Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1152 E. 2018/136 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1152
KARAR NO : 2018/136

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/06/2013
KARAR TARİHİ : 15/02/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakanlar Kurulu Karan gereğince, … Bankası A.Ş., …bank A.Ş., …bank A.Ş. ile .. Bankası T.A.Ş., … Bankası …bank A.Ş., Bank … T.A.Ş.’nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi ile hisse senetlerinin mülkiyetinin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’ na devredildiği ve … Yönetim Kurulu 26.01.2001 tarih ve 17 sayılı kararıyla da …bank A.Ş., …bank A.Ş., … Bankası A.Ş., T. … Bankası …bank A.Ş. ile Bank … T.A.Ş. ‘nin tüm aktif ve pasifiyle …bank A.Ş. bünyesinde devren birleştirilmelerine karar verildiği, …bank A.Ş., … Bankası A.Ş., T…. Bankası …bank A.Ş., Bank … T.A.Ş.’nin bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izninin 4389 sayılı Bankalar Kanununun 14 üncü maddesine istinaden kaldırıldığı, … ile … arasında 09.08.2001 tarihinde akdedilen hisse devir sözleşmesi ile 50.000.-TL bedelle özkaynağı sıfır olacak şekilde, Bankalar Kanunu gereğince %100 hissesi …’na intikal eden …bank A.Ş.’nin sermayesini teşkil eden ve her biri 1000.-TL nominal değerli toplam 133.400.000.000 adet hissesinin … tarafından … (…)’na devredildiği, akabinde …bank A.Ş.’nin tüzel kişiliğinin sona ermek suretiyle … Bank A.Ş.’ne devredilmesine ilişkin …bank A.Ş. ve …BANK A.Ş.’nin Genel Kurul kararları, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 02.01.2002 tarih ve 569 sayılı kararı ile uygun görülüp, …bank A.Ş., 11.01.2002 tarihi itibariyle tüzel kişiliği sona ermek suretiyle …bank A.Ş.’ne devredilip …, …bank A.Ş. ve bu bankayla birleştirilen bankaların toplam 6.3 milyar TL ‘ye ulaşan aktifinin 2 milyar TL’lık kısmını …’a devretmiştir. Aktiflerin büyük kısmı devir dışında bulunduğuna göre ticari işletme devri niteliğinde bir devir söz konusu olmadığı, … (…) bankacılık sistemi, ulusal bankacılık sisteminin dışında faaliyet gösteren, yüksek faiz getirili fakat mevduat sigortası kapsamı ve güvencesi dışında bir sistem olduğu, …bank AŞ’nin temettü hariç, ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi 22.12.1999 tarihinde Fona devredilmiş ve yine Fon bünyesinde bulunan …bank A.Ş. , … Bankası A.Ş. , … Bankası A.Ş., Bank Kapital T.A.Ş. ve … Bank A.Ş. 19.02.2001 tarihinde …bank A.Ş. bünyesinde devren birleştirildiği, 09.08.2001 tarihinde imzalanan hisse devir sözleşmesi ile …’a satıldığı ve fiili devir 10.08.2001 tarihi itibariyle tamamlandığı, …bank 11.02.2002 tarihinde …bank bünyesinde devren birleştirildiği ve 2007 yılında tekrar satışa konu olan bankanın unvanı bu kez 07.07.2008 tarihinde … Bank A.S. olarak değiştirildiği, … Bank A.Ş. bünyesinde devren birleştirilen …bank, …bank, …bank gibi bankaların yönetim ve denetiminin Fon tarafından devralınmasından sonra, anılan bankalarda bulunan hesaplarının kendilerinin bilgi, talimat ve iradesi dışında … bankasına havale edildiği iddiasıyla (…bank A.Ş.) … Bank A.Ş. aleyhine davalar açıldığı, söz konusu davalarda bir kısım mahkemelerin ilk olarak anılan mevduatların ayrı tüzel kişiliği haiz olan … Bankası nezdinde bulunduğunun tespiti nedeniyle husumet yönünden red, bir kısım mahkemeler ise işin esasına girerek davacının parasının .. bankasına havale edilmesi yönünde talimatı olup olmadığını değerlendirerek davacının talimatı yok ise davanın esastan kabulüne, talimatı var ise davanın esastan red kararı verdikleri, bir süre sonra ise Yargıtay’ın, öncelikle … Bankası aleyhine bir dava açılıp akabinde yapılacak takibin semeresiz kalması üzerine … Bank A.Ş.’ye dava açılabileceğinden bahisle davaların bu aşamada bankaya karşı açılmasının zamansız olduğuna karar vermesi üzerine Mahkemelerce bu yönde karar verilmeye başlandığı, bu gelişmelerden sonra mudilerin bir kısmı tarafından … Bank A.Ş.’ye dava açabilmek amacıyla … bankalarına davalar açılmış ve bazı dosyalara özgü olmak üzere … bankaları aleyhine aciz vesikaları alınıp … Bank A.Ş. aleyhine tekrar davalar açılmaya başlandığı, dava açanlar tarafından … bankasının sanal bir kuruluş olduğu, kendilerinin Banka çalışanlarınca yönlendirilip kandırılarak paraların … bankalarına gönderilmesine neden olunduğu, bu nedenle … bankalarına gönderilen paraların gerçekte havale eden bankanın nezdinde bir mevduat hesabı olarak kabul edilmesi gerektiği iddiasıyla yeniden davalar açılmaya başlandığı, bu davalarda; banka müşterilerinin hesaplarındaki paraların hiç bir şekilde banka dışına gönderilmediği, havale görünümü altında mevduat toplandığı, …bank A.Ş., …bank A.Ş., …bank A.Ş. hakim ortak ve yöneticileri aleyhine açılan ceza davalarındaki … hesaplarına yönelik tespitler kapsamında paranın banka hakim ortakları tarafından kullanıldığı ve bu nedenle bankanın sorumlu tutulması gerektiği gerekçeleriyle davalar bankalar aleyhine sonuçlanmakta ve ceza davaları ile yön değiştirilmiş olunan davalar Yargıtayca da onandığı, davaların aleyhe sonuçlanarak Yargıtayca onanması üzerine gönderilen icra emirlerine konu borçlar … tarafından ödenip … ile … arasında akdedilen Hisse Devir Sözleşmesi uyarınca tazmine konu edildiği, … tarafından … Bank’a yapılan ödemelerin, çekince konulmak suretiyle ihtirazi kayıtla yapıldığı, …’nin … Bank A.Ş.ne ihtirazi kayıtla ödemeye 24.02.2012 tarihi itibariyle başlandığı, Varlık Yönetimi Daire Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısı ile ihtirazi kayıtla yapılmış olunan toplam 19.199.734,79.-TL’nın 7 gün içinde ödenmesi hususunda … Bank A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne ihtar yazısı gönderildiği, ihtirazi kayıtla ödenenlerden talimatı olmayanlar hariç tutularak hesaplanan 18.640.110,82.-TL ana para alacağımız, 24.02.2012 – 21.02.2013 tarihleri arasında 3.179.288,00.-TL işlemiş avans faizi ile birlikte toplam 21.819.398,82.-TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlu … Bank A.Ş. haksız yere işbu icra takibine, borca ve faize itiraz ettiği, hukuki sorunun, … Bank (… Bank) ile … arasında yapılan hisse devir sözleşmesi hükümleri çerçevesinde …’nin tazmine konu tutarlardan dolayı … Banka karşı sorumlu olup olmadığından kaynaklanıp Yurt Security … Ltd., …bank … Ltd. ve …bank … Ltd. mudileri tarafından, … bankasının sanal bir kuruluş olduğu, kendilerinin Banka çalışanlarınca yönlendirilip kandırılarak paraların … bankalarına gönderilmesine neden olunduğu, bu nedenle … bankalarına gönderilen paraların gerçekte havale eden bankanın nezdinde bir mevduat hesabı olarak kabul edilmesi gerektiği iddiasıyla açılan davalarda mahkemelerce verilen davanın kabulüne dair kararların …’ndan Hisse Devir Sözleşmesine dayanılarak talep edilmesi mümkün bulunmadığı ,… ile … arasında yapılan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi neticesinde, Bankalar Kanunu hükümleri uyarınca hisseleri …’ye intikal eden …bank A.Ş.’nin hisseleri …’a satıldığı, hisse devir sözleşmesi, hisse devrinin yanı sıra devredilecek kalemler ve devir tarihinden önceki dönemlere ait bankaya ilişkin ihtilaflardan dolayı …’nin sorumluluğuna ilişkin esaslara yer vermekte olduğu, ancak …’nin sorumluluğuna ilişkin hükümlerin yukarıda bahsi geçen davaları ve bu davalar sonucunda banka aleyhine hükmolunun tutarları içermesi mümkün bulunmadığı, hisse devir sözleşmesi, bu hisseleri devralanlara karşı üçüncü şahısların herhangi bir talepte bulunmasına sebebiyet vermeyeceği, dolayısıyla hisse devir sözleşmesi yapılırken, müvekkil … tarafından bir sorumluluk taahhüdünde bulunulması gerekli olmadığı, ancak bu devir, sadece hisseleri değil, hisseleri devredilecek bankanın belirli malvarlığı kalemlerinin devrini kapsamakta olduğu, hisse devir sözleşmesi ile …’a hisseleri devredilen …bank’ın malvarlığı bünyesinde bulunan bazı kalemlerin, mevzuat uyarınca bu malvarlığının dışına çıktığı, Fon’un, mevzuatta izin verilen ölçüde banka zararlarını devralmakta ve yine mevzuatta izin verilen ölçüde bankaya mali kaynak aktarmakta olduğu, bir bankanın Fon tarafından devralınmasından sonra, Fonun bankanın mali durumunu düzeltmeye yönelik bazı tedbirleri alması mümkün olup bu tedbirlerin Fona devirle bankanın başka bir bankayla birleştirilmesi sürecinde yürürlükte olan 4389 sayılı Bankalar Kanunu ve alt düzenleyici işlemlerin hükümlerine tabi olduğu, bu hükümlerin incelenmesinden, Fon bankalarının devir ve birleşme işlemlerinde ilgili bazı kanuni düzenlemelerin uygulanmayacağının hükme bağlandığı, Fon’a devir sonrasında bankaların …bank çatısı altında aktif ve pasifleriyle birlikte birleştirilmesinin akabinde, Fon ile … arasında imzalanan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile …bank’ın hisseleri 50.000.-TL gibi sembolik bir bedelle ve devir tarihindeki özkaynağı sıfır olacak şekilde …’a devredildiği, satış kapsamında …, …bank’ın 6.3 milyar TL olan toplam aktiflerinin yaklaşık 2 milyar TL’lık kısmı devredildiği, banka bilançosunun … tarafından satın alınmayan 4.3 milyar TL’lık kısmı, yine Fon bünyesinde bulunan ve …bank bünyesinde birleşen bankalarla ilgisi olmayan …bank ve …bank’a devredildiği, banka aktiflerinin takriben üçte biri …’a (… Bank’a) devredilip devredilmeyen büyük kısım Fon bünyesindeki başka bir bankaya devredildiği, Ticaret Hukuku kapsamında ve buna bağlı olarak külli halefiyeti doğuracak tarzda bir banka birleşmesi söz konusu bulunmadığı, Fon bünyesinde bulunduğu esnada farklı bankaların varlıkları, …bank tüzel kişiliği bünyesinde toplanmış ve daha sonra da bu varlıklardan aktiflerinin büyük bölümü …bank bünyesinden çıkartılmış olup, Fon bünyesine katılan …bank ile Fon’un devrini gerçekleştirdiği …bank, mali yapısı itibariyle bambaşka bankaları ifade ettiği, TTK anlamında birleşmenin temel özelliği, malvarlığının bir bütün halinde devralınması olup malvarlığı bütün halinde devredilmediğinden, bünyesinde birleşen şirketin, alacaklılara karşı sorumluluğunu kabul etmenin hukuken isabetli olmadığı, malvarlığının bütün halinde devri olmaksızın, yapılan işleme verilen isim ya da işlem sonrasında tüzel kişiliğin son bulması, işlemin hukuki açıdan birleşme olarak nitelendirmesine ve külli halefiyetin doğmasına olanak vermeyeceği, … Bank sadece devredilen aktiflerde yer alan borçlar kapsamında bir sorumluluğu üstlendiği, hukuki anlamda birleşme niteliği taşımayan bu aktif devri işleminden, … Bank’m … mudilerine karşı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, bu işlemin temelini oluşturan hisse devir sözleşmesi ve bu sözleşmede belirtilen bilanço ve diğer tüm kayıtlar kapsamında incelenmesi gerektiği, hisse devir sözleşmesinin …’nin …’a karşı sorumluluğuna ilişkin olan 6.13 maddesi; Bankanın Fona devir tarihinden önceki döneme ait olmak kaydıyla; Bankanın Fona devrinden önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davaları, Banka ve bankaya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış ve açılabilecek davaları, Banka ve bankaya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin ilgili eylem ve işlemlerinde mevzuata uymamaları nedeniyle bankanın üçüncü kişilere karşı sorumlu olabileceği halleri, vergi resim ve harçlar ve bunlarla ilgili ceza faiz ve zamları, ve bankanın maruz kalabileceği talepleri kapsamakta olduğu, hisse devir sözleşmesi ile …bank’ın hisseleri 50.000 TL gibi sembolik bir bedelle ve devir tarihindeki özkaynağı sıfır olacak şekilde …’a devredildiği, sözleşmenin konusunu, Bankalar Kanunu gereğince %100 hissesi …’na intikal eden …bank A.Ş.’nin hisselerinin satışı oluşturtuğu, bu nedenle hisse devir sözleşmesinin 6.13 maddesindeki hükmü tek başına değiL tüm sözleşme ve protokol hükümleri ile birlikte değerlendirmek gerektiği, ayrıca … sadece kanunla kendisine verilen yetkiler kapsamında işlem yapabileceği, hisse devir sözleşmesinin 6. Maddesindeki hükümler Bankalar Kanunu’nun Fona verdiği yetkiler kapsamında bulunmadığı, bu nedenle de Fon … hesapları nedeniyle …’ın (… Bank A.Ş.) yaptığı ödemelerden sorumlu tutulamayacağı, zira kanunun verdiği yetkiler dışında yapılan işlem yok hükmünde olduğu, bu çerçevede sözleşme hükümleri değerlendirilirken sözleşmenin konusuna sadık kalınması ve sözleşme hükümlerinin de bu konu dışında kalan unsurları içermediğinin kabulü gerekmekte olduğu, … hisseleri devrederken, sözleşmenin tanımlar başlığı altında sayılan “kesinleşmemiş bilanço” ve “kesinleşmiş bilanço” içeriğini devretmiş ve -sadece ve sadece- bu bilançolar kapsamında doğmuş veya doğacak zarar kalemleri ile ilgili olarak sorumluluk maddelerini kabul ettiği, dolayısıyla hisse devir sözleşmesinin …’nin …’a karşı sorumluluğuna ilişkin olan 6.13 maddesinin sadece tanımlar kısmında geçen “kesinleşmemiş bilanço” ve “kesinleşmiş bilanço” kalemleri hakkında uygulanacağı tartışmasız olduğu, kesinleşmemiş bilanço, banka hisselerinin …’a devrine esas teşkil etmek üzere tarafların ilk aşamada, devir tarihi itibariyle üzerinde mutabık kalmış olacakları denetlenmemiş bilançoyu, kesinleşmiş bilanço ise; banka hisselerinin …’a devrinden sonra kesinleşmemiş bilanço kaleminin denetlenmesi ve teyidi amacı ile, bankanın, devir tarihindeki fiili, mali durumuna ve farklılıkların tespitine kesinlik kazandıracak olan, yeniden düzenlenen denetlenmiş bilançoyu ifade ettiği, hisse devir sözleşmesine esas olan varlık devrinin içeriğini ancak bilançolardan anlamanın mümkün bulunduğu, bilançoların kapsadığı alan, aynı zamanda tarafların da borç ve yükümlülüklerinin de sınırını belirlediği, sözleşmenin konusuna dahil olmayan bir varlıktan veya olgudan kaynaklanan sorunların sözleşme kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığı gibi tarafların sorumlulukları kapsamında da değerlendirilemeyeceği, Borçlar Kanunu’nun 18. ve Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddelerine göre, hukuki işlemlerde bildirimde bulunanın kullandığı sözlere bakılmayarak, objektif iyiniyet kuralları gereğince kendisine karşı bildirimde bulunulanın sözlerinden ne gibi bir anlam çıkarması gerekiyorsa, ona uygun yorum yapılması gerektiği, gerek hisse devir sözleşmesi kapsamında gerekse Borçlar Kanunu çerçevesinde sözleşme irdelendiğinde, sözleşme bugünkü şartlarda taraflardan … aleyhine durum yaratmakta olduğu iddia edilerek davalı tarafından … 25. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapılan takibe itirazının iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi istenmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … ile … arasında akdedilen 09.08.2001 tarihli sözleşme adından da açıkça anlaşılacağı üzere, bir hisse devir sözleşmesi olduğu, bu hususun 09.08.2001 tarihli Hisse devir sözleşmesinin “Sözleşmenin Konusu” başlığını taşıyan 2. maddesinde hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak bir şekilde ifade edildiği, hisse devir sözleşmesinin imza tarihi (09.08.2001) itibarı ile BDDK-… tek kurum olarak bankaları denetleyen, gerektiğinde hisselerine el koyan, gerektiğinde hisselerinin bir kısmını ya da tamamını satan özerk bir kurum olduğu, … kanundan kaynaklanan bu yetkilerini kullanarak …bank A.Ş. nin hisselerinin tamamını …’a sattığı, bu satışla …bank A.Ş. nin hisseleri bir başka ifade ile sahipliğinin …’a geçtiği, BDDK-… sözleşmede satıcı sorumluluğu ile sattığı bankanın iş ve işlemlerinden kaynaklanacak her türlü hukuki ve mali sorumluluğu üstlenerek birtakım taahhütlerde bulunduğu, … “satıcı sıfatı” ile sattığı malın temiz olduğunu (ayıpsız olduğunu) garanti etmek adına net garanti taahhütlerinde ve borç üstlenmelerinde bulunduğu ve söz konusu 09.08.2001 tarihinde akdedilen hisse devir sözleşmesi ile her türlü sorumluluğu üstlenerek ve her türlü sorumluluktan beri ve ari kılarak bünyesinde birleştirdiği …bank hisselerini …’a sattığı, bu bağlamda … vekilleri sunduğu dilekçede önce …bank’ın … tarafından …’a devrini bir malvarlığının aktif ve pasifleri ile devri (asset deal) olduğunu ileri sürüp sözleşmenin 6. maddesindeki taahhüdün bununla sınırlı olduğunu ve sözleşmenin konusu olan ve devredilen Banka bilançosunda (kesinleşmiş-kesinleşmemiş) … kalemlerinin olmadığını iddia ederken; Dilekçenin devamında Hisse Devir Sözleşmesinin 6. maddesinin yok hükmünde olduğu, gerekçe olarak da … nin böyle bir taahhütte bulunma yetkisinin olmadığı gibi çelişkili, gayriciddi ve gayrihukuki bir iddiada bulunmakta olduğu, aksine ve net olarak 09.08.2001 tarihinde akdedilen Hisse Devir Sözleşmesi Banka’nın satışı amacıyla hisse senetlerinin %100’ünün devri (…) niteliğinde yapılmış bir sözleşme olduğu, geçerli ve kanuna uygun bir sözleşme olduğu, davacı … dahi dava dilekçesi içeriğinde satım akdinin konusunun aslında …bank’ın hisseleri olduğunu müteaddit defalar belirttiği, … “satıcı sıfatıyla” sattığı malın ayıplardan arî (temiz) olduğunu garanti ettiği, … ile … arasındaki Hisse Devir Sözleşmesi gereğince tamamıyla … nin borçlu konumunda bulunduğu senelerce Mahkemeler nezdinde hem “borcu üstlenen” hem de davada müvekkil Bankanın adının şeklen yer aldığını kabul ettiğinden Müvekkil Bankanın bizzat vekaletini almak suretiyle davaları … vekilleri takip ettiği, takip ettiği davaların sonucunda da üçüncü kişi mudilerin (…) alacaklı olduğu kesinleşmiş mahkeme kararları neticesinde Müvekkil Bankadan cebri icra tehdidi altında tahsil edilen bedelleri müvekkili bankaya tazmin ettiği, daha sonra davaları yoğun şekilde kaybetmeye başlamaları ve yönetimlerindeki değişiklikler üzerine müvekkil bankaya ödeme yapar iken 11 yıl sonra hiçbir hukuki geçerliliği bulunmayan ihtiraz-ı kayıtla ödüyoruz şeklinde kayıt vermeye başladıkları ve şimdi ise her yönüyle hukuka aykırı bu tutumlarını somutlaştırarak daha önce Müvekkil Bankanın zararlarının tazminleri için ödediklerini de geri talep etmeye başladıkları, müvekkili bankanın … ile … arasında akdedilen 09.08.2001 tarihli sözleşmenin asli tarafı olmadığından kendilerine husumet yöneltilemeyeceği, davacı tarafça çeşitli mahkemelere açılan … ile ilgili davalarda hisse devir sözleşmesinin 6/13 maddesi gereğince borcun üstlenildiğinin açıkça beyan ve ikrar edildiği, HMK 188 maddesi uyarınca taraflarca veya vekillerince mahkeme önünde ikrar edilen vakıaların çekişmeli olacağı veya ispatının gerekmediği, davacı tarafça ödenen bedellerin iadesi talebinin sözleşmesel ve hukuki temeli mevcut olmadığı gibi sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanan bir iade talebinin de şartlarının oluşmadığı beyan edilerek davanın usulden, olmadığı taktirde esastan reddine, 1136 sayılı kanunun 136 maddesi gereğince yasal vekalet ücretinin 3 katının ve İİK 67 maddesi gereğince %20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesi istenmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE /
Delillerin toplanması neticesinde yapılan yargılama ile mahkememizin 2013/205 E. – 319 K. sayılı 24.12.2013 tarihli kararıyla davanın reddedildiği, kararın taraf vekillerince ve davalı yanında feri müdahil vekilince temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 25.05.2015 tarihli kararıyla ”…….. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle 5411 sayılı Bankacılık Yasası’nın 138. maddesi hükmü uyarınca …’nin İİK’nda öngörülen tazminatlarla sorumlu tutulamayacağı gözetilerek davacının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmaması yönünde yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre davalı … Bank AŞ ve Fer’i Müdahil …’ın kötü niyet tazminatı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde diğer itirazlarının yanında “Fona devir sonrasında bankaların …bank çatısı altında aktif ve pasifleriyle birlikte birleştirilmesinin akabinde, Fon ile … arasında imzalanan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Banka aktiflerinin takriben 1/3’ünün …’a (… Bank’a) devredildiğini, devredilmeyen büyük kısmının ise Fon bünyesindeki başka bir bankaya devredildiğini, bu nedenle ticaret hukuku kapsamında ve buna bağlı olarak külli halefiyeti doğuracak tarzda bir banka birleşmesinin söz konusu olmadığını” ileri sürmüştür.
Bu durumda mahkemece, davacı tarafın yukarıda belirtilen iddiaları üzerinde de araştırma ve inceleme yapılarak dava konusu alacakların devredilen veya devredilmediği iddia edilen aktiflerle ilgili olup olmadığı konusunda uzman kişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınıp hisse devir sözleşmesi çerçevesinde deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Somut olayda uyuşmazlığın niteliğine göre 5411 sayılı Yasa’nın 133. maddesi hükmünün uygulama yeri bulunmadığından davalı … Bank AŞ yararına nisbi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de kabul şekli itibariyle doğru görülmemiştir…………” gerekçesiyle mahkememiz kararı bozularak gönderilmiş, bozma kararına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Uyulan bozma kararı doğrultusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış ve 23.01.2018 tarihli bu raporda özetle; … ile … kurumu arasında 09.08.2001 tarihinde hisse devir sözleşmesinin imzalandığı, aynı tarihte bankanın hisselerinin tamamının … kurumuna devredildiği, sonrasında … Bank A.Ş2nin ortaklık yapısının değiştiğini bankanın 18.06.2007 tarihinde … Bank …’ye devredildiği, hisse devir sözleşmesinin 6. maddesinde …’nin sorumluluğunun belirlendiği, sorumluluğun …bank A.Ş ve bünyesinde birleştirilen diğer bankaların devir tarihinden önceki tarihlerde gerçekleştirilen işlemlerle ilgili olduğu, banka müşterileri tarafından açılan davalar ile bankanın yöneticilerinin mevzuata aykırı eylemleri sonucu bankanın 3. kişilere karşı sorumlu olabileceği haller nedeniyle … kurumuna ve bankanın maruz kalabileceği her türlü zarar ile ilgili olarak …’nin sorumluluğu ve yükümlülüğü üstlendiği, bankanın … kurumuna devredilmesi aşamasında bilanço bütünlüğü ile devredilmediği, yaklaşık 6 milyar TL’lik bilançonun 4.3 milyar TL’lik kısmı … bünyesinde olan bankalara devredildiği, … kurumuna devredilen bilanço büyüklüğünün 2.013.412 bin TL olarak belirlendiği, devredilen bilançoda yeni bir yükümlülük ve taahhüt kalemlerinin belirlenip, nazım hesaplarının sıfır bakiye arzettiği, nazım hesaplardaki bakiyenin … bünyesinde kaldığı, yeniden belirlenen yükümlülük ve taahhüt kalemleri içinde … mevduat hesaplarının yer almadığı, … mevduat hesaplarının devre konu edilmediği, hisse devir sözleşmesi kapsamında satış sürecinde bağımsız denetim firması … tarafından devir tarihi itibariyle mali durum tespit raporunun düzenlenip … ile … gurubuna teslim edildiği, tarafların herhangi bir itirazına uğramadığı, bu raporda birleştirilen bankaların hukuki işlemleri ve davaları hakkında özet bilgilerin yer aldığı ve devir sözleşmesine göre tüm hukuki dava ve işlemlere ilişkin risklerin … tarafından üstlenildiğinin bildirildiği, devir süreciyle birlikte 11 yıllık süre zarfında …’nin aldığı kararlar ve kendi iç bünyesindeki yazışmaların içeriğine göre … mevduat hesapları müşterileri tarafından açılan davalar sonucunda bankanın 3. kişilere karşı olan yükümlülüğünü … tarafından üstlendiği, netice itibariyle devir bilançosundaki … mevduat yükümlülüğünün …’ye ait olması nedeniyle davalının istenebilir bir alacağının bulunmadığı açıklanmıştır.
Mahkememizce yargıtay bozma ilamındaki gerekleri karşılayan dosya kapsamıyla uyumlu, gerekçeli ve denetime olanaklı 23.01.2018 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
… 25. İcra Dairesinin … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacı …’nin 18.640.110,82 TL asıl, 3.179.288,00 TL işlemiş faiz ki toplam 21.819.398,82 TL alacağın tahsili amacıyla 21.02.2013 tarihinde davalı bankaya karşı ilamsız icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliği üzerine yasal 7 günlük süre içinde borca itiraz edildiği, takibin bu nedenle durdurulduğu, İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hakdüşürücü süre içinde takibin devamını sağlamak amacıyla bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava, … ödemelerinin rücuen davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
… Bankası, …bank A.Ş, …bank A.Ş ve … Bankası A.Ş’nin 22.12.1999 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin 4389 Sayılı Yasanın 14/3-4. maddesine, … Bankası A.Ş ve …bank A.Ş’nin de temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin yine aynı yasanın 14/3. maddesi çerçevesinde …’ye devredildiği ve 4389 Sayılı Yasanın 14/5-a-b bentleri gereğince bankaların ödenmiş sermayeleri tutarındaki zararlarının fon tarafından devralındığı, aynı tutardaki karşılıkları ilgili bankalara ödenerek hisselerinin tamamının fon adına kayıt ve tescil edildiği anlaşılmıştır.
Fon Yönetim Kurulunun 26.01.2001 tarihli kararı doğrultusunda …bank A.Ş yönetim kurulunun 15.02.2001 tarihli kararıyla …bank, …bank ve …bank ve Bank … A.Ş’nin tüm aktif ve pasifleri ile …bank A.Ş bünyesinde devren birleştirildiği, fon yönetim kurulunun 16.02.2001 tarihli kararı üzerine BDDK’nın 17.02.2001 tarihli kararı doğrultusunda …bank A.Ş bünyesinde birleşen bankaların 4389 Sayılı Yasanın 14. maddesi çerçevesinde mevduat kabul etme ve bankacılık yapma izinlerinin kaldırıldığı, BDDK’nın 17.04.2001 tarihli, fon yönetim kurulunun 18.04.2001 tarihli kararlarıyla daha önce fona devredilen …bank A.Ş’nin de tüm aktif ve pasifiyle …bank A.Ş bünyesinde birleştirme işlemleri gerçekleştirilmiştir.
Birleşme sonrası …bank A.Ş’nin bilanço büyüklüğü 2,5 milyar TL’ye ulaşmıştır. Çözümleme faaliyetleri sonucunda … yönetim kurulunun 31.07.2001 tarihli kararı ve 08.08.2001 tarihli kararlarıyla …bank A.Ş’nin hisse senetlerinin 13.08.2001 tarihine kadar …’a satılmasına karar verildiği anlaşılmış ve buna göre davacı … ile … arasında 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi imzalanarak …bank A.Ş’nin hisselerinin tamamının …’a satışı konusunda anlaşmaya varılmıştır.
Sözleşmenin imzalanmasından sonra hisselerin fiili devir işlemleri 10.08.2001 tarihinde tamamlanmıştır. … tarafından …bank A.Ş ve … Bank A.Ş’nin, … Bank A.Ş nezdinde birleşmesiyle ilgili olarak BDDK’dan izin alınmış ve 11.02.2002 tarihinde birleşme işlemi tamamlanmış, daha sonra … kurumu tarafından … Bank A.Ş’nin … Grubuna satıldığı ve bankanın 07.07.2008 tarihinde … Bank A.Ş adını aldığı tespit edilmiştir.
… ile … arasında …bank A.Ş’nin hisselerinin satışıyla ilgili 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmede bankalar yasası çerçevesinde %100 hissesi …’ye intikal eden ve 6 bankanın birleştirilmesi sonucunda oluşturulan …bank A.Ş’nin sermayesini teşkil eden ve her biri 1.000 TL nominal değerli toplam 133.400.000.000 adet hissenin … tarafından …’a satışı ve devrinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Anılan tarih itibariyle bankanın ödenmiş sermayesinin 133.400.000.000.000 TL olduğu belirlenmiştir.
Hisse devir sözleşmesinin 4.7. maddesinde, devre konu bankanın mevduatının üzerinde herhangi bir takyidatın olmadığı, bankanın asli borçlu, kefil, garantör ya da benzeri ad altında herhangi bir gerçek ya da tüzel kişiye tahakkuk etmiş veya ödenmemiş başka borcu veya yükümlülüğünün bulunmadığı, 4.15. maddesinde, ………. yasal defterlerine intikal ettirilmemiş veya kaydedilmemiş herhangi bir borcunun, alacağının, taahhüt ya da yükümlülüğünün bulunduğu konusunda herhangi bir tespitin bulunmadığı, 4.28. maddesinde, bankanın mali tablolara yansıtılanlar dışında üzerinde önemli olumsuz etki oluşturmuş veya oluşturması beklenen herhangi bir yükümlülük altına girmediği, 4.29. maddesinde de, …’nin bankanın …’a, bu satışa ilişkin yazılı olarak açıklamadığı, bankanın mali durumunda varlıklarında, niteliğinde, aktif veya pasifinde olumsuz etkiye yol açabilecek önemli bir durumun bulunmadığı ifadelerine yer verildiği görülmektedir. Hisse devir sözleşmesinin V-IV maddesinin taahhütler başlığı altında düzenlendiği ve 6.13. maddesinde, dava, takip, soruşturma veya benzeri ihtilaflar sonucu ortaya çıkacak risklerle ilgili olarak sorumluluk çerçevesinin çizildiği görülmektedir.
Anılan maddede,
Bankanın devir tarihinden önceki döneme ait olmak kaydıyla,
Bankanın veya bankaya devredilen diğer bankaların …’ye devrinden önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davalar,
Banka ve bankaya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış ve açılabilecek davalar,
Banka ve bankaya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin ilgili eylem ve işlemlerinde mevzuata uymamaları nedeniyle bankanın 3. kişilere karşı sorumlu olabileceği hallerden doğacak tüm yükümlülükten ve bunlara ilişkin olarak mahkemelere intikal etmiş bulunan dava, takip ve benzeri işlemlerin sonuçlarından masraflarda dahil olmak üzere … sorumludur.
Banka bu dava, takip ve talepleri …’ye 5 gün içinde bildirecek ve bu tür davaları HMK. uyarınca …’ye ihbar edecektir. Banka ihbar tarihine kadar dava ve takipleri iyiniyetle yürütecektir. Banka alacaklıları tarafından devir tarihi öncesi döneme ilişkin açılmış bulunan veya açılabilecek olan davalar ve bankanın devrini ilgilendirecek şekilde devir sonrasında çıkarılabilecek her türlü yasanın makable şamil hükümlerinden doğabilecek sorumluluklar yukarıda belirtilen hükümlere tabi olacaktır. … bu hususlardaki sorumluluğunu peşinen kabul eder…….
Bankanın devir tarihinde özkaynağı her şartta 0 değerine eşit olarak alınması esastır. Bu çerçevede bankanın ödenmiş sermayesi 133.4 trilyon ve devralınan dönem zararı ise 133.4 trilyon olacaktır.
Bankanın devir tarihinden önce doğmuş ancak halen ödenmemiş veya ertelenmiş veya yurtiçinde veya yurtdışında (… dahil) ortaklık ilişkisi içinde bulunsun ya da bulunmasın özel veya tüzel 3. şahıslara yapmış olduğu her türlü işlemlerden, bankacılık faaliyetlerinden veya arizi ticari faaliyetlerinden doğan veya herhangi bir mali yükümlülüğe konu olmayacağı düşüncesiyle özellikle …’ye devredilen önce banka tarafından gerçekleştirilmiş bazı işlemlere bağlı olarak doğabilecek her türlü vergi resim, harç ve fon vb. mükellefiyetleri ile bunlara ilişkin ceza ve faiz gibi ilave yükümlülüklerin tahakkukundan itibaren mevzuatın öngördüğü tarihe kadar ödenmesi mükellefiyeti … tarafından yerine getirilecektir.
Sözleşmenin 8. maddesinde ise, … ……………………….. bankanın devir tarihinden önceki bankacılık işlemleri nedeniyle oluşmuş bir senede-belgeye dayalı olmak şartıyla …’ın-Bankanın karşılaşabileceği her türlü zararı ve ödemeleri tazmin etmeyi taahhüt eder……. denilmiştir.
Dosyada mevcut bulunan önceki yıllardan beri muhtelif mahkemelerde devam eden … davaları ile ilgili olarak aldığı kararları ve fiili uygulamaları dikkate alındığında; …’nin 06.05.2002 tarihli kararında özetle; ”……… … davalarında öncelikle bilirkişi raporunun beklenmesi ve raporun aleyhe tespit ve sonuç içermesi halinde bu dosyaların konusunu teşkil eden borç ya da taahhütlerin üstlenilmesine…………” denildiği, buna göre …’nin … davalarından kaynaklanan borç ve taahhütleri taraflar arasında akdedilen hisse devir sözleşmesinin 6. maddesinde tanımlanan taahhütler kapsamında olduğunun kabul edildiği görülmektedir. Aynı şekilde … tarafından alınan 09.10.2003 tarihli kararda açıkça, fona devredilen ve …bank A.Ş bünyesinde devren birleştirilen bankalar yönünden bu birleştirmeden sonra 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ve külli halefiyet prensipleri çerçevesinde … Bank A.Ş ile devren birleştirilen …bank A.Ş ve diğer birleşen bankalar ile ilgili olarak … Bank A.Ş adına açılarak Fona ihbar edilen ve …bank A.Ş ile birlikte Fona husumet yöneltilen kredi dışı dava ve takiplerin aynı kurum avukatı tarafından …bank A.Ş ve Fon vekaletnameleri birlikte kullanılarak takip edilmesi ve ihbar nedeniyle Fon tarafından takibi gereken davalarda temsilci sıfatıyla hareket edilmesi dava ve takiplerin konusunu oluşturan borç ve taahhütlerin gerekli görüldüğü takdirde Fon tarafından üstlenilmesi hususunda Hukuk Dairesi Başkanlığına yetki verilmesine denildiği, bu çerçevede … davalarının görüldüğü mahkemelerde …’nin borcu üstlendiğine ilişkin beyan dilekçelerini ibraz ettiği ve buna göre mahkemelerce … davalarındaki tahsil hükmünün Fon aleyhine kurulduğu ve anılan dosyaların temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
… Hukuk İşleri Dairesi Başkanlığının 09.02.2012 tarihli yazısında, hisse devir sözleşmesinde …bankın devir öncesi döneme ait işlemleri nedeniyle oluşacak yükümlülüklerden Fonun sorumlu olacağının, … mevduatı ile ilgili olarak hesap sahibi bazındaki … hesapların …a devredilen 10.08.2001 tarihli …bank bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, davalara konu hesaplarla ilgili olarak … mudilerinden toplanan paraların bulunduğu hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığının ifade edildiği, buna göre Fon tarafından, hisse devir sözleşmesi çerçevesinde devirden önceki işlemlerden oluşan yükümlülüklerden ve bu kapsamda bulunan …den kaynaklı borçlardan Fonun sorumlu olduğunun, bu hususta sözleşmenin diğer tarafı olan …’a garanti ve taahhüt verildiğinin açıkça ifade edilerek bu hususun kabul edildiği görülmektedir.
…bank A.Ş çatısı alında aktif ve pasifleriyle daha önce … tarafından el konulan bankaların birleştirilmesinden sonra … ile … arasında 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi akdedilmiş ve bu sözleşmeyle …bank A.Ş’nin hisseleri 50.000,00 TL gibi bir bedelle devir tarihindeki özkaynağı 0 olacak şekilde … grubuna devredildiği, …bank A.Ş tarafından … unvanlı bağımsız denetim firmasından 10.08.2001 tarihli mali durum tespit raporu alındığı, alınan raporun …, … Kurumu ile …bank A.Ş’ye sunulacağı konusunda anlaşma yapıldığı, buna göre bağımsız denetim firmasının …, … ve …bank A.Ş tarafından yetkilendirildiği, raporda ifade edildiği üzere, denetimin …bank A.Ş’nin 10.08.2001 tarihli bilançosu üzerinden yapıldığı, … ile … tarafından imzalanan sözleşme gereği 10.08.2001 tarihli devir mizanında yer alan bakiyelerin banka tarafından ayrıştırılarak bazılarının …’ye ya da …’nin belirlediği başka kurumlara devredilmesi, bazılarının da …bank A.Ş bünyesinde bırakılması amacıyla hazırlanan ayrıştırılmış mali tabloların analizi, detaylı test ve incelemelere dayandırıldığı ve raporun …’nin de bilgisine sunulduğu, anılan rapora … tarafından herhangi bir itirazın ileri sürülmediği, dolayısıyla tarafların rapor içeriği konusunda iradelerinin uyuştuğu sonucuna varılmıştır. Raporda … kurumuna devredilecek bilançonun yapısı ve rakamsal boyutuna ilişkin aktif hesaplarla ilgili olarak bilanço büyüklüğünün 6.300.292,00 TL olduğu, bilançonun en önemli aktif kaleminin menkul değerler cüzdanı olup, 10.08.2001 tarihi itibariyle bakiyesinin 2.909.218,00 TL miktarında bulunup menkul değerler cüzdanından sonra aktifin içinde 1.764.437 TL tutar ile bağlı menkul kıymetler, 1.135.041 TL ile faiz, gelir ve reeskont hesabının yer aldığı ve hisse devir sözleşmesi kapsamında taraflar arasında bilanço kalemleri ve tutarları arasında uzlaşmanın sağlandığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda ifade edildiği üzere …bank A.Ş’nin devre esas bilançocunun aktif toplamının 6.300.292,00 TL, devralınan bilançonun aktif toplamının ise 2.013.412 TL olduğu buna göre devre esas alınan bilançonun 4.286.615,00 TL’lik kısmının … Kurumu tarafından devralınmadığı, devre konu edilmeyen bu miktarın önemli bir kısmının … Bank A.Ş ile … Bank A.Ş’ye devredildiği, anılan bu bankaların …’ye devredilen bankalardan olduğu, hisse devir sözleşmesi hükümlerine göre …bank A.Ş’nin devir öncesi ve sonrasında oluşan bilançosunun pasifi yönünden yapılan değerlendirmede ise, …bank A.Ş’nin 10.08.2001 tarihi itibariyle bilanço pasifinin büyüklüğünün 6.300.292,00 TL olduğu, … Kurumu tarafından devralınan bilanço pasif toplamının ise 2.013.412 TL miktarında bulunduğu, dolayısıyla pasifleri toplamı 4.286.615,00 TL’lik kısmının … kurumu tarafından devralınmadığı tespit edilmiştir. Buna göre …bank A.Ş’nin bilanço büyüklüğünün 1.3’ünün …’a devredildiği görülmektedir.
Devir öncesi …bank A.Ş’nin toplam mevduat yükümlülüğünün 4.710.715,00 TL olduğu ve bu mevduat hesabının 1.984.062,00 TL’lik kısmının … kurumuna devredildiği ve …’a devredilen bilanço yapısı içinde pasif kalemlerdeki … mevduat hesaplarının bulunmadığı tespit edilmiştir. Mevduat hesapları ve nazım hesapları içinde … hesapları içinde bir yükümlülüğün …a devredilmediği … bünyesinde bırakıldığı anlaşılmıştır. Ayrıca bağımsız denetim firması tarafından düzenlenen mali durum tespit raporunun 157. sayfasında, ”hukuki işlemler ve davalar” başlıklı açıklamaların dayanağının bankanın hukuk müşavirliğinden alınan bilgilerin oluşturduğu ve açıklamanın devamında, banka yönetimimin … ile … kurumu arasında imzalanan sözleşmeye göre bütün hukuki dava ve işlemlere ait risklerin … tarafından üstlenildiğini bildirdiği hususunun ifade edildiği ve … kurumuna yapılacak bilanço kalemlerinin bu esaslar çerçevesinde gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
Hisse devir sözleşmesinde, bankanın bilançosuyla ilgili olarak, bankanın herhangi bir gerçek ve tüzel kişiye tahakkuk etmiş ve ödenmemiş bir borcunun bulunmadığı, bankanın yasal defterlerine intikal ettirilmemiş ya da kayıtlara yansıtılmamış herhangi bir borcunun taahhüdünün ve yükümlülüğünün olmadığı, mali tablolara yansıtılanlar dışında banka üzerinde olumsuz etki oluşturmuş veya oluşturması beklenen herhangi bir yükümlülük altına girmediği, …’nin bankanın …’a bu satışa ilişkin yazılı olarak açıklamadığı, bankanın mali durumunda varlıklarında niteliğinde aktif veya pasifinde olumsuz etkiye yol açabilecek önemli bir durumun bulunmadığı yönünde …’nin garantisinin bulunduğu, …’nin kendi içbünyesindeki yazışmalardan özellikle 09.02.2012 tarihli yazısı içeriğinde, … mevduat hesaplarının … Kurumuna devredilen 10.08.2001 tarihli …bank A.Ş bilançosunda yer almasının mümkün olmadığının açıklandığı, bu durumda … tarafından … mudilerinden toplanan paraların bulunduğu hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığının anlaşıldığı, hisse devir sözleşmesinin 6.13. maddesinde …’nin sorumluluğunun ne olacağının açıklandığı, buna göre, öncelikle bankanın 3. kişilere karşı sorumlu olması ve … Kurumu ile bankanın maruz kalabileceği her türlü talepte bulunulmasının sorumluluğunun sınırını oluşturduğu, bankanın 3. kişilere karşı sorumluluğu, …bank A.Ş ve …bank A.Ş’ye devredilen …bank ve …bank A.Ş gibi diğer bankaların yöneticilerinin mevzuata aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle oluştuğu, gerek müşteriler gerekse banka yöneticilerinin mevzuata aykırı eylemlerinden dolayı oluşan zararların tazmini amacıyla … Kurumu ve bankadan talepte bulunulması halinde ortaya çıkacak yükümlülükten …’nin sorumlu olduğunun anlaşıldığı, devredilen bilanço içinde … mevduat kalemlerinin yer almadığı, devir bilançosu içinde veya nazım hesaplarda … mevduatıyla ilgili olarak herhangi bir devir işleminin yapıldığına ya da … mevduat yükümlülüğünü içeren nazım hesapları içinde herhangi bir yükümlülük ya da taahhüt kaleminin bulunduğuna dair herhangi bir bulguya rastlanılmadığı, bu nedenle … Bank kurumuna devredilen …bank A.Ş’nin devir bilançosunda … mevduattan kaynaklanan herhangi bir borç yükümlülüğünün olmadığı, … kurumunun devir öncesi dönemde gerçekleşen … mevduatlara ilişkin bir sorumluluk üstlenmediği, hisse devir sözleşmesi, bağımsız denetim raporu içeriği ve …’nin geçmiş yıllardaki uygulamalar dikkate alındığında … mevduata ilişkin yükümlülüklerin … tarafından üstlendiği sonucuna varılmıştır.
Yargıtay bozma kararı doğrultusunda alınan bilirkişi raporu, dosyaya sunulan tüm deliller, hisse devir sözleşmesi, …’nin iç yazışmaları ve uygulamaları, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
… ile … kurumu arasında 09.08.2001 tarihinde hisse devir sözleşmesinin imzalandığı, aynı tarihte banka hisselerinin tamamının … Kurumuna devredildiği, daha sonra … Bank A.Ş’nin ortaklık yapısının değiştiği ve bankanın 18.06.2007 tarihinde … Bank …’ye devredildiğini, hisse devir sözleşmesinin 6. maddesinde …’nin sorumluluğunun belirlendiği, bu sorumluluğunun …bank A.Ş ve bünyesinde birleştirilen bankaların devir tarihinden önceki dönemlerde gerçekleştirilen işlemleriyle ilgili olduğu, bankanın … kurumuna devredilmesi aşamasında bilanço bütünlüğü ile devredilmediği, yaklaşık 6 milyar TL’lik bilançonun 4.3 milyar TL’lik kısmının … bünyesinde olan bankalara devredildiği, … Kurumuna devredilen bilanço büyüklüğünün 2.013.412 bin TL olarak belirlendiği, nazım hesaplarındaki bakiyenin … bünyesinde kaldığı, yeniden belirlenen yükümlülük ve taahhüt kalemleri içinde … mevduat hesaplarının yer almadığı, … mevduat hesaplarının devre konu edilmediği, bağımsız denetim firması tarafından düzenlenen mali durum tespit raporuna … ve … Grubu tarafından herhangi bir itirazın ileri sürülmediği, tüm bu hususların anılan raporda yer aldığı, hisse devir sözleşmesinin 6.13. maddesi çerçevesinde açıkça …’nin devrolunan bankaların … mevduat hesaplarına ilişkin uygulamaları nedeniyle sorumlu olduğunun kararlaştırıldığı, anılan maddeye göre, banka müşterileri tarafından açılmış davalar, banka yöneticilerinin mevzuata aykırı eylemleri ve … ve bankanın maruz kaldığı her türlü taleplerden doğacak yükümlülüğün … tarafından üstlenileceğinin kabul edildiği ve bu çerçevede …’nin hareket ettiği ve fiili uygulamasının bu yönde olduğu, hisse devir sözleşmesi içeriği, …’nin karar ve uygulaması ve devir bilançosunda … mevduat hesaplarının …’a devredilmemesi ve bu yönde …’ın bir yükümlülüğünün bulunmayıp tüm sorumluluğun … tarafından üstlenilmesi nedeniyle artık iş bu davaya konu edilen ve … hesaplarından dolayı açılan davalar nedeniyle müşterilere (… davalarındaki davacılara) ödenen veya ödenecek olan bedelden davalının sorumlu olduğunun kabul edilemeyeceği, davacının ödediği bu bedeli rücuen davalıdan tahsili yönünde yaptığı icra takibinin yerinde bulunmadığı, davalının itirazın haklı olduğu sonucuna varılmakla davanın reddi gerektiği kabul edilmiştir.
… tarafından yapılan icra takibinin kötüniyetli olduğundan sözedilemeyeceği gibi 5411 Sayılı Yasanın 138. maddesindeki amir hükmü çerçevesinde davalının icra inkar tazminatı isteminin kabulü mümkün görülmemiş, bu yöndeki talebin de reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
5411 Sayılı Yasanın 138. maddesi uyarınca davalının istediği icra inkar tazminat talebinin de REDDİNE,
Davacı … Bankacılık Yasasının 140. maddesi gereğince harçtan muaf olmakla harç alınmasına yer olmadığına,
Davalı … Bank A.Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 283.393,99 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Bank A.Ş.’ye verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı … Bank A.Ş. tarafından yapılan 57,00 TL yargılama gideri ile 342,40 TL temyiz harçları olmak üzere toplam 399,40 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı … Bank A.Ş.’ye verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilleri Av. …., Av. …, Av. …, davalı … Bank A.Ş vekilleri Av. … ve Av. …, davalı yanında feri müdahil … vekilleri Av. … ve Av. …’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde YARGITAY yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.15/02/2018

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 0,00 TL
Karar Harcı : 0,00 TL
Noksan Harç : 0,00 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 3.730,00 TL

Davalı … Bank A.Ş. Gider Avansı
Yatırılan Avans : 100,00 TL

Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 3.000,00 TL
Posta ve Diğer Giderler : 727,00 TL