Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/852 E. 2021/116 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/852 Esas
KARAR NO : 2021/116 Karar

DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 23/09/2014
KARAR TARİHİ : 03/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/11/2011 tarihinde müvekkiline ait aracın arka camının kırılması suretiyle dava konusu …bank … şubesine ait, keşidecisi…, lehtarı …, … seri nolu, 30/04/2013 keşide tarihli ve 7.500,00 TL bedelli bir adet çekin çalındığını, hırsızlık olayıyla ilgili olarak … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası üzerinden suç duyurusunda bulunduklarını, … 5. ATM’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden çek iptali davası açtıklarını ancak çekin 30/04/2012 tarihinde davalı … tarafından muhatap bankaya ibrazı üzerine çekin davalının eline geçtiğini öğrendiklerini, davalı ile keşideci ve ciranta arasında hiçbir ticari ilişki bulunmadığı gibi davalı ile müvekkili arasında da ticari ilişki bulunmadığını, çekin icra takibine konu edilerek tahsil edilmesi durumunda müvekkilinin zarara uğrayacak olması nedeniyle öncelikle çek hakkında tedbir kararı verilmesini ve dava konusu çekin kötü niyetli davalıdan istirdadı ile müvekkili şirkete verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, rıza dışı elden çıkan çekin istirdadı davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili davacının hamili olduğu … seri nolu çekin 04/11/2011 tarihinde araç camının kırılması suretiyle çalındığını, … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası üzerinden suç duyurusunda bulunduğunu, … 5. ATM’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden çek iptali davası açtıklarını ancak çekin 30/04/2012 tarihinde davalı … tarafından muhatap bankaya ibrazı üzerine çekin davalının eline geçtiğini öğrendiklerini, ancak davalı ile aralarında herhangi bir ticari ilişki olmadığından çekin istirdadını talep ve dava etmiştir.
İhtilaf, davacı şirketin … seri nolu çekin meşru hamili olup olmadığı ve davalıdan istirdadı gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. Ancak taraf defter ve belgeleri ile imzanın incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
İstirdadı talep edilen çek örneğinin incelenmesinde, çekin 30/04/2012 tarihli, 7.500,00 TL bedelli, … seri nolu, muhatabın …bank … Şubesi, keşidecisinin .., lehtarın … ve ciro zincirinin sırası ile …, …, … Ltd. Şti., …, … ve davalı … olduğu görülmektedir.
… Bankası’nın … tarih ve … sayılı cevabi yazısından, dava konusu çekin davalı … tarafından … Bankası … Şubesi’ne ibrazla bedelinin ödendiği bildirilmiştir.
Dava dosyasına celp edilen … CBS’nin … (…) Soruşturma sayılı dosyası üzerinden davalı …’in 03/07/2015 tarihinde alınan ifadesinde “… Atılı suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum, bahse konu çeki benden önceki ciranta olan …’un kardeşi … isimli şahıs alacağıma karşılık vermiştir. Ben de … isimli şahsın sadece o dönemde kullandığı … numaralı telefon hattı vardır, başkaca … ile ilgili herhangi bir bilgim yoktur, ancak bu şahsın kardeşi olan …’un TC numarası …’dır, ayrıca bu şahsın vergi dairesi İkitelli, vergi numarası …’dir, ben bu çekin kesinlikle çalıntı olduğunu bilmiyordum bilseydim zaten kabul etmezdim, bu konuda bende alacağımı almış değilim, ben avukatım aracılığıyla yaptığımı araştırmalarda … isimli firmanın yetkilileri … ve … isimli şahısların birçok kişiyi dolandırarak Ukrayna ülkesine kaçtıklarını duydum, bu konuyla ilgili doğal olarak bende mağdurum ve … ile … isimli şahıslardan şikayetçiyim benim söyleyeceklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuş ve bu dosya üzerinden yapılan soruşturma neticesinde 14/10/2018 tarihli ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararla ceza soruşturmasının kapatılmasına karar verilmiştir.
SMM bağımsız denetçi bilirkişi …’den alınan 03/01/2014 tarihli bilirkişi raporu ile; davacı ticari defterlerinin incelendiğini, usulüne uygun olması nedeniyle davacı lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, dava konusu çekin çek – senet – nakit alım bordrolarından anlaşıldığı üzere dava dışı … tarafından … temsilcisi … lehine düzenlendiği ve bu kişi tarafından çekin davacı şirkete verildiği tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK m.792 gereği rıza dışı elden çıkan bir çekin istirdadı için iktisap edenin çeki iktisapta kötü niyetli olması veya iktisapta ağır bir kusuru bulunması gerekir. Davacının, bonoyu davalılardan geri alması veya bonoya konu borçtan dolayı sorumlu olmaması için bonoyu iktisap edenin bonoyu iktisapta kötüniyetli olduğunu veya ağır kusuru olduğunu ispat etmesi gerekir. Aksinin kabulü kıymetli evrakın mücerretlik ilkesini ortadan kaldırır. (bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Bu çerçevede kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
Çekte lehtar olan davacının cirosunun sahte olması (bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.), dava konusu çekin davacıya ait iş yerinden çalınmış olması ve bu suretle davacının elinden rızası hilafına çıkması tek başına, hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu olduğunu göstermez. (bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Bu çerçevede somut olaya bakıldığında davacı tarafından davalının kötü niyetli olduğu veya çeki iktisapta ağır kusurunun olduğu hususunun ispat edilemediği, esasen savcılık soruşturma dosyası üzerinden davalı aleyhine ek takipsizlik kararı verilmiş olması da davalının iş bu çeki iktisap ederken kusurunun olmadığını gösterdiğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 128,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 68,80 TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 128,10 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 68,80 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 680,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 500,00 TL
Posta Giderleri : 172,00 TL