Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/264 E. 2018/1290 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/264 Esas
KARAR NO : 2018/1290

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/03/2016
KARAR TARİHİ : 19/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/07/2013 günü … ile eşi … birlikte …Mahallesi … Akaryakıt İstasyonuna yakın bir yerde caddeden karşıdan karşıya geçmeye çalışırken plakasını hatırlayamadıkları bir araç kontrolsüz bir şekilde gelerek davacı müvekkili …’a çarparak olay yerinden kaçtığını, müvekkilinin çarpmanın etkisiyle dengesini kaybederek yere düştüğünü, davacı müvekkili söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığını, eşi … tarafından … Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, …İlçe Devlet Hastanesi ile … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde muayene olduğunu, müvekkilinin sol kolunda radius kırığı belinde ise platin mevcut olduğunu, kaza nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma numaralı dosya üzerinden taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan soruşturma başlatıldığını, müvekkilinin söz konusu kaza sonucu iş gücü kaybından doğan daimi sakatlık tazminatını, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14.maddesi gereği davalı … Hesabından talep hakkı bulunduğunu, arz ve izah edilen nedenlerle davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan toplam 1.000,00 TL daimi maluliyet tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin dava dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu davadan önce müvekkili kuruma dava konusu talep ile ilgili yazılı bir başvurusu olmaması nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın 08/07/2013 tarihinde gerçekleştiği iddia edilen trafik kazası neticesinde maluliyetinin oluştuğunun şüpheye mahal vermeyecek şekilde kesin olarak ispat etmesi gerektiğini, müvekkili kurumun geçici iş görememezlik tazminatından sorumlu olmadığını, dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve trafik kazasına plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin davacı tarafça ispate gerektiğini, dava konusu trafik kazasında malül kaldığını iddia eden … yaya olup sürücü olmadığını, bu nedenle davacının … Hesabından tazminat talep edebilmesi için öncelikle yaya olan ve malül kalan …’ın dava konusu trafik kazasında kusurunun olup olmadığının tespitinin gerektiğini, zararın tespit edilmesi gerektiğini, açıklanan tüm nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54.maddesinde düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacının 08/07/2013 tarihinde eşi … ile birlikte Mehmet Akif mah. Akaryakıt İstasyonu yakını Sultanbeyli/İstanbul adresinde karşıdan karşıya geçerken plakasını hatırlayamadıkları bir aracın kontrolsüz bir şekilde kendisine çarpıp olay yerinden kaçması neticesinde bedensel zarara uğradığını, bu nedenle bedensel zararının tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL ‘lik tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği görülmektedir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Motorlu araç işleteninin 2918 sayılı yasanın 91/1 maddesi kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS’ni yaptırmadan aracını işletmiş ve işletilme sırasında bir zarara sebep olmuş ise 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 maddesi gereği zorunlu sigortayı yaptırmadan motorlu aracı işleten kişilerin ve plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araçların sebep oldukları zararların karşılamak amacıyla Türkiye Sigorta Ve Reasürans Şirketleri bünyesinde … Hesabı oluşturulduğundan kaza tarihinde yürürlükte bulunan sigorta poliçesi için belirlenen limitle sınırlı olmak kaydıyla … Hesabı meydana gelen zarardan sorumludur. Bu manada … Hesabının statüsü ile sigorta şirketinin hukuki statüsü ve sorumluluğu paraleldir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davcının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Bu amaçla ATK 3. İhtisas Kurulundan alınan … tarih … sayılı maluliyet bilirkişi raporu ile davacının ve rahatsızlığı nedeniyle geçirdiği ameliyatın vaki trafik kazası ile ilgisi olmadığı tespit edilmiştir.
Bu kapsamda davacı 6098 sayılı yasanın md.50 kapsamında tahsilini talep ettiği bedensel zarara sebep arazın vaki trafik kazasında kaynaklandığını ispat edemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Subut bulmayan davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 6,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 10,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/12/2018

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 29,20 TL
Karar Harcı : 35,90 TL
Noksan Harç : 6,70 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans: 155,75 TL

Davalı Delil Avansı
Yatırılan Avans: 50,00 TL

Yargılama gideri detayları
Posta Giderleri(Davacı): 149,25 TL
Posta Giderleri(Davalı):10,00 TL