Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1128 E. 2021/285 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1128
KARAR NO : 2021/285

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 30/11/2016
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali ile alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin kömür madeninin işletmeciliğini yapmakta olduğunu, 2015 yılı sonuna kadar madenlerin … normlarına uygun hale getirilmesinin mecburi kılındığını, bunun üzerine davalı şirket tarafından davacı şirketten … normlarına uygun bir takım emtia sipariş edildiğini ve fakat daha sonra bu sürecin 2020 yılı sonuna kadar uzatıldığını, davacı şirket imalatı olan … belgeli yol verici panolardan teklif mektubundaki koşullara uymak kaydıyla 30 adet sipariş edildiğini, davacının teklifine uygun olarak, KDV hariç tutarının %40’ı oranında olmak üzere 109.000,00 TL. si “sözleşme ön avansı açıklamasıyla”, davalı şirket tarafından davacı şirketin banka hesabına gönderildiğini, davalı … tarafından davacı şirkete keşide edilmiş olan 19.08.2015 tarihli ihtarnamenin 4. maddesinde” davacı şirketin teslim süresine uymadığını ayrıca teslimata ilişkin bilgilendirilme yapılmadığını” iddia ederek, II. ve III. grup siparişlerin iptal edildiğini ileri sürdüğünü, gecikmeli teslim edildiği iddia edilen, I.Grup siparişlerin tamamlandığı bilgisi zamanında ve her zaman olduğu gibi davalı şirketin …’nin Elektrik İşleri Sorumlusu …’e bildirildiğini, 11.08.2015 tarihli fatura ve sevk İrsaliyesi ile 09.06.2015 tarihli sözleşmede belirtilen ürünlerin KDV dahil 91.442,92 TL tutarındaki 1.parti teslimatı ile, 23.07.2015 tarihli sözleşme ile satın alınan ürünlerden KDV dahil 10.502,00 TL tutarındaki bölümü olmak üzere toplam KDV dahil 101.944,92 TL ürünün davalı şirketin firma yetkilisi …’e teslim edildiğini, davalıya keşide edilmiş 31 Ağustos 2015 tarihli İhtarnamede 70.472,12 TL. sının tebliğden itibaren 3 gün içerisinde, geri kalan semenin (Sözleşmeye göre 123.345,88 TL.si olarak hesaplanmaktadır) tebliğden itibaren 15 gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiğini, İhtarname davalıya 01.09.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olduğundan, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca 193.818,00 TL. mal bedeli, 32.420,32 TL. vade farkı olmak üzere, takip tarihi itibariyle davalından, toplam 226.238,32 TL. alacağının bulunduğunu belirtilerek; arz ve izah edilen ve resen göz önüne alınacak sebepler ışığında davalının yetki itirazının reddini, davalının itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle takibin devamını, davalının %20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın müvekkili şirkete göndermiş olduğu teklif formu incelendiğinde görüleceği üzere 3. maddede teslim süresinin açıkça belirtildiğini, davacı yanın teklif metnine uygun davranışlarda bulunmaması, teklif metni ile kendi tarafınca belirtilen teslim sürelerine uymaması, tüm bunlar yetmezmiş gibi peşin alınan 109.000,00 TL’den ayrı olarak müvekkili şirketten 101.944,00 TL daha istemesi, müvekkiline haklı olarak geri kalan siparişi iptal etme hakkı doğurmuş olduğunu, davacı yanın sipariş iptali nedeni ile uğramış olduğu zararın bulunmadığını, davacı yanın imalat yapmaması gerekirken imalat yapmış ve zarara uğramış ise sorumlusunun kendisi olduğunu, müvekkili şirketin hiçbir kusuru ve sorumluluğunun bulunmadığını, davacı yanın icra takibi ve dava ile talep etmiş olduğu faiz türü ve faiz oranları, vade farkı adı altında talep etmiş olduğu alacak iddiası usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVA/
Davacı karşı davalı yanın da kabulünde olduğu üzere müvekkili tarafından davacı karşı davalı yana 109.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacı karşı davalı yanın ise 101.944,92 TL karşılığı mal üretimi yaptığını ve müvekkilince teslim alınabildiğini, bakiye 7.055,00 TL nin “Ankara 24. Noterliğinin 19.08.2015 tarih 25113 yevmiye nolu” ihtarnamesi ile davacı yandan talep edildiğini ancak bugüne kadar ödenmediğini, 7.055,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 19.08.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile taraflarına ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP/
Davalı karşı davacının, taraflar arasındaki sözleşmenin 4. Maddesi hükmüne uygun olarak hesaplanarak talep olunan ödenmeyen mal bedellerini, sözleşme iptali zararını ve vade farkı bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, hal böyle iken, sözleşme konusu siparişleri haklı hiçbir gerekçe bulunmaksızın iptal eden davalı karşı davacının avanstan bakiye 7.055,00 TL bedel için karşı davayı ikame etmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, reddinin gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Asıl ve karşı davaya ilişkin olarak; … 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacı yan teklif formu, davalının siparişe dair kabulü, taraflar arasında imzalanan 23.07.2015 tarihli teklif formu sureti, davalı imzası taşıyan 09.06.2015 tarihli belge sureti, 101.944,92 TL bedelli fatura sureti, … 24. Noterliği … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname sureti, … 31. Noterliği … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname sureti, faks yazı suretleri,fotoğraf suretleri, sunulu deliller, … Bankası A.Ş yazı cevabı dosya içerisine alınmış, davalı/karşı davacı ticari defterleri talimat mahkemesi aracılığı ile inceletilerek rapor alınmış, davacı ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak rapor alınmış ve de yine uzman bilirkişiden rapor ve ek rapor alınmıştır.
… 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklının “Taraflar arasında akdedilmiş alım-satım sözleşmeleri uyarınca ödenmesi gereken mal bedel ve vade farkı alacakları” açıklamalı 70.472,12 TL asıl alacak, 12.684,98 TL vade farkı, 123.345,88 TL asıl alacak ve 19.735,34 TL vade farkı olmak üzere toplam 226.238,32 TL alacağını tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içinde borca itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu, davacı alacaklının davanın takibin devamını sağlamak amacıyla İİK 67. maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde bu asıl davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Asıl dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi çerçevesinde oluşan alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davası, karşı dava ise sözleşmenin feshi sonrası sözleşme gereğince yatırılan %40 oranında avanstan yerine getirilen edim borcu düştükten sonra kalan 7.055,00TL’ nin tahsiline yönelik alacak davasıdır.
… 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasında Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 11/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı ile davalı arasında görülmekte olan iş bu davanın mahkeme dosyası ve sunulan belgeler ile davalının yasal defterleri üzerinde gerekli incelemeler sonucunda davalının defter kayıtları üzerinde borcu olmadığının tarafınca tespit edildiği belirtilmiştir.
Mali Müşavir … 26/04/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında akdedilmiş yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte davacının faks yolu ile gönderdiği icabın davalı tarafından kabul edilmesi ile sözleşmenin kurulduğu, sözleşme eki listede toplam bedelin 271.312.-TL bedelli 3 parti mal alımı için anlaşmaya vardıkları, davalı tarafından sipariş verilen ürünlerde bazı değişiklikler talep edildiği ve bu değişiklikler için davalı şirketin YK Başkanı … tarafından imzalanarak 14.150.-TL bakiye bedel ödemeyi ve siparişi kabul ettiğini beyan ettiği, bazı ürünlerin teslimatı yapılmadığı ve teslimi gerçekleşen 8.900.-TL bedelli ürünün 1. Parti mal ile tesliminin gerçekleştiği ve aynı fatura içerisinde davalıya fatura edildiği, faturanın davalı tarafından teslim alındığı ve defterlerinde işli olduğu, davalı yasal defterlerinde yapılan inceleme doğrultusunda hazırlanan bilirkişi raporunda davalının davacıya borcunun ya da alacağının bulunmadığının tespit edildiği, davacının yasal defterlerinde yapılan inceleme sonucu davalıya 7.055,08.-TL borcu olduğu ve fakat husumet konusunun cari hesap alacağından kaynaklanmadığı, davacı tarafından değişikliği talep edilen bu ürünlerden 8.900.-TL karşılığı ürünlerin tesliminin de 1. Parti ürünler ile birlikte yapıldığı ve bu ürünlere ait faturanın da yine bir arada düzenlendiği, faturanın davalı yasal defterlerine işli olduğu, icabın 3.maddesi gereğince, I.Grubun 09.06.2015 tarihinden 6 hafta, II.Grup siparişin 09.06.2015 tarihinden itibaren 8 hafta ve III.Grup siparişin 09.06.2015 tarihinden itibaren mücbir sebep halleri hariç 10 hafta içerisinde müvekkil şirkete teslim edileceği taahhüt edildiği ve fakat yukarıda da açıklandığı üzere 1. Parti mal tesliminde ürünlerde bazı değişiklikler talep edildiği vte bu değişiklikler için davalı şirketin YK Başkanı … tarafından imzalanarak 14.150.-TL bakiye bedel ödemeyi ve siparişi kabul ettiğini beyan ettiği, davalı tarafından teklife uygun olarak, KDV hariç tutarının %40 ı oranında olmak üzere 109.000,00 TL.sı “sözleşme ön avansı açıklamasıyla”, davacı şirketin banka hesabına gönderildiği ve bu hususun taraflar arasında tartışmasız olduğu, davalı tarafından 1. Parti mallan eksiksiz ve ihtirazi kayıt olmadan teslim aldığı ve her iki tarafın da kabulünde olduğu, davacı tarafından davaya konu ürünlerin tesliminin geç yapıldığı ancak davalının bu yönde bir yazılı beyanının olmadığı ve zaten davalının 1. Parti ürünlerin yapılması aşamasında davacıdan ürünlerin niteliğinde değişiklik talep ettiğinin sabit olduğu görülmektedir. davacı tarafından teslimi yapılamayan 2. Ve 3. Partilerin toplam değerinin 193.824.-TL olduğu dava dilekçesinde bu rakamın 193.818,00 TL olarak paylaşıldığı, şirket merkez adresinde atıl kaldığı belirtilen ürünlerin fotoğrafları rapor ekinde paylaşılmıştır. davalının siparişleri doğrultusunda özellikli ürünler ürettiğini savunan davacı, her ne kadar elinde bulunan malları bir başka şirket için kullanamadığını belirtmekte ise de, bu iddianın tarafımca anlaşılabilmesi mümkün olmayıp; Mahkemenin de takdiri ile atanacak bir Elektrik Mühendisi Bilirkişi vasıtası ile anlaşılabileceğini beyan etmiştir.
Tüm bu anlatılanlar ışığında Mahkeme davacının davasında haklı olduğu ve davalı tarafından sözleşmenin haksız yere feshedildiği kanaatine varır ise; davalıdan olan toplam alacağının; 193.824.-TL anapara+KDV olmak üzere 228.712,32.-TL davalı şirkete olan 7.055,08.-TL borcun mahsubu ile; 228.712,32.-TL-7.055,08.-TL=221.657,24.-TL olarak hesaplanmaktadır.
Taraflar arasında kurulan sözleşmeye göre davacının aylık %5 gecikme faizi talep edebileceği ve yapılacak hesaplama ile 55.414,31.-TL vade farkı hesaplandığı ve fakat taleple bağlılık ilkesine göre 32.420,32.-TL talep edebileceğini bildirmiştir.
Elektrik Mühendisi …, Mali Müşavir … ve Sözleşme Uzmanı … tarafından düzenlenen 26/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalının siparişleri doğrultusunda davacının, özellikli ürünler ürettiği, üretilen ve davacıda bulunan malların başka şirketler tarafından kullanılamayacağı, davacının, davalıdan olan toplam alacağının 193.824,00TL anapara + KDV olmak üzere 228.712,32.-TL hesaplandığı, davalı şirkete olan 7.055,08.-TL borcun mahsubu ile; 228.712,32.-TL – 7,055,08,-TL = 221.657,24.-TL olarak hesaplandığı, davacının aylık %5 gecikme faizi talep edebileceği ve yapılacak hesaplama ile 55.414,31.-TL vade farkı hesaplandığı ve fakat taleple bağlılık ilkesine göre 32,420,32.-TL talep edebileceği, icra inkar tazminatı hususunda takdirin mahkemede olduğunu bildirmişlerdir.
Elektrik Mühendisi …, Mali Müşavir … ve Sözleşme Uzmanı … 28/09/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalı karşı davacının kök rapora ilişkin itirazlarının tek tek incelenerek değerlendirildiği, 26/11/2019 tarihli kök raporun sonuç kısmındaki kanaatlerini değiştirecek hususlar olmadığını, bu nedenle kök rapordaki kanaatlerini aynen muhafaza ettiklerini bildirmişlerdir.
Asıl dava olan itirazın iptali davası bakımından yapılan değerlendirmede;
Davalı/karşı davacı icra dairesine itirazında icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ve cevap dilekçesinde de mahkememiz yetkisine itiraz etmiş ise de; taraflar arası sözleşmede teslimatın Kağıthane fabrikasında teslim edileceğinin kararlaştırıldığı ve buna göre ifa yerinin İstanbul olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK 10. Madde uyarınca davalının bu yöndeki yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki öneri ve kabul ile taraflar arasında eser sözleşmesi akdedildiği, teklifin davalı tarafça kabul edildiği ve zaten buna göre %40 peşin ödemenin de gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
Yine ilk teslimat (1. parti) tarihinin 11.08.2015 tarihinde gerçekleştiği ve bu teslimata ilişkin davalının bir ihtirazı kaydı bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamı ile uyumlu, gerekçeli ve denetime açık 26.11.2019 tarihli bilirkişi raporuna vade farkı beyanına ilişkin açıklamalar dışında itibar edilmiştir.Zira davalı/karşı davacı itirazları üzerine aldırılan 28.09.2020 tarihli ek raporda da kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirir bir durum olmadığı belirtilmiştir.
Davalı/karşı davacı sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini beyan etmiş ise de; gecikmenin davalı tarafından bazı ürünlerde dizayn değişiklikleri talep etmesinden kaynaklandığının bilirkişi teknik raporu ile de belirlendiği zira ilk parti teslimatının da çekincesiz kabul edildiği, II. Grup malzemelerin 13.08.2015 tarihinde sevke hazır olduğu, III. Grup malzemelerinin de ham maddelerinin alındığı ve 24.08.2015 tarihinde teslim edileceğinin davacı tarafından davalıya faks ile bildirildiği ve de davacının ürettiği ürünlerin özellikli ürünler olup, üretilen ve davacıda bulunan malların başka şirketler tarafından kullanılamayacağının teknik bilirkişi beyanından anlaşıldığı, bu kapsamda ifanın gecikmesininm söz konusu olmadığı ve ayrıca II. Grup edimlerin ifa zamanından önce sözleşmede değişiklik olduğu ve davalı/karşı davacı feshinin haklı sebebe dayanmadığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafından teslim alınmayan ürünlerin bedelini ödemek durumunda olduğu değerlendirilmiştir.Ayrıca, davalı tarafından kabul edilen teklifin (sözleşmenin) 4 nolu maddesinde sipariş onayını müteakip iptali ve iadesinin mümkün olmadığı, sipariş iptali halinde ve/veya malın sevke hazır olduğu bildirildiği halde 15 gün içerisinde bakiye ödemesi yapılarak teslim alınmadığı durumda “sözleşme iptali zararı” olarak sözleşme bedelinin ödeneceği belirtilmektedir.
Davaya konu … 11. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında 193.818TL asıl alacak toplamı ve de 32.420,32 TL vade farkı toplamı talep edilmektedir.
Bilirkişi raporunda davacının davalıdan 193.824.-TL anapara+KDV alacağının olduğu ve ilk parti mala ilişkin ödenmesi gereken tutar haricinde davacıya 7.055,08TL fazla ödeme (avans ödemesi) yapıldığı ve bu kapsamda takip tarihi itibari ile talep edilen davaya konu mal bedeline istinaden davacıya davalı tarafından bu miktar ödeme yapılmış sayıldığı değerlendirilmiştir.
Davalı tarafından kabul edilen teklif metninde ödeme gecikmelerine ilişkin fatura edilerek vade farkı talep edilebileceği 4. Maddede belirtilmekle birlikte, sözleşme iptali halinde vade farkı uygulanacağı belirlenmemiştir.Zira sipariş iptali halinde veya mal teslim alınmadığı halde “sözleşme iptal zararı” talep edileceği belirlenmiş olmakla davacının vade farkı talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Asıl dava bakımından belirtilen açıklamalar karşısında; asıl davanın kısmen kabulü ile, … 11. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasında davalı borçlu şirketin yapmış olduğu itirazın toplam 186.763,00 TL ( taleple bağlı kalınarak talep edilen 193.818TL’ den takip öncesi ödenen 7.055,00TL’ nin mahsubu ile) asıl alacak bakımından iptaline, hüküm altına alınan 186.763,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına karar verilmiş ve fazlaya ilişkin talep reddedilmiştir.
Davalı savunmaları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak alacağın bu bakımdan likit kabul edilemeyeceği ve yargılamayı gerektirdiği değerlendirilmekle borçlu aleyhine icra inkar tazminatı talebinin ve de şartları oluşmadığından reddedilen kısma ilişkin davalı yanın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Karşı dava konusu alacak yönünden ise, karşı dava davacısı, karşı dava davalısına 109.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacı karşı davalı yanın ise 101.944,92 TL karşılığı mal üretimi yaptığını ve müvekkilince teslim alınabildiğini, bakiye 7.055,00 TL nin tahsilini talep etmiş ise de; yukarıda izah edildiği üzere davalı/karşı davacı feshinin haklı sebebe dayanmadığı anlaşılmakla talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmekle birlikte, takip tarihinden önce yapılan bakiye avans ödemesi olan 7.055,00 TL asıl davaya konu itirazın iptali davası içerisinde değerlendirilmekle, karşı davada ayrıca karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
ASIL DAVADA;
Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile;
… 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı borçlu şirketin yapmış olduğu itirazın toplam 186.763,00 TL asıl alacak bakımından İPTALİNE,
Takibin bu miktar üzerinden devamına,
Hüküm altına alınan 186.763,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatına yer olmadığına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Reddedilen kısma ilişkin davalı yanın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 12.757,78 TL nispi karar harcından peşin yatırılan 2.732,40 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 10.025,38 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı karşı davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 21.523,41 TL nispi vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan tahsili ile davacı karşı davalıya verilmesine,
Davalı karşı davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.921,30 TL nispi vekalet ücretinin davacı karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine,
Davacı karşı davalı tarafından yapılan toplam 3.235,00-TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 2.670,54 TL yargılama gideri, 2.732,40-TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı toplamı 5.432,14-TL’nin davalı karşı davacıdan tahsili ile davacı karşı davalıya verilmesine, bakiye kısmın davacı karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
Davalı karşı davacı tarafından yapılan toplam 138,50 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 24,16 TL yargılama giderinin davacı karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
KARŞI DAVADA;
Karşı dava konusu asıl davada değerlendirilmekle, KARŞI DAVADA AYRICA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 121,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 61,70 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davalı karşı davacıya iadesine,
Karşı dava yönünden taraflar lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı- karşı davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.06/04/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)