Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1182 E. 2018/186 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1182
KARAR NO : 2018/186

DAVA : Ecrimisil
DAVA TARİHİ : 11/12/2015
KARAR TARİHİ : 01/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Ecrimisil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 21.02.2006 tarihli protokolün imzalandığını, protokole göre davalının petrol ürünlerini yine davalı şirketin markası altında müvekkillerinin ortak mülkiyetinde bulunan petrol istasyonunda satışının yapılacağını, ancak davalı şirketin, müvekkiline gönderdiği … 2. Noterliğinin … tarihli ihtarıyla sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, davalı şirket tarafından sözleşme feshedilmesine rağmen müvekkillerine ait işyerinin terkedilmediğini ve benzin istasyonunun işgaline devam edildiğini, bu nedenle müvekkillerince … 8. Noterliğinden … tarihli ihtarnamenin gönderilerek dava konusu yeri boşaltmaları, aksi takdirde uğranılacak zarar için dava açılacağının bildirildiğini, buna rağmen davalı tarafından işgale devam edildiğini belirterek müvekkillerine ait taşınmazın davalı şirket tarafından haksız işgali nedeniyle davalı tarafa gönderilen ihtarın tebliğ tarihinden dava tarihine kadar olan süredeki ecrimisil bedelinden şimdilik 50.000,00 TL’nin davalılardan yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH /
Davacılar vekili 28.12.2017 tarihli dilekçesiyle; 50.000,00 TL miktarında olan dava değerini 2.106.445,00 TL’ye yükseltmiş ve bu bedelin 24.04.2011 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ettiğini belirterek arttırdığı kısım yönünden peşin harcı ikmal edip makbuzu dosyaya ibraz etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kanuni … A.Ş ile davacı şirket arasında tapuda … ilçesi … köyü … pafta … parselde kayıtlı olan akaryakıt istasyonu üzerinde 15 yıl boyunca geçerli olmak üzere intifa hakkı tesis edilmesi amacıyla 21.02.2006 tarihli protokolün akdedildiğini, bu protokol gereğince intifa hakkının 15 yıl devam edeceği inancıyla davacıya ödeme yapıldığını ve akabinde bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, daha sonraki zamanlarda 21.02.2006 tarihli protokol ve bu protokol uyarınca imzalanan bayilik sözleşmesinin kısmı bölünme yoluyla birleşme neticesinde kurulan müvekkili şirkete (protokolde yazılı olduğu üzere) devredildiğini, davacı şirket tarafından protokoldeki yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, istasyon için gerekli yasal izin ve ruhsatların alınamadığını, bu nedenle istasyonun faaliyete geçemediğini, rekabet kurulunun 12.03.2009 tarihli duyurusu ve sonrasında verdiği kurul kararları ile bayilik sözleşmelerinin 5 yıllık süreyle sınırlandırıldığını, dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşmenin de geçersiz hale geldiğini, bu kapsamda müvekkili yararına olan intifa hakkının tapudan terkin ettirildiğini, taşınmaz üzerinde işgale neden olabilecek malzemenin bulunmadığını, bu malzemeler olsa dahi davacı tarafından kaldırılabilir nitelikte bulunduğunu, ayrıca bayilik sona erdiğinde kendisine ariyet olarak verilen bu malzemelerin müvekkiline davacı tarafından iade ve teslim edilmesi gerektiğini, kendi yükümlülüğünde olan bu işlemi yapmamasından dolayı müvekkilinden malzemelerin alınmadığından bahisle ecrimisil talep edilmesinin kabul edilemeyeceğini belirterek haksız davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE /
EPDK’nın yazı cevapları, tapu kaydı, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesi, 21.02.2006 tarihli protokol, davalının sözleşmeyi fesih ihtarı, davacının ihtarnamesi, … 11. ATM’nin … E. sayılı dosyasının sureti ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, akaryakıt istasyonunun bulunduğu mahalde uzman bilirkişiler vasıtasıyla keşfen inceleme yapılarak rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, ecrimisil bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahallinde yapılan keşfe göre düzenlenen 17.11.2017 tarihli raporda özetle; davacı şirketin bayilik lisansının EPDK tarafından 07.09.2006 tarihinde iptal edildiği, daha sonra lisans alamadığı ve bu tarihten itibaren akaryakıt bayiliğini gerçekleştiremediği, davalının 09.03.2010 tarihinde … 2. Noterliğinden gönderdiği ihtarname ile sözleşmeyi feshettiği ve feshinin haklı olduğu, fesih üzerine istasyonda ariyet sözleşmesi kapsamında davacıya verilmiş olan malzeme ve teçhizatların yine taraflar arasında imzalanan sözleşme ve protokol gereği iade ve teslim yükümlülüğünün davacı şirkete ait olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu konum ve değerlilik oranları ile ÜFE kira artış endekslerinin hesaplanması sonucunda davacının ihtarname tarihi olan 20.04.2011 ile dava tarihi olan 11.12.2015 tarihleri arasındaki işgal tazminatının 2.106.445,00 TL olduğu açıklanmıştır.
Taraflar arasında 05.02.2005 tarihli bayilik sözleşmesi akdedilmiş ve sözleşmenin süresi 1 yıl olduğu kararlaştırılmış olup, anılan sözleşmenin 05.02.2006 tarihinde sona erdiği anlaşılmıştır. Davacı şirket ile davalının kanuni halefi olan … A.Ş arasında 21.02.2006 tarihli ”İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi” ve protokol imzalanmıştır. 21.02.2006 tarihi protokolün 10. maddesinde, sözleşmenin süresinin düzenlendiği ve bu düzenlemeye göre EPDK kurumunda alınan lisans varsa akit tarihinden yoksa alınacak lisans tarihinden itibaren sözleşmenin ve süresinin geçerli olup, başka bir nedenle feshedilmediği takdirde sözleşmenin süresinin intifaya bağlı olarak beşer yıl süreli dönemlerde ve beşinci yılın sonunda tarafların yazılı mutabakatla süreyi 5 yıl daha uzatmalarıyla intifa süresi kadar olduğu belirtilmiştir. Sözleşme ve protokolün imzalandığı tarih olan 21.02.2006 itibariyle davacı şirketin lisansının geçerli olduğu ve lisansın bitiş tarihinin 11.08.2006 olup yasal yeterlilikler sağlanamadığı için davacının bayilik lisansının 07.09.2006 tarihli EPDK kararıyla iptal edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen 21.02.2006 tarihli protokolün 3. maddesinde, dava konusu taşınmaz tanımlanarak, bu taşınmaz üzerinde tüm müştemilat ve teferruatı ile birlikte tapu kayıtlarından başka bir takyidat olmamak şartıyla davalı yararına toplam 500,00 TL bedelli ve davalının belirleyeceği şartlarda 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edilmesini sağlamayı davacının kabul ve taahhüt ettiğinin ifade edildiği ve bu doğrultuda davalı şirket yararına 03.04.2006 tarihinde 2.000.000,00 TL bedel alacak kaydedilerek 08.03.2006 tarihinden başlamak üzere 15 yıl süreli ve süre sonu 08.03.2021 tarihine kadar devam eden intifa hakkının tesis edildiği anlaşılmıştır. Davalı şirket tarafından … 2. Noterliğinden 09.03.2010 tarihli ihtarname gönderilerek akaryakıt istasyonu için gerekli yasal izin ve ruhsatların alınmadığı ve istasyonun açılamayıp faaliyet geçemediğinin bildirildiği ve istasyonun faaliyete geçeceği inancıyla ödenen avans bedellerinin iadesinin talep edilmesine rağmen bayi tarafından iade edilmediği ve Rekabet Kurulunun kararları doğrultusunda sözleşme süresinin beş yılı aşmaması gerektiğinin açık olması karşısında bayilik sözleşmesinin de geçersiz hale gelip, ödenen bedelin iadesinin istendiği anlaşılmıştır. Davalı şirket bu ihtarnameden sonra … 11. ATM’nin … E. sayılı dosyasında görülen alacak davasını açtığı ve bayi olan ve davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle protokol kapsamında ödenen bedelin iadesinin istendiği, davanın derdest olduğu anlaşılmıştır. Davacılar tarafından davalı şirkete … 8. Noterliğinden … tarihli ihtarname gönderilmiş ve istasyonun boşaltılarak teslimi talep edilmiştir.
Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona ermesinden sonra bayiliği veren davalı şirket yararına olan davacılara ait ve istasyonun kurulu bulunduğu taşınmaz üzerindeki intifa hakkı davalı şirketin talebi üzerine 25.05.2012 tarihinde terkin ettirilmiştir.
Davacı iş bu davada, akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki protokol gereğince mülkiyeti davalıya ait olan ve davacılara ariyet olarak verilen emtiaların sözleşmenin feshine rağmen geri alınmaması nedeniyle haksız işgal edildiğini ileri sürerek ecrimisil bedelini istemektedir.
Taraflar arasında akdedilen 21.02.2006 tarihli sözleşmede ariyet olarak verilen emtialar listelenmiş ve hali hazırda bu ariyetlerin, akaryakıt istasyonunda bulunduğu mahkememizce yapılan keşif incelemesiyle tespit edilmiştir. Sözleşme ve protokol gereği, davacı şirkete ariyet olarak verilen malzemelerin sorumluluğunun davacı bayide olduğu zira sözleşmenin 11. maddesinde bu hususun düzenlendiği ve anılan maddede, ”sözleşmenin her ne sebep ve suretle olursa olsun sona ermesi halinde bayi olan davacının davalı şirkete sadece ariyet olarak almış olduğu malzeme ve teçhizatları iade ve teslim edeceği, bayinin söz konusu ariyet malzemelerinin iyi bir şekilde muhafazasından sorumlu olduğu ve malzemeleri tam ve sağlam olarak davalıya iade etmeyi kabul ve taahhüt ettiği” ifade edilmiştir. Protokol ve sözleşmenin 11. maddesinde belirtildiği şekilde, sözleşmenin sona ermesi halinde bayi olan davacının, davalı şirketten ariyet olarak aldığı malzeme ve teçhizatı iade ve teslim yükümlülüğü altına girdiği, davalı şirketin ise kendisine iade edilen malzeme ve teçhizatları teslim alarak istasyonu tahliye ile davacıya teslim etmeyi üstlendiği anlaşılmaktadır.
Davacılar tarafından … 8. Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile taşınmazın tahliye edilmesi talep edilmiş ise de, öncelikle bayi olan davacının mülkiyeti davalıya ait olan ariyet olarak teslim aldığı ve halen akaryakıt istasyonunda bulunan malzemeleri iade etmesi gerektiği, iade etmediği gibi iadesi için herhangi bir girişimde bulunmadığı, sözleşmeye göre davalının ariyet malzemeleri teslim alma değil, davacının teslim etme ve iadesini sağlama yükümlülüğünün olduğu, davacının kendi edimini ifa etmeden başka bir deyişle ariyet olarak aldığı malzemeleri davalı şirkete teslimini gerçekleştirmeden akaryakıt istasyonunun kendisine teslimini davalıdan talep edemeyeceği, bu doğrultuda ariyeten aldığı malzemeleri iade etmeyen davacının, mülkiyetine sahip olduğu taşınmazın haksız olarak işgal edildiği iddiasıyla davalında ecrimisil talep etmesinin mümkün bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Taraflar arasındaki protokol ve sözleşmede açıkça davacıya ariyet olarak verilen kanopi, kompresör, hava-su saati, tank ve pompa otomasyonu, jeneratör, akaryakıt pompasının gerekli şekilde sökümünün yapılarak bir tutanakla davalıya tesliminin zorunlu olduğu, bu gerek yerine getirildikten sonra halen davalı tarafından alınmaması durumunda, davalının taşınmazı tahliye etmeyerek sözleşmesel edimini ihlal ettiğinin kabulü gerektiği, somut olayda davacının ariyet olarak aldığı malzemeleri iade etme yönünde bir iradesinin dahi olmadığı dosya içeriğiyle sabit olduğundan artık davalının taşınmazı haksız işgal ettiği gerekçesiyle bir tazminat istemesinin mümkün bulunmadığı sonucuna varılmış ve davanın haksız olup reddi gerektiği kabul edilmiştir.
Kaldı ki davacı taraf 21.04.2011 tarihli ihtarının tebliğ tarihi ile dava tarihi olan 11.12.2015 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil isteminde bulunduğu, akaryakıt istasyonunun kurulu olduğu taşınmaz üzerinde davalı yararına 15 yıl süreli intifa hakkının 25.05.2012 tarihinde terkin edildiği, intifa hakkı sahibi olan davalının fuzuli işgalinden söz edilemeyeceği, 25.05.2012 tarihine kadar geçen süre için ecrimisil istenmesinin hiçbir şekilde mümkün bulunmadığı gibi yukarıda açıklanan nedenlerle bu tarihten sonra dahi edimlerin sırası gözetildiğinde davacının ariyetleri teslim etme yükümlülüğünün daha önce ifa edilmesi gerekip kendi edimini ifa etmeyenin karşı taraftan edimini ifa etmesinin beklenemeyeceği, dolayısıyla davalının taşınmazı tahliye etmediği gerekçesiyle ecrimisil talebini içeren bu davanın yerlinde olmadığı kabul edilmiş ve reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 853,88 TL harç ile 35.118,94 TL ıslah harcı toplamı 35.972,82 harçtan mahsubu ile bakiye 35.936,92 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 81.796,68 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi üzerine yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’nin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/03/2018

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP …

Harç / Masraf Dökümü
Karar Harcı : 35,90 TL
Peşin Harç : 853,88 TL
Islah Harcı : 35.118,94
Bakiye Harç : 35.936,92 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.785,00 TL

Davalı Delil Avansı
Yatırılan Avans : 50,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Giderleri : 148,60 TL