Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1090 E. 2019/753 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1090
KARAR NO : 2019/753

DAVA :İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 17/11/2016
KARAR TARİHİ : 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin reklam, dergi, ilan yayını ve satım işi ile uğraştığını, davalı şirkete ait … markasının reklamlarının müvekkili şirket sahibi bulunduğu Para Haftalık Ekonomi dergisinde Ocak 2015 ve Şubat 2015 dörnemlerinde yayınlanması için taraflar arasında anlaşma sağlandığını, müvekkilinin edimini yerine getirerek 2 adet fatura tanzim ederek usulüne uygun şekilde davalı tarafa tebliğ ettiğini, tanzim edilen bu faturalara istinaden ödenmesi gereken tutarın davalı tarafça ödenmeyerek temerrüde düşüldüğünü, davalı tarafla borcun ödenmesi yönündeki görüşmelerin sonuçsuz kalması üzerine … 13. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve davalıya ödeme emrinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini, ancak davalının borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle davalının itirazının iptali ile takibin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Deliller toplanmış; … 13. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası getirtilmiş, fatura suretleri incelenmiş, davalıya ticari defterlerini sunması için HMK 219 ve 220 maddeleri gereğince kesin süre verilerek tebligat gönderilmiş, davacı ticari defter ve kayıtları incelenerek takip tarihi itibari ile gerçek alacak miktarı konusunda uzman bilirkişiden rapor ve ek rapor alınmış, davalı taraf ticari defterlerinin ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
… 13.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası incelendiğinde davacı tarafından cari hesap alacağıdır açıklamalı 5.900,00TL asıl alacak için takibe geçildiği, davalının borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davacı tarafça davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptalinin istendiği, davalı tarafça yapılan itirazında takibe, borca, faize yönelik itirazda bulunduğu ve de takibe yapılan itirazın süresinde yapıldığı ve açılan itirazın iptali davasının da İİK 67.maddede öngörülen hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır.
31.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının davalıdan 5.900,00TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Aynı bilirkişiden alınan ek raporda özetle; davalı taraf tarafından yasal defter ve kayıtların ibraz edilmediği, davacı defterlerinin usulüne uygun tutuldukları, taraflar arasında yazılı bir sözleşmeye rastlanmadığı, davalının “…” markasının reklamlarının, davacı tarafından 15.01.2015-15.02.2015 dönemi için Haftalık Ekonomi Dergisinde yayınlandığının davacı beyan ve sunulmuş belgelerden anlaşıldığı, davacının takip tarihi itibari ile cari hesap alacağından dolayı 5.900,00TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 28.03.2012 tarih ve 2011/11-862 Esas, 2012/51 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 219. maddesine göre her iki taraf kendi ellerindeki vesikaları (belgeleri) mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Bir davada ispat yükü kendisine ait olan tarafın, başka delillerle birlikte karşı tarafın ticari defterlerine de dayandığı, diğer anlatımla, delillerini karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği, dolayısıyla da, uyuşmazlığa 6100 sayılı HMK’nın 222/5. maddesindeki özel hükmün uygulanamayacağı durumlarda; karşı tarafın kendi defterlerini mahkemeye ibraz etmesi ya da bundan kaçınmasına bağlanması gereken hukuksal sonuçlar, HMK’nın 220. maddesindeki konuya ilişkin genel düzenlemelere tabidir. HMK’nın 220. maddesi, bir tarafın, mahkemece kendisine verilen süre içerisinde ilgili belgeyi ibraz etmemesi halinde, mahkemenin, o tarafın maksadını gözeterek, diğer tarafın o belgeye ilişkin açıklamasını kabul edebileceğini öngörmektedir.Önemle vurgulanmalıdır ki; bu hüküm, taraflardan birinin delillerini salt karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde, ticari defterlerin mahkemeye sunulması bakımından da uygulanır. Diğer anlatımla, belirtilen bu durumda ticari defterler de, HMK’nın 220. maddesi anlamında “vesika” niteliğindedir. Öte yandan, ticari defterlerin ispat kuvvetini düzenleyen 6762 sayılı TTK’nın 82. maddesindeki (HMK’nın m. 222.) hüküm, “I -Kati delil” şeklindeki kenar başlığı ile birlikte değerlendirildiğinde ve aynı Kanun’un 1474. maddesi uyarınca kenar başlıklarının metne dahil bulunduğu da gözetildiğinde; ticari işlerden dolayı tacirler arasında çıkan uyuşmazlıklarda ticari defterlerin (maddede gösterilen koşulların mevcut olması kaydıyla), kesin delil niteliğinde bulunduğunu öngörmektedir. 6102 sayılı TTK’nın 64. (6762 sayılı TTK’nın 69. vd.) maddesi uyarınca da defterlerini yöntemince tasdik ettirmeyen tacirin bu gibi defterleri lehine delil olamaz. Ancak kanuna uygun olarak veya olmayarak tutulmuş olan ticari defterlerin münderecatı, sahibi ve halefleri aleyhinde delil sayılır (HMK m. 222/4).(Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi 2018/17 esas, 2018/16 karar sayılı 15/11/2018 tarihli kararı)
Davacı taraf delillerinde ticari defterlere de dayanmış olup, mahkememizce HMK 219 ve 220 maddesi ihtaratlı ve kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunması konusunda gönderilen davetiye tebliğine rağmen davalı taraf ticari defterleri sunulmadığından bu durumda HMK 220 maddesi gereğince davacının usulüne uygun tutulmuş olan ticari defterlerindeki kayıtların doğru olduğunun kabul edilmesi gerektiği ( benzer yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13366 esas, 2018/4806 karar sayılı ve 26.06.2018 tarihli kararı), davacı ticari defterlerine göre de davacının alacağının bulunduğunun anlaşılması ve mahkememizce denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun görülen bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.Davalıya ait “…” markasının reklamlarının aradaki sözlü anlaşmaya istinaden davacı tarafından 15.01.2015-15.02.2015 dönemi için Haftalık Ekonomi Dergisinde yayınlandığı değerlendirilerek davanın kabulüne, tarafların tacir olması karşısında hüküm altına alınan asıl alacağın takip tarihinden itibaren ve talep ile bağlı kalınarak (yıllık 10,50) oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacağın faturaya dayalı ve likit olması nedeniyle icra inkar tazminat talebinin kabulü ile 5.900,00 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 1.180,00 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının KABULÜNE,
… 13.İcra Dairesinin … sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 5.900,00.TL asıl alacak bakımından İPTALİNE,
Takibin bu miktar üzerinden devamına,
Hüküm altına alınan asıl alacağın takip tarihinden itibaren (yıllık 10,50)oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile 5.900,00 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 1.180,00 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 403,03 TL nispi karar harcının peşin yatırılan 71,26 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 331,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 715,50 TL yargılama gideri ile 71,26 TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı toplamı 820,26 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 01/10/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 71,26 TL
Karar Harcı : 403,03 TL
Noksan Harç : 331,77 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.095,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 600,00 TL
Posta Giderleri : 115,50 TL