazın iptali davası hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından herhangi bir araştırma yapılmaksızın davanın reddinin gerektiğini, davacının itirazın iptali davasını açma hakkını kötüye kullandığını, bu sebepten davanın esasına girilmeksizin davanın reddedilmesi gerektiğini, dava konusu alacağın cari hesaptan kaynaklandığı davacı tarafından sunulan cari hesap dökümünden belli olduğunu, dava konusu alacağın cari hesaptan kaynaklandığından beş yıllık zaman aşımının işleyeceği, taraflar arasındaki sözleşmenin Rekabet Kurulu tarafından 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, dolasıyla taraflar arasındaki cari hesap sözleşmelerinin de bu tarihte sona erdiğini, huzurdaki davanın 16.01.2017 de açıldığı düşünülünce icra takibinin başlatıldığı tarih ile arasında yaklaşık 6 yıllık süre bulunduğundan dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını tüm bu nedenlerden dolayı davanın esastan reddine, ayrıca davacıya … istasyonu için peşin kira bedeli ödendiğini belirterek takas-mahsup talebinde bulunduğu belirterek … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından yapılan icra takibinin iptalini, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddini, davacı taraf aleyhine alacağın %40’ından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Davaya konu … 1. İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyası, … 2. İcra Dairesinin … Esas- … karar sayılı dosyası, taraflar arasındaki protokol ve sözleşme suretleri, ihtarname suretleri, kira sözleşme suretleri, … Bankası müzekkere yazı cevabı, … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı 19/09/2018 tarihli gerekçeli karar sureti celp edilip incelenmiş, dosya kapsamında tarafların ticari defterleri de incelenmek suretiyle, konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından rapor aldırılmıştır.
… 1. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde alacaklının … Ltd Şti. borçluların … AŞ ve … Bank AŞ olduğu, 11/11/2011 tarihinde “10.08.2009 tarihli … nolu teminat mektubu, 22.11.2010 tarihli iki adet … Bankası … şubesine ait eft dekontu, cari hesap ekstresi ve diğer ticari kayıtlar ve defterler” açıklamalı 100.000,00 TL asıl alacak 1/teminat mektup bedeli, 13.400,00 TL işlemiş ticari faiz / 23/12/2010 – %15, 24.244,00 TL asıl alacak 2/cari hesap alacağı olmak üzere toplam 137.644,00 TL alacağın tahsiline ilişkin ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresi içerisinde yetki ve borca itiraz ettiği, davacının da 2004 Sayılı İİK 67. Madde kapsamında 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davalı her ne kadar 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığını savunmuş ise de itirazın iptali davası açma süresinin itirazın tebliğ tarihinden başladığı kanunda açıkça belirtilmesi ve de itirazın davacıya tebliği belirlenemediğinden davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı değerlendirilmiştir.Ayrıca taraflar tacir olup, 15.02.2001 tarihli sözleşme ile protokol, 18.04.2002 tarihli işleticilik sözleşmesi ve de 27.07.2007 tarihli protokol kapsamında İstanbul mahkeme ve icra daireleri hususunda yetki sözleşmesi yapılmakla icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davanın, teminat mektubunun nakde çevrilmesinden ve bakiye cari hesaba dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itiraza karşı açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmaktadır.
… Şirketi’ nin tüm aktif ve pasifleriyle birlikte … A.Ş bünyesinde birleştiği ve… A.Ş.’ nin de ünvan değişikliği ile … A.Ş olduğu anlaşılmıştır.
Petrol ve Doğal Gaz Yüksek Mühendisi … ile Mali Müşavir… tarafından düzenlenen 19/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; tüm delillerin takdir ve değerlendirilmesi Mahkemeye ait olmak üzere, taraflar arasında 15.02.2001 tarihli … ili … ilçesi 2, Bölge … Köyü ve 18.04.2002 tarihli … ili … ilçesi …Köyü, Asfalt arası mevkiinde olmak üzere 2 adet akaryakıt bayi işleticilik ve bu bayi işleticilik sözleşmeleri kapsamında kira sözleşmeleri imzalandığı, Rekabet Kurumu tarafından düzenlenen 14.07.2002 tarihli ve 24815 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2002/2 sayılı Dikey Anlaşmalara ilişkin Grup Muafiyeti Tebliği ve Rekabet Kurumunun 12.03.2009 tarihli duyurusu doğrultusunda, 18.09.2010 tarihi itibarı ile … ili … ilçesi … Köyündeki akaryakıt istasyon bayilik sözleşmesi sona erdiği, bu konuda taraflar arasında herhangi bir anlaşmazlık bulunmadığı, … ili … ilçesi … Köyü’ndeki akaryakıt bayilik sözleşmesi ise 27.12.2007 tarihinde davacı ve davalı arasında imzalanan protokol ile sonlandırıldığı, EPDK’nın yürürlükte olan Petrol Piyasası Bayilik Lisanslarına bakıldığında, davacı …Limited Şirketi’nin … lisans no’su ile, 21.03.2005 başlangıç ve 21.03.2017 bitiş tarihleri arasında, Akaryakıt başlığı ve İstasyonlu kategorisinde Kırklareli ili, … ilçesi … Üzeri, … Belde Girişi adresinde, davalı … Şirketi ile arasında bayilik lisansı olduğu, ancak 28.01.2008 tarihinde “Kendi talebi üzerine 28/01/2008 tarihli ve 394 sayılı Başkanlık Olur’u” ile lisansının iptal edildiği görüldüğü, davacı tarafından davalıya kesilen 20.10.2005 tarihli … ve … nolu yıllık 62.491,84 TL bedelli KDV dahil toplam 516.182,60 TL olan 2005-2011 tarihlerini kapsayan kira bedeli açıklamalı faturaların hangi istasyon için gönderildiği fatura incelemesi ve 2005 yılı ticari defterlerinin her iki tarafça heyetimize sunulamamış olması nedeniyle anlaşılamadığı, bu kapsamda bu 2005-2011 kira bedeli konulu faturaların hangi istasyon için düzenlendiği hususu Mahkemenin takdirinde olduğu, mali inceleme ve değerlendirmeler neticesinde, takdiri tamamen Mahkemeye ait olmak üzere, dava dosyası, icra dosyası, ticari defter ve belgeler üzerinden yerinde yapılan incelemelerde, tarafların 2010 yılı ticari defterlerine ait noter açılış tasdiklerini süresi içinde yaptırdıkları, yevmiye defterlerine ait noter kapanış tasdiklerinin TTK ilgili maddesi gereği süresi içinde yaptırıldığı, tarafların 2017 yılı yevmiye ve defteri kebir defterlerine ait açılış ve kapanış onaylarını, elektronik defter kullanımları nedeniyle, süresi içinde GİB (Gelir İdaresi Başkanhğı)’den alınan ilk açılış ve son kapanış beratlarıyla ve ayrıca envanter defterlerini süresi içinde notere açılış tasdiki yaptırmak suretiyle YTTK 64 md. gereği süresi içinde yaptırdığı, davacı ve davah ticari defterlerinin sahipleri lehine delil teşkil ettiği, onanan kararın kesinleşip kesinleşmediği hususu Mahkemenin bilgisinde olduğu, davalı- davacı ticari defter kayıtlan üzerinde davacıya 124.967,25 TL borçlu olmakla birlikte, borcun 11/11/2011 tarihli takip talebi gereği 124.244,00 TL olacağı, davacının … 1. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile 11/11/2011 tarihli takibe konu ettiği alacağın 10/08/2009 tarihli … nolu teminat mektubu, 22/11/2010 tarihli iki adet …bankası … şubesine ait EFT dekontu, cari hesap ekstresi ve diğer ticari kayıtlar ve defterler olduğu, davacının 11/11/2011 tarihli takipte, davalı tarafından nakde çevrilen 100.000,00 TL teminat mektubu tutarı için 13.400,00 TL işlemiş faiz talep ettiği, ancak bu değer üzerinden TCMB değişken avans faiz oranı baz alınarak yapılan faiz hesabında işleyen faizin 13.311,11 TL olacağı, davacının 11/11/2011 tarihli takipte, takip tarihinden itibaren ticari faiz (%15) işletilmesini talep ettiği, talep tarihinde avans işlemlerine uygulanan ticari faiz oranının %15 olacağı, Mahkemenin takip tarihinden itibaren faiz hesabına hükmetmesi durumunda, takip tarihi ile dava tarihi arasında 124.244,00 TL asıl alacak için işleyecek faizin 82.919,93 TL olacağı, böylece işlemiş faizlerle birlikte toplam alacağın 220.475,04 TL olacağı görüldüğü kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dosyamız içerisinde bulunan … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı dava dosyası incelendiğinde; davacının … AŞ, davalının … Ltd. Şti olduğu davanın 27/01/2011 tarihinde açıldığı, Mahkemenin 08/03/2016 tarihinde “….uyulan bozma ilamı uyarınca 07/12/2000 tarihli kira sözleşmesi uyarınca peşin olarak ödenip kullanılmayan kısmına denk gelen sebepsiz zenginleşmeye tabi olabilecek fazla kira bedelinin hesap edilmesi yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiş, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, uyulan bozma ilamı uyarınca aldırılan ek rapor ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından 12 yıllık bir süre için ödendiği görülen intifa bedelinin 385.200,00 TL olduğu, bu bedelin Rekabet Kurulu’nun 05/03/2009 tarihli kararı ve 12/03/2009 tarihli duyurusu kapsamında bayilik sözleşmeleri ile bağlantılı olarak yapılan intifa sözleşmelerinin 18/09/2010 tarihine kadar kurulum, 2002/2 sayılı tebliğinde yer alan muafiyetlerden yararlanabileceği, bu tarihten sonra muafiyet koşullarının ortadan kalkacağı, dolayısıyla 18/09/2010 tarihini aşan bayilik sözleşmesi ve protokollerin bu tarihi aşan sürelerin geçersiz sayılacağı, bu nedenle de dava konusu intifasının sonlandığı 18/09/2010 tarihi itibarıyla konumuz dava tarihi 27/01/2011 olan sürede ödenen peşin ivaz bedelinin denkleştiricisi adalet ilkesi gereği güncellenmiş değerinin 74.535,87 TL olduğu, buna göre uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamı ve usulü kazanılmış hak nedeniyle davacının diğer cezai şart alacaklarına dayalı davasının sözleşmeye devam etmesi nedeniyle reddine, ancak ödenen peşin kira bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince geri kalan kira bedeline denk gelen kısmının uyarlanarak iadesinin gerektiği, yukarıda da bahsedildiği üzere konusunda ehil bilirkişilerden aldırılan ek rapor ve hesaplamalara göre 18/09/2010 tarihini aşan kiraya denk gelen kira bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince güncellenmiş değerinin 74.535,87 TL ‘ye denk gelmiş olduğu ve kısım kadar davacı tarafın sebepsiz zenginleşmiş sayılacağı ….” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/7610 Esas – 2016/14247 Karar sayılı 02/11/2016 tarihli kararıyla ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verildiği ve karar düzeltme talebi de reddedilmiş olmakla İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/21 Esas – 2016/175 Karar sayılı kararının 25/06/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar Yargıtayın 02/11/2016 tarihli onama kararında “Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere ve özellikle davalının takas-mahsup iddiasının yerinde olmadığının bilirkişi raporuyla anlaşılmış olmasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen …” ibaresine yer verilmiş ise de … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı gerekçeli kararında davalı (dosyamız davacısı) yanın takas-mahsup talebi ile ilgili bir değerlendirilme yapılmamış olması, Yargıtay ilamındaki ifadenin esastan değerlendirme yapılarak verilmiş olup olmadığının anlaşılamadığı, mahkemenin hükme esas aldığı 27/10/2015 tarihli bilirkişi raporunda, ilgili dosyada davalı olan … Ltd Şti hesap bakiyesinin 124.967,25 TL alacaklı görüldüğü belirtilmekle birlikte Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2013/7152 Esas – 2014/4656 Kararına bağlı kalmak kaydıyla sadece sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacının (dosyamız davalısı) davalıdan (dosyamız davacısı) talep edebileceği kullanılmayan kira bedelinin dava tarihi itibarıyla güncellenmiş değerinin belirtildiği görülmektedir.Zira davacı (dosyamız davalısı) vekili de temyize cevaben verdiği 18/04/2016 tarihli dilekçede davalının (dosyamız davacısı) karşı dava açarak şirketlerinden alacaklı olduğuna karar verilmesini talep etmediğinden yerel mahkemenin alacaklı olduğuna ilişkin iddiasının incelememesinin hukuka uygun olduğunu beyan etmekle bahsi geçen kararda davalının (dosyamız davacısı) takas – mahsup talebinin ilk derece mahkemesince değerlendirilmediği nazara alınarak … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi… Esas – … Karar sayılı kararının dosyamız bakımından kesin hüküm teşkil etmeyeceği değerlendirilmiştir.Zira 6100 sayılı HMK 303. Madde 2. Fıkrasında “Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder.” hükmünü içermektedir.
… 5. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı 19/09/2018 tarihli gerekçeli kararı incelendiğinde; asıl ve birleşen dava davacılarının dava dışı …, …, … ve dosyamız davacısı … Ltd Şti, davalısının dosyamız davalısı … AŞ olduğu, mahkemece; “dava konusu ipotek alacağına ilişkin … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı dosyasında en son mahkemece ipotek alacaklısı olan … AŞ’nin alacak miktarının 74.535,87 TL olduğuna karar verilmiş, söz konusu karar Yargıtay tetkikatından geçmek suretiyle kesinleşmiş, mahkemece hüküm altına alınan alacağın tamamının ferileriyle birlikte yargılama aşamasında davalı tarafa ödendiği, davalı vekilinin 31/05/2017 tarihindeki beyanından anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan ipoteğe konu alacağın tamamının dava açıldıktan sonra davacılar tarafından … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas -… Karar sayılı ilamı kapsamında ödendiği, ipotek borcunun tamamının ödenmiş olması nedeniyle her iki taşınmaz üzerinde bulunan ipoteklerin kaldırılmasına … ” gerekçesiyle esas ve birleşen davaya konu ipoteklerin fekkine karar verildiği anlaşılmış, ipoteğin fekkine ilişkin kısmın 20.10.2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf zaman aşımı definde bulunmuş ise de taraflar arasında 6762 Sayılı TTK 87. Maddesi anlamında cari hesap sözleşmesi belirlenemediğinden 6098 Sayılı Borçlar Kanununun 146. Maddesi nazara alınarak 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğu ve davalı tarafın zaman aşımı definin de yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve yapılan yargılama itibari ile; öncelikle mahkememizce aldırılan 19/12/2017 tarihli bilirkişi heyet raporu gerekçeli ve denetime açık olup dosya kapsamı ile de uyumlu olduğu değerlendirilmekle rapora mahkememizce itibar edilmiştir. Taraf ticari defterlerinin usulüne uygun düzenlendikleri anlaşılmış, taraflar arasında ticari ilişki gerçekleştiği, … ve … istasyonları için kira ve bayilik ilişkileri kurulduğu, 100.000,00 TL bedelli …bank teminat mektubunun 22/11/2010 tarihinde nakde çevrilerek davalıya ödendiği hususunda uyuşmazlık yoktur.Bilirkişi raporunda da değinildiği üzere davalının davacıdan 10/12/2010 tarihi itibari ile 381.185,21 TL olan alacağının … 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas – … Karar sayılı kararı ile davalı tarafından davacı aleyhine 505.429,40 TL ‘lik faturanın 74.535,87 TL asıl alacak olarak Yargıtayca onanması, onanan tutarın 03/01/2017 tarihinde davacı tarafından davalıya ödenmesi sonucu davacının 124.244,19 TL davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmış, nakde çevrilen 100.000,00 TL teminat mektubu tutarı için değişen avans faizi oranı baz alınarak yapılan hesaplamada faizin 13.311,11 TL olacağı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının … 1 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 124.244,00 TL asıl alacak ve 13.311,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 137.555,11 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına ve de davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili; davacının müvekkil şirketin … istasyonunun da eski işleticisi olup müvekkil şirketin … istasyonu için müvekkili şirket tarafından davacıya ödenen ve kullanılmayan kira sürelerine ilişkin kira bedeli iadesi alacakları bulunduğundan takas – mahsup talebinde bulunmuştur. Takas – mahsup talebinin karşı dava şeklinde açılması şart olmayıp defi şeklinde de ileri sürülmesi mümkündür.Ancak 12/04/2002 tarihinde taraflar arasında Kırklareli ili … ilçesi … Köyü Asfalt arası mevkinde kain tapuda 32 pafta, 3134 parselde kayıtla 5183 m2’lik ikinci taşınmaz akaryakıt istasyonu için kira sözleşmesi imzalandığı, kira ve malik sözleşmeleri devam ederken 27/12/2007 tarihinde davacı ve davalı arasında protokol imzalandığı ve bu protokolün 3. Maddesine göre 12/04/2002 yılında … ili … ilçesinde bulunan akaryakıt istasyonu için yapılmış kira sözleşmesi karşılıklı mutabakat sonucu sonlandırılmış taraflar arasında kira sözleşmesi sona ermiş olduğundan taraflar arasında yapılan bayilik sözleşmesi de sonlandırılmıştır. Davacının 05/01/2008 tarihinde tahliye edeceği, tahliye etmemesi halinde tahliye edilmeyen her gün başına 100 USD bedelini davalıya ödeyeceğini kabul etmiştir. 27/12/2007 tarihli protokolde davalı … AŞ ‘ye …Ltd’yi ibra ettiği yazılı değil ise de belirtildiği üzere sözleşmenin bu tarihte sona erdiği, bu tarih sonrası bilirkişi raporlarıyla da tespit edilmiş olduğu üzere buna ilişkin taraf şirket kayıtlarında bir alacağın görülmemesi davalının ibraz ettiği 2 adet faturanın hangi istasyon için gönderildiğinin anlaşılamaması, buna ilişkin defterlerin davalı tarafça sunulamayacağının belirtilmesi ve de … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı 19/09/2018 tarihli kararı da nazara alındığında yani davacı şirketin davalı yana borçlu olmadığının da belirlenmesi karşısında davalının takas ve mahsup talebinin yerinde olmadığı, bu iddiasını ispatlayamadığı anlaşıldığından bu talebi de yerinde görülmemiştir.
Davalı savunmaları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak alacağın bu bakımdan likit kabul edilemeyeceği ve yargılamayı gerektirdiği değerlendirilmekle borçlu aleyhine icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
Davalının … 1 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 124.244,00 TL asıl alacak ve 13.311,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 137.555,11 TL için İPTALİNE,
Takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.396,39 TL nispi karar harcının 1.433,58 TL peşin harç ile 228,84 TL tamamlama harcından mahsubu ile noksan kalan 7.733,97 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 17.017,74 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 88,89 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.322,70 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.321,84 TL yargılama gideri ile 1.433,58 TL peşin harç, 228,84 TL tamamlama harcı ve 31,40 TL başvuru harcı toplamı 3.015,66 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 33,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 0,02 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı ve davalı tarafından yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/09/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç :1.433,58 TL
Tamamlama Harcı:228,84
Karar Harcı : 9.396,39 TL
Noksan Harç : 7.733,97 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.365,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.200,00 TL
Posta Giderleri : 155,70 TL