Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/645 E. 2018/1242 K. 10.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/77
KARAR NO : 2018/1367

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/02/2013
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ESAS DAVA /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankaya devren birleştirilen … A.Ş. ile dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine, davalıların müteselsil kefil olduklarını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, … 17. Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile 66.098,78 TL nakit borcun ödenmesinin istenmesine rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için … 1. İcra Dairesinin … E sayılı (Yeni esası …) dosyasında icra takibi yapıldığını, davalıların borca itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek anılan icra dosyasında davalıların itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; borcun ödendiğini, davacının herhangi bir alacağının olmadığını, mükerrer takip yapıldığını, zira daha önceden … 14. İcra Dairesinin … E sayılı dosyasından yapılan itiraz üzerine mahkememizin 2007/328 E sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, bozma ilamından sonra dosyanın 2011/178 Esasını aldığını ve kararın henüz kesinleşmediğini, davanın haksız olup reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, 5411 sayılı Yasanın 138.maddesi uyarınca davacıya icra inkar tazminatı ve maktu vekalet ücreti yönünden ayrıcalık tanındığını, bu hususun Anayasanın 10.maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, takibe konu genel kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını belirterek, haksız davanın reddine ve icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
BİRLEŞEN DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; esas davadaki açıklamaları tekrar ederek, esas davaya dayanak icra dosyasında …’a karşı da takip yapıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek, esas davaya da dayanak teşkil eden … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında davalının haksız itirazının reddine, takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE /
Esas ve birleşen davaya dayanak … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, takibe dayanak genel kredi sözleşmeleri, hesap ekstreleri, teminat mektuplarının bir sureti, temlik sözleşmeleri ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, imza itirazları bakımından grafoloji uzmanından bilirkişi raporları alınmış, ayrıca banka kayıtlarında inceleme yaptırılarak hesap raporu ve ek rapor alınarak deliller toplanmıştır.
Esas ve birleşen davaya dayanak teşkil eden … 1. İcra müdürlüğünün … E (Eski esası …) sayılı dosyası incelendiğinde; davacı bankaya devren birleştirilen … A.Ş. ile dava dışı …. A.Ş. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 35.123,58 TL asıl, 151.392,64 TL faiz, 9.257,45 TL BSMV ki toplam 195.773,67 TL nakdi alacağın tahsili ve teminat mektuplarından kaynaklanan 99.587,73 TL gayri nakdi alacağın deposunu teminen müteselsil kefil olan davalılara karşı ve dava dışı diğer kefillere karşı ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçlular … ve …’ın icra dairesinin yetkisine ve borca itirazları üzerine takibin durdurulduğu ve takibin devamının sağlanması amacıyla alacaklı banka tarafından esas davanın açıldığını , takip borçlusu …’un icra dairesinin yetkisine, imzaya ve borca itirazı üzerine ise mahkememizin 2014/146 E sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığı ve bu dosyanın esas davanın görüldüğü iş bu dosyamız ile birleştirildiği görülmüştür.
Esas ve birleşen dava, davacı bankayla devren birleştirilen … A.Ş. … Şb ile dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi çerçevesinde kullandırılan teminat mektuplarından tazmin edilmiş olanın bedeli ve işlemiş komisyonlarının nakdi alacak olarak tahsili, meri teminat mektuplarının da gayri nakdi alacak olarak deposunu teminen yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davalılarca zamanaşımı definde bulunulmuştur. Dava konusu alacağın …’ye devredilen … A.Ş. ile akdedilen genel kredi sözleşmesinden kaynaklanması ve daha sonra bu bankanın BDDK kararı ile … A.Ş. (ünvan değişikliği ile … A.Ş.) ile birleştirilmesi ve bankanın Fon Bankası, dolayısıyla alacağında fon alacağı olması nedeniyle 5411 sayılı Yasanın 141.maddesi uyarınca 20 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu ve bu sürenin alacağın kat tarihi itibariyle başlayacağı, kat tarihinin 2004 yılı olup, bu tarih ile icra takip tarihi olan 2008 yılı arasında henüz 20 yıllık süre geçmediğinden davalıların zamanaşımı defi yerinde görülmemiş, reddine karar verilerek davanın esasına geçilmiştir.
Davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmişlerdir. Davaya dayanak genel kredi sözleşmeleri incelendiğinde ihtilaf halinde İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki şartı bulunduğundan icra dairesinin yetkisine itiraz yerinde görülmemiş ve 02/07/2012 tarihli celsede reddedilmiştir.
Davalı … tarafından … 14. İcra Dairesinin eski 2000/15030 E, yeni esası 2006/17026 olan dosya ile bu davaya dayanak icra dosyanın mükerrerlik arz ettiği, mahkememizin 2011/178 E sayılı dosyasında görülen bir itirazın iptali davası olduğu ileri sürülmüş ise de; 2006/17026 E sayılı icra dosyasında 23/05/2000 tarihinde kat edilen genel kredi sözleşmesine istinaden senetler karşılığı kredi hesabı ve akredetif kredi hesabı ile teminat mektubu kredi hesabından doğan nakti alacak ile meri olan 159.130,00 TL teminat mektubunun deposunun istendiği, huzurdaki bu davaya dayanak icra dosyasındaki nakti alacak ve teminat mektubu ile aynı olmadığı anlaşılmakla, mükerrer icra takibi yapıldığı ve derdest bir davanın bulunduğu yönündeki itiraz yerinde görülmemiş ve 02/07/2012 tarihli celsede bu itiraz da reddedilmiştir.
Davalı … tarafından 5411 sayılı Yasanın fon bankaları aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilebileceği ve icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği yönündeki hükümlerinin Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de, bu itiraz ciddi ve yerinde görülmeyerek reddedilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı … icra dosyasında, davalı … ise cevap dilekçesi ile imza itirazında bulunmuştur. Davalı …’ın imza itirazı bulunmadığından 26/09/2016 tarihli bilirkişi raporunda … bakımından bildirilen görüşe itibar edilmesi mümkün görülmemiştir.
Davalı …’nun uygulamaya elverişli imza örnekleri toplanmış, huzurda imzaları alınarak grafoloji uzmanından bilirkişi raporu alınmış ve 24/02/2014 tarihli bu raporda genel kredi sözleşmesindeki imzaların …’nun eli ürünü olduğu açıklanmıştır.
24/12/2004 tarihli grafoloji raporu alındıktan sonra …’un davalı olduğu mahkememizin 2014/146 E sayılı dosyasının iş bu dosya ile birleştirildiği görüldüğünden ve bu davalının da icra dairesinde imzaya itirazı olduğundan yeniden grafoloji incelemesi yaptırılması yoluna gidilmiş, ancak bu davalının imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesinin fotokopisi üzerinden inceleme yapılarak düzenlenen 26/09/2016 tarihli raporda …’un eli ürün olmadığı yönündeki açıklamaya itibar edilmemiştir. Davacı vekiline bu davalının imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesi konusunda açıklamada bulunarak sözleşme aslını ibraz etmesi için süre verilmiş ve davacı vekilince sunulun 14/03/2018 tarihli dilekçede davalı …’un 21/06/1996 tarihli 190.000,00 TL bedelli sözleşmede imzasının bulunduğu, başkaca sözleşmede imzasının bulunmadığı belirterek, bu sözleşmenin aslı ibraz edildiğinden, aynı bilirkişiden ek rapor alınma yoluna gidilmiş, 17/09/2018 tarihli bu ek raporda; 21/06/1996 tarihli 190.000,00 TL bedelli sözleşmedeki imzanın …’un eli ürünü olduğu açıklanmıştır.
Mahkememizce sözleşme aslının incelenmesi sonucu düzenlenen bu rapora itibar edilmiştir. Davalı … yönünden ise 24/02/2014 tarihli grafoloji raporundaki açıklamalar yerinde görülmüştür.
Esas davada, tarafların iddia ve savunması, sunulan deliller ve banka kayıtlarının incelenmesi sonucu düzenlenen 06/03/2014 tarihli raporda özetle; dava konusu nakti alacağın dava dışı asıl borçlu şirket ile banka arasında akdedilen 3 ayrı genel kredi sözleşmesine göre kullandırılan 97.0000,00 TL bedelli … nolu … Gümrük Müdürlüğüne hitaben düzenlenen teminat mektubunun 412.28 TL’sinin nakde dönüşmesi ve bu bedelin faiziyle birlikte 1.352,15 TL olarak ödenmesinden kaynaklanan alacak ile 97.000,00 TL’lik mektubun 412,28 TL’sinin nakde dönüşmesi sonucu bakiye meri olan 96.587,72 TL’lik miktarı yönünden ve bunun dışında 3.000,00 TL bedelli 35311 nolu Kayseri Gümrük Müdürlüğüne hitaben düzenlenen ve …. muhataplı 68767 nolu 1.000,00 TL bedelli meri mektupların işlemiş komisyonundan kaynaklandığı, gayri nakdi alacağında 35311 nolu 3.000,00 TL bedelli ve 35242 nolu 97.000,00 TL’lik mektubun nakde dönüşmeyen meri 96.587,72 TL ki toplam 99.587,72 TL’sinin deposu isteminden kaynaklandığı, 1.000,00TL’lik teminat mektubunun ise takip tarihinden önce çıkışının yapılarak riskinin sona erdiği, bir kısmının tazmin edildiği teminat mektubundan kaynaklanan nakdi alacağın 1.352,15 TL olarak ödendiği, kat tarihindeki alacağın bu olup, yıllık %55 oranındaki akdi faizin ve faizin gider vergisiyle birlikte bankanın 4.312,74 TL asıl alacağının olduğu, bunun dışında ödenmeyen mektup komisyonları nedeniyle alacağının 157.994,67 TL olup, nakdi olan asıl alacağının 162.307,41 TL olduğu ancak banka tarafından icra takibinde asıl alacak olarak 35.123,58 TL istendiğinden talebiyle bağlı olup, asıl alacağının 35.123,58 TL olarak kabulü gerektiği, işlemiş faiz alacağının da 121.127,48 TL, BSMV’nin 6.056,35 TL ve 15,00 TL masraf ile birlikte takip tarihindeki toplam alacağın 162.322,41 TL olduğu ve temerrüt faizinin sözleşmeye göre yıllık %105 olarak belirlendiği, gayri nakdi alacağında meri olan 3.000,00 TL’lik mektup ile 97.000,00 TL’lik mektubun meri olan 96.587,72 TL’sinden oluşan 99.587,72 TL miktarında bulunduğu açıklanmıştır.
Meri olan 96.587,72 TL mektubunun yargılama sırasında, 25/11/2016 tarihi itibariyle … Gümrük Müdürlüğü tarafından 877.516,34 TL olarak tazmininin istendiği, 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırmaya başvurularak 29/11/2016 tarihinde bu mektup bedelinin 235.548,47 TL olarak tazmin edilmesi ve birleşen davada davalı … yönünden herhangi bir hesap bulunmaması nedeniyle aynı bilirkişiden ek rapor alınma yoluna gidilmiş ve 02/11/2018 tarihli ek raporda, esas dava yönünden, bankanın 97.000,00 TL’lik mektubun tazmin edilen kısmının 1.352,15 TL olarak ödenmesi ve bu mektubun tazmin edilmeyen takip ve dava tarihinde meri olan 96.587,72 TL’lik kısmı için ve meri olan 3.000,00 TL’lik ve 1.000,00 TL’lik teminat mektuplarının işlemiş komisyon alacaklarından kaynaklanan ana paralar ve işlemiş faiz ve gider vergisiyle birlikte takip tarihindeki asıl alacağın 131.886,50 TL olup, takipte asıl alacak 35.123,58 TL olarak istendiğinden asıl alacağın bu miktar olarak kabulü gerektiği, işlemiş faizinde 91.097,92 TL ve faizin gider vergisinin de 6.215,87 TL ki toplam alacağın 131.886,50 TL olduğu, gayri nakdi alacak yönünden ise, 97.000,00 TL’lik mektubun 96.587,72 TL’lik kısmının 25/11/2016 tarihinde tazmin edildiği, temerrüt faizinin %72 olarak kabulü gerektiği, nakdi alacak yönünden ise temerrüt faizinin yıllık %105 oranında olduğu, davalı … ve …’ın 190,000,00 TL yönünden kefaletinin bulunduğu, diğer davalının ise üç sözleşmede de müteselsil kefaletinin bulunduğu ve komisyon oranının 30,00 TL olarak istenmesinin mümkün bulunmayıp 3 aylık dönemlerde mektup tutarlarının %1 olacak şekilde yıllık %4 oranı uygulanarak komisyon alacağının tespit edildiği açıklanmıştır. Ayrıca bilirkişi tarafından ek raporun ibraz edilmesinden sonra esas davaya konu komisyon alacağı bakımından kök ve ek rapordaki rakam farklılığının nedenini açıklayıcı 05/11/2018 tarihli raporun sunulduğu ve bu açıklayıcı raporda da, meri olan üç adet teminat mektubundan kaynaklı (tazmin edilenler yönünden tazmin tarihine, meri olanlar bakımından takip tarihine kadar) komisyon alacağı hesaplanırken kök raporda akti faizin %100 olarak alındığı, oysa faiz değişimlerinin dikkate alınması gerektiği ve ek rapordaki hesapta kademeli olarak faiz uygulandığı ifade edilerek, hesap arasındaki çelişkinin nedeni bu şekilde açıklanmıştır.
Mahkememizce esas ve birleşen davada davalılar yönünden hesabı içeren 02/11/2018 tarihli ek rapordaki hesaplamaya itibar edilmiştir. Zira bilirkişi tarafından ibraz edilen 05/11/2018 tarihli açıklayıcı raporda esas davaya konu komisyon alacağı yönünden kök ve ek rapordaki işlemiş faiz miktarları arasındaki çelişkinin nedeninin açıkça ortaya konulduğu ve bu doğrultuda ek rapordaki hesaplamanın dikkate alınması gerektiği kanaatine varılmış, ayrıca yeniden rapor alınmasına gerek görülmemiştir.
Davacı banka tarafından her bir teminat mektubu için asgari 30 TL üzerinden komisyon uygulanması gerektiği belirtilip takip konusu alacağında bu esas dikkate alınarak hesaplandığı görülmektedir.
Bankanın, teammüllere ve rayiçlere uygun olarak her üç aylık dönemde %1 oranında komisyon alması gerekirken 30 TL gibi yüksek bir komisyon istediği anlaşılmaktadır. Bu kadar yüksek oranda komisyon istenebilmesi için müşterinin veya komisyon ödeyecek kimsenin bunu bilmesi ve icazet vermesi gerekmektedir. Bu nedenle asgari 30 TL’lik komisyon talep edilebilmesi için bu durumu belirtir bir yazının davalıya tebliği veya herhangi bir şekilde bildiriminin yapılmasının zorunlu olduğu ancak davacı bankanın bu orandaki komisyon uygulamasıyla ilgili davalı tarafa bir bildirim yaptığına ilişkin bir belgenin ya da başka herhangi bir delilin bulunmadığı anlaşıldığından 30 TL’lik komisyon uygulamasının haksız ve yerinde olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Nitekim bu miktardaki komisyon oranının uygulanması halinde komisyon bedellerinin fahiş miktarlara ulaştığı, bedeli dahi 30 TL olmayan bir teminat mektubu için 30 TL’lik komisyon istenmesinin haklı ve yerinde olmadığı, karşı tarafın rızası olmadan bu oranda komisyonun istenemeyeceği, bankanın tek taraflı olarak komisyon oranını fahiş miktarda arttırma yetkisinin olduğunun kabul edilemeyeceği aksi halde sözleşmedeki yetkinin kötüye kullanılması durumunun gerçekleşip dürüstlük kurallarına aykırılık oluşturacağı, bankacılık teamüllerine göre teminat mektuplarına 3’er aylık dönemlerde %1 ve buna göre yıllık %4 oranında komisyon uygulanması gerektiği anlaşılmakla yıllık %4 oranı üzerinde hesaplama yapılması yerinde görülmüş, aksi yöndeki davacı beyanına itibar edilmesi mümkün görülmemiştir.
Davacı bankaya devren birleştirilen … A.Ş. ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında akdedilen 21/06/1996 tarihli 190.000,00 TL bedelli sözleşmede, davalılar … ve …’un aynı bedelle müteselsil kefil oldukları, 17/10/1996 tarihli 11.000,00 TL ve 21/06/1996 tarihli 2.480,000 USD bedelli olan sözleşmelerle birlikte her üç sözleşmede …’nun müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu, davalılar … ve … tarafından imza itirazı ileri sürülmüş ise de; mahkememizce yaptırılan grafoloji incelemesi sonucunda, sözleşmedeki imzaların adı geçen davalılara ait olduğunun tespit edildiği, buna göre imzalarının bulunduğu sözleşmedeki kefalet limitleri dahilinde sorumluluklarının bulunduğu kabul edilmiştir.
Banka tarafından hesabın 29/04/2004 tarihinde kat edildiği, takip konusunun gayrinakdi ve nakdi alacaklardan oluştuğu, nakdi alacağın, … Gümrük Müdürlüğü muhataplı 97.000,00 TL bedelli … nolu mektubun 412,28 TL’lik kısmının tazminin talebi sonucu muhataba 1.352,15 TL olarak ödenmesinden kaynaklanan alacak ile meri olan 1.000,00 TL bedelli TCDD Liman İşletmeleri muhataplı ve 3.000,00 TL bedelli … Gümrük Müdürlüğüne hitaben düzenlenen mektuplar ile 97.000,00 TL’lik mektubun tazmin edilmeyen 96.587,72 TL’lik kısmı için işlemiş komisyonlardan kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Gayri nakdi alacak ise takip ve dava tarihi itibariyle meri 3.000,00 TL’lik mektup ile 97.000,00 TL’lik mektubun meri olan 96.587,72 TL’lik kısmından oluşan toplam 99.587,72 TL’nin deposu istemine ilişkindir, 1.000,00 TL’lik teminat mektubu ise takip tarihinden önce çıkışı yapıldığından takip ve dava konusu yapılmamıştır.
Mahkememizce itibar edilen 02/11/2018 tarihli raporda açıklandığı üzere takip tarihi itibariyle bankanın 97.000,00 TL’lik mektubun 412,28 TL’lik kısmının (Gümrük teminat mektubu olması nedeniyle) 1.352,15 TL ödenmesi sonucu bu miktar ve yukarıda içerikleri belirtilen 3 teminat mektubunun yıllık %4 oranında hesaplanan işlemiş komisyonlarından kaynaklanan kısmın nakdi alacağı oluşturduğu, buna göre bankanın 97.000,00 TL’lik mektuptan kaynaklanan komisyon alacağının ana parasının 31.960,56 TL, 3.000,00 TL’lik mektuptan kaynaklanan alacağın ana parasının 990,00 TL ve 1.000,00 TL’lik mektuptan kaynaklanan ana para alacağının da 270 TL ve tazmin edilen ve ödenen 1.352,15 TL ile birlikte takip tarihindeki asıl alacağın 34.572,71 TL olduğu ve sözleşmenin 44.2 maddesine göre, temerrüt faizinin belirlendiği ve uygulanan en yüksek akti faizin yıllık %55 olup, bu miktarın 50 puan fazlasının %105 olarak tespit edildiği ve bu oranda temerrüt faizi uygulanması gerektiği, buna göre işlemiş faiz alacağının ise 91.097,92 TL %5 oranındaki gider vergisinin de 6.215,87 TL olup, bankanın takip tarihindeki nakdi alacaktan kaynaklanan toplam alacağının 131,886,50 TL olduğu kabul edilmiştir. İcra takibinde 3.000,00 TL bedelli ve 97.000,00 TL’lik mektubun 96.587,72 TL’lik kısmının toplamından oluşan 99.587,72 TL’nin gayri nakti alacak olarak deposunun istendiği, yargılama sırasında 25/11/2016 tarihinde 96.587,72 TL’lik meri teminat mektubunun gümrük teminat mektubu olması nedeniyle 877.516,34 TL olarak tazminin istendiği, ancak yapılandırma sonucu 235.548,47 TL olarak ödenmesi karşısında artık bu alacağın nakdi alacağa dönüştüğü sonucuna varılmıştır. Mektubun tazmin edildiği tarih itibariyle bankanın akdi faizinin yıllık %22 olup, sözleşmenin 44.maddesi doğrultusunda bu oranın 50 puan fazlasının temerrüt faizi olarak uygulanmasının gerektiği ve yıllık %22 oranına 50 puan eklenerek temerrüt faizinin yıllık %72 olarak tespit edilmiş ve tazmin edilen mektup bedeline bu oranda temerrüt faizinin uygulanması gerektiği kabul edilmiştir.
Davacının dayandığı genel kredi sözleşmelerinde gayri nakti alacağın müteselsil kefillerden istenebileceği yönünde açık bir düzenlemenin olmadığı, buna göre bankanın meri olan 3.000,00 TL’lik teminat mektubunun deposunu müteselsil kefil olan davalılardan istemeyemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Deposu istenen yargılama sırasında tazmin edilerek nakte dönüşen (97.000,00 TL’lik mektubun takip ve dava tarihi itibariyle meri olan 96.587,72 TL’lik kısmı yönünden) ve banka tarafından 235,548,47 TL olarak ödenen kısmın artık nakdi alacak olarak kabul edilmesi gerektiği açık olduğundan müteselsil kefil olan davalıların kefalet limitleri doğrultusunda bu miktardan sorumlu oldukları kabul edilmiştir. Şöyle ki; esas davada davalı … ile birleşen davada davalı …’un kefalet limitleri 190.000,00 TL’dir. Kefil, kefalet limitiyle sınırlı olmak kaydıyla, asıl borçlunun borcundan ve temerrüdünün sonuçlarından sorumludur (TBK 589.maddesi). Buna göre bu davalıların sorumlulukları 190.000,00 TL ile sınırlı olacaktır, Yukarıda izah edildiği üzere, bankanın takip tarihi itibariyle nakdi alacağının 131.886,50 TL olarak belirlendiği, yargılama sırasında tazmin edilen mektuptan kaynaklanan nakdi alacağının da 235.548,47 TL olduğu, kefalet limiti olan 190.000,00 TL’den 131.886,50 TL’nin tenzili sonucu kalan miktarın 155.427,29 TL olup, nakte dönüşen 235.548,47 TL’nin ancak 155.427,29 TL’sinden sorumlu oldukları kanaatine varılmıştır.
Yapılan açıklamalar doğrultusunda esas davada bankanın 34.572,71 TL asıl alacak, 91.097,92 TL işlemiş faiz ve 6.215,87 TL faizin gider vergisi olmak üzere toplam 131.886,50 TL nakdi alacağının bulunduğu, ayrıca yargılama sırasında tazmin edilen teminat mektubundan kaynaklanan 235.548,47 TL nakdi alacağının olduğu, tazmin edilen teminat mektup bedeline tazmin edildiği tarihten itibaren yıllık %72 oranında faiz isteyebileceği, nakdi alacağı için tespit edilen yıllık temerrüt faizinin yıllık %105 olduğu, 3.000,00 TL’lik mektup bedelinin deposu istemi gayri nakdi alacak olup, sözleşmede depo talebinin müteselsil kefillerden istenebilir olduğu yönünde bir düzenleme bulunmadığından bu talebin yerinde olmadığı ve reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. İcra inkar tazminatı kabul edilen nakdi alacak üzerinden tespit edilmiştir. Davalılarca icra inkar tazminatı isteminde bulunulmuş ise de, 5411 sayılı Yasa uyarınca Birleşik Fon Bankası aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğinden davalıların bu istemi de yerinde görülmemiş ve esas ve birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ESAS DAVADA;
Esas davanın KISMEN KABULÜNE,
A)Nakdi alacak yönünden;
Davalıların … 1. İcra Dairesinin … Esas (Yeni esası … Esas) sayılı icra dosyasındaki itirazının 34.572,71 TL asıl, 91.097,92 TL işlemiş faiz, 6.215,87 TL %5 BSMV ki toplam 131.886,50 TL için İPTALİNE,
Asıl alacak 34.572,71 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %105 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranındaki gider vergisinin uygulanmasına,
Nakdi alacağın kabul edilen kısmının %20’si oranında hesaplanan 26.377,30 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Fazla istemin REDDİNE,
B)Gayrinakdi alacak yönünden;
Gayrinakdi alacağa konu teminat mektupları yargılama sırasında tazmin edildiğinden 235.548,47 TL’nin davalılardan (davalı …’ın bu miktarın 155.427,29 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) nakden tazminine, bu miktara tazmin tarihi olan 25.11.2016 tarihinden itibaren yıllık %72 oranında faiz uygulanmasına,
Gayrinakdi alacak yönünden fazla istemin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 9.009,17 TL nispi karar harcı ile kabul edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 35,90 TL maktu karar harcı toplamı 9.045,07 TL harcın davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 13.300,92 TL nispi vekalet ücreti ile kabul edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücreti toplamı 15.480,92 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 7.377,59 TL nispi vekalet ücreti ile red edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücreti toplamı 9.557,59 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
Davalı … tarafından yapılan toplam 200,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 65,26 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine, bakiye kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
Davalı … tarafından yapılan toplam 171,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 55,80 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine, bakiye kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
BİRLEŞEN … 1. ATM 2014/146 ESAS SAYILI DAVADA;
Birleşen davanın KISMEN KABULÜNE,
Esas davaya konu olan tüm alacaklar bakımından TAHSİLDE TEKERRÜR ETMEMEK ÜZERE;
Nakdi alacak yönünden;
Davalının … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasındaki itirazının 34.572,71 TL asıl, 91.097,92 TL işlemiş faiz, 6.215,87 TL %5 BSMV ki toplam 131.886,50 TL için İPTALİNE,
Asıl alacak 34.572,71 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %105 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranındaki gider vergisinin uygulanmasına,
Nakdi alacağın kabul edilen kısmının %20’si oranında hesaplanan 26.377,30 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Fazla istemin REDDİNE,
Gayrinakdi alacak yönünden;
Gayrinakdi alacağa konu teminat mektupları yargılama sırasında nakde dönüştüğünden kefalet limiti dikkate alınarak tazmine konu 155.427,29 TL’nin bu davalıdan (esas davadaki davalılardan tazmin edilecek miktarla tahsilde tekerrür etmemek üzere) nakden tazminine ve 25.11.2016 tarihinden itibaren yıllık %72 oranında faiz uygulanmasına,
Gayrinakdi alacak yönünden fazla istemin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 9.009,17 TL nispi karar harcı ile kabul edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 35,90 TL maktu karar harcı toplamı 9.045,07 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 13.300,92 TL nispi vekalet ücreti ile kabul edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücreti toplamı 15.480,92 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen nakdi alacak miktarı üzerinden hesaplanan 7.377,59 TL nispi vekalet ücreti ile red edilen gayrinakdi alacak yönünden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücreti toplamı 9.557,59 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davalı … tarafından yapılan toplam 177,10 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 57,79 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine, bakiye kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
Esas ve birleşen davalar yönünden davacı tarafından yapılan toplam 2.370,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.596,59 TL yargılama giderinin esas ve birleşen dava davalılarından tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile bir kısım davalılar vekili Av. …’in yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/12/2018

BAŞKAN …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
ÜYE …
¸e-imzalıdır
KATİP …
¸e-imzalıdır

Esas Davada;
Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 0,00 TL
Karar Harcı : 9.045,07 TL
Noksan Harç : 9.045,07 TL

Birleşen Davada;
Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 0,00 TL
Karar Harcı : 9.045,07 TL
Noksan Harç : 9.045,07 TL

Esas Davada;
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.770,00 TL
Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL
Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL

Birleşen Davada;
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 430,00 TL
Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL

Esas ve Birleşen Davada
Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.350,00 TL
Posta Giderleri : 566,40 TL