Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/636 E. 2020/21 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/636
KARAR NO : 2020/21

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 18/06/2015
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 28/01/2013 tarihli Özel Tarama Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme ile taraflar davalının … Limanında bulunan limanının içinde yaklaşık olarak 40.000 metreküp miktarınca deniz dibi tarama ve taşıma işinin yapılması konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin yaptığı işin deniz dibinde olması ve deniz dibindeki doğal akıntılar ve limana giren gemilerin yaptığı manevralar neticesinde taranan alana taranmayan alandan gelen bir takım dolguların sürüklendiğini, bu sebeple de müvekkilinin yaptığı işin mikktarını tam olarak tespit edebilmek için sadece taranan alanın değil tüm alanın … ölçümünün ve kübaj hesabının yapılması gerektiğini veya hesaplama ile … sayısının birbiri ile az çok benzer olduğunun tespit edilmesi gerektiğini, tarama alanının kısmi … ölçümü ile … sayısı arasında büyük oranda fark olması durumunda ise tüm alanın … hesabı ile neticenin tespitinin yapılması gerektiğini, fakat davalı tarafın müvekkilinin tüm itirazlarına rağmen bu hususlara riayet etmediğini, ilk … ölçümlerin … sayısı ile orantılı çıkmış olmasına rağmen son hak edişe tabi … ölçüm … adedi ile büyük oranda farklı çıktığını, bu sebeple davalı tarafa ihtar gönderildiğini, davalı ile müvekkili arasında öncelikle yapılan işin miktarına dair bir uyuyşmazlık söz konusu olduğunu, davalı tarafın sadece kendi menfaatleri doğrultusunda adilane olmayacak bir şekilde ve hatta sözleşmeye de aykırı şekilde sadece bölgesel ölçüm sistemini kabul ettiğini, bu ölçüm biçiminin ise deniz trafiğinin çok yoğun olduğu bir bölgede ve doğal deniz dibindeki akıntılar sebebiyle adil sonuçlar vermeyeceğinin açık olduğunu, bu ölçüm biçiminin müvekkilinin … adedi ile de çok açık farklılıklar gösterdiğini, tüm bu nedenlerden dolayı fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 70.000,00 TL bedelin sözleşme tarihinden itibaren işlemiş ticari avans faizi ile müvekkiline ödenmesini, yargılama gider ve ücreti vekaletin de karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH/
Davacı vekili 14/05/2018 havale tarihli dilekçesiyle; 70.000,00 TL miktarında olan dava değerini 143.102,92 TL’ ye yükseltmiş ve arttırdığı kısım yönünden peşin harcı aynı tarihte ikmal ettiği anlaşılmıştır.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davaya konu edilen işin ifasına ilişkin olarak taraflar arasında imzalanmış olan 28/01/2013 tarihli sözleşme kapsamında işin yapım esasları ve buna ilişkin ödeme koşullarının tartışmaya mahal vermeyecek kadar açık ve net olduğunu, davacı tarafın iddia ettiği ifadelerin gerçekle ilişiğinin olmadığını, taraflar arasında imzalanmış olan ilgili tarama sözleşmesindeki tarama sınırlarının söz konusu liman/tasarruf sınırları ile sınırlı bulunduğunu, işin yapımına esas olmak üzere teknik esaslara uygun gerekli … ölçüm ve kübaj hesaplamaların yaptırıldığını, tarama işlemi yapılırken de bu komşu liman … yapısında herhangi bir değişikliğini meydana gelmemesinin esas olduğunu, ve yüklenicinin bu kurala uymasının zorunlu olduğunu, ancak taramadan sonra hazırlatılan genel bölgesel … haritada hem … sahası içinde hem de bu sahanın dışında tamamen kontrolsüz/rastgele ve düzensiz yapılmış tarama alanlarının olduğunun görüldüğünü, tanımlı tarama alanın dışında diğer liman sahalarına kadar giden bir tarama varsa bu oluşumun doğal ve kaçınılmaz bir şey kayması/akması sonucu değil tamamen yüklenicinin yapmış olduğu özensiz ve düzensiz bir çalışmanın sonucu olduğunu ve bu miktarın da hiçbir şekilde ödeme kapsamı için olamayacağını, tüm bu nedenlerden dolayı davanın reddini, avukatlık ücreti ve mahkeme masraflarının davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf ıslah dilekçesine karşı da itiraz ve beyanda bulunmuş ve de zamanaşımı definde bulunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 28.01.2013 tarihli özel tarama sözleşmesi kapsamında ambarlı limanının tarama, taşıma işi ile ilgili olarak hakediş ve demuraj bedelinin talebine dair alacak davasıdır.
Taraf delilleri toplanılmış, taraf kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporları ve ek raporlar dosyaya ibraz edilmiştir.
6762 sayılı TTK nın 4.maddesine eklenen fıkrada iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde HSK nın olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca, bu yasanın 4.kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakma ve asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin HSK tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatlı Ticaret Mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Denizcilik İhtisas Mahkemesinin görev alanının tayininde davanın değeri önemli olmayıp, uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı esas alınır.
Davamıza konu olayda davacı tarafından deniz dibi tarama ve taşıma işi kapsamında taraflar arasında akdedilen özel tarama sözleşmesi uyarınca hakediş ve demuraj bedeli talep edildiği için uyuşmazlığın çözümünde 6102 sayılı TTK nın ” Deniz Ticareti Sözleşmeleri ” başlıklı 1119 ve devamı maddelerinin hükümlerinin uygulanması gerektiğinden, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin esas no : 2016/7839 karar no: 2018/1476 karar sayılı emsal ilamında da açıklanacağı üzere; 28.04.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5136 sayılı Yasa ile 6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı’nca, bu Yasa’nın dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere denizcilik ihtisas mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiş, anılan yasal düzenleme doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 20.07.2004 gün ve 370 sayılı kararıyla da, bu tür davalara denizcilik ihtisas mahkemesi bulunmayan yerlerde birden fazla ticaret mahkemesi bulunması halinde (1) numaralı ticaret mahkemesinin bakacağı belirlenmiş, Deniz ihtisas mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki, görev ilişkisi olduğu, Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği, Uyuşmazlık, dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın “Deniz Ticareti” başlıklı 5. kitabındaki 931 ve onu izleyen maddelerde düzenlenen hükümler dikkate alınarak çözümleneceği, dolayısıyla görevli mahkeme, denizcilik ihtisas mahkemesi olduğu açıklanmış, iş bu dava dosyamızda da ihtilafın taraflar arasındaki taşıma işini de içerir sözleşme kapsamında hakediş ve demuraj bedelinden kaynaklandığı, 6102 sayılı TTK.’nun Deniz Ticareti Başlıklı 5. kitabında düzenlendiği, 5. kitapta yer alan düzenlemelerden kaynaklanan davalarda Deniz İhtisas Mahkemesi olan İstanbul Denizcilik İhtisas Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu, görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.(Benzer yönde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesi 2018/1156 esas, 2019/1172 karar sayılı 19/09/2019 tarihli kararı)
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
HMK 20. madde gereği kararın kesinleştiği tarihten 2 hafta içinde mahkememize başvuru yapıldığında dava dosyanın İSTANBUL DENİZCİLİK İHTİSAS (İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET) MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
HMK 331/2 maddesi gereğince yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/01/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)