Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/212 E. 2019/786 K. 09.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/212 Esas
KARAR NO : 2019/786 Karar

DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/02/2015
KARAR TARİHİ : 09/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında akdedilen taşıma sözleşmesi ile davalının Türkiye’den Finlandiya’ya 2 koli, Türkiye’den İtalya’ya 2 koli taşımayı üstlendiğini, ancak Türkiye’ne Finlandiya’ya taşınacak olan 2 koliden birini kaybetmesi nedeniyle teslim yükümünü yerine getirmediğini, koli değerinin 7.907,00 EURO (dava tarihinde 22.139,00 TL) olduğunu, bu nedenle bu ürünün yerine yeni ürün temin edilerek alıcıya teslim edildiğini, kaybolan koli yerine alıcıya teslim edilen yeni kolinin değerinin 24.460,00 TL olduğunu, bu sebeple kaybolan koli bedeli olan 22.139,00 TL, yerine temin edilen koli bedeli olan 24.460,00 TL ve konaklama masrafı olan 504,92 TL olmak üzere toplam 47.103,92 TL zarara uğradıklarını, keza Türkiye’den İtalya’ya taşınacak iki kolinin … şirketine teslim edilmesi gerekirken bir kolinin hatalı olarak … firmasına teslim edildiğini ve bu kolinin bu firmadan alınıp … firmasına ulaştırılıncaya kadar içindeki ürünlerin kullanılamaz düzeyde bozulduğunu, bozulan ürünler nedeniyle 9.113,64 EURO ( dava tarihinde 25.518,00 TL) olduğunu, bozulan ürünlerin bedeli olan 25.518,00 TL, yeniden temin edilen ürün bedeli olan 15.470,07 EURO (dava tarihinde 43.316,00 TL), teslim masrafı 236,00 TL, stoktan teslim edilen ürün bedeli 3.953,25 TL, teslim masrafı 33.87 TL olmak üzere toplam 73.057,12 TL maddi zararları olduğunu, fiili ödeme tarihindeki EURO kuru üzerinden hesaplanacak zarar bakımından talep hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 120.161,04 TL maddi zararlarının temerrüt tarihi olan 09/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile eksik ve hatalı teslimat nedeniyle üçüncü kişi … şirketleri tarafından davacı ile olan ticari ilişkiye son verilmiş olması nedeniyle davacının bu şirketlerle gelecekte yapacak olduğu satışlardan elde edeceği kardan yoksun kalmış olması nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 EURO zararın fiili ödeme tarihindeki kurdan kaynaklanan zararı talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 14.000,00 TL’nin sözleşmenin feshedildiği sözleşmenin feshedildiği 28/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ve müşterileri olan …, … nezdinde eksik ve hatalı teslimat nedeniyle ticari itibarı zarar gördüğünden 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı, taşıma sözleşmesi uyarınca Finlandiya’da bulunan … firmasına gerçekleştirilerek teslimat için davacı tarafından davalı şirkete teslim edilen yükleme noktası, davalı şirket tarafından … şirketine gerçekleştirecek teslimata yönelik olarak düzenlenen konşimento, 16/06/2014 tarih A-003197 seri nolu ve 7.522,16 EURO bedelli irsaliyeli fatura, 16/06/2014 tarihli A-003196 seri nolu ve 4.220,81 EURO bedelli irsaliyeli fatura, taşıma sözleşmesi uyarınca İtalya’da bulunan … firmasına gerçekleştirilerek teslimat için davacı tarafından davalı şirkete teslim edilen yükleme noktası, … firmasına teslim edilecek ürünlere ilişkin 17/06/2014 tarihli paket listesi, davalı şirket tarafından … şirketine gerçekleştirecek teslimata yönelik olarak düzenlenen konşimento, 17/06/2014 tarih … seri nolu ve 11.557,00 EURO bedelli irsaliyeli fatura, masraflara ilişkin faturalar, müşteriler tarafından sözleşmenin sona erdirildiğine dair belgeler, hatalı ve eksik teslimattan önce davacı tarafından … ve … firmalarına gerçekleştirilen satışlara ilişkin belgeler, eksik ve hatalı teslimatı ispat eden e-postalar, kaybedilen koli hatalı ve geç teslim sebebiyle bozulan ürünlerden kaynaklanan zararın karşılanması için gerekli işlemleri yapmak üzere davacının davalı şirkete verdiği yetki belgesi, tazminat başvuru formları, Ankara 25. Noterliği’nin 07/07/2014 tarih ve 20314 yevmiye nolu ihtarnamesi, davacının müşterilerine gönderdiği hesap dökümleri, ticari defter ve kayıtları ile bilirkişi incelemesi deliline dayanmıştır.
SAVUNMA VE KARŞI DAVA/
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davalının zarara neden taşıma acente sıfatıyla hareket ettiğini, bu nedenle davalıya karşı doğrudan dava açılamayacağını, bu sebepten pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, usulü itirazlardan hakları saklı kalmak kaydıyla taşımanın montreal konvansiyonuna tabi olduğunu, davacının davalı şirkete taşımaya ilişkin olarak talimatları tam ve gereği gibi vermediğini, bu nedenle zarardan sorumlu olmadıklarını, sorumluluğu kabul anlamına gelmemek kaydıyla kaybolduğu ve bozulduğu iddia edilen kolilerden dolayı talep edilen tazminatın miktar olarak fahiş olduğunu, konvansiyonun 22. maddesi kapsamında söz konusu taşımada davacı tarafından teslim ve taşıma ile ilgili özel fayda beyanında bulunularak durumun gerektirmesi halinde ilave bir ödeme yapmadığı için sorumluluklarının 17 özel çekme hakkı (…) ile sınırlı olduğunu, bu kapsamda kaybolan koli nedeniyle davalının sorumluluğunun olsa olsa 1.443,23 TL ile sınırlı olduğunu, nitekim bu kapsamda hesaplanan 1.416,64 TL’nin davacıya ödendiğini, ancak buna rağmen davacının işbu davayı açtığını, kaldı ki işbu bedelin karşı davada belirttikleri navlun bedeli ile takas ve mahsup ettiklerini, İtalya’ya gitmesi gerekip de geç teslim edilen kolideki ürünlerin bozulması bakımından da herhangi bir sorumlulukları olmadığını, İtalya’da geç olarak teslim edilen ürünlerin herhangi bir inceleme yapılmaksızın uygun sıcaklıkta taşınmadıkları iddiasıyla bozulduğunun ileri sürüldüğü, ancak bu ürünlerin uygun sıcaklıkta taşınmama nedeniyle bozulduklarının ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, bir malın salt geç tesliminin bozulması sebebi kabul edilemeyeceğini, bu yönüyle de davalının sorumluluğunun konvansiyon kapsamında sınırlı sorumluluk olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla geç teslim nedeniyle bozulduğu iddia olunan koliden dolayı sorumluluklarının olsa olsa 1.771,82 TL ile sınırlı olduğunu, bu miktarında davacı tarafından ödenmesi gereken navlun miktarını aşmayacağını, davacı davalı her iki taşıma bakımından ağır kusurlu olduğunu iddia etmekte ise de bu iddiasının fiili gerçeklik ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, dosya kapsamıyla davalının ağır kusuru olmadığının sabit olduğunu, aksini iddia edenin ispat yükü altında olduğunu, bu nedenle davanın reddine ve davanın asıl taşımayı yapan …’ya ihbarını talep etmiştir.
Karşı dava bakımından ise; davacının 1.922,00 TL navlun ücretini ödemediğini, bu nedenle bu miktarın davacı – karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı – karşı davacı, taşıma belgeleri, hasar raporları, ticari defter ve belgeler, yazışmalar, tanık ifadeleri, keşif ve bilirkişi delillerine dayanmıştır.
İhbar olunan … fer’i müdahale dilekçesi ile; davacı – karşı davalıya kaybolan gönderi için ödeme yapıldığını, geri kalan hasarlar bakımından ise zamanında ihbarda bulunulmadığını, iddiaların aksine malın alıcıya ısı zinciri korunmuş olarak teslim edildiğini, aksini ispat yükünün davacı – karşı davalı tarafta olduğunu, mahkemece aksi kanaate varılması halinde sorumluluklarının montreal sözleşmesi kapsamında sınırlı sorumluluk olarak tespit edilmesi gerektiğini, davacı – karşı davalı tarafından her ne kadar mahrum kalınan kar yönünden de talepte bulunulmuş ise de montreal sözleşmesi ile zarar kalemleri arasında bir ayrım yapılmaksızın taşıyıcının sınırlı sorumluluğu öngörüldüğünden bu yönüyle de davanın reddine karar verilmesi yönünde beyanda bulunulduğu görülmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, hava taşımacılığı sözleşmesi gereği Finlandiya’ya taşınan kolilerin kaybolması ve İtalya’ya taşınan kolilerin ise geç teslimi ve bozulması nedeniyle kaybolan ve bozulan koliler yerine temin edilen kolilerden dolayı ve kaybolup buzolan kolilerin yerine temin edilen kolilerden dolayı oluşan zararın eksik ve geç teslim nedeniyle davacının ticari ilişkide bulunduğu alıcılar ile ticari ilişkisinin sonlandırılması nedeniyle davacının sonlanan ticari ilişki nedeniyle yoksun kaldığı kardan kaynaklanan zararın ve eksik ve geç teslim nedeniyle davacının ticari ilişki içinde olduğu muhattapları nezdinde ticari anlamda itibar kaybına uğraması nedeniyle manevi zararının tahsili davasıdır.
Karşı dava ise navlun bedelinin tahsili davasıdır.
Malın Türkiye’den Finlandiya’ya ve İtalya’ya hava yolu ile gönderilmiş olması nedeniyle uyuşmazlığın … Konvansiyonuna tabi olarak çözülmesi gerektiği görülmektedir.
İhtilaf, davalının statüsü gereği davalının pasif husumet sıfatına sahip olup olmadığı, davacının taşıma sözleşmesinden kaynaklanan zararın olup olmadığı, varsa miktarı ile davalının sorumluluğunun konvansiyon kapsamında sınırlı sorumluluk olup olmadığı, davalının sorumluluğu sınırlı ise sınırlı sorumluluk kapsamında sorumluluğunun miktarının tespiti ile davacının ayrıca kar yoksunluğundan kaynaklanan zararının olup olmadığı ve varsa bu zaranınında sınırlı sorumluluk kapsamında kalıp kalmadığı ve eksik ve geç teslim nedeniyle davacının ticari itibarının zarar görüp görmediği, zarar görmüş ise bunun manevi tazminat gerektirip gerektirmediği, gerektirmekte ise manevi tazminatın sınırlı sorumluluğa tabi olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Karşı dava bakımından ise ihtilaf, davalı – karşı davacının, davacı – karşı davalıdan navlun bedeli nedeniyle alacaklı olup olmadığı, varsa miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Niteliği gereği zararın oluştuğunun ispat yükü davacıda ise de taşıma sırasında kusuru olmadığını ispat yükü ise davalıdadır.
Davacının davalıdan eksik ve geç ifa nedeniyle oluşan zarardan dolayı alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti ve … Konvansiyonu’na tabi taşımada sınırlı sorumluluk kapsamında davalının sorumluluğunun tespiti bakımından talebe dayanak taşıma sözleşmesi, konşimento, fatura, defter ve belgelerin incelenmesi ve taşımanın konvansiyona tabi olup olmadığı, tabi ise kapsamının belirlenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir durum olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
Bu kapsamda Ankara 4. ATM’ne yazılan talimat neticesinde mali müşavir bilirkişi …’den alınan bila ve 01/07/2016 ibraz tarihli bilirkişi raporu ile; davacı – karşı davalı … Ltd. Şti’nin 2014 yılı ticari defter ve belgelerinin incelendiği, açılış ve kapanış tasdiklerinin tam, içerdiği kayıtların kendi içinde ve birbiriyle uyumlu olduğu için davacı – karşı davalı defterlerinin kendisi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, bu kapsamda taşınan malzemelerin geç teslimi nedeniyle oluşan zararın davanın açıldığı 25/02/2015 tarihinde 65.360,83 TL olduğu, kaybolması nedeniyle de oluşan zararın dava tarihi olan 25/02/2015 tarihi itibariyle 11.792,52 TL olduğu tespit edilmiştir.
Aynı bilirkişiden alınan 13/04/2017 tarihli bilirkişi ek raporu ile; davacı – karşı davalının kayıp olan malzemeler yüzünden 17.309,88 TL, bozulan malzemeler yönünden ise zararının 25.462,59 TL olduğu, bu zararlara davacı şirketin beyan ettiği 3.953,23 TL ve bedelsiz teslimden kaynaklanan 24.460,00 TL ile 1.507,00 EURO nakliye bedelinin davacı ticari defterlerinde yer almaması ve … tarih ve … nolu faturaya konu 43.221,83 TL fatura bedelinin faturaya konu malın alıcısından tahsilinden vazgeçmenin tamamen davacının tasarrufunda olması nedeniyle bu faturaya konu zararın dolaylı bir zarar olması nedeniyle ve ihracat işlemleri için ayrıca ödenen 236,00 TL’nin zarar miktarına dahil edilmediği, keza davacının yoksun kalınan karının ise tespit edilemediği görülmektedir.
Talimat yoluyla alınan kök ve ek raporun hüküm kurmaya yeterli olmaması nedeniyle … Üniversitesi Ulaştırma Ve Lojistik Fakültesi Öğr. Üyesi Yar. Doç. … ve SMM …’dan alınan 26/12/2017 tarihli bilirkişi raporu ile; davalının akdi taşıyıcı olduğu, dosya kapsamıyla davacının kayıp ve gecikmeden kaynaklanan zararının sabit olduğu, davacının her iki taşımadan kaynaklı olarak 1.501,00 …’nin TL karşılığı raporun tanzim edildiği 26/12/2017 tarihi itibariyle 7.369,31 TL zararı olduğu, bu kapsamda davacı zararının hüküm tarihindeki … kur karşılığı olarak tahsil edilebileceği ve davalı – karşı davacının dava tarihinde temerrüte düştüğü, karşı dava bakımından ise davalı – karşı davacının davacı – karşı davalıdan 1.896,61 TL navlun alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Tarafların itirazları ve mahkemenin resen görevlendirmesi neticesinde aynı bilirkişi heyetinden alınan 28/05/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile; davacının davalıdan zararını 1.501,00 … üst sınır dahilinde tazmini gerektiği ancak bu sorumluluk kapsamında taşıyıcı …’nun sigortacısı tarafından davacıya 437,00 … ödeme yapılmış olduğundan bu miktarın mahsubu neticesinde davacının davalıdan 1.064,00 … karşılığı TL tazminat alacağı olduğu, davacının uğradığı zararın tazminat tavanının üzerinde olduğu tespit edilmiştir.
Talimat yoluyla alınan rapor ile iki kişilik heyetten alınan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla taşıma ve lojistik uzmanı Araş. Gör. …, Doç. Dr. … ve Öğr. Gör. Doç. Dr. …’dan alınan 16/05/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; davacı ile davalı arasında taşıma sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşme kapsamında davalının akdi taşıyıcı olduğu, fer’i müdahil …’nun ise davalının fiili alt taşıyıcısı olduğu, taşımanın Türkiye’den Helsinki ve Roma olmak üzere iki ayrı varış noktasına gerçekleştirildiği, dolayısıyla taraflar arasında akdedilen ve uyuşmazlık sebebi sözleşmenin uluslararası havayolu ile kargo taşıması niteliğindes bir sözleşme olması nedeniyle uyuşmazlığın Türkiye’nin de taraf olduğu … hükümlerine göre çözülmesi gerektiği, konvansiyonun 22/3. maddesi kapsamında davalı ve fer’i müdahil alt taşıyıcının davacıya karşı yüklerde meydana gelen zarardan dolayı sınırlı sorumluluk esasına göre sorumlu olduğu, konvansiyon kapsamında kargo taşıması bakımından doğrudan ağır kusur sorumluluğunun düzenlenmediği, nitekim bu hususun daha önceki heyet raporu ile de doğru olarak tespit edildiği, davacı yanın iki ayrı varış noktasına dair taşımadan dolayı davalıdan 1.348,00 … tazminat talep edebileceği, 1.348,00 …’nin TL karşılığının MK kapsamında karar tarihindeki … kuru üzerinden hesaplanması gerektiği, rapor tarihi olan 14/05/2019 tarihindeki …’nin TL karşılığı esas alındığında (1.348,00 X 8,3759 = 11.290,7132 TL) 11.290,71 TL olduğu, ancak bu miktarın dava dilekçesi ile talep edilen 47.657,00 TL’nin altında olması nedeniyle 1.348,00 …’nin TL karşılığı tazminatın ödenmesi gerektiği, karşı dava bakımından ise davalının davacıdan 1.896,41 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Taşımanın havayoluyla kargo taşımacılığına yönelik olması, varış yerinin Helsinki ve Roma olması karşısında uyuşmazlığın 14/04/2009 tarih – 27200 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 02/04/2009 tarih ve 5866 sayılı Havayoluyla Uluslararası Taşımacılığa İlişkin Belirli Kuralların Birleştirilmesine Dair Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun’a tabi olduğu, dosya kapsamı ile davalının akdi taşıyıcı olduğu ve bu nedenle işbu davada pasif dava ehliyetinin olduğu, konvansiyonun 18. maddesi kapsamında taşıyıcının yükün tahribi ve kaybından 19. maddesi kapsamında gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olduğu, 20. madde kapsamında taşıyıcının sorumluluğunun kusur sorumluluğu olduğu, zararın meydana gelmesinde taşıyıcı, kendisinin veya adamlarının zararı önlemek için gerekli olan bütün tedbirleri almış olduklarını ya da bu tedbirlerin alınmasında bir imkansızlık halinin bulunduğunu ispat etmediği takdirde meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, ancak bu sorumluluğun sınırlı sorumluluk niteliğinde olduğu görülmektedir.
Bilirkişi heyetinden alınan 16/05/2019 tarihli rapor ile; davalının sorumluluğunun sınırlı sorumluluk esasına göre 1.348,00 … olduğu ve 1.348,00 …’nin TL karşılığının MK kapsamında karar tarihindeki … kuru üzerinden hesaplanması gerektiği tespit edilmiş ise de davacı tarafın dava dilekçesi ile zararını TL olarak dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş olması karşısında taleple bağlılık ilkesi gereği davacının .348,00 …’lik zararının …’nin dava tarihindeki TL karşılığı esas alınmak üzere (1.348,00 … X 3.2835 TL = 4.426,35 TL) 4.426,35 TL olarak tahsili cihetine gidilerek oluşan zarar bakımından davanın kısmen kabulü ile taşınan kargo nedeniyle davacı nezdinde oluşan 4.426,00 TL zararın dava tarihi olan 25/02/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde düzenlenen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamıyla davacının müşterileri ile sözleşmelerinin feshedilmiş olması nedeniyle kar yoksunluğundan dolayı oluşan bir zararının varlığı, bilirkişi raporları ile de tespit edilmiş olduğu üzere dosya kapsamıyla ispat edilememiş olduğundan ve de ispat edilmiş olsa bile bu miktar zararın da sınırlı sorumluluk ilkelerine tabi olması ve davacının bozulma ve gecikme nedeniyle oluşan zararının bile sınırlı sorumluluk miktarını aşmış olması karşısında bu miktar zarar bakımından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesi ile taşınan malların bozulması ve geç teslimi nedeniyle ticari itibarının ilişkide bulunduğu müşterileri nezdinde zarar görmüş olması nedeniyle manevi tazminat talep etmiş olduğundan bu yönüyle yapılan incelemede mahkememizce manevi tazminatın sınırlı sorumluluk kapsamında olmadığı, uyuşmazlığın tabi bulunduğu konvansiyon hükümlerinde manevi tazminatında sınırlı sorumluluk kapsamında kaldığına dair herhangi bir düzenlemenin yer almaması karşısında davalının manevi tazminattan sorumlu olduğu, taşınan malların bozulması ve geç teslimi nedeniyle davacının ticari ilişki içerisinde bulunduğu müşteriler karşısında temerrüte düşmüş olmasının ticari yaşamın olağan akışı karşısında ticari itibarının zedelenmiş olacağı kabul edilerek sınırlı sorumluluk kapsamında davacının bütün zararının da karşılanmamıs olması karşısında davacı tarafta ihlalden kaynaklı manevi tatmin yaratmak amacıyla manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile dava tarihi olan 25/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava bakımından da davalı – karşı davacının davacı – karşı davalıdan 1.896,41 TL navlun alacağı sabit görülmekle 1.896,41 TL’nin 03/05/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde düzenlenen avans faizi ile birlikte davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı – karşı davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Taşınan kargo nedeniyle davacı nezdinde oluşan 4.426,00 TL zararın dava tarihi olan 25/02/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde düzenlenen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE,
10.000,00 TL manevi tazminatın ile dava tarihi olan 25/02/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde düzenlenen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Karşı davanın KABULÜ İLE,
1.896,41 TL’nin 03/05/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde düzenlenen avans faizi ile birlikte davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı – karşı davacıya VERİLMESİNE,
ASIL DAVADA;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 302,34 TL nispi karar harcı ile kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 683,10 TL nispi karar harcı toplamı 985,44 TL harcın, peşin yatırılan 2.632,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.647,25 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı – karşı davalıya iadesine,
Davacı – karşı davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan tahsili ile davacı – karşı davalıya verilmesine,
Davacı – karşı davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan tahsili ile davacı – karşı davalıya verilmesine,
Davalı – karşı davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 13.128,80 TL nispi vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı – karşı davacıya verilmesine,
Davalı – karşı davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/2 maddesi gereğince red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı karşı davacıya verilmesine,
Davacı – karşı davalı tarafından yapılan toplam 4.548,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 425,59 TL yargılama gideri ile 27,70 TL başvuru harcı, 985,44 TL karar harcı toplamı 1.438,73 TL’nin davalı – karşı davacıdan tahsili ile davacı – karşı davalıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
KARŞI DAVADA;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 129,54 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 32,83 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 96,71 TL harcın davacı – karşı davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı – karşı davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.896,41 TL vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı – karşı davacıya verilmesine,
Davalı – karşı davacı tarafından yapılan toplam 36,50 TL yargılama gideri ile 32,83 TL peşin harç ve 27,70 TL başvuru harcı toplamı 97,03 TL’nin davacı – karşı davalıdan tahsili ile davalı – karşı davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/10/2019

Katip
e-imza

Hakim
e-imza

ASIL DAVA/
Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 2.632,69 TL
Karar Harcı : 302,34 TL
Bakiye Harç : 1.647,25 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 5.300 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 150,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 4.200,00 TL
Posta Giderleri : 384,50 TL

KARŞI DAVA/
Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 32,83 TL
Karar Harcı : 129,54 TL
Noksan Harç : 96,71 TL