Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/763 E. 2019/197 K. 06.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/763 Esas
KARAR NO : 2019/197 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/07/2016
KARAR TARİHİ : 06/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … içinde yolcu olarak bulunduğu ve sürücü … idaresindeki … plakalı aracın 15/04/2016 tarihinde trafik kazası yapması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve bu nedenle bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle bedensel zarar miktarının tespiti ile davalıdan tahsilini yargılama masrafları ve ücreti vekaletin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin dava dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik tazminatından ve yardımcı bakıcı gideri zararından 6111 Sayılı yasanın m.59 ile değiştirilen KTK m.98 düzenlemesi gereği müvekkili sigorta şirketinin değil Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğunu, sürekli iş göremezlik tazminatı konusundaki talepleri hakkında ise davacı tarafın var ise maluliyet oranının tespiti gerektiğini, davacının ticari ve mevduata uygulanan en yüksek faiz türüne ilişkin taleplerinin kabul edilemez nitelikte olduğunu, tazminatla ilgili sorumluluklarına hükmedilmesi halinde ancak yasal faiz uygulanabileceğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limitleri kapsamında olduğunu, açıklanan nedenlerle kusur oranında sorumluluk ilkesi gözetilerek kusur ve tazminat miktarının hesaplanmasını ve hesaplanan tazminattan hatır taşıması indirimi yapılmasına, müvekkili şirketin tazminattan sorumlu olduğu varsayımında uygulanması gereken faizin yasal faiz olmasını, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54.maddesinde düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı, … içinde yolcu olarak bulunduğu ve sürücü … idaresindeki … plakalı aracın 15/04/2016 tarihinde trafik kazası yapması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve bu nedenle bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle bedensel zarar miktarının tespiti ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davcının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda ATK Trafik İhtisas Kurulu’ndan alınan 06/07/2018 tarih – 328 sayılı kusur bilirkişi rapor ile;
“I.HALDE: Kaza; sürücü …’in sevk ve idare hatasıyla aracının kontrollünü kaybetmesi sonucu meydana gelmiş ise;
-Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile seyrederken hızını, yol, trafik, zemin durum icap ve şartlarına göre ayarlamadığı, direksiyon hakimiyetine gereken önem ve özeni göstermediği, sevk ve idare hatasıyla aracını yol kaplaması üzerinde tutmayıp aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek yaya kaldırımı üzerinden geçip ve yol dışı kalması sonucu meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle asli kusurlu olduğu böylece Sürücü … ‘in %100(yüzdeyüz)oranında kusurlu olduğu,
II.HALDE:Kaza; sürücü …’in beyan ettiği şekilde tali yoldan kontrolsüzce bölünmüş yola giren plakası ve sürücüsü belli olmayan araç ile çarpışmamak için seyir durumu bozulup yol dışı kalması sonucu meydana gelmiş ise;
-Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile bölünmüş yolu takiben seyrederken, kavşağa uygun hızla yaklaşmadığı seyir hızıyla geldiği olay mahalli kavşağa geldiğinde tali yoldan kontrolsüzce bölünmüş yola giren plakası sürücüsü belli olmayan araç ile çarpışmamak için aracını direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yol dışı kaldığı olayda, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle tali kusurludur.
-Plakası ve sürücüsü belli olmayan araç sürücü tali yoldan gelip bölünmüş yol kavşağına çıkmadan önce gelen araçların hız ve yakınlığını dikkate alarak kontrollü ve kurallara uygun şekilde kavşağa girmesi gerekirken aksin hareketle kavşağa girip ilk geçiş hakkını bırakmadığı, seyir durumunu bozduğu sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonetin çarpışmamak için yaptığı manevra akabinde aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek yol dışı kalmasına neden olduğu olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle asli kusurlu olduğu böylece Sürücü …’in %40(yüzdekırk)oranında kusurlu, Plakası ve sürücüsü belli olmayan araç sürücü %60(yüzdealtmış)oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamıyla ve alınan kusur bilirkişi raporları ile yolcu statüsendeki davacıya atfı tabii bir kusurun tespit edilmemiş olması ve 6098 sayılı TBK m.61’in “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” şeklindeki hüküm ile haksız fiil neticesinde (tehlike sorumluluğu dahil) meydana gelen bedensel zararlardan sorumlu olanların sorumluluğunun kanun hükmü ile müteselsil sorumluluk olarak öngörülmüş olması ve bu sorumluluk şeklinin mahkemece resen uygulanması gerektiğinden kusur bilirkişi raporu ile iki ihtimale göre saptanan kusur durumu ile davacı sigorta şirketinin sorumluluğunu üstlendiği aracın sürücüsü …’in her iki ihtimalde de kusurlu görülmüş olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin müteselsil sorumluluk nedeniyle meydana gelen tüm zarardan sorumlu olması karşısında kusur durumunun daha fazla araştırılmasına gerek görülmeyerek raporla yetinilmiştir.
ATK 3. İhtisas Kurulu’ndan alınan 23/10/2017 tarih – 22780 sayılı maluliyet raporu ile; davacının kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe göre %12,1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve iyileşme süresinin ise 6 ay olduğu tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi Y. Mühendis …’tan alınan 14/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan maddi zararının 7.064,76 TL sürekli iş göremezlikten kaynaklanan maddi zararının 66.808,37 TL ve bakıcı gideri tazminatının ise 9.882,00 TL olduğu ve bu tazminat alacakları bakımından davalı sigorta şirketinin 26/07/2016 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir.
Davacı taraf 02/01/2019 tarihli bedel arttırma dilekçesi ile daha önce 40,00 TL olarak talep ettiği sürekli iş göremezlikten kaynaklanan talebini 66.768,37 TL arttırarak 66.808,37 TL’nin tahsilini talep etmiştir.
Kaza tarihinin 15/04/2016 olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe ve 14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartları kapsamında tespit edilmiştir.
Dosya kapsamı düzenlenen kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporlarının denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olması ve kaza tarihinde yürürlükte olan trafik sigortası genel şartları ile geçici iş göremezlikten (bu döneme ilişkin bakıcı gideri dahil) kaynaklanan tazminatın sigorta şirketinin sorumluluğu dışına çıkarılmış olması nedeniyle davanın kısmen kabulü ile davacının daimi işgöremezlikten kaynaklanan 66.768,37 TL tazminat alacağının 26/07/2016 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davacının daimi işgöremezlikten kaynaklanan 66.768,37 TL tazminat alacağının 26/07/2016 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin talebinin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 4.560,95 TL nispi karar harcından, peşin yatırılan 29,20 TL harç ile 228,50 TL ıslah harcı toplamı 257,70 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 4.303,25 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 7.694,52 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 40,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 866,30 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 865,78 TL ile 29,20 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı ve 228,50 TL ıslah harcı toplamı 1.156,98 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/03/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 29,20 TL
Islah Harcı : 228,50 TL
Karar Harcı : 4.560,95 TL
Noksan Harç : 4.303,25 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans: 1.095,75 TL

Davalı Delil Avansı
Yatırılan Avans: 0,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti: 600,00 TL
Posta Giderleri: 266,30 TL