Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1155 E. 2020/488 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1155
KARAR NO : 2020/488

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/12/2017
KARAR TARİHİ : 27/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.04.2016 günü davalı … şirketinden ZMSS Poliçesi ile teminat altında olan davalı … A.Ş.’ye ait, davalı …’ ün sevk ve idaresindeki … plakalı hususi otomobilin … İli, … İlçesi, … Cad. üzerinde … il Jandarma Komutanlığı civarında seyir halinde iken trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçmeye çalışan müteveffa davacıların desteği …’e hızla çarpması sonucu olay yerinde yayanın vefatı ile sonuçlanan trafik kazasının meydana geldiğini, davalı … şirketine 29.08.2016 tarihinde başvuru yapıldığını ancak netice alınamadığını, müvekkillerinin desteğinin yüksek denilebilecek düzeyde olduğunu ve eşi ile iki kızının geçimini sağladığı sırada vefat ettiğini, bu nedenle müvekkillerinin maktulün desteğinden yoksun kaldıklarını, ayrıca bu vefat olayı ile ailenin manevi olarak zarar gördüğünü belirterek; 28.04.2016 günü davacıların murisi yaya …’in vefatı nedeniyle desteğinden yoksun kalan davacıların fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik müteveffanın eşi ve 2 kızı için ayrı ayrı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi /destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze – defin giderleri (davalı … şirketi yönünden başvuru tarihi olan 29.08.2016’dan, diğer davalılar işleten ve sürücü yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen) ile davacı eş … için 30.000,00 TL ve müteveffanın kızları davacılar … ve … için ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 70.000,00 TL manevi tazminatın (işleten ve sürücü yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen) davalılardan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/ Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkette 30.05.2016/2017 vadeli … numaralı ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza sonucu üçüncü kişinin ölümü veya yaralanması gerçekleştiğinde sigortacının sigorta poliçesinde belirtilen azami limitler dahilinde ve sigortalısının kusuru oranında destekten yoksun kalma tazminatı ile yükümlü olduğunu, ancak bu tazminatın ödenebilmesi için davacıların ölen kişi ile ilişkilerinin davacıların yaşları ve ölüm olayı dolayısıyla destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitinin gerektiğini, öncelikle kazadaki kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, sonrasında hesaplama yapılabileceğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile yapılacak hesaplamalarda 01.06.2015 tarihinden itibaren geçerli olan Trafik Sigortası Genel şartlarının dikkate alınmasının gerektiğini. TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak 1.8 teknik faiz uygulanacağı belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen ve tazminat talebinin dayanağını oluşturan hiçbir belgenin ibraz edilmediğini, davacının dava dilekçesinde kazaya sebebiyet verenin müvekkili … olduğu iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin bahsi geçen kazada hiçbir kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığını, ceza davasında alınan Adli Tıp Kurumu raporunda müteveffanın asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, dava ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını, müvekkillerinin kusursuz olmasına karşın davacıların her türlü ihtiyaçlarında yanında olacaklarını, manevi olarak iki kızlarının daha olduğunu davacılara ilettiklerini, aradan bir ay geçtikten sonra müteveffanın bir kızının nişanlı olduğunu ve ne gerekirse yapılacağının iletildiğini, her türlü mağduriyetlerinin giderilebilmesi için yardıma açık olduklarını belirttiklerini ancak davacıların ikamet adreslerini değiştirmeleri nedeni ile iletişim kuramadıklarını, davacıların maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş olsalar da dava dilekçesinde somutlaştırılamadığını, hiç kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağı ve manevi tazminat talebinin bir zenginleşme aracı olmadığını, BK 47. maddesi göz önüne alınarak hak ve nefaset kuralları çerçevesinde bir sonuca Mahkemenin varacağını, bu belirleme yapılırken eylemin özelliği kusur durumları ve sosyal ekonomik durumların gözetilmesinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
ISLAH/
Davacı vekili 02/07/2018 havale tarihli dilekçesiyle; 3.000,00 TL miktarında olan maddi tazminat talebini … için 36.326,13 TL, … içinse 5.921,61 TL’ye artırarak, 309,00 TL’si de cenaze gideri olmak üzere toplam 42.556,74 TL’ye yükseltmiş ve arttırdığı kısım yönünden peşin harcı aynı tarihte ikmal ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 28.04.2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sebebiyle davacıların desteği …’ in ölümü sebebiyle davalılardan destekten yoksun kalma tazminatı, cenaze gideri ile sürücü ve işletene karşı manevi tazminat talebinden ibarettir.
Kaza tarihinde davalı …’ ün, … plaka sayılı araç sürücüsü, davalı … Tic A.Ş araç işleteni ve de … Sigorta A.Ş’ de aracın zorunlu trafik sigortası sigortacısı olduğu anlaşılmaktadır.
… 9.Asliye Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosya örneği Uyap sistemi üzerinden celp edilmiş, Sgk’ ya rücuya tabi ödeme olup olmadığı sorulmuş, kusur hususunda rapor aldırılmış, … yakası Mezarlıklar Müdürlüğü’ ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş, davalı … şirketi hasar dosyası celp edilmiş, gerçek şahıslara ilişkin sosyal ve ekonmik durum araştırmaları yaptırılmış, dosya uzman aktüer bilirkişiye tevdi ile rapor aldırılmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 11.03.2019 tarihli rapor ile … plaka sayılı araç sürücüsünün %15 oranında kusurlu olduğunun, maktul yaya …’ in ise %75 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
… 9.Asliye Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyası incelendiğinde; sanık olan dosyamız davalısı … hakkında tali kusurlu davranışı sonucu ölüme neden olmaktan dolayı cezalandırılmasına karar verildiği ve verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veridiği ve verilen kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.Ceza dosyası kapsamında aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 30.10.2017 tarihli rapor ile … plaka sayılı araç sürücüsü …’ün alt düzeyde tali kusurlu olduğunun, müteveffa yaya …’ in ise asli kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Bu kapsamda, dosya ile uyumlu, gerekçeli ve denetime açık Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 11.03.2019 tarihli rapora mahkememizce itibar edilmiş ve yeniden kusur yönünden rapor alınmasına lüzum görülmemiştir.
Aktüer Bilirkişi … tarafından 16.09.2019 tarihli bilirkişi raporu ve 17.02.2020 tarihli bilirkişi ek raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davalı …vekili Av…. 20/08/2020 tarihli UYAP’tan göndermiş olduğu dilekçesinde asıl alacak ve fer’ ileriyle birlikte 76.427,60TL ödeme yapıldığını, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiş ve dilekçe ekinde makbuz ve ibraname başlıklı belge sureti sunmuştur.
Davacılar vekili 27.10.2020 tarihli celsede sigorta şirketiyle sulh protokolü yapıldığını doğrulamış ancak Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen kanun hükümleri nazara alınarak ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Anayasa Mahkemesi’ nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve 2019/40 esas 2019/40 sayılı kararına göre Karayolları Trafik Kanunu’nun zorunlu trafik sigortasına ilişkin 90 ve 92. maddelerinde yer alan, “Trafik Sigortası Genel Şartları” ifadelerini iptal ettiği anlaşılmaktadır.AncakAnayasa Mahkemesi’ nce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek maluliyet raporlarında 01/06/2015 tarihinden itibaren uygulanan genel şartların bu halde genel şartlarla belirlenen yönetmeliğin uygulanma imkanı olup olup olmadığı tartışılabilir ise de dosyamızda kaza tarihi 28.04.2016 olmakla birlikte poliçe başlangıç tarihi 30.05.2015 olup zaten bu sebeple aktüer bilirkişi raporları PMF 1931 yaşama tablosu baz alınarak hazırlandığı görülmektedir.
Bu sebeplerle davacı vekilinin yeniden ek rapor alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiş, taraf vekilleri yazılı ve sözlü beyanlarından ve sunulan MAKBUZ VE İBRANAME başlıklı 30.04.2020 tarihli belgeden davalı …tarafından davacıya ödeme yapıldığı anlaşılmakla maddi tazminat davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve maddi tazminat bakımından vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmediğinden taraflar yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri taktirine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise, hakim, manevi tazminata TBK’nun 56 (eski BK 47) maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder.Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır.Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir.Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Bu genel beyanlar kapsamında, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kazanın oluş şekli, tarafların kazanın oluşumundaki kusur durumları ve de meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücü de nazara alınarak ölenin eşi … için 10.000 TL ve de kızları … için 5.000 TL ve … için 5.000 TL olmak üzere toplam 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte araç sürücüsü ve işleteni olan davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1- Maddi tazminat bakımından konusuz kalan davada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Davacıların davalılar … ve …Tic. A.Ş. Yönünden açtığı manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; … için 10.000 TL, … için 5.000 TL ve … için 5.000 TL olmak üzere toplam 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı verilmesine,
Davacıların fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
Maddi tazminat yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının 249,34 TL peşin harç ve 670,26 TL ıslah harcı toplamı 919,60 TL harçtan mahsubu ile bakiye 865,20 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara iadesine,
Taraflar lehine ve aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Manevi tazminat yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.366,20 TL nispi karar harcının davalılar … ve …Tic. A.Ş.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve…Tic. A.Ş.’den tahsili ile davacılara verilmesine,
Davalılar … ve…Tic. A.Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılar … ve … Tic. A.Ş.’ye verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.117,90 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 319,40 TL yargılama gideri ile 54,40 TL maktu karar harcı ve 31,40 TL başvuru harcı toplamı 405,20 TL’nin davalılar … ve …Tic. A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/10/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)