Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/732 E. 2020/626 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/732 Esas
KARAR NO : 2020/626 Karar

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2016
KARAR TARİHİ : 23/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı arasında 15/07/2014 tarihinde … Tv’nin tüm reklam ve satış haklarının müvekkili firmaya devri konusunda sözleşme imzalandığını, sözleşme gereğince davalının kanalın tüm reklam yerlerini bedeli karşılığında veya belirlenen komisyon oranları üzerinden devretmeyi, kendisine başvuran tüm reklam vermek isteyenleri müvekkili firmaya yönlendirmeyi ve doğrudan satış reklamlarını da müvekkiline devretmeyi ve bu devir ile ilgiliye devrin işleyişini sağlayacak diğer yükümlülüklere uymayı kabul ve taahhüt ettiğini, ancak sözleşmeye rağmen davalının yükümlülüklerine uymadığını ve müvekkili firmayı kazanç kaybına uğrattığını, alacaklarının tahsili amacıyla davalıya … 57. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini ancak davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin sözleşmeden kaynaklanan ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflara arasında imzalanan sözleşmenin tek bir imza ile akdedilmiş olduğunu ve sözleşmedeki imzanın …’e ait olduğunu, ancak … 54. Noterliği’nin … tarihli ve … sayılı imza sirküleri incelendiğinde müvekkili şirketin 15/04/2014 tarihinde gerçekleşen Olağan Genel Kurulu’nda alınan kararlar uyarınca müvekkili şirketi temsile …’in ancak ve ancak yönetim kurulu başkanı … ile birlikte atacağı müşterek imza ile yetkili olduğunu, sözleşmeyi imzalayan …’in tek başına temsil ve ilzama yetkisinin bulunmadığını, bu nedenle taraflar arasında imzalanan sözleşmenin yok hükmünde olduğunu, sözleşme ilişkisinin devam ettiği iddia edilen süreçte müvekkili şirketi başka ajanslardan da reklam verilmesinin sözleşmenin var olmadığının kanıtı olduğunu, sözleşmenin geçerli olduğunu kabul etmemek kaydıyla davacının reklamcılık edimini zaten yerine getirmediğini, tekel hakkına sahip olacak şekilde sözleşmenin hazırlanmasına rağmen müvekkili firmada bir karşılığın birikmesini sağlayacak gelir getirmediğini, bu durumda sözleşme geçerli olarak kurulmuş olsa daha sözleşmeden doğan yükümlülükleri yerine getirmediği için müvekkili firmayı ve dolayısıyla kendi ajanslarının gelir elde edememesinden davacının sorumlu olacağını, dava dilekçesinde belirtilen yüksek tutarın soyut gerekçelerle müvekkili şirkete yükletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, reklam ve satış haklarının devrinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Davacı vekili, davacı ile … TV’nin sahibi olan davalı şirket arasında 15/07/2014 tarihinde sözleşme akdedildiği, bu sözleşme ile davalının … TV’de yayınlanacak reklamların satış ve yayın hakkını ücret ve komisyon karşılığı davacı müvekkiline devrettiğini, bu kapsamda doğrudan kendisine gelen reklamları dahi davacı müvekkiline yönlendirmesi gerektiğini, oysa davalının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı davranmak suretiyle davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan kazanca erişmesine engel olduğunu, bu nedenle … 57. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek davalı şirketin temerrüde düşürüldüğünü, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin sözleşmede öngörülen ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise davalı müvekkilinin anonim şirket olduğunu, bu nedenle davalı şirketi borç altına sokacak sözleşmelerin çift imza ile akdedilmesi gerektiğini nitekim davalı şirketin 15/04/2014 tarihinde gerçekleşen olağan genel kurulunda alınmış olan genel kurul kararı ile davalı şirketi temsil ve ilzam bakımından… ve …’a müşterek imza yetkisi verildiğini, bu kararın ticaret sicilde tescil ve ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini ve bu karar doğrultusunda … 54. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı evrak üzerinden imza sirküsü düzenlendiğini, buna mukabil davaya dayanak gösterilen sözleşmede sadece … imzası bulunduğunu, bu nedenle davaya dayanak gösterilen sözleşmenin davalı şirketi borç altına sokacak nitelikte olmadığını, sözleşmenin geçerli olduğunu kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının davalı şirkete gelir getirecek herhangi bir reklam sağlamadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İhtilaf, davaya dayanak gösterilen sözleşmenin davalı şirket bakımından hüküm ifade edip etmediği ve etmekte ise davacının bu sözleşmeden dolayı yoksun kaldığı bir kazancı olup olmadığı varsa miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Ancak sözleşmenin davalı bakımından geçerli olup olmadığının ön mesele olarak çözülmesi gerekmektedir. Bu kapsamda reklam siparişi alınıp yayın yapılıp yapılmadığı ve yayınlanan reklamlar ile sözleşmenin ihlal edilmiş olması halinde davacı şirketin kar yoksunluğu nedeniyle uğramış olduğu zarar miktarının tespiti bakımından sözleşmenin ve yürütülen faaliyete ilişkin taraf ticari defter ve belgelerinin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hal olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
Dava dilekçesi ekinde bulunan sözleşmenin incelenmesinde; sözleşmenin ” Sözleşme” başlıklı olduğu, sözleşme taraflarının davacı … Tic. Ltd. Şti. ile davalı … A.Ş olduğu, sözleşmenin 15/07/2014 tarihinde imzalandığı, sözleşme konusunun “İş bu sözleşme ile ….TV’nin tüm reklam satış haklarını …’a devretmesidir. İş bu sözleşme öncesinde satışı yapılmış reklam yerlerini de …, … ile mutabık kalarak devralacaktır. … TV ile karşılıklı görüşerek sponsorluk ve ürün yerleştirme projeleri de yapmaya yetkilidir.” şeklinde ifade edildiği, devam eden maddelerde taraflara yüklenen yükümlülüklerin öngörüldüğü, sözleşme bedelinin m.4’de “… … TV’nin doğrudan satış reklamlarında %10, kurumsal reklamların da ise %20 ajans payı alacaktır. …, kalan tüm bedeli … TV’ye ödeyecektir. …, sadece risturn ödemelerini …’ye fatura edecektir.” şeklinde ifade edildiği, sözleşme süresinin 5 yıl olduğu, her iki tarafın 6 ay önceden fesih bildiriminde bulunmadığı takdirde sözleşmenin 5 yıl süreyle yenilenmiş olacağı kabul edilmiş ve sözleşmenin altının davacı şirket adına şirket kaşesi üzerine atılan tek bir imza ve davalı adına ise yine tek bir imza ile imzalanmış olduğu görülmektedir.
Davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarından davalı şirketin … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde … sicil no’da kayıtlı ve faal olduğu görülmektedir.
… tarih ve … sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nin … ve … sayfalarında yayınlanan ilanda davalı şirket olağan genel kurulunun 15/04/2014 tarihinde yapıldığı ve bu toplantıda 3 yıl süre ile yönetim kurulu üyeliklerine … ve …’in seçildiği ve genel kurul kararının … 34. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu evrakı ile onaylandığı görülmektedir.
… tarih ve … sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nin … ve … sayfalarında yayınlanan ilanda yönetim kurulunun 16/04/2014 tarihinde almış olduğu 3 nolu karar ile yönetim kurulu başkanlığına …’ın, yönetim kurulu üyeliğine ise …’in seçildiği ve yine aynı kararla yönetim kurulu başkanı …’ın şirketi münferiden atacağı imza ile temsil ve ilzam edeceği ve ….’in ise murahas yönetim kurulu üyesi olarak genel müdür olarak görevine devam etmesinin kararlaştırıldığı ve genel müdür olarak atandığı ve genel müdür olarak yetkilerinin ” Şirketi temsilen bilimum resmi ve özel daireler, kurumlar, kamu iktisadi devlet teşekkülleri, Radyo Ve Televizyon Üst Kurulunda, gerçek ve tüzel kişiler nezdindeki her türlü iş ve işlemleri sonuçlandırmaya, her türlü evrakı almaya, vermeye, kayıt, tescil ve terkin işlemlerimizi yaptırmaya, her türlü alım, satım, kira, vs. sözleşmeleri yapmaya, şirket adına bilimum bankalarda interaktif ortamda her türlü işlem yapmaya, cari – ticari kredi hesapları açtırmaya, açılmış veya açılacak hesaplardan dilediği zaman istediği miktar para çekmeye, yatırmaya, şirketin senetli ve senetsiz her türlü hak ve alacaklarını, havale bedellerini, çek, senet karşılıklarını, fatura tutarlarını genel olarak talep, tahsile, şirket adına çek, bono, poliçe vesair kambiyo senetlerini keşide ve kabule, bunları tahsile, temlik ve ciro etmeye, açılmış ve açılacak hür türlü artırma, eksiltme ve ihalelere iştirake, pey sürmeye, şirket adına sözleşme, şartname, taahhütname, beyanname, muvafakatnameleri imzalamaya, mahkemelerde davalar açmaya, mahkemeler ve icra dairelerinde temsile, davaları kabul ve redde, davada ve temyizde feragate, sulh ve ibraya, dilediği yetkilerde hukuk ve mali müşavir ve başkalarını da tevkil ve azle yukarıda yazılan konularla sınırlı olmamak üzere, şirketimizi her konuda ve genel manada temsile, ilzama, borç ve taahhüt altına sokmaya, ahzu kabza, Şaban Sevinç şirket müdür sıfatı ile yönetim kurulu başkanı Deniz Baykal’la birlikte şirket unvanı altında atacağı müşterek imzayla birlikte yetkili kılınmıştır.” şeklinde olduğu ve ancak bu yetkilerin müşterek imza ile kullanılabileceği ve bu kararın usulüne uygun olarak ilan edildiği görülmektedir.
… 54. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı evrak üzerinden düzenlenen yönetim kurulu üyelerine ait imza sirküsü ile de yönetim kurulu üyelerinin temsil ve ilzama ilişkin yetkileri ile murahas genel müdür olarak atanan …’in şirketi ancak müşterek imza ile temsil ve ilzam edebileceği tespit edilmiştir.
… 54. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye numaralı evrak üzerinden düzenlenen imza sirküleri incelendiğinde “Şirketimizi temsil ve ilzama …’in iki yıl süreyle atanmasına, bankalarda, belediyelerde ve bağlı kuruluşlarda, noterlerde, sosyal güvenlik kurumlarında, Maliye Bakanlığı, defterdarlıklar, vergi dairelerinde ve diğer bakanlıklarda ve bağlı kuruluşlarda, tapu dairelerinde, resmi ve özel kurum ve kuruluşlarda, Türk Telekom Radyo Ve Televizyon Üst Kurulunda ve şirketin konusu ile ilgili tüm kurumlarda temsil etmeye, para yatırmaya ve çekmeye, yeni hesaplar açmaya ve kapatmaya, çek ve senetler almaya, vermeye, ciro etmeye ve şirket alma, bankalardan kredi almaya, ödemeye, şirket adına arsa, arazi, bina, motorlu taşıtlar gibi taşınır- taşınmaz menkul ve gayrimenkuller almaya- satmaya, ipotek etmeye, ipotekleri çözmeye, vekaletler vermeye, şirket adına sözleşmeler imzalamaya, şirket kaşesi altında yönetim kurulu üyelerinden herhangi birisi ile birlikte atacakları imza ile birlikte şirketi temsil ve ilzama, ahzu kabza yetkili olmak üzere genel müdür olarak atanmasına oy birliği ile karar verilmiştir.” şeklinde olmak kaydıyla Şaban Sevinç’e yapılan yetki devrinden kaynaklanan yetkilerine yine müşterek imza ile kullanılabileceğinin belirtilmesi suretiyle imza sirküsü düzenlendiği görülmektedir.
Buna mukabil dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşme, tarafların kabulünde olduğu üzere davalı … A.Ş. adına sadece yönetim kurulu üyesi ve murahas müdür … tarafından tek imza ile imzalanmıştır.
Mali müşavir – bağımsız denetçi …’den alınan 28/06/2018 tarihli bilirkişi raporu ile; davalı şirketin incelenen 2014 – 2016 yıllarına ilişkin ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalı defterleri itibariyle davacı şirketin hesaplarının 120.17 olarak kayıtlı olduğu ve 15/07/2016 dava tarihi itibariyle taraflar arasında bakiye alacak borç bulunmadığı, davalı şirketin davacı … … AŞ dışında 2014, 2015 ve 2016 yıllarında 4 değişik firma ile 247.063,92 TL reklam satışına ilişkin ticari işlem gerçekleştirdiği tespit edilmiştir.
Bu raporun hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeniyle mahkememiz tarafından radyo – tv uzmanı yapımcı …, ticaret hukuku Öğr. Üyesi …. ve finans uzmanı Prof. Dr. …’tan alınan bila tarihli ve 07/10/2019 tarihinde ibraz edilen bilirkişi raporu ile; taraflar arasında 15/07/2014 tarihi itibariyle sözleşme imzalandığı, bu sözleşmenin davalı şirket adına sadece … tarafından imzalandığı, tek imza ile imzalanmış olması nedeniyle bu sözleşmenin davalı şirket bakımından bağlayıcı olmadığı, bu sözleşmenin Şaban Sevinç tarafından tek başına imza ile oluşturulması için bu kişiye özel vekaletname verilmediği gibi davalı şirketin 15/07/2014 tarihli sözleşmeyi zımmen kabul ederek uygulamaya koyduğuna ilişkin herhangi bir emareye de dosya itibariyle rastlanmadığı ve bu nedenle sözleşmeden davalı aleyhine borç doğmayacağı, buna mukabil mahkemece sözleşme geçerli kabul edilecek olduğunda davacı şirketin reklam satışı gerçekleştirerek sağladığı gelir üzerinden reklam türüne göre %10 veya %20 ajans payını hak edeceği, bu kapsamda …AŞ’nin raporunda 2017 yılı reklam sürelerini de dahil etmiş olduğu, sözleşme tarihi olan 15/07/2014 tarihinden dava tarihi olan 15/07/2016 tarihleri arasında toplam 11.286.205 saniye reklam yayını yaptığı, Temmuz 2014 RTÜK beyanına göre gelirin 29.458,19 TL olduğu, yine … raporuna göre Temmuz 2014 reklam saniyeleri raporunun 294.704 saniye olduğu ve reklam saniyesinin yaklaşık 10 Kuruş olduğu ve doğrudan satış reklamı niteliğinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafın bu rapora yönelik itirazları üzerine dosyanın aynı bilirkişilere tevdi ile taraf itirazlarının değerlendirilmesi suretiyle alınan 25/08/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile; kök rapordaki beyan ve kanaatler tekrarlanmış ve dosya kapsamıyla tek imzanın davalı şirketi bağlayacak şekilde sonradan kabul edilmediği gibi yapılan işlemler itibariyle de zımni olarak da kabul edilmediği ve bu nedenle sözleşmenin geçerli olmadığı tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK m.359 kapsamında anonim şirketi temsil ve ilzam yetkisinin organ sıfatıyla yönetim kuruluna ait olduğu, ana sözleşmede aksine bir düzenleme olmadığı sürece aynı kanunun 370. maddesi kapsamında yönetim kurulu tek kişiden oluşmuyor ise temsil yetkisinin çift imza ile kullanılması gerektiği, yönetim kurulunun temsil yetkisinin bir veya daha fazla murahas üyeye devrinde bile en az bir yönetim kurulu üyesinin temsil yetkisinin korunması gerektiği, yine aynı kanunun 371. maddesinde temsile yetkili olanların şirketin amacına ve işletme konusuna giren her türlü işleri ve hukuki işlemleri şirket adına yapmaya yetkili oldukları, hatta temsile yetkili olanların üçüncü kişilerle işletme konusu dışında kalıp da yaptıkları işlerin dahi kural olarak şirketi bağlayacağı, temsil yetkisinin sınırlandırılmasının iyi niyetli üçüncü kişiler bakımından bağlayıcı olmayacağı ve ancak temsil yetkisinin sadece merkezin veya bir şubenin işlerine özgülenmesi veya birlikte kullanılmasına ilişkin tescil ve ilan edilen sınırlamaların üçüncü kişileri bağlayacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında dava konusu sözleşme her ne kadar murahas yönetim kurulu üyesi genel müdür … tarafından imzalanmış ise de ana sözleşme ile çift imza kuralına aykırı düzenleme kapsamında bir yetki verildiğinin tespit edilememesi, aksine yönetim kurulunun 16/04/2014 tarihli ve 3 nolu karar ile yetki devri ile birlikte genel müdür …’e verilen yetkinin ancak müşterek imza ile kullanılabileceği yönünde karar alınmış olduğu ve bu kararın 29/04/2014 tarih ve 8559 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nin 495 ve 496 sayfalarında ilan edilmiş olması ile de 6102 sayılı TTK m.36 kapsamında ilanın olumlu etkisi kapsamında üçüncü kişiler bakımından da hüküm ve sonuç doğurmaya elverişli olması ve bu doğrultuda çift imza kuralının dava konusu somut olay bakımından da geçerli olduğu ve bu hususun aralarında ticaret hukuku Öğr. Gör. olan bilirkişi tarafından da uzman görüşü niteliğinde olmak kaydıyla tespit edilmiş olması ve dosya kapsamıyla ilan edilen bu kısıtlamadan sonra yapılmış olan sözleşmenin davalı şirket tarafından zımni olarak kabul edildiğinin veya sözleşme kapsamında yapılan işler itibariyle rıza gösterildiğine yönelik bir uygulamanın dosya kapsamıyla ispat edilememiş olması nedeniyle sözleşmenin davalı şirket bakımından hüküm ve sonuç doğurmaya elverişli olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 341,55 TL harçtan mahsubu ile bakiye 287,15 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/12/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 341,55 TL
Karar Harcı : 54,40 TL
Noksan Harç : 287,15 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 6.165,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 5.300,00 TL
Posta Ve Diğer Giderler : 263,40 TL