Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/310 E. 2018/1147 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/823 Esas
KARAR NO : 2018/1141 Karar

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2016
KARAR TARİHİ : 21/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresinde 16/07/2015 tarihinde gerçekleşen hırsızlık olayı neticesinde içerisinde onlarca çek ve senet, bir miktar nakit para, tiari belge, pasaport ve ruhsatlı silah ve bazı eşyaların bulunduğu kasanın çalındığını, olayla ilgili … CBS tarafından … Soruşturma sayılı dosyası ile başlatılan soruşturmanın halen devam ettiğini, dava konusu olan … Bankası … Şubesi nezdindeki … nolu hesaba ait, … nolu, keşidecisi … olan, 31/05/2016 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli çekin de hırsızlık olayı neticesinde çalındığını, dava konusu çekin iptali için … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını ve ödeme yasağı konulduğunu, bir kısım çekler için tefrik kararı verildiğini, davalı şirket tarafından … 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ve çekin keşidecisi ile müvekkili şirkete ciro edilerek teslim eden lehtara ödeme emri gönderildiğini, dava konusu çekteki ciro zincirinin düzgün olmadığını, davalı şirketin çekin meşru hamili olmadığını, çeki … isimli bir şahıstan ciro yoluyla teslim aldığını, çeki davalı şirkete ciro eden bu kişinin davalı şirketin yetkilisi olduğunu, davalı şirketin bu çekteki ticari ilişki gereği meşru yollarla temin etmediği iktisabında ağır kusurlu olduğunu bu nedenle çekin müvekkiline iade edilmesi gerektiğini beyanla öncelikle dava konusu çekin haksız şekilde tahsilinin önlenmesi için … 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin söz konusu çekleri …’dan ödeme aracı olarak aldığını, müvekkilinin çeki aldığı kişinin dışındaki diğer ciro silsilesinin doğru olup olmadığını denetleme imkanının olmadığını, müvekkilinin başka kişilerin kendi aralarında yaptıkları, danışıklı işlemleri yahut hırsızlık olayını bilmesinin mümkün olmadığını, takip konusu çekin davacının elinden çıkma şeklini müvekkilinin bilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin kötü niyetli yahut ağır kusurlu olduğu yönünde de bir delil bulunmadığını, müvekkili şirketin meşru hamil olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava 6102 sayılı yasanın 792. maddesi kapsamında rıza dışı elden çıkan çekin istirdadı davasıdır.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; … 12. İc. Müd. … E. takip dosyası üzerinden düzenlenen takip talepnamesi örneği incelendiğinde, 25.07.2016 tarihinde, kambiyo senetlerine özgü yolla, dava konusu … seri nolu 31.05.2016 keşide tarihli ve 10.000.00 TL. miktarlı çeke dayalı olarak, davalı alacaklı … Tic. A.Ş.nin, borçullar …, … ve … aleyhine takip yapıldığı, çek örneği incelendiğinde, çeki … Bankası … Şubesi Muhataplı, keşidecisi …, lehtarı …,olan 31.05.2016 keşide tarihli ve 10.000.00 TL. Miktarlı, cirantaların ise sırası ile …, …, …, …, … ve … A.Ş. olduğu ve çekin 07.05.2016 tarihinde bankaya ibraz edildiği görülmektedir.
Mali müşavir bilirkişiden alınan 15.12.2017 tarihli bilirkişi raporu ile; dava konusu çekin … tarih … yevmiye ile kayıtlı olduğu, keza dava konusu çekin 3. kişi … cirosu ile davalı ticari defter ve kayıtlarında kayıt gördüğü, ancak davacı ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişkinin söz konusu olmadığını, keza davalı kayıtları itibariyle …’nin çeki iktisap ettiği kişilerin ticari ilişkisini gösteren kayıtlara rastlanmadığını ve …’ın cirosunu takip eden cirantaların meşru hamil olduklarını ispat edemediğini, bu nedenle çekin iadesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Oysa rıza dışı elden çıkan bir çekin istirdadı için, 6102 sayılı TTK.nun 792. maddesinin “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklindeki hükmü gereği davacının, istirdadını talep ettiği çekin hamili olduğunu ispat etmek yanında iktisap edenin çeki iktisapta kötüniyetli olduğunu veya ağır kusuru olduğunu ispat etmesi gerekir. Aksinin kabulü kıymetli evrakın mücerretlik ilkesini ortadan kaldırır.(bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Bu kapsamda TTK.nun 792. madde metninde ve gerekçesinde çekin kötüniyetle iktisabı veya iktisapta ağır kusurdan ne anlaşılması gerektiği yönünde bir açıklamaya yer verilmediğinden bu kavramlarının manasının doktrin ve yargı içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
Borçlar hukuku anlamında kusur, bir kimsenin hukuk düzeni tarafından uygun bulunmayan davranış biçimidir. hukuk düzeni davranışın bu şekilde olmasını tasvip etmediğinden kişiyi davranışından dolayı kusurlu görmektedir. Kast, failin, fiili ve zararlı sonucunu bilerek fiili işlemesi ve sonucunu meydana gelmesini istemesidir. Burada failin hukuk düzenini ağır bir şekilde ihlali söz konusudur. İhmal ise failin, fiili, fiilin zarara yol açan sonucunu öngörmeden ve sonucun gerçekleşmesini istemeden işlemesidir. Failin bu durumda kusurlu sayılmasının sebebi bu olumsuz sonucun doğmaması için dikkatsiz, tedbirsiz ve özensiz davranması ve mesleğin gerektirdiği özeni ortaya koymamasıdır. (bkz. Prof. Dr. Kılıçoğlu, A. (2006) Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara: Turhan Kitapevi, s. 218-220) Olası kast, kast kavramına dahildir. Herkesin göstermesi gereken dikkat ve özenin ihmal edilmesi ise ağır kusurdur. Ancak ağır kusur kast değildir.(Prof. Dr. Samim Ünan (2016) Türk Ticaret Kanunu Şerhi Altıncı Kitap Sigorta Hukuku Cilt I Genel Hükümler (Madde 1401-1452), s. 297) Bu çerçevede kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
TTK.nun 598/2. maddesindeki “poliçe hamilin elinden herhangi bir surette çıkmış bulunursa…”ibaresi, poliçenin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak senedi çalan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin sahte ciro ile devretmesi halinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan; eş söyleyişle, kötüniyetli ve ağır kusurlu bulunmayan (yeni) hamil korunur. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
6102 sayılı TTK’nın 790. maddesi gereğince, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Ayrıca, 6102 sayılı TTK’nın 801. maddesi gereğince, çeki ödeyecek muhatap banka için dahi ciro imzalarının geçerliliğinin araştırılması zorunluluk değilken hamilin bu yönde bir yükümlülüğünün bulunduğu ileri sürülemez.(bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.)
Bu açıklamalar ışığında dosya kapsamı ile somut olaya bakıldığında, çekte lehdar olan davacının cirosunun sahte olması (bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.), dava konusu çekin davacıya ait iş yerinden çalınmış olması ve bu suretle davacının elinden rızası hilafına çıkması tek başına, hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu olduğunu göstermez. (bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Keza bilirkişinin raporunda tespit etmiş olduğu hali ile son ciranta ve meşru hamil olan davalı ile lehtar arasında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmaması da davalı hamilin kötüniyetli olduğunu veya iktisapta ağır kusuru olduğunu göstermeyeceği gibi bilirkişinin davalı ile çeki iktisap ettiği kişi arasındaki ticari ilişkinin varlığını tespit ettikten sonra, yasal gereklilik olmamasına rağmen, davalının ticari defterlerinde, davalının çeki iktisap ettiği kişiden önceki cirantaların kendi aralarındaki ticari ilişkilerine dair bir kaydın yer almamış olmadığını tespit etmiş olması da davalı hamilin kötüniyetli veya iktisapta ağır kusuru olduğu anlamına gelmez. Tüm bu nedenlerden bilirkişi raporuna itibar edilmemiştir.
Bu nedenle dosya kapsamı ile davalının çeki iktisap ederken kötüniyetli olduğunu veya iktisapta ağır kusuru olduğu ispat edemediği kanaatine varıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Subut bulmayan davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 134,88 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/11/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/Masraf Dökümü
Peşin Harç : 170,78 TL
Karar Harcı : 35,90 TL
Bakiye Harç : 134,88 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.188,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 600,00 TL
Posta Giderleri : 98,50 TL