Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1784 E. 2020/391 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1784
KARAR NO : 2020/391

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 29/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalı şirket arasında 20.01.2014 tarihli sözleşme imzalandığını ve şartların taraflarca kabul edildiğini, söz konusu sözleşmeye göre müvekkili davacı davalı şirket ile … A.Ş. arasında imzalanan … Projesi… inşaatı yapım projesi sözleşmesi kapsamında yapılacak olan PE-SH hatlarının yapım işini kapsadığını, müvekkili tarafından yapılacak olan işlerin detayı ve birim maliyet fiyatları taraflar arasında imzalanan 20.01.2014 tarihli sözleşmede ayrıntılarıyla belirlendiğini ve imzalanan sözleşme ile müvekkilinin edimini yerine getirebilmek için işe başladığını, müvekkili tarafından yapılan işlere ilişkin yapılan işler karşılığı hak ediş olarak davalı şirket tarafından kısım kısım ödemeler yapıldığını, söz konusu ödemelerin 13/04/2014 tarihli çek ile 5.950,00 TL, 15/07/2014 tarihli çek ile 4.900,00 TL ve 23/07/2014 tarihli çek ile 12.500,00 TL olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre müvekkilinin sözleşme kapsamına göre yapması gereken işleri tamamladığını ve en son hak edişi olan 47.200,00 TL miktar için davalı şirkete 10/11/2014 tarihlî faturayı keserek iadeli taahhütlü olarak gönderdiğini, ancak davalı şirketin söz konusu faturayı söz konusu hizmetlerin taraflarına verilmediği iddiasıyla onay verilmediğinden dolayı işleme alınmadığını ve iade edildiğini, ayrıca söz konusu iade işleminin süresi içerisinde de yapılmadığını, davalı şirketin bu gerekçesinin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu ve ileri sürdüğü gerekçenin tamamen gerçek dışı olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı 47.200 TL ticari alacağın fatura tarihi olan 10.11 .2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkili davacıya ödenmesine karar verilmesini, ayrıca dava masrafı ve avukatlık ücretinin de davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/ Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu hizmeti almadıklarını ve ispat yükü davacıda olmak üzere ticari defter ve yerinde inceleme suretiyle yapılacak mahkeme tespitleriyle ortaya çıkacak şekilde davanın reddedilmesi gerektiğini ve tüm bu nedenlerden dolayı fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla davalı müvekkili aleyhinde açılan haksız davanın yargılama ve vekalet ücretleri davacıya ait olması şartıyla reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, eser sözleşmesine istinaden düzenlediği belirtilen faturaya dayalı alacağın tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
10.11.2014 tarihli fatura ve 20.01.2014 tarihli sözleşme sureti, davalının fatura iadesine ilişkin 02.12.2014 tarihli yazısı incelenmiş, … A.Ş müzekkere cevapları incelenmiş, talimat mahkemesince keşif gerçekleştirilmiş, dosya kapsamı itibari ile alınan bilirkişi raporları ve ek rapor dosyaya sunulmuş ve deliller toplanmıştır.
Talimat mahkemesince Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 21/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda; dava dosyasının incelenmesi neticesinde genel olarak şu hususlar değerlendirilmiş olup; davacının 2014 yılı işletme defteri kayıtlarında davalı … A.Ş. adına 2014 yılı içerisinde düzenlemiş olduğu 12.05.2014 tarih, … nolu KDV dahil 11.000,00 TL, 12.05.2014 tarih, … nolu KDV dahil 13.352,88 TL ve 10.11.2014 tarih, … nolu KDV dahil 47.200,00 TL olmak üzere toplam 71.548,88 TL açık fatura düzenlemiş olduğu, bu faturaların davacıya ait işletme defterinin 10. sayfasında kayıtlı olduğu, davalı … A.Ş.’nin 20.02.2015 tarihli dilekçesi ekinde sunmuş olduğu ek-4 de yapılan ödemeleri gösterir tahsilat makbuzuna istinaden davacı …’e … Bankası … şubesinin 17.07.2014 tarih … nolu çeki ile 4.900,00 TL, 23.07.2014 tarih … nolu çeki ile 12.500,00 TL ve 13.06.2014 tarih … nolu çeki ile 5.950,00 TL olmak üzere toplam 23.350,00 TL ödemede bulunmuş olduğu, davacı … 2014 yılı Ticari (İşletme) defteri kayıtlarına istinaden davalı … A.Ş.’ye 2014 yılı içerisinde düzenlemiş olduğu faturalara istinaden KDV dahil toplam 11.000,00 + 13.352,88 + 47.200,00 = 71.548,88 TL alacaklı olduğu, davalı … ve -Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 20.02.2015 tarihli dilekçesi ekinde sunmuş olduğu ek-4 de yapılan ödemeleri gösterir tahsilat makbuzuna istinaden toplam 23.350,00 TL davacıya ödemede bulunmuş olduğu, davacının alacağından davalının ödemesinin mahsubundun sonra 71.548,88 – 23.350,00 = 48.198,88 TL davacının davalıdan alacağının olduğu tespit edildiği belirtilmiştir.
Talimat mahkemesince İnşaat Mühendisi … tarafından düzenlenen 19/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu olan 826 adreste yapılması gereken imalatların yerinde yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise yapılan imalatlara ilişkin metrajların tekrar alınarak sözleşme kapsamındaki birim fiyatla çarpımı sonucunda çıkan tutarın bulunması için Mahkemenin huzurunda dosya içinde sunulan adreslerin bir kaçına gidildiği, özellikle dosya içinde sunulan geçici kabul eksiklerini gösterir adreslerin bir kaçına gidilmesi ve yerinde inceleme yapılması tarafınca istendiği, örneğin …nolu adreste bulunan imalata ait bordür onarımının yapılmadığı, yine … adresinde yapılması istenen servis kutusu betonun yapılmış olduğu görülmüş olmasına rağmen yapıldığı iddia edilen bir çok imalatın devam eden alt yapı ve üst yapı çalışmalarından dolayı değişen fiziki görüntülerinden dolayı yapılıp yapılmadığının çıplak gözle tespit edilemediği, kaldı ki davalının da uzun zaman geçmesinden dolayı tam olarak hangi imalatın nerde yapıldığı veya yapılmadığı hususlarında tereddüt yaşadığı, davaya konu olan işlere ait adreslerde yapılacak gözlem ve incelemeler sonucunda yapıldığı iddia edilen imalatların olduğu alanlarda diğer kurum veya firmalarca bahsedilmiş olan imalatların yapılmasından dolayı fiziki değişime uğradığı ve dolayısıyla imalatların yapılıp yapılmadığı tarafınca görülemediği ve ölçümlerinin yapılamadığı, … A.Ş. firmasından bu adreslere ilişkin teknik heyeti tarafından tespit edilen veya elinde mevcut bulunan metrajları gösterir dosyanın mahkemeye sunulması ve sunulan metrajlar üzerinden hesaplama yapılmasının daha doğru ve uygun olacağı görüş ve kanaatinde olduğu belirtilmiştir.
Talimat mahkemesince aynı bilirkişi tarafından düzenlenen 20/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda; kök raporunda da beyan ettiği üzere davacı firma tarafından döşenecek olan PE borusunun yoldan binaya kadar olan kısımdaki yapılacak olan kazının miktarı, (kazının derinliği, eni ve boyu) yerinde var olan malzemenin niteliği, adı ve miktarlarını gösterir metrajlarının tarafına verilmesi istendiği, davalı firmanın iddiasının anlaşma yapılan adreslerin bazılarında bu imalatların yapılmadığı yönünde olduğu, ancak davacı firma tarafından yapılmayan bu imalatların bedelinin kesintiye uğratılabilmesi içinde miktarlarının davalı firma yetkilileri veya teknik elamanları tarafından bilinmesi gerektiği, aksi taktirde miktarı olmayan bir imalat için ne kadar bir bedel kesinti yapılabileceğinin tespit edilemeyeceği, dosyanın tarafına verilmesinden sonra sözlemeye konu olan adreslerin yarıdan fazlasının dönem dönem gezildiği, yapmış olduğu incelemede …, …, … ve … mahallerindeki kaldırım ve yol çalışmalarından dolayı davaya konu olan imalatlara ilişkin gözle görünür bir tespit yapılması mümkün olmamakla birlikte diğer mahallelerdede yapılan çalışmaları da göz önüne alındığında yerinde bir tespit yapma imkanı gözükmediği belirtilmiştir.
Taraflar arasında sözleşme akdedildiği uyuşmazlık konusu değildir.Uyuşmazlık 10.11.2014 tarihli faturaya konu işin davacı tarafından yerine getirilip getirilmediğine ilişkindir.
Yargılamaya yenilik getirmeyeceği değerlendirilmekle davalı taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine lüzum görülmemiştir.
Eser sözleşmesi ilişkisinde yüklenicinin temel borcu bir eser meydana çıkartmak, ortaya çıkan bu eseri ifa olarak iş sahibine teslim etmektir.Buna karşılık iş sahibinin borcu eser bedeli olarak kararlaştırılan ücreti yükleniciye ödemektir.Yani işin yapılıp teslim edildiğini ispat yükü yükleniciye, bedelin ödendiğini ispat külfeti de iş sahibine aittir.
Tüm dosya kapsamı itibari ile taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu anlaşılmış ise de; 10.11.2014 tarihli faturanın davalı tarafça kabul edilmediği ve davacı tarafça bahsi geçen eserin faturada belirtildiği şekilde gerçekleştirildiğinin ispat edilemediği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 806,10 TL harçtan mahsubu ile 751,70 bakiye TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/09/2020
Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)