Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/149 E. 2019/996 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/149
KARAR NO : 2019/996

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/02/2017
KARAR TARİHİ : 05/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı asıl borçlu … Ltd. Şti ile davacı banka arasında akdedilen 29/03/2010 tarihli 5.000.000,00 TL, 10/07/2012 tarihli 5.000.000,00 TL ve 16/07/2013 tarihli 8.000.000,00 TL meblağlı üç ayrı genel kredi sözleşmesinin akdedildiği, davalıların bu sözleşmeleri aynı limitle müteselsil kefil olarak imzaladıkları, dava dışı şirkete kullandırılan kredinin ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini ve … 8. İcra Dairesinin … E sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine geçildiğini, davalılar tarafından icra takibine yetki ve asıl alacağın 90.000,00 TL’lik kısmı ve bu miktara denk gelen işlemiş faiz, faiz oranı ve ferilerine itiraz edildiğini, davalıların kısmi itirazlarında bildirdikleri 90.000,00 TL’lik teminat mektubunun nakdi alacak olarak talep edilmeyip tazmin edilmemiş olması nedeniyle deposunun talep edildiğini, ancak icra takibinden sonra bu mektubun süresinin sona ermesi nedeniyle tazmin edilmediğini ve çıkışının yapılarak kayıtlardan düşüldüğünü, bu sebeple artık depo talebinin de kalmadığını, talebe konu faizin sözleşmeye uygun bulunduğunu belirterek anılan icra dosyasındaki haksız kısmi itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış, herhangi bir savunmada bulunmadıkları görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE /
Davaya esas … 8. İcra Dairesinin … E sayılı dosyası, takibe dayanak genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarı, hesap ekstreleri ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, konusunda uzman bilirkişi vasıtasıyla banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak rapor ve ek rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
… 8. İcra Dairesinin … E sayılı dosyası incelendi.
Davacı alacaklı banka tarafından dava dışı … ve müteselsil kefil davalıya karşı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 1.112.408,55 TL asıl, 377.947,12 TL yıllık %72 oranından işlemiş temerrüt faizi, 18.897,36 TL BSMV, 6.208,44 TL teminat mektubu komisyon ücreti ve 300,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.515.761,47 TL nakdi alacağın tahsili, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %72 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 oranındaki gider vergisinin uygulanması ile meri teminat mektup bedelleri olan 2.345.565,00 TL gayri nakdi alacağın depo edilmesini teminen ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin tebliğinden sonra davalılarca süresi içinde icra dairesinin yetkisine ve 90.000,00 TL bedelli teminat mektubuna ve ayrıca yıllık %72 oranındaki temerrüt faizi ile bu orandan hesap edilen temerrüt faizinin tamamına itiraz edildiği, buna göre asıl alacak ve teminat mektubu komisyon ücreti ile ihtiyati haciz vekalet ücretine herhangi bir itirazın olmadığı, davacı alacaklı banka tarafından, icra dosyasında davalıların kısmi itirazının iptali ile takibin devamının sağlanması amacıyla İİK 67. maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nakdi alacağın tahsili ve gayri nakdi alacağın deposunu teminen yapılan icra takibine kısmi itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmişlerdir.
Davacı banka ile dava dışı şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinde, davalıların sözleşmelerdeki limitle müteselsil kefil oldukları ve genel kredi sözleşmesinin 5.2. maddesinde, ihtilaf halinde İstanbul İcra Daireleri ve mahkemelerinin yetkili olacağına ilişkin yetki şartı bulunduğundan davalıların icra dairesinin yetkisine itirazları yerinde görülmemiştir.
İcra dairesinin yetkisinden başka borca itirazlarında, işlemiş temerrüt faizi, faiz oranı ve faizin ferileri ile 90.000,00 TL’lik teminat mektubunun deposu talebine itiraz edildiği, bu haliyle itirazın kısmi itiraz olup, asıl alacak, teminat mektubu komisyonu bedeli ve ihtiyati haciz vekalet ücretine herhangi bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve banka kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme sonucu uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 25/02/2019 tarihli raporda özetle; “icra takibine konu asıl alacak, teminat mektubu komisyonu ve ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 90.000,00 TL’lik teminat mektubu dışında deposu talep edilen gayri nakdi alacağa herhangi bir itirazın bulunmadığı, bu açıdan takibin kesinleştiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 4.2. maddesinde, banka tarafından T.C. Merkez Bankasına bildirilen en yüksek cari akdi faiz oranının uygulanacağı, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren aynı tür krediler ve hesaplar için banka tarafından Merkez Bankasına bildirilen en yüksek cari akdi faiz oranın %100 fazlası oranında temerrüt faizinin uygulanacağının belirtildiği, bankanın bildirdiği en yüksek faiz oranının %36 olup, bunun %100 fazlasının %72 oranına tekabül ettiği, ancak %36 oranındaki faizin fiilen uygulanan en yüksek oran olmadığı, bankanın kredilerine fiilen uygulanan faizin yıllık %16 olması nedeniyle bu oranın %100 fazlası olan %32 oranının temerrüt faizi olarak uygulanması gerektiği, bu doğrultuda yapılan hesaba göre itiraz konusu olmayan asıl alacağa yıllık %32 oranındaki temerrüt faizinin uygulanmasıyla, takip tarihindeki temerrüt faizinin 176.177,45 TL, faizin %5 oranındaki gider vergisinin 8.807,87 TL olacağı ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa %32 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği, 90.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun takip tarihinde meri olduğu, genel kredi sözleşmesinde kefillerden gayri nakdi alacağın deposunun istenebileceği yönünde herhangi bir hüküm bulunmadığından, mektup bedelinin deposunun istenemeyeceği “açıklanmıştır.
Davacı tarafın rapora itirazlarının karşılanması bakımından aynı bilirkişiden ek rapor alınmış ve 25/09/2019 tarihli ek raporda,” kök rapordaki açıklamalar tekrar edilerek, uygulanması gereken temerrüt faizinin yıllık %32 oranında olduğu, ancak mahkemece aksi kanaate varılması halinde yıllık %72 oranında hesaplanan temerrüt faizinin 394.924,89 TL, faizin %5 oranındaki gider vergisi ise 19.746,24 TL olduğu” açıklanmıştır.
Mahkememizce birbirini teyit eden kök ve ek rapordaki açıklama tespit ve hesaba kısmen itibar edilmiştir.
Davacı banka ile dava dışı şirket arasında ikisi 5.000.000,00 TL diğeri 8.000.000,00 TL üç ayrı genel kredi sözleşmesinin akdedildiği, davalıların bu sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları ve kefalet limitlerinin sözleşme limitleriyle aynı olduğu anlaşılmaktadır. Banka tarafından kullandırılan kredinin ödenmemesi nedeniyle … 17. Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği, borcun ödenmesinin istendiği, ihtarın tebliğ tarihi ve verilen ödeme süresine nazaran davalıların 25/06/2015 tarihinde temerrüte düştükleri tespit edilmiştir. Bankanın genel kredi sözleşmesinde nakdi alacağının tahsili ve gayri nakdi alacağının deposunu teminen davalılara karşı yaptığı icra takibinde 1.112.408,55 TL asıl alacak isteminde bulunduğu ve bu miktara davalılarca itiraz edilmediği, asıl alacak yönünden takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda itiraz konusu edilmeyen asıl alacağa temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar sözleşmesel temerrüt faizi ve faizin %5 oranındaki gider vergisinin hesaplanmasıyla neticeye ulaşılacaktır. Davalılarca işlemiş temerrüt faizi ve faiz oranına itiraz edildiği görülmektedir. Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 4.2. maddesinde, temerrüt faizinin ne şekilde tespit edileceğinin hüküm altına alındığı ve anılan maddede, temerrütün doğduğu tarihten itibaren aynı tür kredi ve hesaplar için banka tarafından TCMB’ye bildirilen en yüksek cari akdi faiz oranın %100 fazlası olarak belirlenen oranda temerrüt faizinin uygulanacağı belirtilmiştir. Dosyada mevcut bilirkişi raporunda ifade edildiği üzere, banka kayıtlarına göre TCMB’ye bildirilen en yüksek akdi faiz oranının %36 olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar bilirkişi kök ve ek raporunda, %36 oranındaki akdi faizin bankanın fiilen uyguladığı bir faiz olmayıp MB’na bildirdiği faiz olması karşısında temerrüt faizinin belirlenmesinde %36 oranının esas alınamayacağı, asıl borçlu şirketin kredilerine uygulanan en yüksek akdi faiz oranının %16 olarak tespit edilmesi karşısında bu oranın %100 fazlası olan yıllık %32 oranının temerrüt faizi olarak uygulanması gerektiği belirtilmişse de, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 4.2. maddesinde temerrüt faizinin, bankanın fiilen uyguladığı akdi faiz oranının %100 fazlası olarak alınması gerektiğinin belirtilmeyip, anılan maddede açıkça, TCMB’ye bildirilen en yüksek akdi faiz oranının %100 fazlasının temerrüt faizi olarak uygulanması gerektiği ifade edildiğinden sözleşme serbestisi ve tarafların tacir olması, sözleşme hükmünün bağlayıcı nitelikte bulunması nedeniyle bu düzenlemeye uygun olarak TCMB’ye bildirilen en yüksek akdi faiz oranı olan %36’nın %100 fazlası olan yıllık %72 oranının temerrüt faizi olarak uygulanması gerektiği sonucuna varılmış ve raporda aksi yöndeki açıklamalara itibar edilmesi mümkün görülmemiştir. Asıl alacağın 1.112.408,55 TL olduğu, davalıların 25/06/2015 tarihinde temerrüte düştükleri, icra takibinin 21/12/2015 tarihinde yapıldığı gözetilerek, raporda açıklandığı üzere anılan tarihler arasındaki sürenin 179 güne tekabül ettiği ve işlemiş temerrüt faizin 398.242,26 TL olduğu, ancak davacı tarafça icra takibinde işlemiş temerrüt faizi 377.947,12 TL olarak talep edildiğinden, taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının 377.947,12 TL temerrüt faizi isteyebileceği ve faizin %5 oranındaki gider vergisinin de yine talep gibi 18.897,36 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Davalılarca icra dosyasında 90.000,00 TL’lik teminat mektubu yönünden de itirazın ileri sürüldüğü, icra takibinde toplam 2.345.565,00 TL bedelli 4 ayrı meri teminat mektubunun gayri nakdi alacak olarak deposunun istendiği, bu mektuplardan 03/01/2012 tarihli 90.000,00 TL olanının süresinin dolması nedeniyle icra takibinden sonra banka kayıtlarından çıkışının yapıldığı anlaşıldığından 90.000,00 TL gayrinakdi alacak yönünden davanın konusun kalmadığı kabul edilmiştir.
Davacı tarafça, davalıların 6.208,44 TL’lik teminat mektubu komisyon ücretine yönelik itirazlarının iptali istenmiş ve dava konusu değerin içinde bu miktara da yer verilmişse de, icra dosyasındaki itirazda teminat mektubu komisyon ücretlerine herhangi bir itirazın olmaması nedeniyle icra takibinin bu kalem alacak yönünden de kesinleştiği görüldüğünden, davacının buna ilişkin talebinin usulden reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, uygulanması gereken temerrüt faizinin yıllık %72 oranında olup, bankanın talebiyle bağlı kalınarak takip tarihi itibariyle 377.947,12 TL temerrüt faizi ve faizin %5 oranında 18.897,36 TL gider vergisi olmak üzere toplam 396.844,48 TL’yi davalılardan talep edebileceği, itirazsız olarak kesinleşmiş olan asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren yıllık %72 oranında temerrüt faizinin ve faizin %5 oranındaki gider vergisinin uygulanması gerektiği, davalıların bu miktar için itirazlarının haksız olduğu anlaşıldığından toplam 396.844,48 TL için kısmi itirazlarının iptaline, nakdi alacağa yönelik olarak, takibin itirazsız olarak kesinleşen asıl alacak, teminat mektubu komisyon ücretleri ve ihtiyati haciz vekalet ücretiyle birlikte toplam 1.515.761,47 TL üzerinden devamına karar verilmesi gerekmiş ve alacağın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp likit olduğu da gözetilerek davalıların itirazlarının 396.844,48 TL için haksız olduğu tespit edildiğinden bu miktarın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 90.000,00 TL’lik teminat mektubu yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, teminat mektubu komisyon ücretlerine yönelik bir itiraz bulunmayıp bu açıdan takip kesinleştiğinden davacının bu kalem yönünden talebinin usulden reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Tahsilde tekerrür olmamak üzere; davalıların … 8. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki kısmı itirazlarının;
Nakdi alacak yönünden;
377.947,12 TL işlemiş faiz, 18.897,36 TL faizin %5’i oranındaki gider vergisi olmak üzere toplam 396.844,48 TL için İPTALİNE,
İtirazsız olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %72 oranındaki temerrüt faizi ve faizin %5’i oranındaki gider vergisinin uygulanmasına ve takibin nakdi alacak yönünden takip talebindeki gibi 1.515.761,47 TL üzerinden DEVAMINA,
6.208,44 TL’lik teminat mektubu komisyon ücretlerine yönelik icra dosyasında bir itiraz bulunmayıp, bu kısım yönünden takip kesinleştiğinden davacının bu yöndeki talebinin USULDEN REDDİNE,
Kabul edilen nakdi alacağın %20’si oranında hesaplanan 79.368,89 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Gayrinakdi alacak yönünden;
90.000,00 TL’lik teminat mektubunun çıkışı yapılmış olduğundan bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 27.108,45 TL nispi karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 29.760,67 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Vekille temsil edilen davalı … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’e verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.552,90 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.528,97 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …’nın yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 05/12/2019

BAŞKAN …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
KATİP …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 0,00 TL
Karar Harcı : 27.108,45 TL
Noksan Harç : 27.108,45 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.520,00 TL

Davalılar Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.300,00 TL
Posta Giderleri : 200,90 TL
Yurt Dışı Teb. Gideri: 52,00 TL