Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/167 E. 2021/320 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/167 Esas
KARAR NO : 2021/320 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/02/2016
KARAR TARİHİ : 21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/01/2016 tarihinde müvekkilinin içinde yolcu olarak bulunduğu ve sürücüsü … olan … plakalı araç ile sürücüsü … olan … plakalı araçların çarpışması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’un kaza nedeniyle yaralandığını ve bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın kaza tarihinde davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde, … plakalı aracın ise kaza tarihinde davalı … A.Ş. nezdinde sigortalı olduğunu, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 1.000,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının 500,00 TL’sinin davalı … A.Ş.’den, 500,00 TL’sinin ise davalı … Sigorta A.Ş.’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın 22/07/2015 – 2016 tarihlerini kapsayacak şekilde müvekkili şirkette sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere asli kusurun … plakalı araç sürücüsünde olduğunu, davacı ile … plakalı araç sürücüsü … arasında akrabalık ilişkisi mevcut olduğunu, TBK genel hükümler gereği bu taşımanın hatır taşımasına girmesi nedeniyle davacının müvekkili şirketten tazminat talep etme hakkı olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla faize hükmedilecek olması halinde faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasındaki kusur oranlarının ve davacının maluliyet oranının tespit edilmesini, hatır taşımasının ve müterafik kusurun varlığı halinde hesaplanacak tazminattan indirim yapılmasını, SGK tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK m.54’de düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı vekili, 29/01/2016 tarihinde müvekkilinin içinde yolcu olarak bulunduğu ve sürücüsü … olan … plakalı araç ile sürücüsü … olan… plakalı araçların çarpışması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili …’un içinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … A.Ş.,… plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun ise davalı … Sigorta A.Ş. tarafından sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 1.000,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının 500,00 TL’sinin davalı … A.Ş.’den ve 500,00 TL’sinin ise davalı … A.Ş.’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
İstanbul ATK Trafik İhtisas Kurulu’ndan alınan … tarih ve … sayılı rapor ile; kusurun ihtimalli olarak hesaplandığı, birinci ihtimalde … plakalı araç sürücüsü …’un %100 oranında ve… plakalı araç sürücüsü …’in ise kusursuz olduğu, ikinci ihtimalde ise …plakalı araç sürücüsü …’un kusursuz olduğu ve … plakalı araç sürücüsü …’in ise %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
ATK raporunun hüküm kurmaya yeterli olmaması nedeniyle İTÜ Trafik kürsüsünde görevli …, … ve …’den alınan 11/09/2017 tarihli bilirkişi raporu ile;… plakalı araç sürücüsü …’un %100 oranında ve … plakalı araç sürücüsü …’in ise kusursuz olduğu, keza davacı …’un da kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
…rova Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan … tarih ve … sayılı rapor ile; davacı …’un iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 ay sürebileceği ve maluliyet oranının ise %13.3 olduğu tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi …’den alınan 10/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan maddi zararının 4.709,84 TL ve sürekli iş göremezlikten kaynaklanan maddi zararının ise 36.192,44 TL olduğu ve her iki sigorta şirketininde dava tarihi olan 18/02/2016 tarihinde temerrüte düştüğü tespit edilmiştir.
Davacı vekili 09/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile daha önce talep ettiği miktar dahil 40.902,28 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … A.Ş.’den tahsilini talep etmiştir.
Bu aşamada Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih 2019/40 Esas ve 2020/40 Karar sayılı iptal kararı karşısında tazminatın genel hükümler çerçevesinde belirlenmesi gerektiğinden aktüer bilirkişi …’den alınan 08/02/2021 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının yoksun kaldığı zararın peşin sermaye değerinin geçici iş göremezlik nedeniyle 4.709,84 TL, daimi iş göremezlik zararının ise 67.651,24 TL olduğu tespit edilmiştir.
Dosyada örneği bulunan … nolu sigorta poliçesinden davalı … A.Ş.’nin … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğu 22/07/2015 – 2016 tarihleri arası 310.000,00 TL sigorta bedeli ile sigorta güvencesine almış olduğu görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, alınmış olan kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde raporlar hüküm kurmaya elverişli olduğundan taleple bağlı kalınmak kaydıyla davanın davalı … AŞ bakımından kabulü ile, 40.902,28 TL’nin 18/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ve davalı … Sigorta AŞ’nin işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğu güvence altına aldığı … plakalı araç sürücüsünün kusuru olmadığı anlaşıldığından davalı … Sigorta AŞ’ye sorumluluk atfedilemeyeceğinden bu davalı bakımından pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … AŞ bakımından PASİF HUSUMET YOKLUĞUNDAN DAVANIN REDDİNE,
2-Davanın davalı … AŞ bakımından KABULÜ İLE;
40.902,28 TL’nin 18/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.794,03 TL nispi karar harcının, 29,20 TL peşin harç ve 691,00 TL ıslah harcı toplamı 720,20 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 2.073,83 TL harcın davalı … A.Ş.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 6.117,30 TL nispi vekalet ücretinin davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı … A.Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … A.Ş.’ye verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 3.204,50 TL yargılama gideri ile 29,20 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı ve 691,00 TL ıslah harcı toplamı 3.953,90 TL’nin davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı … A.Ş. tarafından yapılan yargılama giderlerinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/04/2021

Katip
e-imza

Hakim
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 29,20 TL
Karar Harcı : 2.794,03 TL
Islah Harcı : 691,00 TL
Noksan Harç : 2.073,83 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 3.205,75 TL

Davalı … A.Ş. Gider Avansı
Yatırılan Avans : 50,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.749,55 TL
Posta Giderleri : 504,95 TL