Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1115 E. 2019/719 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/972
KARAR NO : 2019/750

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 31/10/2017
KARAR TARİHİ : 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2010 yılında … 2. Asliye Ceza Manlekemisinin … esas … karar sayılı dosyası ile sanık sıfatıyla, elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçuyla yargılandığını ve mahkemece müvekkili hakkında beraat kararı verildiğini, müvekkilinin söz konusu mahkemede savunmasında, elektrik hırsızlığı yapıldığı belirtilen iş yerinin … ve … isimli iki kardeşin işlettiğini, kendisinin burada bir buçuk ay kadar çalıştığını, daha sonra işten çıkarıldığını, kayıtsız sayaçtan sözleşmesiz elektrik kullanıldığına dair tutulan tutanak tarihinde burada çalışmadığını, mahkemece de bunun açıkça tespit edildiğini, buna rağmen müvekkilinin adı verilerek kendisine borç yüklenmeye çalışıldığını, bu olayla ilgili birden fazla icra takibi başlatıldığını ve bunların hepsinin mükerrer olduğunu, bu sebeple hepsinin iptalinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle müvekkilinin … 24. İcra Müdürlüğünün … esas, … 35. İcra Müdürlüğünün … esas, … 2. İcra Müdürlüğünün … esas, … 3. İcra Müdürlüğünün … esas ve … 3. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyalarından borçlu olmadığının tespitini, takiplerin iptalini, yardgılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacakların büyük bir kısmının (… 24. İcra Müdürlüğünün … esası dışında) takibi ve tahsilinin dava dışı … A.Ş. Tarafından yapıldığını, zira devir öncesi borçların tahsili işlemlerinin dava dışı … A.Ş.’ye devredildiğini, ve bu şirket tarafından yürütülmekte olduğunu, konu ile ilgili tüm belge ve bilgilerin bu şirket nezdinde mevcut olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini, icra dosyalarını henüz inceleyemedikleri için tam olarak bilgi sahibi olmadıklarını, ceza dosyasının bu takiplerle bir ilgisi olmadığını, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin dacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, davacının davalıya … 24. İcra Dairesinin …, … 35. İcra Dairesinin …, … 2. İcra Dairesinin …, … 3. İcra Dairesinin …, … 3. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyalarından borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı borçlu olmadığını ve bahsi geçen işyerinde ustabaşı olarak kısa bir süre (bir buçuk ay kadar) çalıştığını beyan etmektedir.
… 2.Asliye Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyası Uyap sisteminden istenmiş, davalı kurumdan ilgili kayıtlar istenmiş, ilgili icra dosyaları Uyap sistemi üzerinden istenmiş, … 6.Asliye Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyası Uyap sisteminden istenmiş, … Esnaf ve Sanatkarlar Odası yazı cevabı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü yazı cevabı ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı celp edilip incelenmiştir.
26/06/2012 tarihli, 6335 sayılı yasa ile değiştirilen TTK 4. maddesinde, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
TTK 4. maddesinde; “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda; Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun mal varlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır” denilmektedir.
Anılan maddede, tek tek belirtilen davaların, mutlak ticari dava niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.Ayrıca, mutlak ticari davadan başka, nispi ticari davaların da tanımı yapılmış ve bir davanın nispi ticari dava olarak kabul edilebilmesi için her iki tarafın tacir olması ve aynı zamanda uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerektiği ifade edilmiştir.
Somut olayda, davalı taraf tacir olsa da davacı tacir değildir. … Esnaf ve Sanatkarlar Odası yazı cevabı ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabına göre davacının kaydına rastlanmadığı belirtilmiş, … Vergi Dairesi Müdürlüğü yazı cevabı ve ekindeki belgeler kapsamına göre, 2014 yılında işletme hesabı usulüne göre defter tuttuğu ve gayrisafi hasılatının 43.883,39 TL olduğu anlaşılmıştır.Vergi Usul Kanunu’nun 177.maddesinin 1.fıkrasının 1 ve 3 nolu bentlerinde yer alan limitler de nazara alınarak davacının tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, dava konusu ve sunulan deliller kapsamında uyuşmazlığın, TTK 4. maddede belirtilen, mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, aynı maddede dayanağını bulan nispi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı görülmektedir.(Benzer yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20667 esas, 2018/8234 karar sayılı 10.09.2018 tarihli kararı)
HMK 114. Maddesinde; Mahkemenin görevli olması hususunun dava şartı olarak belirtildiği, HMK 115. maddesinde de, dava şartlarının, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceği açıklanmakla, iş bu davanın mahkememizin görev alanında bulunmayıp, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevinde olduğu kanaatine varılarak, davanın görev yönünden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
HMK 331/2 md gereğince yargılama gideri, harç ve vekalet ücretlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 01/10/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)