Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1111 E. 2021/394 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1111 Esas
KARAR NO : 2021/394 Karar

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2014
KARAR TARİHİ : 02/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 27/05/2008 tarihli Akaryakıt Satış Ve Servis İstasyonu işletilmek üzere protokol imzalandığını, davalı tarafından … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden sebepsiz zenginleşme davası açıldığını, istasyona yapılan yatırım nedeniyle 1.733,00 TL fazla ödenen intifa bedeli nedeniyle 28.486,00 TL, verilen hizmet bedeli nedeniyle 385.000,00 TL olmak üzere toplam 415.219,00 TL’nin tahsilinin talep edildiğini ancak iş bu davaya konu ihtilaf nedeniyle taraflar arasında 15/06/2010 tarihli sulh protokolü imzalandığını, davacı tarafından … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıdan intifa hakkı ve ipoteğinin kaldırılmasının talep edildiğini veya …’e vekaletname verilmesinin talep edildiğini, ayrıca … Bankası … vadeli, … nolu ve 200.000,00 TL tutarındaki kesin teminat mektubunun iadesinin talep edildiğini ancak davalı tarafından … 37. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile 415.219,00 TL’nin 15/09/2010 tarihinden itibaren işlemiş avans faizi ile birlikte ödenmesi halinde ipoteğin fek edileceği bildirildiğini ve 31/05/2013 tarihli 415.219,00 TL miktarlı fatura gönderildiğini, fatura ve ihtarname nedeniyle 415.000,00 TL’nin 21/06/2013 tarihinde ödendiğini, yine sulh protokolüne dayalı olarak tahakkuk eden faiz nedeniyle 31/05/2013 tarih ve 132.166,28 TL miktarlı fatura gönderildiğini, bu fatura bedelinin de 05/07/2013 tarihinde ödendiğini ancak taşınmaz üzerindeki ipoteğin davalı tarafından kötü niyetli olarak … Noterliği’nin… tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname tebliğ edilinceye kadar kaldırılmadığını, keza teminat mektubunun paraya çevrildiğini ve bu teminat mektubunun iadesine ilişkin davanın … 29. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden halen devam etmekte olduğunu, ipoteğin geç kaldırılmış olması nedeniyle üçüncü kişi … AŞ ile sözleşme imzalayamadığı için zarara uğradığını, ipotek kaldırılmadığı için bankalardan kredi kullanamadığı için zarara uğradığını, keza …, …, …, … plakalı kamyonlarını zarar ederek satmak zorunda kaldığını, keza kamyonlarını satmadan önce kiraya verebilecekken kiraya veremediğinden zarara uğradığını, tüm bu zararlarına mahsuben fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 40.000,00 TL’nin 28/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 27/05/2008 tarihinde protokol, 17/11/2008 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile davalı müvekkilinin davacıya 200.600,00 TL hizmet bedeli, 320.000,00 TL kredi, istasyonun faaliyet geçmesi anında ve 1 yıl ödemesiz 150.000,00 TL tutarında akaryakıt ve 15 yıl süreli intifa hakkı karşılığı bayiye 40.000,00 TL ödemek ve istasyonu kurumsal kimliği ile donatmak, bayilik süresince kullanmak üzere 3 adet 6 tabancalı dispencer, 1 adet jeneratör, 1 adet kompresör, 1 adet hava ve su saati ve 5 adet dalgıç pompa verme taahhüdü altına girdiğini, bu kapsamda istasyonun donatıldığını, tankların akaryakıtla doldurulduğunu, 04/06/2008 tarihinde 200.600,00 TL, 09/10/2008 tarihinde 180.000,00 TL, 18/12/2008 tarihinde 140.000,00 TL, 15/07/2009 tarihinde 28.800,00 TL ve intifa bedeli olarak 40.000,00 TL olmak kaydıyla davacıya 589.400,00 TL ödeme yapıldığını, ödemeler, istasyonun giydirilmesi, ariyet malzemeler, kredi verilen akaryakıt toplamı hep birlikte değerlendirildiğinde davalının istasyonda bayilik faaliyet yürütülmesi için 1.000.000,00 TL’ye yakın yatırım yapıldığını, buna karşılık davacının 15 yıl süreyle davacının bayiliğini yapma taahhüdünde bulunduğunu ancak Rekabet Kurulu tarafından intifa süresinin 5 yıl ile sınırlandırılması nedeniyle sözleşme ilişkisinin 5 yıl sürdüğünü ve devam eden dönemlerde yenilenmediğini, bu nedenle de davalının haksız olarak zenginleştiğini, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden dava açtıklarını, bu davaya konu alacak nedeniyle 15/06/2010 tarihli sulh protokolü yapılması nedeniyle davanın takipsiz bırakıldığını, sulh protokolü ile davacının intifanın kullanılamayacak 10 yılı için fazla olarak aldığı kredi, yatırım, hizmet bedeli olan toplam 385.000,00 TL’yi 415.219,00 TL olarak sözleşme süresi sonunda faizi ile birlikte ödeme taahhüdü altına girdiğini ancak sözleşme devam ederken davacının … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu evrakı üzerinden keşide ettiği ihtarname ile ipotek ve intifanın kaldırılması talebinde bulunduğunu, bu ihtara cevaben … 37. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamenin 3 nolu bendi ile 415.219,00 TL’nin 15/09/2010 tarihinden itibaren işlemiş avans faizi ile birlikte ödenmesi talebinde bulunulduğunu ve bu kapsamda davacının 415.219,00 TL anapara ile 112.005,32 TL’yi ödediğini ve bu ödemeleri herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeden kayıtsız şartsız yapmış olduğu için iade talep etme hakkı olmadığını, fazla ödemenin söz konusu olmadığını, davacının ayrıca 36.905,00 TL ödenmemiş borcu olduğunu, davacının her ne kadar faizin 31/05/2013 tarihinden hesaplanması gerektiğini iddia etmekte ise de bunun doğru olmadığını, sebepsiz zenginleşmenin 15/06/2010 tarihli protokol ile davacı tarafından kabul edildiğini ve sebepsiz zenginleşen miktarın 415.219,00 TL olduğunun davacı tarafından kabul edildiğini, sebepsiz zenginleşilen miktara 12/03/2009 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğini ve bu nedenle sulh protokolünde yer alan “Faizi ile birlikte” ibaresinin hesabın kat tarihinden itibaren faiz yürütülmesi anlamında kullanıldığını, bu nedenle faizin başlangıç tarihinin 15/06/2010 tarihi olduğunu, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, sulh protokolü kapsamında yapılan fazla ödeme ile ipoteğin geç kaldırılmış olması nedeniyle uğranılan zararın tespiti ve tahsili davasıdır.
Davacı ile davalı arasında akdedilmiş olan 15 yıllık bayilik sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından davalıya sağlanan yükümlülükler kapsamında davacı tarafından petrol istasyonunun işletilecek olduğu yer üzerinde 15 yıllık intifa hakkı sağlandıktan sonra Rekabet Kurumu tarafından sürenin 5 yıl ile sınırlandırılması karşısında davacı nezdinde meydana gelen sebepsiz zenginleşme miktarının 415.219,00 TL olduğu, 15/06/2010 tarihli protokol ile taraflarca kabul edilmiş olduğundan zenginleşme miktarının bu kadar olduğu ihtilafsızdır.
İhtilaf, sebepsiz zenginleşilen miktara protokolün yapıldığı tarih olan 15/06/2010 tarihinden itibaren mi yoksa 5 yıllık sürenin sona erme tarihi olan 25/05/2013 tarihinden itibaren mi hesaplanacağı ve bu kapsamda davacının faiz nedeniyle davalıya fazla ödeme yapıp yapılmadığı, yaptı ise miktarının tespiti ile ipoteğin geç kaldırılıp kaldırılmadığı, geç kaldırılmış ise davalının bunda kusuru olup olmadığı, kusuru olması halinde kusur ile davacının uğradığı zarar arasında illiyet bağı da nazara alınmak suretiyle bu sebepten davacının zarara uğrayıp uğramadığı, uğradı ise miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. İpoteğin geç kaldırılmış olması ile bu sebepten zarar oluşup oluşmadığı ve miktarını ispat yükü davacıda bulunmaktadır.
Dr. Öğr. Üyesi … ve muhasebe finans uzmanı …’ndan alınan 15/06/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; taraflar arasında imzalanan 31/05/2013 tarihli sulh protokolü ile davacının davalıya 415.219,00 TL ödeme yapmayı taahhüt ettiği ve bu taahhüt kapsamında 21/06/2013 tarihinde 415.219,00 TL ödeme yaptığı, ayrıca davacının 05/07/2013 tarihinde 132.166,28 TL faiz ödemesi yaptığı, nihai takdir mahkemeye ait olmak kaydıyla faizin işlemesi bakımından sözleşme süresi sonu dikkate alındığında davacı tarafından 129.709,09 TL’nin davalı tarafından davacıya iade edilmesi gerektiği, … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı davanın açılmadığı tarihi esas alındığına davalının davacıya 9,511,72 TL iade etmesi gerektiği, buna mukabil ipoteğin geç kaldırılması nedeniyle kredi kullanılamadığından dolayı 4 kamyonun satılması nedeniyle uğranılan zarara mahsuben talep edilen 20.000,00 TL, kamyonların tanesinin 8.000,00 TL bedelle üçüncü kişi … AŞ’ye kiraya verilmemesi nedeniyle oluşan zarar nedeniyle talep edilen 5.000,00 TL ve kredi kullanılamadığı için kaçırılan yatırım fırsatları nedeniyle uğranılan 5.000,00 TL ve yine kredi kullanamadığı için satın alamadığı araçlar nedeniyle uğranılan 5.000,00 TL zararın ise ispat edilemediği tespit edilmiştir.
Bu rapora yönelik itirazlar üzerine aynı bilirkişi heyetinden alınan 21/03/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile; sözleşmenin süre sonu nazara alınarak faiz hesabı yapıldığında davalının davacıya 123.709,09 TL, … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …yılı davanın açılmadığı tarihi esas alındığında davalının davacıya 9,511,72 TL iade etmesi gerektiği, taraflar arasındaki 15/06/2010 tarihli protokol tarihi dikkate alınarak hesaplama yapıldığında ise davalının davacıya 21.797,66 TL iade etmesi gerektiği, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı tespit edilmiştir.
Sebepsiz zenginleşilen miktar nedeniyle 15/06/2010 tarihinde imzalanmış olan protokolün 3-b maddesinin “Malik/ Bayi intifa süresinin 5 yıla sınırlandırılması nedeniyle dava konusu yapılan 415.219,00 TL’yi (KDV dahil) sözleşme süresi sonunda iş bu protokol kapsamında ve yasal faizi ile birlikte …’ya nakden ve defaten ödeyeceklerini kabul ve taahhüt ederler. … ödeme karşılığında bayile tutar kadar fatura kesecektir.” şeklindeki ve 3-c maddesinin “Mevcut sözleşmenin ve intifa hakkının sona erdiği tarihte malikin, kendi özgür iradesi ile … lehine 5 yıl süreli yeni intifa hakkı tesis etmesi halinde … bayilik sözleşmesinin ve intifa hakkının devam ettiği bu döneme tekabül eden oranda alacağından feragat edeceğini kabul ve taahhüt eder. Bayi … ile yeni bir sözleşme imzalayıp imzalamamakta tamamen serbesttir. Talebi halinde … istasyonun işletim hakkını yine kendisine ait ürünlerin satışı şartıyla bayiye verecektir. Anlaşma ve intifa hakkının herhangi bir nedenle yatırım tutarının karşılanma döneminden evvel sona ermesi halinde malik/ bayi dava konusu bedelin kalan süreye isabet eden kısmını yasal faizi ile birlikte defaten … ödeyeceklerdir.” şeklindeki hükmü ile tespit edilen zenginleşme bedelinin faizi ile birlikte ödenmesi konusunda anlaşmaya varıldığı ve davacının … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden açmış olduğu davada tahsilini talep ettiği miktara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep etmiş olması karşısında protokol ile tespit edilen 415.219,00 TL’ye dava tarihinde olmasa bile protokol tarihi olan 15/06/2010 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği görülmektedir.
Kaldı ki 6098 sayılı TBK m.117/2 düzenlemesi ile sebepsiz zenginleşmede temerrüdün zenginleşmenin meydana geldiği tarihte borçlunun temerrüde düşeceği, aslında bu düzenleme karşısında resen yürürlüğe giren Rekabet Kurulu kararının alınmış olduğu tarih itibariyle 15 yıllık süre kendiliğinden 5 yıla düşmüş olduğundan davacının bu kararın alındığı tarih itibariyle zenginleştiği ve zenginleşilen miktara uygulanacak faizin bu tarih itibariyle tespit edilmesi gerektiği halde davalı vekilinin faizin sulh protokolü tarihi olan 15/06/2010 tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini beyan etmiş olması nedeniyle taleple bağlılık ilkesi gereği faizin bu tarihten itibaren işletilmesi gerektiği görülmektedir.
Bilirkişilerce yapılan hesaplamada protokol tarihi nazara alınacak olduğunda 21.797,66 TL’nin iadesi gerektiği tespit edilmiş ise de protokolün yapıldığı 15/06/2010 tarihi ile 415.219,00 TL’nin ödendiği tarih olan 21/06/2013 tarihi arasında 1086 günün geçmiş olması ve 1086 gün üzerinden hesaplama yapıldığında (415.219,00 TL X %13,75 = 37.369,71 TL/12 ay = 3.114,1425 TL/ 30 gün = 103.80475 TL X 1086 = 172.229,38 TL) işlemiş faizin 172.229,38 TL olduğu anlaşıldığından davacının iadesi talep edeceği bir faiz alacağı olmadığı ve diğer zarar kalemleri bakımından da ispat edilmiş bir zarar söz konusu olmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının, 683,10 TL peşin harç ve 2.130,00 TL ıslah harcı toplamı 2.813,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.753,80 TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 16.272,36 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/06/2021

Katip …

Hakim …

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 683,10 TL
Islah Harcı : 2.130,00 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 2.75380 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 6.0140,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 4.700,00 TL
Posta Ve Diğer Giderler : 229,00 TL