Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/56 E. 2021/788 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/56
KARAR NO : 2021/788

DAVA : İSTİRDAT
DAVA TARİHİ : 10/02/2014
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar dava dilekçesi ile davacı …’in davacı … Şti. yetkili temsilcisi olduğunu, davacı şirket ile davalı banka arasında 11.08.2010 tarihli … kartlı Tahsilat Sistemi Sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı … Ltd. Şti’nde bu sistemin bir üyesi olduğunu, davacı şirket ile davalı … Ltd. Şti. arasında dava konusu Nakit Kart Hesap Bildirim Cetvelinde yer alan 56.219,25 TL ve 54.265,33 TL’ye konu mal ve hizmet alışverişi olmadığını, buna rağmen davacı aleyhine kartlı hesap sistemine davacının bu iki borçtan dolayı borç kaydedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle davacılar bahsi geçen iki miktarlı borcunun olmadığının tespiti davası (dava sırasında tahsilat yapılması halinde istirdat davası olarak devamına) karar verilmesini, davalılar aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini, alacak kalemlerinin ödenmemesi için ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı … cevabi yazısında davalı … ile davacı şirket arasında 11.08.2010 tarihli … Kartlı Tahsilat Sözleşmesi gereği davacı … Şti. üye, diğer davacı şirket yetkilisi …’e Nakit Kart kullanıcısı olarak sözleşme imzalandığını, davacı şirketin … 57. Noterliğinin …tarihli ihtarnamesi ile bankaya yönelik Nakit Kart Hesap Bildirim Cetvelinde yer alan 06.07.2012 vade tarihli, 56.219,25 TL ve 27.08.2012 vade tarihli 54.265,33 TL bedelli alacak kalemlerini davacı şirket tarafından gerçekleştirilmiş bir alışveriş olmadığı gerekçesiyle kendilerine gönderilen ihtarnameye karşı … 28. Noterliği aracılığı ile itiraz mahiyetinde cevap verdiklerini, muhatabın kendileri olmadığını, diğer davalı şirket olduğunu, husumetten dolayı kendilerine yönelik davanın reddi gerektiğini, Ankara mahkemelerinin yetkili olmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, davacı ile davalı diğer üye şirket arasındaki uyuşmazlıklarda davacı bankanın taraf olmadığını, bankanın herhangi bir sorumluluğu olmadığına ilişkin sözleşmede hükümler bulunduğunu ve taraflarca imzalandığını ve bu nedenle davanın reddini talep etmiştir. Ayrıca davacı …’in aktif husumeti olmadığını beyan etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. davaya cevap vermemiştir.
… ATM yetkisizlik kararı vermiş, dosyada tarafların delilleri toplanmış, 4 ayrı bilirkişiden rapor alınmıştır. Yargılama devam ederken davalı … Ltd. Şti. Vekili … 30.10.2018 tarihli dilekçesi ile davalı … şirketinin 03.06.2016 tarihi itibarıyla iflasına karar verildiğini bildirmiştir. İflas işlemlerini sürdüren … 13. İcra Dairesi … İflas sayılı dosyası üzerinden 03.01.2018 tarihli cevabi yazısında davalı şirket hakkında … 1. ATM 03.06.2016 tarihi itibarıyla iflas kararı verildiği, basit tasfiye usulünce iflasın devam ettiği, icra müdür ve yardımcılarının temsile yetkili olduklarını bildirmiştir. 06.03.2017 tarihli sıra cetveli gönderilmiştir. Davalı iflas eden …Ltd. Şti. ile davalı banka arasında 03.04.2009 tarihli mail order sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı şirket ile davalı banka arasında kartlı tahsilat sistemi sözleşmesi imzalanmıştır. Dava konusunun davacının bu kartlı tahsilat sözleşmesi gereğince davalı iflas eden… Ltd. Şti. iki ayrı kalem olarak 54.265,33 TL ve 56.219,25 TL borçlu olup olmadığıdır. Davalı iflas eden şirketin dosyada bulunan yazışmalarından, cevaplarından ve bilirkişi raporları ile diğer belgelerden davacı İmta şirketi ile iflas eden … şirketi arasında dava konusu 54.265,33 TL ve 56.219,25 TL’ye konu herhangi bir mal ve hizmet alışverişi olmadığı sabittir. Davalı … şirketinin böyle bir iddia ve savunması da yoktur. Davalı … şirketi dava tarihinden sonra iflas ettiğinden ve de iflas da Antalya 13. İcra Dairesi müdür ve müdür yardımcıları temsile yetkili olduğundan davaya devam edilmiştir. Davacılardan …, davacı şirketin temsilcisi olup, davalı banka bu kişinin aktif husumeti olmadığı itirazında bulunmuştur. … ile davacı şirket arasında imzalanan dosyada suretleri bulunan genel kredi sözleşmelerine temsilci … müteselsil kefil olarak imza atmıştır. Dolayısıyla bu davanın açılmasında davacı …’in de hukuki yararı bulunduğundan davacı olarak aktif husumet itirazı kabul edilmemiştir. Yine davacı şirket ile davalı iflas eden şirket arasında dava konusu 2 kalem hesap için herhangi bir mal ve hizmet alışverişi olmadığı sabit olduğundan davacıların davalı iflas eden şirkete yönelik açtıkları menfi tespit davasının kabulü gerekir. Hatta davacı taraf dava dilekçesinde tahsilatın yapılması halinde davaya istirdat davası olarak davanın devamını talep etmiştir. Dosya incelendiğinde dosyada bulunan dekontlardan davacı ihtirazı kayıt koyarak … davalı iflas eden şirketin hesaplarına 06.07.2012 tarihinde 56.219,25 TL, 27.08.2012 tarihinde ise 54.265,33 TL yatırılmıştır. Dava tarihi ise 29.06.2012’dir. Yani dava tarihinden sonra davacı dava konusu bu iki kalem parayı davalı henüz o gün iflas etmemiş davalı iflas eden şirketin diğer davalı Denizbankasındaki hesabına ihtirazı kayıt düşerek yatırmıştır. Dolayısıyla davalı iflas eden şirket sebepsiz zenginleşmiştir. Davacı dava dilekçesinde tahsilat halinde davaya istirdat davası olarak devamını istemiştir. Davalı şirket ise davadan ve tahsilattan sonraki bir tarih olan 03.06.2016 tarihinde iflas etmiştir. Davalıyı temsilen … 13. İcra Dairesi ve sonrasında ise … Genel İcra Dairesi İflas Birimi … İflas sayılı olarak takip etmektedir. Bu durumda istirdat davasının haklı görülmesi halinde davalı iflas eden şirket yönünden sıra cetveline kayıt davası olarak devam edilmesi gerekir. Bir mal alışverişi olmadığı halde iflas eden davalının banka hesabına parayı yatıran davacının davasına sıra cetveline kayıt ve kabul davası olarak devam edilerek davacının davasında haklı olması nedeniyle bu iki kalem alacağın iflas eden şirketin iflas masası sıra cetveline kayıt ve kabulüne karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar banka hakkında da menfi tespit davası açılmış ise de banka sözleşme gereği taraf şirket hesapları arasında aracılık yapan bir kuruluştur. Taraflardan bir mal alışverişi olacak borç ilişkisi yoktur. Yani bankanın davada husumeti yoktur. Bankaya karşı açılan davanın pasif husumet yokluğundan davanın reddi yoluna gidilmiştir. Sıra cetveline kayıt davalarında maktu vekalet ücreti alınıyor ise de davalı dava tarihinden sonra iflas ettiğinden ve dava menfi tespit davası olarak açıldığından nisbi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Son raporda iflas edenin ticari defterlerine ulaşılamamış denilse de 3. rapor (… isimli bilirkişinin) ile ve dosyadaki diğer belgeler ile iflas eden şirketin … yazdığı yazıdan da anlaşılacağı üzere davacı ile iflas eden şirket arasında herhangi bir mal alışverişi olmadan davalının haksız yere … hesabına davacı tarafından para yatırıldığı sabittir. Bu nedenle yargıda hedef süre, usul ekonomisi gibi ilkeler de gözönüne alınarak iflas eden şirketin davacıdan haksız yere dava konusu parayı aldığı (hesaba havale yolu ile) sabit olduğundan yeni bir inceleme ve rapora ihtiyaç görülmemiştir. Mevcut deliller karar için yeterli olup aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1- Davacıların davalı … karşı açtıkları DAVANIN PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacıların davalı iflas eden … Limited Şirketine karşı açtıkları menfi tespit ve istirdat davasının KABULÜ ile; dava devam ederken davalının … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 03/06/2016 tarihinde iflasına karar verildiğinden davaya sıra cetveline kayıt ve kabul davası olarak devam edildiğinden davacının haksız yere iflas tarihinden önce iflas eden şirketin …’taki hesabına yaptırmış olduğu 54.265,33 TL ve 56.219,25 TL’nin Antalya Genel İcra Dairesi İflas Birimi … İflas sayılı (daha evvel … 13. İcra Dairesi … İflas) sayılı iflas masasının SIRA CETVELİNE İİK 235 MADDESİ GEREĞİNCE DAVACI ŞİRKET ALACAĞI (İFLAS EDEN DAVALI ŞİRKETİN BORCU) OLARAK KAYIT VE KABULÜNE,
3-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 7.547,20 TL nispi karar harcının (Sıra cetveline kayıt davalarında maktu karar harcı alınıyor ise de davalı dava tarihinden sonra iflas ettiğinden ve dava menfi tespit davası olarak açıldığından nisbi karar harcına hükmedilmiştir.), 1.640,70 TL peşin harçtan mahsubu ile noksan kalan 5.906,50 TL harcın davalı … Şirketinden alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı şirket …Şti. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 14.446,04 TL vekalet ücretinin davalı … Limited Şirketinden tahsili ile davacı şirket… Ltd. Şti. ‘ye verilmesine,
Davalı banka … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar üzerinden hesaplanan 14.446,04 TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen tahsili ile davalı banka …’a verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan toplam 3.762,30 TL yargılama gideri ile 1.640,70 TL peşin harç, 21,15 TL başvuru harcı toplamı 5.424,15 TL’nin davalı … İnşaat Taahhüt Hafriyat ve Limited Şirketinden tahsili ile davacılara verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacılar ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/11/2021

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 1.640,70 TL
Karar Harcı : 7.547,20 TL
Noksan Harç : 5.906,50 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 3.815,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.350,00 TL
Posta Giderleri : 1.412,30 TL