Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1131 E. 2018/486 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/200 Esas
KARAR NO : 2018/497

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 23/02/2015
KARAR TARİHİ : 14/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; daha önce davalı … Kooperatifi ukdesinde bulunan ve tapu sicilinde … Mah. 7229 Ada 51 Parsel B-26 nolu bağımsız bölümün ferdileşme işlemi sonucu 22/02/2012 tarihinde D-19 nolu bağımsız bölümün ise ferdileşme işlemi sonucu 17/05/2012 tarihinde davacıya intikal görmek suretiyle kayıt ve tescil gördüğünü, bu taşınmazların satın alınması aşamasında dairelerin bütün borçlarının davalı kooperatife ödenmek suretiyle işlem yapıldığını ve taşınmaz kayıtlarının davacıya intikalinden sonra kooperatif üyeliğinin sona ereceğinin davacıya söylendiğini, bu kapsamda intikal merasimi gerçekleştirilmiş olduğundan davacının davalı kooperatife hiçbir maddi yükümlülüğünün kalmadığını, buna rağmen davacının kooperatife üyeliğine son verilmediğini ve mahiyeti belirsiz ortak giderler tahakkuk ettirilmek suretiyle davacıya borç çıkarıldığını, oysa kooperatif ana sözleşmesinin 64.maddesinin hükmüne göre yapılan konutların ortaklara dağıtılmasından ve kesin maliyetle ödenmesi gereken taksitler belli olduktan sonra kooperatifin aradan çekilmesi gerektiğinin ön görüldüğünü, keza kat mülkiyeti kanununun emredici hükümlerine göre de konutların iskana açılmasından sonra toplu yapı yönetimi amacıyla yönetici atanması gerektiği halde bununda yapılmadığını bu sebepten davacının mağdur olduğunu, bu mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla kooperatif başkanı … adlı şahsa usulüne uygun ihtarname gönderildiği halde herhangi bir cevap alamadıklarını, bu nedenle ferdileşme işlemleri neticesinde D-19 ve B-26 nolu bağımsız bölümlerin mülkiyetinin davacıya intikal etmiş olması karşısında davacının kooperatif üyesi olmadığının tespiti ile kooperatife herhangi bir borcu olmadığının tespitinin talep ve dava etmiştir.
Davacı taraf iddialarını ispat bakımından … 22. Noterliğinin … tarih ve … nolu ihtarnamesi, Kooperatif ana sözleşmesi, Kooperatif genel kurul tutanakları, ticaret sicil dosyası, tapu kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık anlatımları ve yemin deliline dayanmıştır.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin dava dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı her ne kadar kooperatif üyesi olmadığının tespiti ile kooperatife herhangi bir borcunun olmadığının tespitini istemiş ise de davacının bu davasında haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının … 22. Noterliğinin … Tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile üyeliğine son verilmesi ve borcu olmadığına yönelik karar alınması talebinde bulunduğunu, davacının bu talebinin üyelikten istifa niteliğinde olduğunu, bu yöndeki irade beyanının tek taraflı bir tasarruf olarak karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın inşai nitelikte hüküm ve sonuç doğuracak bir tasarruf olduğunu, buna bir itirazlarının olmadığını ve istifasının kabul edildiğini, yasa gereği istifasından önceki borçlardan sorumlu olduğunu, ayrıca kendisine tahsil edelin daireleri de iade etmesi gerektiğini, ödediği bedellerin mevzuat çerçevesinde davacıya iade edileceğini, davalı kooperatifin tüm bu yöndeki talep ve iradesini içeren beyanlarını … 6. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile davacıya bildirildiğini, bu kapsamda davacının kooperatife üye olmadığının tespiti yönündeki davayı açmakta hukuki yararın olmadığını, ayrıca davacıya karşı üyeliğinden kaynaklanan borçlar nedeniyle … 28. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası üzerinden 27.693,71 TL’lik takip yapıldığını, bu takibe konu alacak dışında borç dışında icra takip tarihi ile davacının istifa tarihi arasında davacının tahakkuk eden başka borçları da bulunduğunu, keza borcu olmadığı talebinde bulunan usulü anlamda ne kadar miktar borç bakımından borcu olmadığının da açıklayıp beyan ettiği miktar üzerinden ve harç yatırması gerektiğini, talep edilen alacakların davacının da imzasının davacının da katıldığı Genel Kurullarda alınan kararlardan kaynaklandığını, bu kararların inşaatlardaki eksik işleri tamamlanması çevre düzenlemesinin yapılması ve henüz tahsisi yapılmayan 7 üyenin işlerinin tamamlatılmasından kaynaklandığını, bu şekilde harcamalar yapmak zorunda olan kooperatif hakkında hacizler yapıldığını, dolayasıyla kooperatifin amacının gerçekleşip kooperatifin fiilen ve hukuken dağılma sürecine girdiğini kabul etmediklerini, kooperatifin 20/01/2013 ve 15/06/2014 tarihlerinde yapılan genel kurul tutanakları ile bu borçların kaynağı ve miktarı bakımından geniş kapsamlı bilgi verildiğini, bu nedenle kooperatifin tasfiye haline giremeyeceği, sonuç olarak tüm bunlardan dolayı davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı olmadığından davanın reddine, davacının … 28. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına konu 27.693,71 TL’nin %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 22. Noterliğinin … ve … ve … 6. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı, 20/01/2013 ve 15/06/2014 tarihli genel kurul tutanağı, Kooperatif ana sözleşmesi, Yönetim Kurulu Kararları, Kooperatifin defter ve ticari kayıtları, tanık anlatımları, … 28. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası ve bilirkişi incelemesi delillerine dayanmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dosyanın incelemesinde, davanın 2004 sayılı İİK’nın 72.maddesi kapsamında açılan borcu olmadığının tespiti (menfi tespit davası) ve 6100 sayılı HMK’nın 106.maddesi kapsamında kooperatife üye olmadığının tespiti davası niteliğinde olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından 19/06/2015 havale tarihli dilekçesi ile menfi tespit davasının harca esas değerini 27.694,00 TL olarak dava dosyasına bildirildiği ve tamamlama harcının 18/06/2015 tarihinde mahkemeler veznesine yatırdığı görülmüştür.
Tarafların dayandıkları deliller kapsamında, Beşiktaş 22. Noterliğinin 03/02/2015 tarih ve 669 nolu ihtarnamesi, Kooperatif ana sözleşmesi, Kooperatif genel kurul tutanakları, ticaret sicil dosyası, tapu kayıtları, … 22. Noterliğinin … ve … ve … 6. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı, 20/01/2013 ve 15/06/2014 tarihli genel kurul tutanağı, Kooperatif ana sözleşmesi, Yönetim Kurulu Kararları, Kooperatifin defter ve ticari kayıtları dosyaya toplanmıştır.
… 2. Noterliğinin … Tarih ve … yevmiye no ile tasdik edilen kooperatif ana sözleşmesinin birinci maddesi ile davalı kooperatifin bir yapı kooperatifi olduğu anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde örnekleri bulunan Kooperatif Ticaret Defterlerine derc edilen 16/07/2010 tarihli ve 2010/20 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile Kooperatif üyeliğinden çıkarılan …’in üyeliğinin …’e geçmiş kararı alındığı ve kura sonucu ve bu şahsa isabet eden D blok 19 nolu dairenin bu şahsa tahsis edildiği keza … ile davacı … arasında akdedilen 15/06/2011 tarihli Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesi ile de bu şahsın D blok 19 nolu daireye ilişkin hissesinin davacı İmren Yıldız’a devrettiği, keza yönetim kurulunun 19/01/2012 tarih ve 2012/3 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile de Kooperatif üyelerinden … hissesinin tekabül eden B blok 26 dairenin yine davacı …’a devreninin onaylandığı, böylece davacının Kooperatif üyesi olduğu yine dosya içerisinde bulunan 20/12/2012 tarihli ve Kooperatif Başkanı … ve Başkan Yardımcısı … imzasına havi belge ile de davacının 13/05/2012 tarihi itibariyle 2 hisseye tekabül eden borç itibariyle davacının 13/05/2012 tarihi itibariyle Kooperatife borcunun olmadığının yazılı beyan edildiği, keza dosya içerisinde bulunan 05/01/2013 tarihli ve Kooperatif Başkanı … ve Başkan Yardımcısı … imzasına havi belge ile de davacının 05/01/2013 tarihi itibariyle 1 hisseye tekabül eden (B blok 26) borç itibariyle davacının 05/01/2013 tarihi itibariyle Kooperatife borcunun olmadığının yazılı beyan edildiği, bu belgelerde imzası bulunan Kooperatif Başkanı … ve …’ın 05/02/2012 tarihli duruşmada isticvabı neticesinde Kooperatif Başkanın …’nin imzasının kabul etmesi (Başkan Yardımcısı … imzasını inkar etmesine rağmen) karşısında başkaca bir incelemeye gerek olmaksızın bu belge makbuz hükmünde kabul edilerek bilirkişi incelemesinde alacak borç miktarının tespiti bakımından nazara alınmıştır.
… Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan yazıya verilen … tarih … sayılı cevabi yazıdan davalı kooperatifin son genel kurulunun 20/01/2013 tarihinde yaptığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı kooperatife hitaben … 22. Noterliğinin … Tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacının “üyeliğinin son bulması” ve “ferdileşme tarihi itibariyle borç durumunun tespit edilerek kendisine bildirilmesi” talebinde bulunduğu, inşai nitelikteki bu irade beyanının davalı kooperatife ulaşmakla hüküm ve sonuç doğurması nedeniyle davacının üyeliğinin 04/04/2015 son bulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 22/04/2015 tarih ve 2015/200 Esas sayılı yazıya … Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü tarafından verilen … tarih ve … sayılı cevabi yazı ve eki niteliğindeki taşınmaz tapu kayıtları incelendiğinde … Mah. 7229 Ada 51 Parsel B-26 nolu bağımsız bölümün 22/02/2013 tarih 3561 yevmiye nolu tescil işlemi neticesinde ve D-19 nolu bağımsız bölümünde 17/05/2012 tarih ve 8325 yevmiye nolu tescil işlemi ile davacı …’a intikalen teslim edildiği görülmüştür.
Tüm deliller nazara alınmak suretiyle muhasebe uzmanı ekonomist bilirkişi … ve Kooperatif bilirkişisi Av. …’den rapor aldırılmıştır. Bu rapor ile “davacının kooperatifin üyesi olduğu ancak 10/02/2015 tarihinde istifa etmekle üyeliğinin son bulduğu, ancak tasfiye masraflarından sorumlu olacağı ve davacının istifa tarihi itibariyle kooperatife 25.440,00 TL aidat borcu bulunduğu” görüş ve kanaatine varılmıştır. Tarafların bu rapora itirazları neticesinde mahkememizin 10/03/2016 tarih ve 1 nolu ara kararı ile taraf itirazlarını karşılayacak şekilde ve kooperatif defter ve kayıtları yerinde incelenmek suretiyle bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bu görevlendirme neticesinde bilirkişilerce hazırlanan 19/10/2016 tarihli ek rapor ile “kooperatif defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde davacının B Blok 19 nolu daire üyeliği için dava tarihi itibariyle 19.902,60 TL fazla ödeme, takip tarihi itibariyle 19.722,60 TL fazla ödeme yapmış olduğu davalı kooperatife üye aidatından kaynaklanan herhangi bir borcun bulunmadığı, mahkemece B Blok 26 nolu daire üyeliği için davacının tespit edilen borcunun D Blok 19 nolu daire üyeliği nedeniyle yapılan fazla ödeme mahsup edilmesinin benimsenmesi halinde davacının dava ve takip tarihi itibariyle davalıya herhangi bir borcu bulunmadığı, davalı tarafından kooperatifte imalatın henüz bitmediği savunmasında bulunulmuş ise de tapusu verilmemiş daireler bulunmakla birlikte davacıya ait dairelerin tapularının davacıya intikalen tescil gördüğü, bu durumda davacının ancak istifa etmiş bir ortak sıfatıyla kooperatif hizmetlerinden yararlanmanın karşılığı genel giderlerden sorumlu tutulabileceği, davalı kooperatif ticari defterler itibariyle genel yönetim giderleri toplamının 150.545,60 TL olması karşısında 86 üyeli kooperatifte davacıya düşeecek olan payın 1.750,53 TL olduğunu ve davacının bu miktarı davalı kooperatife ödemesi” gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkememizce 23/01/2017 tarih ve 1 nolu ara kararı ile önceki bilirkişilerin kök ve ek raporu arasında çelişki görülmesi ve raporların tarafların talep ve savunmalarını karşılar nitelikte görülmemesi nedeniyle yeminli Mali müşavir …, Kooperatifçilik Hukuku uzmanı … ve …. Üniversitesi … Kooperatifçilik bilim dalı(E) öğretim üyesi Prof. Dr. …’dan oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına, karar verilmiş ve bu heyet tarafından düzenlenen 05/05/2017 tarihli rapor ile “davacının kooperatifler kanunun 11,12 ve 13 madde hükümleri kapsamında ve dosyadaki bilgi, belge ve beyanlar kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda davacı …’ın davalı kooperatifin üyesi olmadığı, kooperatifler kanunun 81.maddesinin 2.fıkrası gereği ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesi ile kooperatifin dağılma sürecine girebileceği, borcu olmayan ortaklar hakkında ferdileşme yapılabileceği, borcu olan ortaklar hakkında ise ferdileşmenin yapılamayacağı (M.23) 81/2.madde gereği çıkan ortağın konutunun çıkma sebebiyle geri alınamayacağı dosya kapsamıyla davacıya 2 bağımsız bölümün intikalinin sağlandığı anlaşıldığından davacı bakımından ferdileşme olgusunun kesinleşmiş bulunduğu kooperatifler kanunun 36/1 maddesi ve Koop. Ana Sözleşmesinin 1.fıkrasının 6.bendine göre ödenmesi gereken borcun davalı tarafa verilmesi gerektiği, davacının elindeki ödeme belgeleri ve koop. Defter kayıtları ile genel kurul tutanaklarının yayınlandığı ticaret sicil gazetelerinin davacının istifa ettiği tarihten önceki borçlar ile tasfiye sürecinde oluşacak masraflara katılması gerektiği, bu kapsamda yapılan hesaplamalar sonucu davacının ortaklıktan ayrıldığı, 04/02/2015 tarihine kadar koop. Toplam 25.440,00 TL aidat borcu olduğunu, ancak davacıdan tahsil edildiği halde kayıtlara yansıtılmayan 23.400,00 TL ‘nin bu tutardan mahsubu neticesinde davacının bakiye 2.040,00 TL borcu olduğu,” sonucuna varılmıştır.
23/01/2018 tarihli ara kararı ile tarafların 05/05/2017 tarihli rapora itirazları ve davacının yaptığı ödemelere ilişkin olarak sunduğu banka dekontları ile mahkeme kasasında bulunan kooperatife ait ticari defter ve kayıtlar genel kurul tutanakları ve sunulan tüm deliller nazara alınmak suretiyle bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve ek rapor hazırlanmak üzere dava dosyası tüm ekleriyle birlikte bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Ek rapor aldırılması kararı kapsamında bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 26/03/2018 tarihli ek rapor ile “davacının davalı kooperatifin üyesi olmadığı, kooperatifler kanunun 81/2.maddesi kapsamında davacı … bakımından ferdileşmenin kesinleşmiş bulunduğu ve davacının davalı kooperatife 2.040,00 TL borcu olduğu” sonucuna varılmıştır.
Son bilirkişi heyetinden alınan kök rapor ve ek rapor birlikte değerlendirildiğinde raporların davacının talepleri ile davacının savunmalarını aydınlatmaya yarar gerekçeli ve hüküm kurmaya elverişli olduğunun anlaşılması karşısında mahkememizce bu raporlara itibar edilmiştir.
Nitekim bilirkişi heyetinin 5.5.2017 tarihli kök ve 26.3.2017 tarihli ek raporundaki sonuçlar ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 81/2. maddesinin “Konut yapı kooperatifleri, anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. …” şeklindeki hükmü ile kooperatif ana sözleşmesinin 64.maddesinin “yapılan konutlar ortaklara dağıtıldıktan ve kesin maliyetle ödenecek taksitlerle belli olduktan sonra, kooperatifin aradan çekilmesi ve borç miktarı kadar kredi veren kuruluş lehine ipotek tesisi suretiyle, konutların mülkiyetleri de ortaklara aktarılarak ferdi münasebete geçiş muhaberesine başlanır. Muhaberenin tamamlanması ve kendi borcunu kabullenmiş olması ile ortağın artık kredi borcu bakımından kooperatifle ilgisi kesilmiş olur.” şeklindeki hükmü ile birlikte değerlendirildiğinde anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanarak ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesinin dosyamıza celbedilen tapu kayıtları ile sabit olması karşısında konut yapı kooperatifi niteliğindeki davalının amacına ulaşmış olarak dağılmış olduğunun, bu durum davacının davalı kooperatife yönelik keşide ettiği üye olmadığına dair irade beyanını içeren ihtar ile birlikte değerlendirildiğinde davacının bu kooperatife üye olmadığının ve ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 22.10.1998 tarih 1998/5337 E. ve 1998/6894 K. sayılı kararında “…İşletme kooperatifi oluşturulmuş ve kooperatif devam ettiğine göre, kooperatif ortağı olsun veya olmasın yahut istifa etmiş ortak konumunda bulunsun, kooperatif hizmetlerinden yararlanan kişilerin bu hizmetlerin karşılığı olan aidatları ödemek zorunluluğu vardır. Davalının bir kısım usulü eksiklikleri ileri sürerek aidat ödememe yolunu seçemez. …” şeklindeki içtihadı karşısında üyeliğinin sona ermesinden önceki aidatlar ile üyeliğinin sona ermesinden sonraki işletme giderleri kapsamında bilirkişilerce saptanan 2.040.00 TL. borçtan sorumlu olduğunun ve ancak bu miktarı aşan borçtan sorumlu olmadığı sonucuna ulaşmak gerekmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 27- son cümlesinin “ortaklığın düşmesi alakalının, ana sözleşme veya diğer suretlerle doğmuş borçlarının yok olmasını gerektirmez.” şeklindeki hükmü ve Yargıtay 11. İcra Hukuk Dairesinin 24/09/1992 tarih 1992/2754 Esas ve 1992/9251 Karar sayılı “ortağın aidat borcu yönünden uyuşmazlık varsa ortak tarafından açılacak bir menfi tespit davasından bu borç tespit edilebilir.” şeklindeki içtihadı ve tüm dosya kapsamı, dosyamıza celp edilen tapu kayıtları ve bilirkişi raporları kül halinde değerlendirildiğinde davacının davalı kooperatif üyesi olmadığının tespiti ile kooperatife 2.040,00 TL borcu bulunmakla birlikte 25.654,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Celbedilen … 28. İcra Müdürlüğünün alacaklısının davalı kooperatif, borçlusunun da davaı olduğu görülmek ile birlikte, davamız menfii tespit davası olmak ile birlikte, davacı tarafından takip dosyası bakımından borçlu olmadığının tespiti istenmediği için taleple bağlılık ilkesi gereği menfi tespit hükmünün takip dosyası ile bağlantısız bir şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
Davacının davalı kooperatife üye olmadığının TESPİTİNE,
Davacının davalı kooperatife 25.654,00 TL borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.752,42 TL nispi karar harcından, 27,70 TL peşin harç ile 472,95 TL tamamlama harcının mahsubu ile noksan kalan 1.251,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.078,48 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.322,60 TL yargılama gideri ile 27,70 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı ve 472,95 TL tamamlama harcı toplamı 2.855,05 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/05/2018

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 27,70 TL
Tamamlama harcı : 472,95
Karar Harcı : 1.752,42 TL
Noksan Harç : 1.251,77 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans: 2.454,60 TL
Davalı Delil Avansı
Yatırılan Avans: 800,00 TL
Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti: 2.100,00 TL
Posta Giderleri(Davacı): 222,60 TL
Posta Giderleri(Davalı): 225,95 TL