Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/773 E. 2022/90 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/773
KARAR NO : 2022/90

DAVA : TAZMİNAT (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/07/2016
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile taraflar arasında 01/06/2011 tarihinde destek eleman hizmet sözleşmesinin yapıldığını, davalı şirketin sözleşme gereği davacı bankaya gönderdiği çalışanların özlük dosyalarını tutmaya, maaşlarını ve SGK primlerini düzenli ödemeyi, bu sözleşmenin 5/8 maddesi ile üstlendiğini, ancak davalı şirketin ekonomik sıkıntılar yaşaması nedeniyle davacı tarafından … 24. Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 01/06/2011 tarihli sözleşmenin feshedildiğini, davalı şirketin çalışanlarından …’ün davacı bankanın doğrudan işçisi olmamasına rağmen davacı aleyhine … 1. İş Mahkemesinde açtığı işe iade davasını kazandığını, ancak davacı tarafça işe başlatılmadığı için …’ün … 21. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, yapılan itirazın … 18. İş Mahkemesince itirazın iptali davası ile iptal edildiğini, bu sefer …’ün … 21. İcra Müdürlüğünün … Esas dosyası ile başa geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı, kıdem ve ihbar tazminatı farkı alacaklarını talep ettiğini, taraflar arasında bu borçlar nedeniyle müşterek ve müteselsil borç ilişkisi olduğunu, bu nedenle dava dışı işçi …’e ödenen 24.436,30 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalıya tebligatın yapıldığı, cevap vermediği anlaşılmıştır.
Dava konusunun dava dışı işçinin yüklenici şirket yerine asıl işverene karşı açıtığı işçi alacakları davasını kazanması ve tahsil etmesi neticesinde asıl işverenin yüklenici firmaya (alt işveren) karşı açtığı rücuen tazminat davasıdır. Deliller toplanmış, dosya işçi alacakları konusunda uzman …’e verilerek rapor alınmıştır. Dava dışı işçinin işçilik alacaklarına karşılık olarak davacı banka tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına 29/02/2016 tarihli tahsilat makbuzu ile toplam olarak 23.856,67 TL ödeme yapıldığı görülmektedir. Taraflar arasında alt-üst işveren ilişkisi mevcuttur. Rücu davasında işveren yönünden zaman aşımı süresi 10 yıldır. Dava dışı işçiye karşı alt işveren olan davalının sorumluluğu sözleşmeden kaynaklanan sorumluluk iken; üst işveren olan davacının dava dışı işçiye karşı sorumluluğu İş Kanunu 2. maddesinden kaynaklanan yasal sorumluluktur. Halefiyet ilkesi gereği davalı davacıya karşı sorumludur. Dava dışı işçiye karşı taraflar müteselsilen sorumlu olup kendi aralarında ise sorumluluğun hangi tarafa ait olacağı konusunda anlaşma yapabilirler. Böyle bir anlaşma yoksa Türk Borçlar Kanununun 167. maddesi gereği eşit paylarla sorumludurlar. Dolayısıyla kendi payından fazlasını ödeyen diğerine rücu edebilir. Taraflar arasında yapılan sözleşmenin 5/8 maddesinde işçi hak ve alacaklarından sorumluluğun alt işveren olan davalıya ait olduğu konusunda taraflar anlaşmışlardır. Taraflar tacir olup en yüksek banka ve mevduat faizi istenilmiş ise de ödeme tarihinden itibaren avans faizi uygulanmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 5/8 maddesi gereği davacının dava dışı işçiye yaptığı tüm ödemenin davalıdan rücu yolu ile tahsil edilmesine karar verilmiştir. Her ne kadar bilirkişi alternatifli raporunda dava dilekçesinin 5. sayfasının son paragrafındaki yazıdan dolayı taleple bağlılık ilkesi gereği %50’sine de karar verilebileceğini taktirin mahkemeye ait olduğunu yazmış ise de bu paragraf incelendiğinde bunun yorum olduğu, davacının asıl talebinin dilekçenin sonundaki netice-i talepte yazılı 24.436,30 TL olduğu açıktır. Yani davacı ödediğinin yarısını değil tamamını dava etmiştir. Her ne kadar 24.436,30 TL dava etmiş ise de her iki bilirkişinin de rapor ettiği gibi davacının yaptığı toplam ödeme 23.836,67 TL olup bu miktarın kabulü yoluna gidilmiştir. Yine davacı kendisine açılan davada davanın davalıya ihbarını sağladığından faize dava tarihinden itibaren değil davacının yaptığı ödeme tarihi olan 29/02/2016 tarihinden itibaren ödenmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; 23.836,67 TL’nin ödeme tarihi olan 29/02/2016 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin (599,63 TL) talebin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.628,28 TL nispi karar harcından, peşin yatırılan 417,32 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 1.210,96 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 599,63 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.399,10 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.364,76 TL yargılama gideri ile 417,32 TL peşin harç ve 29,20 TL başvuru harcı toplamı 1.811,28 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.08/02/2022

Katip
e-imza

Hakim
e-imza