Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/726 E. 2020/272 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2015/726
KARAR NO: 2020/272

DAVA:TAZMİNAT (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/07/2015
KARAR TARİHİ:14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı Müflis … … AŞ’nin ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, dava dışı Müflis … İnşaatın yurtdışında müteahhitlik hizmetleri gösteren büyük ölçekli bir şirket olduğunu, müflis şirketin yönetim kurulu başkanı ve ortağı müvekkilinin şirket tarafından yapılacak olan işlere kaynak yaratmak amacıyla kullanılan kredilere şirket adına şahsi kefaletlerde bulunduğunu ve …’daki projeler nedeniyle Türkiye’de ve …’da da kefil konumunda olduğunu, davalının hak ediş bedellerinin tahsiline engel oluşu ve transferleri gerçekleştirmemesi suretiyle dava dışı müflis …’ın alacağını elde edememesi ve dolayısıyla müflis …’ın iflas etmiş olması nedenleriyle müflis …’ın bankalara sigorta kurumlarına ve başka resmi kurumlara borçlarını ödeyememesi söz konusu olduğunu, bu sebeple şirket ortağı ve şirket adına birçok işlemde şahsi kefaleti bulunan müvekkilinin haciz ve risk tehdidi altında yasal yollarla takip yapan alacaklılara da nakden ve ayni olarak ödemeler yapmak zorunda kaldığını, bu duruma alacakların tahsiline engel olan davalı bankanın sebep olduğunu, bir tarafta dava dışı müflis … … A.Ş. ile diğer tarafta konsorsiyum olarak birlikle hareket eden davalı … ve … Bankası A.Ş ve … A.Ş ve … Bankası A.Ş. arasında 24.12.1987 tarihli bir protokol akdedildiğini, davalı bankanın Protokolün 17. maddesi gereğince “… banka” olarak seçildiğini, konsorsiyum bankalar tarafından dava dışı müflis …’a kullandırılan kredilerin geri ödemesi protokol hükümlerinde tariflendirildiğini, anılan protokolde dava dışı müflis …’in … Devletinde yapmış olduğu müteahhitlik hizmetleri karşılığında elde ettiği hak ediş bedellerinin temliki ve transferinin şarta bağlandığını, müflis … … A.Ş. … da işlerini tamamlayamayan … A.Ş.’nin yarım kalan işlerini … Bankasının … Banka olarak görev aldığı 4 Konsorsiyum Bankasının (… ve … Bankası A.Ş ve … A.Ş ve … Bankası A.Ş) desteği ile üstlendiğini, devir alınan işler başarılı bir şekilde devam ederken ve yüksek miktarda hakediş alacakları çok yüksek değerde makine parkı lojmanları iş merkezine el konularak … Devleti tarafından tek taraflı ve haksız bir şekilde feshedildiğini, diğer yandan dava dışı müflis …’ın kesinleşmiş hak ediş bedellerinin … Devleti tarafından haksız yere ödenmediğini ve konsorsiyum sekreteri davalı bankanın protokole aykırı davranarak protokolle tariflendirilmiş transferleri gerçekleştirmediğini, bunun üzerine Müflis … … A.Ş. tarafından … Devleti aleyhine dava açıldığını, ancak … banka olan davalı bankanın anılan davaya müdahil olduğunu ve davanın yargılama safhasında davalı bankanın dava dışı müflis …’a hak ediş bedellerinin … Devleti’nden tahsiline yardımcı olması gerekirken protokol hükümlerine aykırı bir şekilde …’dan alınacak mevcut hakedişlerin tümünün kendisine temlikli olduğunu iddia ederek 31.12.2007 tarihinde aktif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine sebebiyet verdiğini, hak ediş bedellerinin tahsiline engel olan davalının kendisine temlikli olduğunu ileri sürdüğü miktarın tespitinin gerektiğini, bu sebeple dava dışı müflis …’ın … Devleti’nde yapmış olduğu müteahhit hizmetleri karşılığında elde etmiş olduğu bakiye hak ediş bedellerinin tespitinin ve tahsilinin gerektiğini, müvekkilinin maddi zararlara uğratıldığını ve uğramaya da devam ettiğini, tüm bu nedenlerden dolayı davalı bankaya karşı her türlü talep ve dava hakkılarının saklı kalması kaydıyla davalı bankanın protokole aykırı davranışları haksız eylem ve tutumları davalı banka ve diğer bankaların kendi alacaklarının tahsili yoluna gitmesi dava dışı Müflis … … A.Ş.’nin hak ediş bedellerinin ödenmemesi transferlerin gerçekleştirilmemesi ve … Devletinden bakiye hak ediş bedellerinin tahsiline engel olunması nedeniyle müvekkili …’nın uğradığı tüm zararların ve alacaklarının tespiti ile davalıdan tahsilinin sağlanması açısından öncelikle dava dışı müflis … … A.Ş.’nin … Devleti’nde yapmış olduğu müteahhit hizmetleri karşılığında elde etmiş olduğu bakiye hak ediş bedellerinin tespitini, davalı bankanın müflis … … A.Ş.’nin protokol ile tarif edilmiş ve kesinleşmiş hak edişlere bağlı alacakların kendisine temlikli olduğu ileri sürdüğünden davalıya yapılmış olan temlikli alacak tutarının tespitini, davalı bankanın kullandırdığı kredi bedelleri temlik yoluyla protokol gereği kendisine ödendiğinden bakiye bir alacak var ise bu miktarın tespitini, alacağın bulunmaması halinde fazladan davalı uhdesinde bulunan fazladan temlik miktarının tespitini, bu hususların tespitinin gerçekleşmesi halinde davalı bankanın protokol hükümlerine aykırı davranış ve hak ediş bedellerinin tahsiline engel olması nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu tüm zararının ve gelecekte doğması muhtemel zararlarının tespiti ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması ve yargılama safhasında tam olarak belirlendiğinde taleplerini yükseltmek kaydıyla şimdilik harca esas değer olarak 50.000,00 TL’nin zarar ve alacaklarının doğduğu tarihler itibariyle işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsilini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/ Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; olayda 30 yıl öncesine dayanan bir ilişki mevcut olduğunu ve davacının bir alacağı varsa bunun miktarının davacı tarafından açık olarak bilindiğini ve alacağının tutarını bilmediğini iddia etmesinin gerçek dışı olduğunu ve bu nedenle eda davası açılması gerekirken belirsiz alacak davası açılmasının mümkün olmadığını, davacının iddia ettiği gibi müvekkili bankanın bir haksız fiilinden bahsedilse bile bu fiil nedeniyle istenecek tazminat talebinin 06.11.1999 tarihinde zamanaşımına uğradığını, bankaların kredi ve finans kuruluşu olduğunu, bir firmanın yurtdışındaki alacağının tahsili zorunda olmadıklarını, davacının ….Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davaya feri müdahil olarak katılan bankanın bu feri müdahaleden dolayı Müflis … A.Ş.’nin alacağını almasını engellediğini ve davanın reddine sebebiyet verdiğini iddia ettiğini, müvekkili bankanın davada feri müdahil olarak kabul edildiğini ve feri müdahalede müdahil üçüncü kişinin davanın taraflarından birinin (ya davacı ya da davalı) yanında davaya katıldığını, kendisinin açtığı ayrı bir davası tarafların ikisinden de bağımsız bir hak iddiası olmadığını, yargılama sonunda verilen hükmün ise ancak davanın asıl taraflarına yönelik olduğunu, bu nedenle müvekkili bankanın davanın reddine sebebiyet verdiği iddiasının gerçekle ve hukukla bağdaşmadığını ve bundan dolayı müvekkili bankaya husumet yöneltilemeyeceğini, açılmış olan davanın da aktif husumet ehliyetinden reddedildiğini ve husumetin …’daki mukim otoriteye yöneltilmesi gerektiğinin belirtildiğini, davacı tarafın bankaya yaptığı temliknameler nedeniyle tüm hak edişlerini temlik ettiğini, bu nedenle alacak üzerinde tasarruf yetkisi olmayan davacının alacağının elde edilmesine engel olunduğu iddiasının gerçekle bağdaşmadığını, tüm bu nedenlerden dolayı eksik yatırılan harcın yatırılmasını, tespiti ve tazmini gerektirecek bir husus bulunmadığını ve bu sebeple davanın reddini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
….Asliye Ticaret Mahkemesi … esas, … karar sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, ….Asliye Ticaret Mahkemesi … esas, … karar sayılı dosyası Uyap sistemi üzerinden celp edilip incelenmiş, 24.12.1987 tarihli protokol sureti, Tasfiye Halinde … Bankası A.Ş. yazı cevabı, dava dışı müflis …. A.Ş. ticaret sicil kaydı incelenmiş, taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Taraflar arasında sözleşmelerin varlığı ve geçerliliği hususunda bir uyuşmazlık yoktur.Uyuşmazlık; davacının protokol nedeniyle davalı bankanın protokole aykırı davranışları, haksız eylem ve tutumları, davalı banka ve diğer bankalarının kendi alacaklarının tahsili yoluna gitmesi dava dışı müflis …..AŞ. Nin hakediş bedellerinin ödenmemesi transferlerin gerçekleştirilmemesi ve … devletinden bakiye hakediş bedellerinin tahisiline engel olunması nedeniyle davacı … … ‘ın uğradığı tüm zararların ve alacakların tespiti ile davacının talep etmiş olduğu zararı davalı bankadan talebinde haklı olup olmadığı ve miktarına ilişkindir.
Dava belirsiz alacak davasıdır.Davacı haksız fiilden de bahsetmiş ise de davayı 24/12/1987 tarihli sözleşmeye dayalı olarak açmıştır.Bahsi geçen protokol dava dışı müflis …. A.Ş. İle 4 konsorsiyum bankası arasında yine dava dışı Soytaş firmasının …’ daki işlerinin müflis …. A.Ş. firmasına devri ve söz konusu işlerin üstlenilmesine dairdir.
Davalı zamanaşımı, husumet ve yetki itirazlarında bulunmuştur.
Mahkememiz 18/04/2017 tarihli 3 nolu celse 1 nolu ara karar ile davacının davaya konu alacağına dayanak yapılan 24/12/1987 tarihli sözleşmede yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olarak düzenlenmiş olduğundan, yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı yanın zamanaşımı defi ise, alacağın temelde sözleşmeye aykırılığa dayanıyor olması karşısında haksız fiile ilişkin değil 6098 sayılı TBK 146. madde ( 818 sayılı BK 125.madde) hükümleri nazara alınmış ve de 24.12.1987 tarihli sözleşmenin sona erdiği de belirlenemediğinden yerinde görülmemiştir.(Eraslan Özkaya Özel Hukukumuzda Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süreler 2.Baskı 221, 222 ve 223. sayfalar)
….Asliye Ticaret Mahkemesi … esas, … karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacının dava dışı Müflis … İnş.Taah.veTic A.Ş (iflas idaresi), davalının … … Devleti olduğu, (dosyamız davalısı) …’ ın feri müdahil olarak yer aldığı, aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve kararın 14.07.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.Kesinleşen mahkeme kararının gerekçesinde özetle; “…dava konusu yapılmış olan 88/11 numaralı sözleşmenin 9 sayılı hakediş tutarı 228.931.149 … Dinarı olup (karşılığı 761.341.USD) dosya içeriği delillerden buna ilişkin temlikin teminat amaçlı amaçlı olarak yapıldığı, para transferi amacının söz konusu olmadığı sonucuna varılmıştır.Başka bir anlatımla, müflis davacı şirketin …’ dan doğan istihkaklarına, dava dışı bankalara temlik etmesi kredi borcunun teminatını sağlamak amacıyla yapılmıştır.Dava dışı bankalar tarafından oluşturulan konsorsiyum, daha önce … A.Ş. tarafından kullanılmış olan kredilerin teminatını oluşturmak üzere istihkakları temlik almış, bu defa da, … A.Ş. nin sözleşmesini devralan müflis davacı şirket tarafından bu yönde temlik verilmiştir.Amaç, … A.Ş. nin bankalara olan kredi borçlarının geri ödenmesini teminat altına almak olup, kullanılan ve kullanılacak kredilerin teminatını sağlamak amacıyla temlik yapılmıştır.Davacı şirketin istihkak alacakları ile verilmiş olan kredi borçları tamamen karşılanmadığından, davacı şirketin temlik ile hak sahibi olmuş, temlik alandan, bu alacağın kendisine devri hakkının bulunmadığı, bu nedenle davanın reddine….” denmiştir.
….Asliye Ticaret Mahkemesi … esas, … karar sayılı dosyası incelendiğinde; dava dışı … A.Ş. tarafından davalılar; dava dışı …, …, … A.Ş., … Tic A.Ş., … A.Ş, Müflis …. A.Ş. ve de dosyamız davacısı …’ ya karşı açılan alacak davası olduğu görülmüştür.
Dosyamız davacısı … müflis …. A.Ş.’ nin yönetim kurulu başkanı olup, 24.12.1987 tarihli protokollerde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak yer almakta olup, aynı protokolde istihkakların … banka olan … Bankasına devir ve temlik hususunun da düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Davacı 24.12.1987 tarihli sözleşmede kefil sıfatıyla bulunmaktadır.Sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükler ile sözleşmeye ilişkin talep hakları sözleşmenin taraflarına aittir.Sözleşmede kefil sıfatıyla yer alan davacı, ancak kefalet sorumluluğu gereği kendi yaptığı ödeme sebebiyle uğradığı zararı isteyebilecektir.Oysa davacının bu yönde bir talebi de bulunmamaktadır.Bu bakımdan davacı ile davalı arasında akdi bir ilişki bulunmadığı değerlendirilmiştir.(Benzer yönde Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/31169 esas, 2015/35698 karar sayılı 07/12/2015 tarihli kararı)
Davacının … Devleti ile de bir sözleşmesi ve buna bağlı bir zararı olduğu belirtilmemiş ve de ispat edilmemiştir. ….Asliye Ticaret Mahkemesi … esas, … karar sayılı dosyası da nazara alınarak davacının aktif husumetinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.HMK 114. maddesinde aktif husumet dava şartları arasında sayılmıştır.HMK 115. maddesinde de dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerektiği ifade edilmiştir.Şirket tarafından açılması gereken dava davacı tarafından açılmış olmakla aktif husumet – dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiği kabul edilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın aktif husumet- dava şartı yokluğundan REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 853,88 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 799,48 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/07/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)