Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1177 E. 2018/838 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1177 Esas
KARAR NO : 2018/838 Karar

DAVA : Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …’ın sahibi olduğu … adresinde kurulu iş yerinde 21/03/2015 tarihinde hırsızlığın meydana geldiğini, öncesinde … adresinde bulunan iş yerinin müvekkillerinden … adına kiralandığını, 09/12/2014-2015 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde iş yeri sigorta poliçesi ile davalı … … Ltd. Şti. tarafından diğer davalı … A.Ş’ye sigortalandığı, müvekkili …’ın 31/12/2014 tarihinde faaliyetine son verdiğini ve resmi olarak kapanış yaptığını, bunun üzerine … adresinde bulunan iş yerinin içinde bulunan emtialarla birlikte müvekkile … tarafından devraldığını ve buna ek olarak B ve C nolu iş yerlerinin de kiralandığını ve C-D-E iş yerinin 16/02/2015-2016 tarihleri arasında davalı acente … Sigorta … Ltd. Şti. tarafından … Sigorta A.Ş. sigortalandığını, sigortalı iş yerinde 21/03/2015 tarihinde hırsızlığın meydana geldiğini ve 16/02/2015-2016 tarihli iş yeri poliçe sigortasına dayalı olarak hasarın giderilmesi için … Sigorta A.Ş’ye başvuru yapıldığını, hasar dosyası oluşturulduğunu ve ekspertiz raporunda riziko tarihi itibariyle hasarın 9/122/2015-2016 vadeli olan ve … A.Ş. tarafından düzenlenen poliçe kapsamında olduğu ve bu nedenle hasarın teminat dışı olduğunun belirtildiğini, bunun üzerine … A.Ş. Ye başvuruda bulunulduğunu, oluşturulan hasar dosyasına göre düzenlenen eksper raporu doğrultusunda hasar tazminat talebinin reddedildiğini, hasarın reddi üzerine sigorta tahkim komisyonuna başvuruda bulunulduğunu ve hakem heyetinin 22/10/2016 tarihli kararı ile talebin reddedildiğini, yapılan itirazın da red ile sonuçlandığını, davalı …… Ltd. Şti. tarafından müvekkiline yeterli bilgi verilmediğini, acenteların aydınlatma ve bilgi verme yükümlülüğü bulunduğunu, çifte sigorta konusunda aydınlatılmamış olduklarından müvekkilinin poliçe iptal etme hakkının da elinden alınmış belirterek müvekkillerinin meydana gelen zararlarının tazmini için şimdilik 1.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline ve müvekkili … adına iade edilmeyen prim bedellerinin şimdilik 100,00 tL’sinn avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; hırsızlık olayının 21/03/2015 tarihinde gerçekleştiğinde, Hırsızlık Sigortası Genel Şartları gereğince sigorta sözleşmesinden doğan taleplerin 2 yılda zamanaşımına uğrayacağına, TTK 1420 maddesinde de 2 yıllık zamanaşımı süresinin öngörüldüğünü belirterek davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddine, olmadığı takdirde haksız olan davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ise de herhangi bir yazılı savunmasının olmadığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE/
… Sigorta A.Ş. Ve … A.Ş. nezdinde oluşturulan hasar dosyaları, hakem heyeti kararı, itiraz üzerine verilen hakem heyeti kararı, poliçeler, fatura ve diğer dayanılan tüm belgeler celp edilip incelenmiştir.
Dava, iş yeri sigorta poliçesine dayalı olarak hasar bedelinin tazmini, ayrıca acente olan davalının bilgi verme yükümlülüğünü ihlal etmesi nedeniyle ödenmiş olan primlerin iadesi istemine ilişkindir.
Davalı … A.Ş. Ön inceleme duruşmasından önce zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Davacıların dayandığı İşyeri Paket Poliçesi TTK 1453 maddesinde düzenlenen mal sigortası kapsamında değerlendirilmelidir.
TTK 1420 maddesinde, sigorta sözleşmesinden doğan tüm istemlerin alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak 2 yıl ve 1482 madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemlerin her halde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren 6 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı belirtilmiştir. Somut olayda hırsızlık rizikosunun gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Hırsızlık sigortası mal sigortası kapsamında olup mal sigortasında zamanaşımının 1420 madde çerçevesinde ele alınmalıdır. Ayrık tutulan 1482 maddede düzenlenen zamanaşımı ise sorumluluk sigortaları için öngörülen zamanaşımıdır.
Dava konusu hasarın başka bir deyişle hırsızlığın 21/03/2015 tarihinde meydana geldiği tartışmasızdır. Zamanaşımı süresi alacağın muaccel olduğu süreden başlayacaktır ve TTK 1427 maddesinde alacağın muacceliyeti gösterilmiştir. Anılan maddede sigorta tazminatının, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her halde 1446 maddeye göre yapılacak ihbardan 45 gün sonra muaccel olacağı ifade edilmiştir. Davacı taraf hırsızlığın meydana gelmesinden sonra sigorta şirketine 25/04/2015 başvurmuş ve açılan hasar dosyası neticesinde 15/06/2015 tarihli ekspertiz raporu düzenlenerek davacıların tazminat istemi reddedilmiştir. Sigorta hasar tazminat alacağı sigortacının edimine ilişkin araştırmalarının bitmesinden sonra muaccel hale gelecektir ancak her halde yapılacak ihbardan 45 gün sonra muaccel hale geleceği TTK 1427 maddesinde ifade edilmiştir. Davacıların hasar tazminat alacağının 15/06/2015 tarihi itibariyle muaccel olduğu kabul edilmiştir. Hırsızlık sigortası genel şartları ve TTK 1420 maddesi uyarınca alacağın muaccel hale geldiği 15/06/2015 tarihinden itibaren 2 yıllık sürenin dava tarihi itibariyle aşılmış olduğu başka bir deyişle davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra 27/12/2017 tarihinde açıldığı anlaşılmakla davalı … A.Ş.’nin zamanaşımı definin haklı olduğu kabul edilmiştir. TTK 1420 maddesindeki 6 yıllık azami süre riziko tarihinden itibaren başlayacaktır. Riziko tarihi olan 21/03/2015 tarihinden itibaren 6 yıllık sürenin geçmediği anlaşılsa da esasında bu azami süre rizikonunu gerçekleştiğinin geç öğrenilmesi ihtimaline göre öngörüldüğü, somut olayda bu sürenin uygulanmasının mümkün bulunmadığı zira alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren 2 yıllık sürenin geçtiğinin açıkça saptanması karşısında 6 yıllık sürenin uygulanması gerektiği yönünde olan davacı vekilinin beyanına itibar edilmesi mümkün görülmemiştir. Bu nedenle … A.Ş’ye karşı açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir, diğer davalı … … Ltd. Şti. davalı … A.Ş.’nin acentesidir, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan taleplerin acenteye yöneltilmesi mümkün olmayıp acentenin adına işlem yaptığı sigorta şirketine yönlendirilmesi zorunludur, dolayısıyla davacı tarafından davalı acente … Ltd. Şti.’ye karşı yönlendirilen bu davada adı geçen davalının pasif husumetinin olmadığı kanaatine varılmıştır. Husumet HMK 114 madde uyarınca dava şartlarındandır,. HMK 115 maddesi gereğince de dava şartları kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetilmelidir. O halde davalı … … Ltd. Şti’ye karşı açılan davanın da pasif husumet – dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Her na kadar kısa kararın altında işbu davada verilen karara karşı İstinaf yolunun açık olduğu belirtilmişse de dava değeri toplam 1.100,00 TL olup, miktar bakımından kararın kesin olduğunun açık olduğu, maddi hata sonucu kararın altına İstinaf yolunun açık olduğu ibaresinin yazıldığı anlaşıldIğından, açıkça maddi hata olduğu anlaşılan bu husus HMK 304 maddesi uyarınca tashih edilerek hükmün altına şerh verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacılar tarafından davalı … Ltd. Şti’ye karşı açılan DAVANIN PASİF HUSUMET – DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
Davacılar tarafından davalı … A.Ş’ye karşı açılan davanın ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DAVANIN REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcından peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 4,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı … A.Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi gereğince hesaplanan 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalı … A.Ş’ye verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/09/2018

Katip …

Hakim …

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 31,40 TL
Karar Harcı : 35,90 TL
Noksan Harç : 4,50 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.006,800 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Posta Giderleri : 117,50 TL